Haberler

Ürdün hükümeti Akabe Limanı faciasının ardından yeni bir sınavla karşı karşıya

Güncelleme:

Ürdün'ün Akabe Limanı'nda zehirli gaz dolu tankın vinçten düşerek patlaması sonucu 13 kişinin öldüğü 260 kişinin yaralandığı olay, Bişr el-Hasavne hükümetini zor durumda bıraktı.

Ürdün'ün Akabe Limanı'nda zehirli gaz dolu tankın vinçten düşerek patlaması sonucu 13 kişinin öldüğü 260 kişinin yaralandığı olay, Bişr el-Hasavne hükümetini zor durumda bıraktı.

Akabe Limanı'nda 27 Haziran'da meydana gelen faciayla ilgili hükümetin soruşturması tamamlandı. İçişleri Bakanı Mazin el-Ferraye ve Hükümet Sözcüsü Faysal eş-Şebul, 3 Temmuz'da düzenledikleri basın toplantısıyla soruşturmanın sonuçlarını kamuoyuyla paylaştı.

Soruşturma dosyası yargıya intikal ederken, Bakanlar Kurulunun onayıyla Akabe Limanlar İdare ve İşletme Şirketi ile Ürdün Denizcilik Komisyonu müdürleri görevden alındı ve bir grup şirket çalışanının işine son verildi.

Basın toplantısında bir gazetecinin, hükümetin olayda sorumluluğu üstlenerek istifa edip etmeyeceğiyle ilgili sorusu ise cevapsız kaldı.

Uzmanlar, Hasavne hükümetinin, olay sonrasında yürüttüğü sürecin hükümetin düşmesini engelleyemeyeceğini, ancak nihai kararı halihazırda ABD'de bulunan Kral 2. Abdullah'ın vereceğini düşünüyor.

Anayasa hükümleri net değil

Ürdün Üniversitesinden Anayasa Hukuku Profesörü Leys Nasravin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, anayasada hükümetin istifa edeceği durumlara dair hükümlerin net olmadığını söyledi.

Nasravin, diğer alternatifin, Temsilciler Meclisinin, sorumluluk alarak hükümetten güvenoyunu çekmesi olduğunu ifade etti.

Ürdün Anayasası'nın 54. maddesine göre, Temsilciler Meclisi, salt çoğunlukla hükümetten güvenoyunu çekmeye karar verirse hükümetin istifa etmesi gerekiyor.

Sorumluluk üstlenilmesini etkileyen faktörler

Hükümetin performansını izleme alanında faaliyet gösteren bağımsız kuruluş "Rasıd" Merkezi Müdürü Amir Beni Amir ise Ürdün'de ahlaki sorumluluk konusundaki genel teamülün, sokağın vereceği tepkiye ve olayın yaşandığı zamana bağlı olduğunu savundu.

Beni Amir, "Bazı durumlarda, aynı anda pek çok olay meydana gelir ve kamuoyunun ilgisi pek çok meseleye kayar ve böyle olduğunda ahlaki sorumluluktan kaçmak kolay olur. Bu konuda iktidarın vereceği tepki de önemlidir. Bazen, sorumluluk üstlenilmesine gerek olmadığı kanaatine varabilir." dedi.

Bu konuda Meclisin, hükümetin performansını denetleme rolünü oynamadığını savunan Beni Amir, bunun sebebinin de yürütme ile yasama organlarının çıkarlarının kesişmesi ve Meclis içinde hükümete baskı uygulayacak bir bloğun olmaması olduğunu dile getirdi.

Beni Amir, geçmiş tecrübeler göz önüne alındığında bu konuda son sözü Kral'ın söyleyeceğini ifade etti.

Dosya yargıya intikal etti

Milletvekili Salih el-Armuti ise şu an kapalı olan Temsilciler Meclisinin toplanma ve herhangi bir karar almasının söz konusu olmadığını, 20 Temmuz'daki olağanüstü toplantıda ise önceden belirlenen gündem maddeleri dışında bir konuyu ele alamayacağını söyledi.

Armuti, "Bu ancak Meclisteki salt çoğunluk, konunun tartışılması için Kral 2. Abdullah'tan olağanüstü bir oturum düzenlenmesini isterse olabilir. Bu da bildiğim kadarıyla Meclis tarihinde hiç olmadı." dedi.

Dosyanın şu an yargıya intikal ettiğini ancak bunun hükümetin olayın sorumluluğunu üstlenmesine engel teşkil etmediğini kaydeden Armuti, "Başbakan'ın yerinde olsaydım istifa ederdim, çünkü Ürdün halkının canı değerli ve bu konuda ihmalkar davranılmaması ve faciaya sebep olanların bedel ödemesi gerekir." diye konuştu.

Hasavne hükümetinin istifa karnesi kabarık

Yönetime geldiği 12 Ekim 2020'den bu yana pek çok kez istifalarla karşılaşan Hasavne hükümeti şimdi Akabe Limanı faciasıyla yeni bir sınav veriyor.

Hasavne kabinesinde ilk değişiklik, 2 Aralık 2020'de yapıldı ve genel seçimlerin ardından yaşanan ihlaller nedeniyle İçişleri Bakanı Tevfik el-Halalme istifa etti.

Daha sonra İçişleri Bakanlığı görevine getirilen Semir el-Mubaydın ile Adalet Bakanı Bessam et-Telhuni de 28 Şubat 2021'de, Kovid-19 önlemlerine aykırı davrandıkları için Hasavne'nin talebi üzerine istifa etti.

Bu istifaların ardından Hasavne, kabinede geniş çaplı bir revizyon yapmak zorunda kaldı ve 7 Mart 2021'de Adalet, İçişleri, Eğitim, Kültür, Enformasyon ve Çalışma bakanlıklarında değişikliğe gidildi.

Salt Devlet Hastanesi'nde Mart 2021'de merkezi oksijen sistemindeki kesinti sonucu 7 hastanın yaşamını yitirmesinin ardından da Sağlık Bakanı Nezir Ubeydat istifa etti.

Kaynak: AA / Güncel

Süleyman Soylu Ürdün Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title