Haberler

Hdp Ankara Milletvekili Önder: (2)

HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, "Barış meselesi, demokratik çözüm meselesi, bu ülkenin bir alt başlığı değil, bütün meselelerinin yaslandığı temel bir meselemizdir.

HDP Ankara Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, "Barış meselesi, demokratik çözüm meselesi, bu ülkenin bir alt başlığı değil, bütün meselelerinin yaslandığı temel bir meselemizdir. Dolasıyla yürütülecek hiçbir hükümet meselesi, Çözüm Süreci'nden ayrı ele alınamaz, Çözüm Süreci de hükümet meselesinden ayrı ele alınamaz" dedi.

Önder, koalisyon turları kapsamında AK Parti ile HDP arasındaki görüşmenin ardından, partisinin genel merkezinde açıklamalarda bulundu.

"Başbakan Davutoğlu ile yaptığınız görüşme Çözüm Süreci'ne odaklı bir görüşme gibi görünüyor. Görüşmeniz Çözüm Süreci açısından bir fayda getirdi mi? İmralı'ya gitme talebinizi ilettiniz mi" sorusu üzerine Önder, hükümet alternatiflerinin hepsinin temel meselesinin Çözüm Süreci olması gerektiğini belirtti. Önder, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yani barış meselesi, demokratik çözüm meselesi, bu ülkenin bir alt başlığı değil bütün meselelerinin yaslandığı temel bir meselemizdir. Dolayısıyla yürütülecek hiçbir hükümet meselesi, Çözüm Süreci'nden ayrı ele alınamaz, Çözüm Süreci de hükümet meselesinden ayrı ele alınamaz. O anlamda gerek bizle gerek diğer partilerle yapılacak bütün görüşmelerin temel gündemidir bu. Bu anlamda biz birbirinden ayırmıyoruz. Böyle bir kategorik ayrıştırmayı doğru da bulmuyoruz, gerçek de değil. O anlamda ikisini birlikte ele aldık diyebiliriz."

HDP heyetinin İmralı ziyaretinin gündeme gelip gelmediğine ilişkin bir soruyu yanıtlayan Önder, İmralı taleplerinin sürekli masada durduğunu söyledi. Söz konusu taleplerinin, "Biz ne pahasına olursa olsun ya da ne şekilde olursa olsun İmralı'ya gitmek istiyoruz" şeklinde olmadığını aktaran Önder, "Birincisi, oradaki tecrit kabul edilemez. İkincisi bu tecridin sürdürülmesi, sizin demokratik kavrayışınızın ve gelecekte vadedeceğiniz demokrasiye dönük pratiklerin en önemli göstergesi konumuna gelmiştir. Çünkü orada her anlamda ve her biçimdeki tecridin bir hukuksuzluk olduğu gerçeği orta yerde durmaktadır" diye konuştu.

"Barış süreci bıraktığımız yerden devam etmemeli"

Abdullah Öcalan'ın, "barış ve demokratik hamlelerin temel geliştiricisi ve teminatı durumuna geldiğini" iddia eden Önder, şunları aktardı:

"Bütün bunlar bir arada ele alındığında, bizim ona sıradan bir ziyaret yapma talebimiz yoktur. 'Devlette süreklilik esastır' diye söylenir ya, devletle son bıraktığımız nokta, bir izleme heyetinin adaya gitmesi, Meclis'te komisyonlar oluşturulması, başta Adalet ve Hakikat Komisyonu olmak üzere bu izleme komisyonunun bundan sonraki süreci kayda geçirip, bütün ülkeyle ve dünyayla paylaşması, yani ciddi ve sistemli bir aşamaya geçmesiydi. Barış süreci bıraktığımız yerden devam etmemeli. Sayın Öcalan ile görüşme talebimiz de böyle bir talep değil. Barış süreci, o kırılmasına sebep olan itibarsızlaştırılan, yok sayılan, doğru bulunmayan o Dolmabahçe deklarasyonu şartlarına geri dönerek, daha ileri bir noktadan ele alınmak zorunda. Bu da salt, ülkemizi ilgilendiren bir mesele olmaktan çıkmış artık, bölgesel hüviyet kazanan, topyekun hem kendi ülkemizin hem komşularımızın hem de insanlığın geleceğini ilgilendirecek bir mahiyet kazanmıştır. O anlamda bizim talebimiz, sıradan 'Gidelim, yine görüşelim, gelelim' ile sınırlı bir talep değildir, süreç bağlantılıdır. Süreçte hükümetin vadettiği, bizimle beraber kamuoyuna duyurulduğu noktanın gereken ciddiyetle ele alınarak daha ileri bir noktadan başlatılması gerçeğidir."

