Hükümet Kobi Borçlarını Görüştü

Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, bugünkü Bakanlar Kurulu toplantısında, 70 bin civarında KOBİ'nin borçlarının yeniden yapılandırılmasını öngören ''Anadolu Yaklaşımı''nı ele aldıklarını bildirdi.

Bakan Çiçek, ''Aşağı yukarı, bu KOBİ'lerin de 'Anadolu Yaklaşımı' olarak ifade edeceğimiz yeniden yapılandırılması esas olacak borç miktarı, bankalar açısından 1.7 milyar YTL civarındadır'' dedi.

Çiçek, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Ailenin Korunmasına Dair Kanun'da değişiklik yapılmasını öngören bir tasarıyı görüştüklerini bildirdi.

Bakan Çiçek, tasarı ile aile içi şiddet mağdurlarının kapsamının genişletildiğini bildirdi.

Böylece, aile birliğinin korunması noktasında yeni düzenlemeler getirildiğini belirten Bakan Çiçek, buna göre, mahkemece ayrılık kararı verilen, yasal olarak ayrı yaşama hakkı olan veya evli olmalarına rağmen fiilen ayrı yaşamak zorunda olan aile bireylerinin de kanundaki tedbirlerden faydalanması için geniş bir düzenleme öngörüldüğünü kaydetti.

2000-2001 yıllarında Türkiye'nin iki ekonomik kriz geçirdiğini anımsatan Çiçek, birçok işletmenin bu kriz nedeniyle ya faaliyetlerine son verdiğini veya zor duruma girdiğini söyledi.

Çiçek, "Böylece bu yaklaşım, işletmelerin yaşatılması suretiyle bir taraftan borçların ödenmesi, bir taraftan da bu şirketlerde çalışanların çalışma hayatlarına devam etmesi ve üretimin sürdürülebilmesini temin etmek için İstanbul Yaklaşımı'na benzer bir yaklaşım gündeme gelmiş olacaktır. Bununla ilgili çerçeve düzenlemelerini, sözleşmelerini BDDK gerçekleştirmiş olabilecektir. Bunu bugün imzaya açmadık, konuştuk. Bazı ufak tefek eksiklikler var. Arkadaşlarımızın dile getirdiği itirazlar çerçevesinde son çalışma yapılacak ve ondan sonra TBMM'ye sevk etmiş olacağız'' dedi.

Bakan Çiçek, kurulda ayrıca iç ve dış gelişmeleri de değerlendirdiklerini söyledi.

Çiçek, Kıbrıs ile ilgili bir sonu üzerine, şunları kaydetti:

''Kıbrıs konusundaki tavrımız bellidir, kararlılığımız bellidir. Bu konudaki söylenen hususlar da gayet açıktır. Eğer hava alanlarımızın ve limanlarımızın Güney Kıbrıs Rum Kesimi gemi ya da uçaklarına açılması isteniyorsa Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne yönelik izolasyonlar ve tecrit kaldırılmalıdır. Bunu çok net olarak söyledik. Aynı zamanda verilmiş olan sözlerin de gereğidir. Yani, bir kısım değerlere Avrupai değerler diyorsak ama verilen sözlerde durmak da bir Avrupai değerdir. Bu konuda bizim yapabileceğimiz çok fazla bir şey yok. Kaldı ki bunu iki de bir Avrupa Birliği sürecini tıkayan Türkiye'nin veya bu sürecin önüne getirmek ve devamlı tartışma yapmak bu konuyu bana göre de çözümlenir halde olmaktan çıkarır.''

Haberler