Hacettepe'de 4 Yıl Sonra Öğrencili Açılış
Hacettepe Üniversitesi'nin bugünkü açılışına, 4 yıl aradan sonra öğrenciler de alınacak. Rektör Prof. Dr. Haluk Özen, "Öğrencisiz açılış şaka gibi." dedi.
Son 4 yıldır akademik açılış törenlerine öğrencilerin katılmadığını hatırlatan Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Haluk Özen, "Hacettepe Üniversitesi olarak geleneklerimize geri dönüyoruz. Bugün yapılacak törenlerde hem hocalarımız hem de öğrencilerimiz bir arada olacaklar." dedi.
'NİZAMİYESİZ ÜNİVERSİTE'
Normalleşme sürecinin başlaması gerektiğini, üniversitelerin "paralel, üçgen, yamuk gibi geometrik şekillerle anılmamasını" isteyen Özen, toplumun sorunlarını odağına alan 'nizamiyesiz üniversite'yi anlattı. Seçimlerde en yüksek oyu alan, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından da ocak ayında ataması yapılan Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Haluk Özen, özetle şunları söyledi:
GELENEKLERE DÖNÜŞ
Hacettepe geleneğinde, akademik yıl açılış törenlerine siyasileri davet etmek gibi bir geleneğimiz bulunmuyor. Bununla da övünç duyuyoruz. Üniversite olarak geleneklerimize geri dönüyoruz. Son 4 yıldır Hacettepe'de akademik yıla, öğrenci katılımı olmadan yapılan bir açılış töreni ile başlanıyordu. Öğrencisiz bir açılış şaka gibi. Bizim varlık nedenimiz onlar. Yine 4–5 yıldır yüksek lisans ve doktora öğrencilerine mezuniyet töreni yapılmıyordu. Bunu da yeniden başlatıyoruz. Hem hocalarımız hem de öğrencilerimiz bir arada olacaklar. m Simgesel olarak, toplumla iç içe olma anlamında 'nizamiyesiz üniversite'ler olmalı. Üniversitelerin etrafında bir zırh var, bunun kalkması gerekiyor. Ülkemizin şu anki koşullarıyla söylediklerimin örtüşmediğinin bilincindeyim. Artık herkes kendi işine dönmeli. Ar-Ge çalışmalarına, bilim ve teknolojiye ne kadar çok ihtiyacımız olduğunu unutmamalıyız.
ŞEKİLLERLE ANILMASIN
Bizim üniversitelerimiz paralel, üçgen, yamuk gibi geometrik şekillerle anılmasın artık. Gördük ki alnı secdeye değmek ile vatanını sevmek eş değer değil. Aynı şekilde alnı secdeye değmeyenler de vatan haini değil. İkisini de içselleştiren bir ülke olmalıyız. Normalleşebilmek için daha az gergin ve daha anlayışlı bir ortama ihtiyacımız var.
LİYAKAT ÖN PLANDA
Atamalarda liyakatı ön plana almalıyız. "Bizden olsun da ne olursa olsun" bakışı ortadan kalkmalı. Bir kesim 12–13 yıldır özeleştiri yapıyor, ama her kesimde olmalı. Çünkü üniversiteler toplumun vicdanıdır. Körü körüne taraf olmak gibi bir işlevi olmamalı. Bu ülke 4 yılda bir kime oy verdiğine bakılmaksızın, vatan sevgisini içinde hisseden, liyakat kriterini değiştirmeden hak edenleri hak ettikleri mevkilere getirerek, yüzde 50 nüfusunu yeterince kullanırsa daha hızlı döndürür tekeri.
NOBEL'Lİ ELEŞTİRİ
Bilim üretmek için bir kesimin çok önemsemediği temel bilimlere azami önem vermemiz lazım. Prof. Dr. Aziz Sancar Nobel ödülünü aldığında yeri göğü inlettik, çok da haklıydık, gururluyduk. Aziz Sancar'ın kimya alanında yani temel bilim alanında ödül aldığını biliyoruz ama bizim ülkemizde bazı üniversitelerde temel bilimlerin öğrenci olmaması gibi nedenlerle kapatıldığını, birçok bölüme de yeteri kadar araştırma görevlisi kadrosu verilmediğini biliyoruz. Verilen kadrolar ise desteklenmiyor.
"ÜNİVERSİTE GİBİ KOKSUN"
Bu yıl 'Hacettepe Konferansları' adı altında her ay bir sanatçı, edebiyatçı, sporcu, siyasetçi, bilim insanını ağırlayacağız. Saat 12.30'da salonu açacak, kapısına da sandviç ile meyve suyu koyacağız. Üniversite gibi kokmasını istiyorum. Bölümlere yılda bir defa o bölümün duayenini, liderini, önde gelenini yurtiçinden veya yurtdışından davet edeceğiz.
300 MİLYON BORÇ
Hacettepe'nin 300 milyon lira borcu var. Çoğunluk hastanenin borcu. 50'yi aşkın üniversitenin ciddi borcu bulunuyor. İnsan kaynağım, bütün özel hastanelerden çok daha iyi durumda, ancak yetmiyor. Benim makinelerimin yenilenmesi gerekiyor. Acilen çözülmesi lazım ki, rekabette başım önde değil dik olayım.