İso Meclis Toplantısı... -İso Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük: "Cumhuriyetimiz'in 84'üncü Yılına, İlk Defa Bir Türk Yazarının Nobel Edebiyat Ödülünü Almasının Gururuyla Girmekten Mutluluk Duymaktayız"

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, Cumhuriyet'in 84'üncü yılına, ilk defa bir Türk yazarının Nobel Edebiyat Ödülünü almasının gururu ile girmekten mutluluk duyduklarını belirterek, dünya ölçeğindeki başarıların tüm alanlarda artmasını diledi.

İSO Meclis toplantısında konuşan Küçük, girdi maliyetlerinin sanayicilerin en önemli sorunlarından biri olduğunu ifade ederek, bu anlamda, hükümet ve ekonomi yönetiminden önemli beklentileri olduğunu anlattı.

Girdi maliyetlerinin uluslararası standartlara çekilmesinde, vergi yükünün hafifletilmesinde birinci derecede sorumluluğun hükümet ve ekonomi yönetimine ait olduğunu, çözüm sürecine startı verecek mercinin hükümet olduğunu aktaran Küçük, bu söylemden, sanayicilerin her şeyi devletten beklediği gibi bir anlam çıkarılmaması gerektiğini bildirdi.

Türk sanayicisinin, emeğiyle, sermayesiyle, riskiyle, tüm gücüyle, iç pazarını korumanın, dış pazarlarını genişletmenin mücadelesini verdiğini ifade eden Küçük, Türk sanayicisinin, rekabet gücünü ve karlılığını artırmak için neler yapması gerektiğini her geçen gün daha iyi gördüğünü dile getirdi.

2006'nın sonlarına yaklaşırken mevcut göstergelerin yıl sonu itibariyle nasıl bir makro ekonomik tablo ile karşılaşılacağını aşağı yukarı ortaya koyduğunu, 2006'nın sekiz ayında sanayi üretimindeki büyümenin yüzde 6,6 olduğunu belirten Küçük, 2005'te sanayinin yüzde 5,3 oranında büyüdüğünü, mevcut gidiş itibariyle, 2006'da bu oranın biraz üzerine çıkılacağının söylenebileceğini kaydetti.

Yılın sekiz ayı sonunda, 12,4 milyar dolarlık net doğrudan yatırım girişi olduğuna dikkat çeken İSO Başkanı, ancak bu yatırımların büyük çoğunluğunun mevcut tesislerin el değiştirmesi şeklinde olduğunu anlattı.

Küçük, hedefin yeni yatırım şeklinde doğrudan yatırım çekmek olması gerektiğini belirterek, özelleştirme süreci tamamlandığında, satılabilecek tesisler satıldığında doğrudan yatırım girişinin durabileceğini veya çok yavaşlayabileceğini söyledi.

-FRANSA MECLİSİ-

Konuşmasında AB sürecine de değinen Küçük, Türkiye'nin tam üyelik hedefi ve müzakere sürecine kararlılıkla devam etmesi gerektiğini vurgulayarak, AB ülkelerinin de sorumluluk içinde davranması gerektiğine dikkat çekti.

Fransa ulusal meclisinin, 2001'de, sözde Ermeni soykırımını tanıyan yasa teklifini kabul ederek, Türk halkını derinden üzen bir adım attığını şimdi de soykırımı inkar yasasıyla, bu adımın daha ileri bir noktaya taşındığını aktaran Küçük, Fransız meclisinin iç politika malzemesi olarak kabul ettiği yasanın, AB sürecine destek veren Türk kamuoyunu incittiğini dile getirdi.

Tanıl Küçük, tarihi bir konuyu, iç politika hesaplarına alet ederek, iki ülke ilişkilerini riske atan ve Türkiye'ye karşı samimiyet sınavında sınıfta kalan Fransız siyasetçilerinin bu sığ politik tutumunu kınadı.

Ancak, yasanın Fransa meclisinde onaylanmasının tüm kapıların kapandığı anlamına gelmediğini aktaran Küçük, Fransız senatosunun yasayı ret edeceğini ümit ettiklerini bildirdi.

Fransa'ya gösterilen tepkilerde soğukkanlı, sağduyulu olmaya ve Türkiye'nin çıkarlarına zarar vermemeye, haklıyken haksız konuma düşmemeye dikkat edilmesi gerektiğini anlatan Küçük, şunları kaydetti:

''Fransız firmalarının büyük ihalelerin dışında tutulması yerinde bir tepki olacaktır. Ancak, Türk-Fransız ortaklığı ile veya Fransız sermayeli doğrudan yatırım ile Türkiye'de gerçekleştirilen üretimin, insanlarımıza istihdam olanağı sağladığını ve Türkiye ekonomisine katma değer eklediğini unutmamalıyız.

Diğer taraftan, Fransa'yı takiben bu mesele, çeşitli vesilelerle, başka ülkelerde de karşımıza çıkabilir. Bu girişimlere göstereceğimiz, kısa ömürlü, refleks niteliğindeki tepkiler sonuç vermeyecektir. Bu nedenle, Türkiye'nin bir strateji çerçevesinde, planlı programlı ve daimi bir şekilde, kendi tezini dünyaya anlatmanın ve sonuç almanın mücadelesi içinde olması gerekmektedir.

Aksi takdirde, bu konu, Türkiye'yi yıpratmak ve AB'ye tam üyelik yolunu tıkamak isteyenlerin elinde önemli bir koz olarak kalacak ve her zaman karşımıza çıkarılacaktır.''

-ORHAN PAMUK-

Türkiye'nin, ''Made In Turkey'' imajının güçlendirilmesinde sanayicilerle birlikte, kültür ve sanat dünyasına, sporculara, bilim adamlarına da büyük görevler düştüğü görüşünü dile getirdiklerini belirten Küçük, bu alanlardaki gelişmelerin, ekonomiyi ve sanayiyi de olumlu etkileyeceğine inandıklarını anlattı.

Hangi alanda olunursa olunsun herkesin dünya ölçeğinde düşünmesi, sanayide, sanatta, dünya pazarları için üretimi hedeflemesi gerektiğini aktaran İSO Başkanı Küçük, şunları kaydetti:

''Markalarımızı, dünya pazarları için yaratmalıyız görüşümüzü sık sık ifade ettik ve Cumhuriyetimiz'in 84'üncü yılına, ilk defa bir Türk yazarının Nobel Edebiyat Ödülünü almasının gururu ile girmekten mutluluk duymaktayız. Yazarımızla birlikte, bu ödülü, Türk edebiyatının ve Türkiye'nin de aldığını düşünüyor, başarısından dolayı sayın Orhan Pamuk'u kutluyoruz. Dünya ölçeğindeki başarılarımızın tüm alanlarda artmasını diliyoruz.''

Tanıl Küçük, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a geçmiş olsun dileğinde de bulundu.

Haberler