Halil Mutlu: Kendimi Yaşayamadım

Avrupa, dünya ve olimpiyat şampiyonu Halterci Halil Mutlu, “Hiç bir zaman kendimi yaşayamadım. Hayatımda hep 'sporcu Halil' önce geldi” dedi.

Mutlu yaptığı açıklamada, Halil Mutlu olmanın dezavantajları ve avantajları olduğunu belirterek, “Halil Mutlu olunca her kapı size açılır, her yere randevusuz gidersiniz, her yerde adamınız olur. Ama bunun yanında ben her zaman sporcu Halil olarak hareketlerime dikkat etmek zorunda kaldım. Hiç bir zaman kendimi yaşayamadım. Hep bir sporcu olduğumu düşünerek yaşadım” diye konuştu.

Mutlu, 25 yıldır halterin içinde olduğunu ve bu spora 10 yaşında Bulgaristan'da başladığını söyledi. Çocukluğunda hayvan güderek ailesine yardım ettiğini anlatan Mutlu, şöyle konuştu:

“Ailem işleri aksatacağımı düşünerek haltere başlamamı istemedi. Çok tepkiliydiler ama ben onları dinlemedim. İlk yıllarda çok zorluk çektim. Halter çok ağır bir spor olduğu ve ailemden, arkadaşlarımdan uzak kaldığım için bir çok kez bırakmak istedim. Evden ayrılırken babam 'İstedin, gidiyorsun ama geri dönmeyeceksin. Bu işi yapacaksan tam yap, sonuna kadar yap' demişti. Yüzüm tutmadığı için eve geri dönemedim. Halteri bırakamadım.”

“TÜRKİYE BİZE AMERİKA KADAR UZAKTI”

O zamanlar Türkiye'ye gelmenin aklından ucundan bile geçmediğini anlatan Mutlu, “İyi ki de gelmişim. Halil Mutlu olmasam bile böyle söylerdim. Ben Türk olarak dünyaya geldim ama buraya gelmek bizim için hayaldi. Bulgaristan'da doğdum, orada öleceğimi düşünüyordum. Ne kadar komşu da olsak, Türkiye bize Amerika kadar uzaktı” diye konuştu.

25 yıllık spor hayatı boyunca bir sporcunun görebileceği olumlu olumsuz her şeyi yaşadığını ifade eden Halil Mutlu, “Başarı gibi başarısızlığı da kabul etmek zorundasınız. Başarısızlığı bilmeyen, başarıyı anlamaz ve elinden çok çabuk kaçırır” dedi.

Başarılarını hiç bir zaman kendine mal etmediğini dile getiren Mutlu, devletin sağladığı imkanlar dahilinde potansiyelini en iyi şekilde değerlendirip en iyisini yapmaya çalıştığını kaydetti.

Geçmişteki başarılarını çok kolay unutabildiğini ve şampiyonluğun ardından bir sonraki hedefine odaklandığını belirten Mutlu, şöyle devam etti: “Pekin Olimpiyatları'na gidemedim ya, sanki şimdiye kadar hiçbir şey yapamamışım gibi geliyor. Bir şampiyonluğun ardından ülkeme dönüp sıfırdan başlıyorum. Tabi ki geçmişe baktığımda iyi işler yaptığımı düşünüyorum. Sokakta insanların size sarılması, takdir etmesi çok güzel. Ama ben bunu hiç kötüye kullanmadım. Ben bu işi, takdir edilmek için yapmadım, en iyisini yapmak için yaptım. Zaten bizim insanımız daha iyisini hak ediyor.”

“DOPİNG OLAYINDA ÇOK YALNIZ BIRAKILDIM”

Başarılı sporcu, kariyeri boyunca kabullenemediği tek şeyin, 2005 yılındaki Avrupa Şampiyonası'nda dopingli çıkması olduğunu söyledi.

