Hollandalı Bakan'dan "Türkiye Fil Kıbrıs Fare" Yorumu
Hollanda Ekonomi Bakanı Ve Başbakan Yardımcısı Brinkhorst, Türkiye'nin Ab İle Yaşadığı Kıbrıs Sorununa Fil Fare Benzetmesinde Bulundu.
Hollanda Ekonomi Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Laurens Jan Brinkhorst, Türkiye'nin AB'ye üyeliği ve Türkiye-Kıbrıs ilişkisi üzerine ilginç yorumlarda bulundu.
Bahçeşehir Ühiversitesi'nin davetlisi olarak, "Türkiye-AB İlişkileri: Tam Üyeliğe Doğru" paneline katılan Hollanda Ekonomi Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Laurens Jan Brinkhorst, Türkiye ile AB ilişkilerini değerlendirdi. Türkiye'ye ilk ziyaretinin 1960'larda olduğunu söyleyen Bakan Brinkhorst, Türkiye ile AB arasında 40 yıldır üyelik tartışmalarının sürdüğünü kaydetti. Türkiye'nin azınlıklar, insan hakları sorunu konularında ilerleme kaydetmesi gerektiğini söyleyen Brinkhorst, "Ermenistan'la ilgili geçmişteki durum hiçbir zaman tam kavranamadı" dedi.
"SON KARARI FİL VERİR"
Bakan Brinkhorst, Türkiye ile AB arasında spesifik bir tarihten bahsedilebileceğini, aksinin ise trajik olacağını söyledi. Jeopolitik istikrar konusunun bir an önce açıklığa kavuşması gerektiğini vurgulayan Brinkhorst, bu konuyu "fil fare ilişkisiyle" örnekledi. Türkiye'nin çok büyük bir ülke olduğunu belirten Brinkhorst, şöyle konuştu:
"Bir fil ile fare arasında çok büyük çatışmalar olabilir ama sonuçta filin verdiği karar önemlidir. Kıbrıs konusu AB'nin beklentisinin olduğu konulardan biri. Burada filin verdiği karar çok önemli."
Türkiye'nin geçmişindeki negatif konulardan etkilenmemesini talep eden Brinkhorst, "Sizin asla geçmişten gelen hortlakların etkisinde kalmamanız gerekiyor" dedi. Avrupa'nın geçmişinde de bir çok hata olduğunu söyleyen Brinkhorst, Ortaçağ'da bir çok insanın Haçlı Seferleri'nde katledildiğini kaydetti. Geçmişe tolerans göstermek gerektiğini ifade eden Brinkhorst, 10 milyon Müslüman nüfusun yaşadığı AB'de yabancıya düşman olmayan bir toplumu oluşturmaya çalıştıklarını söyledi.
"DİKTATÖRLÜKLE AB'YE GİRİLMEZ"
AB'nin hiçbir zaman NATO'ya katılmadığını hatırlatan Brinkhorst, Türkiye, Yunanistan ve Portekiz'in ise yaşadıkları diktatörlükler nedeniyle sıkıntı çektiklerini ve Türkiye'nin NATO'yla yakın ittifak halinde olduğunu vurguladı. Brinkhorst, "Siz Türkiye'nin AB'ye diktatörlükle katılmasını isteyemezsiniz. Demokrasi gerekir. AB'de diktatörlüğün yeri yoktur" dedi.
Türkiye'de kadın ve zina konularının hala çözümlenememiş sorunlar olduğunu dile getiren Brinkhorst, AB'ye üyelik için yalnızca ekonomik konulara ağırlık vermenin yeterli olmadığını ifade etti. Yazar Orhan Pamuk'un kovuşturmalara maruz kaldığını vurgulayan Brinkhorst, Kürtlere yönelik de kovuşturmaların ön plana çıktığının altını çizdi.
Kadınlara hoşgörü sağlanmasını isteyen Bakan Brinkhorst, Müslümanlık algısının olumlu yönde değiştirilmesinin yararlarına değindi. Brinkhorst Müslümanlıkla Hristiyanlık arasında hoşgörü çizgisinin oluşmasının önemini vurguladı.
"BAŞBAKAN ERDOĞAN'A SÖZLERİNİN ANLAMINI SORACAĞIM"
Geçen Cuma günü Başbakan Erdoğan'ın AB'yle müzakereler konusunda Kıbrıs nedeniyle yaşanan gerilim nedeniyle "Durur diyorlar. Açıkça söylüyorum durursa durur" sözlerini de değerlendiren Brinkhorst, Başbakan Erdoğan ile bir görüşmesinin olduğunu açıkladı. Brinkhorst, görüşme esnasında kendisine bu konuya ilişkin de bir soru yönelteceğini belirtti.
Bakan Brinkhorst, Türkiye'nin Kuzey Irak ve İran'la komşu olmasından dolayı AB için büyük bir önem taşıdığını vurgularken, ekonomik olarak da Türkiye'yi AB içinde görmek istediklerini sözlerine ekledi.