Interneti Kullanan Suç Örgütleriyle Mücadele" Konferansı - Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Akarca -...

Arnavutluk'un başkenti Tiran'da, "interneti kullanan suç örgütleri ile mücadelede yeni soruşturma yaklaşımları" konulu uluslararası konferans düzenlendi.

Konferansa katılan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akarca, başta Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) olmak üzere teknolojinin terör örgütleri tarafından kullanımı hakkında sunum yaptı.

İnternetin dünyanın en hızlı gelişen teknolojik altyapılarından biri olduğuna işaret eden Akarca, hayatın pek çok alanında olumlu katkılarda bulunan internet teknolojisinin aynı zamanda suç örgütleri tarafından da yaygın ve etkili biçimde kullanıldığına dikkati çekti.

Siber suçlar nedeniyle oluşan zararlarda artış gözlendiğini aktaran Akarca, "Bu amaçla, etkin bir mücadele için iç hukukta bu suçlara yönelik yasal düzenlemeler yapılmalı. Siber güvenlik altyapısı güçlendirilmeli, siber suçlara yönelik toplumun farkındalığı artırılmalı, ülkeler arası irtibat noktaları belirlenmeli ve uluslararası iş birliğine gidilmelidir." dedi.

Akarca, Türkiye'nin FETÖ, PYD/PKK, YPG ve DEAŞ gibi birçok terör örgütlerinin hedefinde yer aldığını belirterek, bu örgütlerin teknolojinin tüm olanaklarını sonuna kadar kullandıklarını, bu doğrultuda Türkiye'nin bu örgütlerle tüm birimleriyle etkin bir mücadele verdiğini kaydetti.

FETÖ'nün 15 Temmuz'daki 249 kişinin hayatını kaybettiği, 2 bin 194 kişinin yaralandığı darbe girişimine de değinen Akarca, FETÖ mensuplarının kullandığı ByLock programına ilişkin şunları söyledi:

"Darbeye ilişkin soruşturmaların başlatılmasıyla örgüt üyelerinin haberleşmek için ByLock adlı haberleşme programını kullandığı belirlenmiştir. ByLock programının içeriği, örgüt üyelerinin kendi aralarında gizlice yazışmalarına ve irtibat halinde olmalarına olanak sağlamıştır. ByLock isimli uygulama Whatsapp, Tango gibi benzer programlardan farklı olarak kullanıcıların temelde yazışmalarını sağlasa da kriptolu konuşma sağladığı için yazışmaların izlenebilmesini güçleştirmektedir.

Askeri seviyede şifreleme kullanan Bylock ile sesli görüşme ve yazışma yapılabilirken, görünüm olarak da herhangi bir sohbet programından ciddi anlamda bir fark bulunmamaktadır. Sadece karşılıklı eklenen kişi ile iletişim kurulabilinen program, üç gün içinde mesajları kendi kendine silebilmektedir. Bu özelliği nedeniyle ByLock programı sadece Fetullahçı Terör Örgütü üyeleri tarafından bilinen ve kullanılan bir program olmuştur. Uzun yıllar boyunca devlet içinde gizli bir örgütlenmeye giden örgüt üyelerinin tespit edilmesinde, ByLock programının tespit edilmesi ve bu program yoluyla kullanıcılara ulaşılması çok önemli fayda sağlamıştır."

İnternet yoluyla işlenen suçların, doğası gereği sınır tanımaması, hızlı hareket edebilmesi ve kolay silinebilirliği nedeniyle uluslararası iş birliğini kaçınılmaz kıldığını dile getiren Akarca, "Türkiye, Avrupa Siber Suçlar Sözleşmesi'ni imzalamıştır. Bu sözleşmenin 23. maddesi sözleşmeyi kabul eden ülkeler arasında iş birliğini, 24. maddesi suçluların iadesini hüküm altına almıştır." ifadesini kullandı.

Akarca, interneti kullanan suç örgütleri ile mücadelede, ülkelerarası iş birliğinin önemli ve gerekli olduğuna işaret ederek, "Türkiye'de eylem yapan pek çok suç örgütü üyesinin, Avrupa ülkelerine kaçtıkları ve bu ülkelere sığınma taleplerinde bulundukları bilinen bir gerçektir. Bu durum ülkemdeki suçla mücadelede önemli bir sorun teşkil etmektedir. Bu konunun siyasi polemik konusu haline getirilmeden, hukuk kuralları çerçevesinde değerlendirmesini ve suçluların iadesi yoluna gidilmesini bekliyoruz." diye konuştu.

Arnavutluk Başsavcılığı tarafından ilk kez düzenlenen iki günlük uluslararası konferans sona erdi.