Sübhane Rabbiyel Ala ne demek? Sübhane rabbiyel ala Türkçe anlamı ne? Rükuda mı secdede mi okunur? Arapça yazılışı ve Türkçe meali!
Gündem Haberleri
Namazda secdede okduğumuz dua 'Sübhane Rabbiyel Ala' duasıdır. Secdede 3 kere okumak sünnettir. Vatandaşlar Sübhane Rabbiyel Ala duasının Türkçe meali nedir merak ediyor. Peki, Sübhane Rabbiyel Ala ne demek, ne anlama geliyor? Sübhane Rabbiyel Ala Arapça yazılışı nasıldır? Sübhane Rabbiyel Ala okunuşu nasıldır? Sübhane Rabbiyel Ala tefsiri ve fazileti hakkında bilgiler.
Namazda rükuda, kıyamda ve secdede farklı dualar okunur. Secdede okunan dua ise "Sübhane Rabbiyel Ala" duasıdır. Peki Sübhane Rabbiyel Ala ne demek, ne anlama gelmektedir? Sübhane Rabbiyel Ala nerede okunur? Sübhane Rabbiyel Ala kaç kere okunmalıdır? Sübhane Rabbiyel Ala rükuda mı secdede mi söylenir? Detaylar yazımızda.
Namazda rükuda 'Sübhane Rabbiyel Azim' duası okunmaktadır. 3 kere okumak sünnettir.
Namazda sencede 'Sübhane Rabbiyel Ala' duası okunmaktadır. 3 kere okumak sünnettir.
Sübhane Rabbiyel Ala 'En yüce olan rabbim her türlü kusurdan uzaktır.' anlamına gelmektedir. Namazda secdede okunur. 3 kere okunması sünnettir.
Sübhane Rabbiyel Ala namazdayken secdede okunur. Öncelikle namaza başlanınca Fatiha+Zammı sure okunur. Sonrasında Allahüekber diye rükuya gidilir. Rükuda ise 3 kere Sübhane Rabbiyel Azim okunmaktadır. Sonrasında Semiallahülimenhamideh diyerek rükudan kalkılır. Ardından tekrar Allahüekber diyerek secdeye gidilir. Secdede ise 3 kere "Sübhane Rabbiyel Ala" okunur.
Sübhane Rabbiyel Ala duasının Arapça yazılışına aşağıdaki resimden bakabilirsiniz.
Sübhane Rabbiyel Ala
Okunuşu : Sübhane Rabbiyel a'lâ (Sübhane rabbiyel ala)
Gerçek Okunuşu : Aslında gerçek okunuşu "Sübhane rabbiyel eğlâ" şeklindedir. Çünkü orada ayn harfi var. O yüzden tecvit kurallarına göre böyle okumak daha eftaldir.
Türkçe Meali :"En yüce olan rabbim her türlü kusurdan uzaktır."
Kavme; namazda rükûdan kalkarken, secdeye gitmeden önce iyice doğrulmak ve en az bir kere "Sübhâne Rabbiye'l-Azîm" diyecek kadar ayakta durmak; celse ise, namazda iki secde arası en az bir kere "Sübhâne Rabbiye'l-Azîm" diyecek kadar oturmaktır. Hanefilere göre celse ve kavme, vaciptir. Yanılarak terk edilirse sehiv secdesi yapmak gerekir. Bilerek terkedilirse tahrimen mekruhtur, namazın iade edilmesi gerekir. İmam Şâfiî, Mâlik ve Ahmed b. Hanbel'e göre ise celse ve kavme farzdır, bilerek terk edilirse namaz bozulur. (İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtâr, II, 149, 157; İbn Kudâme, el-Muğnî, II, 423; Nevevî, Ravda, II, 356-357).
Ebû Hureyre (r.a.) şöyle anlatmaktadır: "Hz. Peygamber bir gün mescide girdi, peşinden de bir adam gelerek namaz kıldı. Sonra gelip Hz. Peygamberi selamladı. O da selamını aldı ve 'dön ve namazını yeniden kıl' dedi. Bu durum üç kez tekrar etti, sonuncusunda şöyle buyurdu: 'Namaz kılacağın zaman tekbir al, sonra Kur'an'dan bildiğin kolay gelen bir yeri oku, sonra rükûya eğil ve uzuvların yerleşip rahatlayıncaya kadar rükûda kal. Daha sonra rükûdan kalk ve iyice doğrul. Sonra secdeye git ve orada uzuvların yerleşip rahatlayıncaya kadar kal. Daha sonra iyice yerleşinceye kadar otur, sonra tekrar secdeye kapan ve orada uzuvların yerleşip rahatlayıncaya kadar bekle. Bütün namazlarında böyle yap." (Buhârî, Ezan, 95)
