TÜM KATEGORİLER
HDP Eş Genel Başkanı Buldan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu Açıklaması
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "Kobani protestolarında yaşananları yargı komplosuyla karartamazsınız. Mertseniz, dürüstseniz gelin Meclis'te bir araştırma komisyonunu hep birlikte kuralım ve hakikatleri hep birlikte açığa çıkaralım." dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "Kobani protestolarında yaşananları yargı komplosuyla karartamazsınız. Mertseniz, dürüstseniz gelin Meclis'te bir araştırma komisyonunu hep birlikte kuralım ve hakikatleri hep birlikte açığa çıkaralım." dedi.
Buldan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Kobani olaylarına ilişkin yürütülen soruşturma sonrasında HDP'ye yönelik destek ve dayanışmanın sadece Türkiye'de değil dünyada da dalga dalga yayılmaya başladığını savundu.
HDP'nin tarihsel, toplumsal geçmişi olan, güçlü bir mücadele geleneğinin bulunduğunu ileri süren Buldan, "Bu gelenek tarih boyunca kendini var etti, bundan sonra da sürdürmeye devam edecektir. Tek bir HDP'li bile kalsak, mazlum halkların sesine ses, nefesine nefes olmaya devam edeceğiz." ifadesini kullandı.
Kobani olaylarına ilişkin yürütülen soruşturmaya işaret eden Buldan, şunları söyledi:
"AKP-MHP ortaklığının talimatıyla, 25 Eylül sabahı partimize yönelik siyasi bir komplo operasyonu düzenlediler. 17 arkadaşımızı yargı komplosuyla tutukladılar. Gerekçe, altı yıl önceki Kobani ile dayanışmak için yapılan IŞİD protestoları. Güya HDP ayaklanmayı başlatmış ve bunun üzerinden tam altı yıl geçmiş yani altı yıl düşünmüşler, taşınmışlar bu yalanı uydurmaya karar vermişler. Biz şu an tam bir yalan rüzgarıyla karşı karşıyayız.
O süreçte mazlum Kobani halkıyla dayanışmak için hem Türkiye'de hem de dünyanın 70 ülkesinde insanlar ayaktaydı. IŞİD protestoları, 7 Ekim'den çok daha önce başlamıştı. Tek bir talep vardı: O da IŞİD katliamlarının durdurulması, Kobani'ye insani yardım koridorunun açılmasıydı. 7 Ekim 2014'te IŞİD protestoları sırasında Varto'da 25 yaşındaki Hakan Buksur adlı bir gencimiz, güvenlik güçlerinin açtığı ateşle yaşamını yitirdi. Devletin müdahalesi olmayana kadar protestolarda hiçbir şiddet olayı da yaşanmamıştı."
HDP'nin olayları başlatan değil tam tersine son bulması için çaba gösteren bir noktada durduğunu iddia eden Buldan, özellikle olayların yaşandığı sırada HDP heyetinin 48 saat boyunca İçişleri Bakanlığında bulunduğunu ve dönemin Başbakanı, İçişleri Bakanı ile Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarının bunun canlı tanıkları olduğunu dile getirdi. Buldan, "Hatta olayların durdurulmasından sonra hükümetin temsilcileri tarafından bizzat HDP'ye teşekkür edilmiştir." dedi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Yargımız Kobani eylemlerinin hesabını soruyor" dediğini söyleyen Buldan, "Hangi yargıdan bahsettiğinizi gerçekten anlamakta zorluk yaşıyoruz. Ortağınızın, 'serbest bırakın' dediğini serbest bırakan, sizin 'tutukla' dediğinizi tutuklayanlara mı yargı diyorsunuz?" diye konuştu.
Buldan, "Kobani protestolarında yaşananları yargı komplosuyla karartamazsınız. Mertseniz, dürüstseniz gelin Meclis'te bir araştırma komisyonunu hep birlikte kuralım ve hakikatleri hep birlikte açığa çıkaralım. O dönem içerisinde kimin ne rolü varsa ortaya çıksın, o süreçte bizim heyetimiz sizinle neler görüştü, ne talep etti, siz ne yanıt verdiniz ve sonra ne yaptınız hepsini aydınlatalım." dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Buldan, Kobani olaylarına ilişkin yürütülen soruşturma bahane edilerek Kars Belediyesi'nin "gasp edildiğini" öne sürdü.
"Provokasyonlara karşı duyarlı ve dikkatli olalım"
Meclis açılır açılmaz ilk gündeminin, "savaş tezkereleri" olduğunu ileri süren Buldan, "İçerideki faşizmi besleyebilmek, büyütebilmek için Suriye, Libya ve Doğu Akdeniz'in ardından bu kez de Ermenistan-Azerbaycan hattında savaş kışkırtıcılığı yürütüyorlar. Niye savaş hali yaratıyorlar? Çünkü ekonomik krizin altında ezilen yoksul, emekçi halk işsizliğin, yoksulluğun, yolsuzluğun, israfın hesabını sormasın diye bunu yapıyorlar. " görüşünü savundu.
HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan'ın, günlerdir hedef gösterildiğini vurgulayan Pervin Buldan, "Ermenileri hedef haline getiren bu nefret iklimi ne yazık ki tehlikeli bir noktaya doğru gidiyor. Buradan tüm kamuoyuna ve halkımıza şu çağrıyı yapmak istiyorum: Provokasyonlara karşı duyarlı ve dikkatli olalım." dedi.
