Arınç:basın Özgürlüğüne İhtiyacımız Var

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, basın özgürlüğünün önemine işaret ederek, "Her devlet, her anayasa içinde özgürlüğü adeta bir temel hak olarak ortaya konmuş bir kurum. Buna ihtiyacımız var." dedi.

Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünün Manisa Anemon Otel'de düzenlediği 18. Yerel Medya Eğitim Semineri'nin açılışında konuşan Arınç, seminerin büyük önem taşıdığını vurgulayarak, çeşitli illerden yaklaşık 220 kişinin katıldığı organizasyonda yabancı gazetecilerin de bulunduğunu belirtti.

Konuşmasını, "Burada Türkiye'nin en önemli kurumlarının başında olan genel müdürlerimiz var. Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü ile Anadolu Ajansı Genel Müdürü Hilmi Bengi var. İkisinin de çok önemli özelliği var" diye sürdüren Arınç, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ile Anadolu Ajansı'nın çok önemli kurumlardan olduğuna dikkat çekti. Arınç,"Özellikle yerel medyada görev yapan arkadaşlarımız bu kurumlardan sürekli destek almakta, eğitici, öğretici destekleri yakından hissetmektedir" dedi.

Gelişen teknolojiye ayak uydurmanın, kendini sürekli yenilemenin, ancak eğitimle mümkün olduğunu belirten Arınç, 2 gün sürecek seminerle birlikte katılımcıların mesleki gelişmeleri öğrenme imkanı bulacağını kaydetti.

Arınç, yerel medyayı ilgilendiren TRT 5 Anadolu'nun kısa zamanda resmen yayına başlayacağını, TRT'nin turizm ve belgesel kanalının açılışının da Cumartesi günü yapılacağını dile getirdi.

BASININ ÖZGÜRLÜĞÜ TEMEL HAK

Konuşmasında, basının ve basın özgürlüğünün önemine dikkat çeken Arınç, "Basın anayasada da yer alan önemli bir kuruluş. Hür olduğu, sansür edilemeyeceği açıkça yazılı ve belli kayıtlar altında. Her devlet, her anayasa içinde özgürlüğü adeta bir temel hak olarak ortaya konmuş bir kurum. Buna ihtiyacımız var" vurgulamasıyla şöyle devam etti:

"Çünkü öğrenme bilgilenme ihtiyacımızı sadece Türkiye'de değil, bütün dünyada olup bitenleri basınla öğreniyoruz. Basının yerel medyasıyla da ulusal, uluslararası medyasıyla da fevkalade iyi bir iletişim içindeyiz. Dünyanın en ücra yerindeki bir olayı birkaç saniye sonra ekranlardan öğrenmek mümkün olabiliyor.

Bu ciddi bir eğitim semineridir. İlginizi çekecektir. Notlarınızı alacaksınız, tartışmalı olacaktır."

Manisa'da 7 yerel gazete ile bir televizyonun yayın yaptığı, yerel medyanın habercilik açısından iyi bir okul olduğunu anlatan Arınç, "İyi bir gazete okuyucusuyum. Yerel medyanın ilanlarına kadar da okurum, nerede ne var, haberim olur" dedi. Başka illerde daha fazla gazete çıkarıldığını öğrenen Arınç, esprili şekilde, "Biz yaya kaldık. O zaman kalitesi bizim kadar yoktur. O kadar da kurtarayım Manisa'yı" dedi.

Katılımcılara seminer boyunca iyi dostluklar kurmalarını temenni eden Arınç, ulusal medyada başka türlü hesaplar içine girildiğinde samimiyet, içtenliğin eksik olabildiğini, yerel medyada dostluk ve arkadaşlığın daha güçlü olması gerektiğini kaydetti.

YEREL MEDYANIN RESMİ İLANLARI

Arınç, yerel medyadaki ilanların kısıtlanacağı, bu imkanların kalkacağı yönünde kampanya başlatıldığını, "Hayır böyle bir şey yok" dedikleri halde buna inanılmadığını, siyah kurdeleler takanlar olduğunu belirterek şunları söyledi:

"Görüyorsunuz ki gündemimizde böyle bir şey yok. Yerel medyanın resmi ilanlarına niçin kısıtlama getirilsin. Böyle bir şey mümkün değil. Çıkarılan haberlerin bir kısmı spekülatif olabilir ama gündem oluşturmak bizi etkilemek adına lütfen bu ikazları her zaman yapın, eleştirin. Ola ki yanlış bir iş de yapılmış olabilir. Yanlış bir adım atılacak olabilir. O günler meclisteydik. Buna benzer bir teklif olduğunu bildik ama sizin şikayet ettiğiniz noktada bir kısıtlama getirmiyordu. Şu anda böyle bir kısıtlama yok. Olması da düşünülmüyor, olması da mümkün değil. Medyamızın desteklenmesine ihtiyacımız var. Biz siyasetçisiyiz. Siyasetçi bire bir teması sizinle yapıyor. Siz bizi kitlelere tanıtıyorsunuz, haber yapıyorsunuz, yeri geliyor eleştiriyorsunuz bu tabii hakkınızdır elbette.

Parlamentoda olan insanlar, milletvekilleri olarak bize de hükümetle ilgili buradaki bürokrasiyle ilgili Manisa'ya gelen yatırımlarla ilgili elbette eleştirileriniz olacaktır, buna hepimizin ihtiyacı var ama yeter ki kişilik hakları çok önemlidir. Bunlara lütfen ilişilmesin. İnsanların özel hayatı çok önemlidir, saygındır. Sizin özel hayatınızın ne kadar korunmaya ihtiyacı varsa bizim de o kadar korunmaya ihtiyacımız var. Bunun dışında en ağır eleştirilere tahammül edebiliriz ama aile hayatımızla, özel hayatımızla, kişilik haklarımızla kimse oynamamalıdır. Bu çok çirkin bir iştir. Üslubumuz hiçbir zaman seviyesiz olmamalıdır. Manisa basınının buna azami riayet ettiğini biliyorum. Arkadaşlarımı kutluyorum. Bu hassasiyeti hiçbir zaman göz ardı etmeyelim."

-TRT KANUNUNU GÜNCEL HALE GETİRMEK-

TRT'nin radyoculuğunun 80 yıldan bu yana sürdüğünü, televizyonun ise bu yıl 41. yılını kutladığını, RTÜK'ün 1994'den bu yana düzenleyici bir kurum olduğunu ifade eden Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Arınç, "Bu dönemde yapacağımız en önemli iş, 1994'deki kanunu bugün artık güncel hale getirebilmek" dedi.

Haberler