Haberler

Ek Bilgilerle Yeniden) - Erdoğan: Mehmetçiğe Taş Atması Maalesef Büyük Bir Densizliktir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Mehmetçik, sınıra gelen o mağdur insanların can güvenliği için çırpınırken, birilerinin çıkıp Mehmetçiğe taş atması maalesef büyük bir densizliktir" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Mehmetçik, sınıra gelen o mağdur insanların can güvenliği için çırpınırken, birilerinin çıkıp Mehmetçiğe taş atması maalesef büyük bir densizliktir" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) "Türkiye Markası" tanıtımına katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan düzenlenen toplantıda bir konuşma yaptı.

ERDOĞAN'DAN SLOGAN ÖNERİSİ

Turkey Discover the Potential (Potansiyelini keşfet) sloganının kullandığı logoya ilk eleştiri Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan geldi. Erdoğan, " Çeviride "potansiyel" kelimesi yerine köken itibariyle de Türkçe olan "Güç" kelimesinin kullanılmasının daha uygun olacağı arzusundayım" dedi.

"KATKI SUNACAKLARINI TAHMİN EDİYORUM"

Erdoğan, Türk Lirası'nda 6 sıfır atıldığı, Türk Lirası logosunun tasarlandığı dönemi ve o dönemde eleştirilere maruz kaldıklarını hatırlatarak, "Bugün baktığımızda hem banknotlarımızın, hem de TL logosunun sorunsuz kullanıldığını görüyoruz. Yeni paraların enflasyon üzerinde hiç bir etkisi olmadı. Ödemeler üzerinde, ticarette, çarşıda, pazarda öyle seslendirildiği gibi olumsuz hadiselerde yaşanmadı" dedi ve ekledi: "Toplum yeni para birimine kısa sürede adapte oldu, değişime anında ayak uydurdu ve sanki yıllardır kullanıyormuş gibi yeni paraları ve yeni logoyu kullanmaya başladı. Bugün tanıtımı yapılan slogan ve logonunda yapılacak tüm olumsuz eleştirilere rağmen hızla benimseneceğine, hızla kullanıma girip yaygınlaşacağına ben yürekten inanıyorum. Özellikle bizim KOBİ'lerimiz, sanayicilerimiz, ihracatçılarımız değişim konusunda dünyada gerçekten farklı bir yere sahiplerdir. Onların bu logoyu hızla ürünlerine, ambalajlarına, paketlerine basıp, logonun yaygınlaşmasına katkı sunacaklarını tahmin ediyorum."

"BARCELONA'YI, REAL MADRİD'İ FALAN TAŞIYABİLİRSİN O AYRI"

Erdoğan, logo ve sloganın yaygınlaşmasında uluslararası markalara büyük görev düştüğünü belirterek, "Örneğin; Kültür ve Turizm Bakanlığımızın artık uluslararası bir turizm markası olan Türkiye'yi bu logoyla tanıştırmalarını bekliyoruz. Aynı şekilde, Türk Hava Yolları gibi uluslararası ölçekte büyük bir markamızın da bu logo ve slogana sahip çıkıp, onun dünyanın onlarca ülkesine taşıyacaklarını umuyorum. Barcelona'yı, Real Madrid'i falan taşıyabilirsin o ayrı bir konu ama önemli olan bu. Bunu tabi ısrarla taşıyacaksın" dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu yeni logo ve sloganı esasen yeni Türkiye'nin, güçlü Türkiye'nin artık küresel iddiaları ve hedefleri olan Türkiye'nin özgüven simgesi olarak görüyorum. Bu tasarım ve gücü keşfet sloganı, yeni Türkiye'nin özgüvenin simgesidir, özgüvenin sloganıdır. Biz sadece bu logoyu markalarımızın üzerine basmakla yetinmeyeceğiz. Bu logoyu üzerine basacağımız artık çok daha fazla marka üretmeninde mücadelesini kararlılıkla yürüteceğiz."

"ENERJİK GİRİŞİMCİLERİMİZ VAR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan mevcut Türk markalarının yetmediğini belirterek, "Dünya mağazalarında, piyasalarında, pazarlarında kendisine yer buluna markalarımızla gurur duyuyoruz. Ama bunları artık sayıca yetersiz görüyoruz" dedi. Türkiye ekonomisinin artık marka meselesine, marka ihtiyacına dayandığını ifade eden Erdoğan, "Bizi istikrarlı şekilde büyürken, ihracatımızı son derece hızlı şekilde artırırken artık enerjimizin önemli bir kısmını bu marka konusuna ayırmamaız gerekiyor. Yeni markalar üretecek güce, yani potansiyele ziyadesiyle bu heyet sahiptir. Eğer 'fikir' derseniz, Allaha Hamdolsun, parlak fikirlere yenilikçi fikirlere sahip bir neslimiz var. Eğer 'girişim' diyorsak, 'girişim ruhu' diyorsak dünyanın her yerine ulaşabilen, dünyanın her yerinde iş kovalayabilen, dinamik, enerjik girişimcilerimiz var. Teşvik konusunda, eskisine oranla çok daha farklı, çok daha güçlü bir konumdayız. "

"IPHONE 6"