Olayların tamamen kendisinin dışında geliştiğini ve birilerinin hırsının cezasını kendisinin çektiğini savunan Mutlu, şöyle konuştu: “Ben bu illeti kullanmış olsaydım, kabullenirdim. Çok başarılıydım ve işimi yapıyordum. Bu olayda kendimi ifade edemedim ve üstlenmek zorunda kaldım. Olimpiyatlar da dahil her şey gitti elimden. 2 sene uzak kaldım. Yalnız kalınca insan tükeniyor. İnsanlarla uğraşınca tükeniyor ve pes ediyorsunuz. Kimlere gittim yardım için ama destek gelmedi. Kendi başıma mücadele ettim, çok yalnız bırakıldım.”

Konuyla ilgili gerekli yerlere giderek gerekli isimleri zikrettiğini anlatan Mutlu, “Ama bu konuda maalesef soruşturma yapılmadı. Bu bir söylenti bile olsa araştırılması gerekirdi. Daha sonra bir şeyler yapıldı ama bu farklı bir soruşturmaydı. Benimle ilgili hiç bir soruşturma yapılmadı. Demek ki birileri birilerini koruyor. Ben yalan söylüyorsam benim hakkımda soruşturma yapsalardı” diye konuştu.

“OLİMPİYATLARA GİTSEYDİM AÇIKLAYACAKTIM”

Medya tarafından isimleri açıklamadığı için sürekli eleştirildiğini ifade eden Halil Mutlu, şöyle devam etti: “Bana 'sürekli geveliyorsun, ya konuş ya sus' diyorlar. Haklılar ama insanlar sözlerinin arkasında durmuyorlar. İsimleri açıklasam da bunlar inkar edecek ve ben ortada kalacağım. Olimpiyatlara gitseydim, güçlü olabilseydim açıklayacaktım. Ama yapamadım. Bu yüzden de tüm suçları kabul ettim ve 'beni rahat bırakın' dedim.”

O dönemlerde huzurunun ve rahatının olmadığını, başarının kendisine çok uzak göründüğünü dile getiren Mutlu, “Verimli olamadım, özgüvenimi yitirdim ve olimpiyatlarda şansımın olmadığını gördüm. Turistik seyahat yapmamak için de olimpiyatlara gitmedim” dedi.

Mutlu, AA muhabirinin, “Olimpiyatlara gitmeyişiniz, doping olayında yalnız bırakılmanıza bir tepki miydi?” şeklindeki sorusunu ise, “Bu asla bir ceza değildi. Ben kariyerim boyunca hiçbir federasyon başkanı için halter kaldırmadım, ülkem için kaldırdım. Böyle bir ceza vermeye hakkım yok zaten. Halterde yarışmadan önce kaldıracağın ağırlık, alacağın derece aşağı yukarı bellidir. Benim antrenmandaki performansım hedefimden çok uzaktı. O gücü göremedim kendimde” diyerek cevapladı.

“HALİL MUTLU KAYBEDERKEN TÜRK SPORU KAYBEDİYOR”

Mutlu, kendi başarısının, kişilerin değil ülkenin başarısı olduğunu vurgulayarak, “Zannetmesinler ki, Halil Mutlu kaybederken Türk sporu kazanıyor. Burada kişileri çıkaralım. Halil Mutlu'nun başarısı kişilerin değil, ülkenin başarısıdır. Halil Mutlu kaybederken Türk sporu kaybediyor” dedi.

Halterin bireysel bir spor olduğunu ve çocuklarının ileride halterle uğraşmasını istemediğini kaydeden Mutlu, “Başarılı olduğunuzda sizinle birlikte tüm yöneticiler de başarılı oluyor. Hatta sizden fazla onore ediliyor. Ama başarısızlık anında yanınızda kimseyi göremiyorsunuz. Çocuklarımın da aynı şeyleri yaşamasını istemem. Takım sporlarıyla uğraşmalarını tercih ederim” diye konuştu.

“SPORU, SEÇİMLERE TEPKİ OLARAK BIRAKTIM”

Yaşadığı olayların sporu bırakmasında etkisi bulunduğunu, ancak asıl sebebin federasyon seçimlerine tepki olduğunu anlatan Halil Mutlu, “Ben dünyada ve Avrupa'da her zaman madalya alabilecek kapasitedeyim. Avrupa'da hiç kimseyi mahcup etmem. Dünyada da en kötü şartlarda madalyam garantidir ama Avrupa'da yolum açıktır. Ben sporu podyumda bırakmak istedim ama kısmet olmadı” diye konuştu.