-"Demokrasi ve silah bir arada olamaz"

"KCK'dan yapılan açıklamalar vardı. Davutoğlu, CHP ile görüşmesinin ardından bu konuyu HDP ile görüşeceğini söylemişti. Bu konu gündeme geldi mi" sorusunu yanıtlayan Önder, şöyle konuştu:

"HDP'nin kendi pratiği, bir araya geliş felsefesi ve seçimlerde aldığı sonuçlar, başlı başına tüm bu soruların bir cevabı niteliğindedir. Sayın Başbakan da söyledi, biz de söyledik. Ben tam olarak Sayın Selahattin Demirtaş'ın söylediği şekliyle burada söyleyeyim. Demokrasi ve silah bir arada olamaz. Bu bizim kabul etmediğimiz bir şeydir. HDP'nin kabul etmediği bir şeydir ama ikisinin bir arada olamama gerçeği, birinin yükselmesiyle doğru orantılıdır. Bu ülkede demokrasi ne kadar yükselirse, yüksek standartlara kavuşursa silah giderek yok olur. Dolayısıyla salt bir meseleyi silah boyutuna indirgeyerek, demokrasi boyutundan salt silahsızlanma meselesiyle ele almak, bu meselenin taşıdığı ağırlık ve ciddiyeti yeterince kavramamak ya da göz ardı etmek demektir. Onun için biz bu konuda çok netiz. Gerek Sayın Eş Genel Başkanlarımız gerek parti sözcülerimiz, organlarımız, bu meseleye böyle bakıyorlar. Onun dışında çok spesifik olarak 'O bunu dedi. Şu, şu değerlendirmeyi yaptı' gibi bir değerlendirmemiz olmadı."

-"Bütün ülkenin hayrı için geniş bir mutabakat zemini elzem"

Önder, yakın zamanda Öcalan'la görüşmek üzere İmralı'ya gidilip gidilmeyeceğine ilişkin bir soru üzerine "Hükümetten bize bu konuda somut, net bir takvim iletilmiş değil" dedi.

"CHP-AKP koalisyonunu işaret ettiniz. Neden HDP, zaten Çözüm Süreci ile bir nevi müzakere yürüttüğü hükümetle doğrudan bir koalisyon ortağı olmuyor" sorusu üzerine Önder, en çok oy alan iki siyasal partinin, ülkenin birçok yapısal meselesine büyük bir anayasal çoğunluk zeminiyle cevap bulabileceğini söyledi. Önder, "Onun için öncelediğimiz budur. Bu bir gün bizim önümüze gelirse, bir koalisyon seçeneği olarak, bunu yetkili kurullarımızla paylaşıp o konuda yeni bir değerlendirme yaparız ama şu an bütün ülkenin hayrı için böyle geniş bir mutabakat zeminin elzem olduğunu düşünüyoruz" diye konuştu.

Önder bir soru üzerine de Öcalan ile devlet heyetinin görüştüğünü bildiklerini söyledi.

-"Misafirlerimizi ağırlayabileceğimiz tek mekanımızdı orası"

"Görüşme bir masa etrafında gerçekleşti. Bu masa, 'yok' denilen çözüm masası iması olabilir mi? Masanın bir tarafında siz İmralı heyeti olarak oturdunuz" sorusunu Önder, "Müzakere için yapılmış olan masa ama biz bunu böyle bir ima amacıyla kesinlikle düşünmedik. Sadece bugüne kadar hak ettiğimiz hazine yardımları, faşizan bir tutumla bloke edildiği için büyük imkansızlıklar içerisinde şu gördüğünüz mütevazı salonda, bir siyaset yürütmeye çalışıyoruz. Gelen Sayın misafirlerimizi ağırlayabileceğimiz tek mekanımızdı orası. O yüzden orada yaptık. Yoksa bir ima falan söz konusu değil" diye yanıtladı.

Önder, imalarla siyaset yapan bir gelenekleri olmadığını sözlerine ekledi.

"Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan ve eski İçişleri Bakanı Efkan Ala ile son dönemde sıkça ters düştüğü" ifade edilerek, "İçerideki ortam gergin miydi" sorusu yöneltilen Önder, insanların anlaşamadıkları insanlarla müzakere, anlaştıkları insanlarla da sohbet ettiğini dile getirdi.

"Bizim heyet üyelerinin tutumuna dair belirlediğimiz görüşler, ileri sürdüğümüz değerlendirmeler, bir keyfiliği ifade etmiyor" diyen Önder, şunları kaydetti:

"İlkesel, barışı temel alan yaklaşımların uzağına düşen, tutum, açıklama ve şahıslara dönük her zaman değerlendirmelerimiz olur. Onlardan doğru da bizim hakkımızda yapılan böyle değerlendirmeler oldu. Ama herkesin kavraması gereken gerçek şu ki anlaşamadığınız insanlarla müzakere edersiniz. Onun için gereken ciddiyetiyle bu meseleler o müzakere masasında ele alındı."

"Sürece emek veren katkı sunan AK Partililerin, devlet görevlilerinin emeğini savunduk"

Önder, "Dün akşam Sayın Demirtaş'ın silah bırakma konusunda bir çağrısı oldu. AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Demirtaş'ın alaycı bir dil kullandığını ifade etti ve 'Erdoğan'ı başkan yaptırmayacağız derken aslan kesiliyorsunuz ama silah bırakma konusunda Öcalan'ı, İmralı'yı adres gösteriyorsunuz. Siz ne işe yarıyorsunuz' dedi. Bunu nasıl değerlendirirsiniz" sorusunu yanıtlarken, şöyle konuştu:

"Mahir Bey'den böyle bir şey beklemem doğrusu. Böyle yaklaşmışsa alaycı yaklaşmıştır ama bunu son bir kez daha hatırlatmakta fayda var. Bu değerlendirmeyi yapan herkes bizim bu sloganımızın ve tutumumuzun kronolojisine baksın. Ne zaman ki izleme heyeti konusunda hükümetle, devletle İmralı'da bir mutabakat sağladığımızın ertesi günü bizatihi bu liste basına sızdırılarak ertesi gün Sayın Cumhurbaşkanı tarafından bu itibarsızlaştırılınca bizim bir karşı hamle olarak geliştirdiğimiz ve halkta büyük bir karşılık bulan bir yaklaşımımızdır 'Seni başkan yaptırmayacağız.' Niçin? Sen daha bugün bu emeği bir çırpıda çürütecek bir yaklaşım belirlersen yarın mutlak yetkilerle donatıldığında bu ülkenin nerelere geleceği hakkında önemli bir fikir veren bir şeydi. Bütün AK Partili yetkililerin sürece emek veren katkı sunan AK Partililerin, devlet görevlilerinin emeğini savunduk biz orada. Kendileri bu konuda savunmakta çok utangaç davrandılar, mahcup oldular. Kendi emeklerini savunamadılar, biz o emeği savunduk. 'Masa da yok, o fotoğraf da doğru değil, deklarasyon da doğru değil, bu heyet de nereden çıktı' denilen bir yaklaşım, sürecin ciddiyetiyle uzak yakın alakası olmayan ve bugüne kadar verilen emeği ve ortaya çıkardığımız sonucu çürütücü bir yaklaşımdı. Biz, onlar gibi değiliz. Biz, cesuruz, bu emeğimize onların emeğine de sahip çıkmayı kendi sorumluluğumuzda gördük. 'Seni başkan yaptırtmayacağız' tam da bu masa, bu süreç itibarsızlaştırıldıktan bir iki gün sonra dile getirilmiş bir yaklaşımdır."

Önder, "Sürece dair önümüzdeki günlerde canlanma olur mu, koalisyon mu beklenir mi, Hükümetle temas olacak mı" sorusuna "Olmak durumunda. Türkiye'nin bundan daha kıymetli hiçbir meselesi yok. Bunun önünde hiçbir şey mani değil. Devletin ve iktidarın kendini birkaç kez tekzip etmesi gerekir bu görüşmeleri durdurmak için. Bu görüşmeleri durdurmak barışa tanınan şansı ayaklar altına alıp çiğnemekle eş anlamlıdır. O yüzden bu süreç mutlaka devam etmelidir ama dediğim gibi daha ileri bir adımla ve daha büyük bir ciddiyetle, daha geniş bir toplumsal tabanı da dahil ederek, Meclis'i de dahil ederek ele alınmalıdır" yanıtını verdi.