Halter Federasyonu Genel Kurulu'nda, başkan adaylarından Uğur Güner'i destekleyen Mutlu, camianın, tercihini mevcut başkan Hasan Akkuş'tan yana kullandığını ifade ederek, “Özerk federasyonun yaptığı seçim şeklini protesto etmek için sporu bıraktım” dedi.

Ana statüye göre mevcut başkanın istediği kişilerin oy verebildiğini vurgulayan Mutlu, şunları söyledi: “30-40 sene bu spora hizmet eden kulüplerin oy hakkı yokken, 6 aylık geçmişi olan kulüpler 8-10 oy kullanabiliyor. Bu çok yanlış. Böyle olursa, kulüpler hep böyle seçimlerden önce doğarlar, seçimden sonra da ölürler. Kulüpler, Türk sporunun en büyük destekçileri belediyeler halterden ellerini çekerler ve biz de belediye belediye dolaşıp gençlerimize destek ararız. Siz onlara oy hakkı tanımazsanız, adam yerine koymassanız onlar sizi adam yerine koyarlar mı?”

Kişilerle probleminin olmadığını kaydeden Halil Mutlu, seçimlerde herkesin eşit şekilde temsil edilmesi gerektiğini söyledi.

Genel kurul sırasında en zoruna giden şeyin, salondaki delegelerin çoğunun kendisini tanımaması olduğunu belirten Mutlu, “Halil Mutlu'yu tanımayan biri Türk halterine nasıl faydalı olabilir? Çoğu halter sporunun ne olduğunu bile bilmiyor. Onlara 'gideceksiniz, şuna oy kullanacaksınız' diyorlar. Herkes buna göz yumuyor. Benim tepkim buna. Bunlar düzelmedikçe Türk sporunun geleceğine karar veremeyiz” diye konuştu.

“ASKİSPOR, HABERİM OLMADAN BENİ ÇIKARDI”

Kulübü ASKİ Spor'dan haberi olmadan çıkarıldığını ve bu kararı 2 ay sonra basındaki arkadaşlarından öğrendiğini ifade eden Halil Mutlu, konuyla ilgili şunları söyledi:

“Olimpiyatlara katılmama kararımla ilgili toplandık ve gerekçelerimi söyledim. Kendilerine, 'isterseniz maaşımda indirim yapın, isterseniz işime son verin' dedim. Bana, 'Hiç olur mu, senin o kadar hizmetin var' dediler. Daha sonra kulüp yöneticilerimiz, mevcut başkanın organize ettiği uluslararası bir turnuvaya gitti. Ne olduysa orada oldu. Dönüşte benim işime son verilmiş. Ben de sonradan öğrendim.”

Şu an gelecekle ilgili belirsizlikler yaşadığını ve ne yapacağına karar vermediğini kaydeden Mutlu, “Hala antrenmanlara gidiyorum. Spordan kopabilmiş değilim. Sporun içinde yönetici olarak kalmak istiyorum. Bir fırsat yakalarsam değerlendireceğim. Baktım olmadı, ticarete atılacağım” dedi.

Mutlu son olarak, sporcuların güvenilir ortamlarda olmadıklarını ve federasyon başkanlarının özellikle buna dikkat etmeleri gerektiğini ifade ederek, “Genç arkadaşlara güvenilir bir ortam oluşturulsun. Korkmadan ürkmeden sporlarını yapsınlar. Huzursuz ve güvensiz bir ortam var. Sadece halterde değil tüm branşlarda antrenör seçimlerinde daha dikkatli olmak lazım. Antrenörler, başkanlara yaranabilmek için sporcularını yarı yolda bırakabiliyorlar. Biz böyle insanlar istemiyoruz. Huzurlu bir ortamda sporcu hem hocası adına hem ülkesi adına elinden gelen mücadeleyi verir” diye konuştu.

Haberler