-"Görüşme daha uzun sürecekti"

"Görüşme iki saate yakın sürdü. Daha önceden planlanan bir zaman var mıydı? Ayrıca Davutoğlu'nu iki eş genel başkan uğurladı. Ne anlama geliyor" şeklindeki soruyu Önder, "Normal medeni bir insan ilişkisi çıkarabiliriz bence. Normal sosyal davranış biçimi çıkarabiliriz. En temel ahlaki tutumlar çıkarabiliriz. Görüşmeye gelince daha uzun sürecekti. Aslında ortaya çıkan konuşma başlıkları daha geniş bir tartışmaya ihtiyaç olduğunu gösterdi" şeklinde yanıtladı.

Başbakan Davutoğlu'nun İstanbul'da bir programı olduğuna işaret eden Önder, "Daha sonra bu meseleleri bu başlıkları değerlendirmek üzere değişik zeminlerde ayrıldık. Saat tutmadık, erken de bitirmedik. Kendi doğal mecrası içerisinde girdi, her medeni insan gibi misafirimizi kapıya kadar uğurladık" dedi.

Önder, koalisyon görüşmeleri kapsamında bir heyet oluşturulup oluşturulmadığına ilişkin bir soruya da "Öyle bir isimlendirme olmadı çünkü temas olanaklarımız her zaman var zaten. İcap ettikçe yürütüyoruz" cevabını verdi.

Bir soru üzerine, dün yapılan RTÜK üyeliği seçiminin iptali için Anayasa Mahkemesine başvuracaklarını da belirten Önder, partisinin Hukuk Komisyonunun bu konuda bir çalışma yürüttüğünü söyledi.

Önder'e basın toplantısında Grup Başkanvekilleri Pervin Buldan ile İdris Baluken de eşlik etti.

-HDP'nin ilkesel yaklaşımları

Öte yandan görüşmede, HDP Eş Genel Başkanları Demirtaş ile Yüksekdağ, Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığındaki AK Parti heyetiyle "Türkiye toplumunun 25. dönem parlamentosundan temel beklentileri ve HDP'nin ilkesel yaklaşımları" başlıklı belgeyi paylaştı. 3 sayfadan oluşan belge, "demokrasi", "adalet", "barış" başlıklarından oluşuyor.

Görüşmenin ardından Demirtaş ile Yüksekdağ'ın, Davutoğlu'na kahve fincanı takımı hediye ettiği öğrenildi.

(Bitti)

Kaynak: AA / Politika

Halkların Demokratik Partisi Sırrı Süreyya Önder Ak Parti Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

Demet Akalın ve kiracı olayı ne? DEMET AKALIN kiracısı ile kriz mi yaşadı? Demet Akalın, evini ne kadara kiraladı, olay ne? Sevda Türküsev kimdir? Aramızda Kalmasın konuğu Sevda Türküsev kaç yaşında, nereli? Sevda Türküsev biyografisi! Kilis Belediyesi hangi parti? Kilis Belediye başkanı hangi partiden seçilmiştir? FAİZ ARTTI MI? Merkez Bankası Nisan ayı faiz kararı ne oldu? Gönül Dağı setinde taciz mi yaşandı? İki kadın arasında taciz şoku! Davada ne karar çıktı? Survivor yeni bölüm tanıtımı yayınlandı mı? Mavi takıma hangi yarışmacı geçecek? Arka Sokaklar'ın Mesut Komiser'i yeniden dizide! ŞEVKET ÇORUH Arka Sokaklar'a döndü mü? FRAGMAN CANLI İZLE Mehmet Tolga Akalın kimdir? NOW Çalar Saat konuğu Mehmet Tolga Akalın kaç yaşında, nereli? Mehmet Tolga Akalın biyografisi! Ateş Kuşları dizisi final mi yapıyor? Ateş Kuşları dizisi bitiyor mu? SURVİVOR BERNA KİMDİR? Berna Canbeldek kaç yaşında, nereli, elendi mi? Nisan ayı faiz kararı açıklandı mı? 25 Nisan Merkez Bankası faiz kararı ne olacak? Bu akşam Survivor var mı? Bu akşam Survivor All Star yeni bölüm yayınlanacak mı? 25 Nisan Çarşamba Survivor yeni bölüm! Merkez Bankası faiz kararı ne olur? Nisan ayı faiz kararı yüzde kaç? Ekonomistler ne diyor? Bugün hangi maçlar var? Bugün maç var mı? 25 Nisan Bu akşam hangi maçlar var, hangi kanalda? Merkez Bankası faiz kararı ne zaman, saat kaçta açıklanacak? TCMB faiz kararı ne olacak?
500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title