Erdoğan Apple tarafında yeni piyasa sürülen Iphone 6 hakkında da değerlendirmelerde bulunarak şunları söyledi:

"İnsanlar o marka telefonun yeni modelini alabilmek için gece dahi saatlerce kuyrukta bekliyorlar. Bu marka hemen her yıl yeni bir model çıkardığı halde, modeller arasında çok büyük farklılıklar da yok ha, bunu da söyleyeyim. Markanın sahip olduğu güç, prestij, ve tanınmışlık sayesinde mağazalarının önünde uzun kuyruklar oluşturabiliyorlar. Burada zaten bir çok arkadaşımız, dostumuzda bunu biliyor. Aslında satılan telefon değil, satılan o telefonun markası. 'Bak yenisini aldım", bu. ABD ekonomisine baktığınızda, ekonomiyi ayakta tutan ve büyüten gücün bu ve buna benzer markalar olduğunu görüyorsunuz. Japonya, Kore aynı şekilde, Almanya, İngiltere büyük ekonomiler aynı şekilde. Küresel markaları sayesinde istikrarla büyüyorlar. Türkiye geçmişte yaşanan tüm olumsuzluklara rağmen, ekonomide ki tüm belirsizliklere rağmen böyle küresel markalar oluşturmayı başardı. O markalarımızı bir kez daha tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum. Mesela Avrupa'da güçlü markalarımız var. Ama bunu bizim dünyaya da yaymamız gerekiyor. Ancak bunlar bir elin parmakları kadar. Bunlar yetmez, bizim artık ufukları zorlayan, potansiyelimize denk düşecek yeni markalar üretmemiz lazım."

"ASLA VAZGEÇMEYİN"

Araştırma geliştirme konusunda markalaşma konusunda özellikle de inovasyon konusunda TİM'in yaptığı çalışmaları izlediklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Takdir ediyoruz. Kendilerine de bir kez daha bu gayretleri sebebiyle teşekkür ediyorum.

Türkiye ihracatçılar Birliği'ne teşekkür ediyorum. Hedeflerine ve hedeflerimize ulaşacaklarını biliyorum. Asla vazgeçmeyin" diye konuştu.

"EN ÇOK BÜYÜYEN ÜLKELER ARASINDAYIZ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2023 hedeflerini hayal gibi görenler sizi karamsarlığa itmesin" diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:

"2002 yılında 230 milyar dolarken. 2013'te 820 milyar dolar olacağını söyleseler buna kim inanırdı? 2013 büyümemiz yüzde 4. Bu oranla en çok büyüyen ülkeler arasındayız. İkinci çeyrekte yüzde 2 bile büyük bir başarı. Sizler çalıştınız ve başardınız. Son Ağustos ayında 157 milyar dolarlık ihracat yapıldı ve yeniden rekor kırıldı. Bunlar devletçi bir mantıkla olmadı. Özel sektörün önünü açtık. ya yol bulacağız ya da yol açacağız." "Türkiye ekonomisinin de, Türkiye'nin dış politikasının da hiç olmadığı kadar güçlü, hiç olmadığı kadar sağlam ve istikrarlı şekilde yollarında ilerlediklerini belirten Erdoğan, "Bundan hiç endişeniz, tereddütünüz olmasın. Bazılar çıkıyor, 'Türkiye ekonomisi şöyle, böyle' diye afaki yorumlar yapıyor. İnanın karanlık bir operasyonun, karanlık bir algı operasyonun parçası olarak bunu yapıyorlar" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarını eleştirerek şu ifadeleri kullandı:

"Aynı şekilde bazı kredi derecelendirme kuruluşları var. Bunların kimler olduğunu buradaki iş adamı arkadaşlarım gayet iyi bilirler. Bunların kökeninin ne olduğunu gayet iyi bilirsiniz. Batmakta olan ülkelerin notunu, bakıyorsunuz, 6 not birden yükseltiyor, Türkiye gibi büyüyen bir ekonomi hakkında olumsuz yorum yapıyor. İnsaf ya, edep denilen bir şey var. ya ekonomi bilmiyor bunlar, ya bunların bilimden haberi yok veya gerçekten bu alanda daha yeni çırak bile değiller, tamamen siyasi bir karar veriyorlar. Siyasi bir karar. Bunun adı algı operasyonudur. Kendilerine verilen bir vazife var, bu vazifeyi yapıyorlar ve Türkiye'yi güya dünyada küçük gösterecekler. Vazife bu. Biz bu seviyelere, ulusal ya da uluslararası o medya kuruluşlarının, o bazı kredi derecelendirme kuruluşlarının üfürmeleriyle gelmedik. Biz bu seviyelere, işçimizin, çiftçimizin, sanayicimizin, esnafımızın gayretleriyle geldik."

"YAKINDA KANAL İSTANBUL PROJESİNİN DE TEMELİ ATILACAK"

Erdoğan, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, 3. havalimanı gibi projeleri hayata geçirdiklerini aktararak, "Yakında bir kanal İstanbul projesinin de temeli atılacak. Bütün bunları yaparken dünyanın her yerinde, bunun yanında mazlumlara el uzatabilen bir Türkiye var" dedi.

IRAK VE SURİYE'DEKİ GELİŞMELER

İşte bu BM'de, Güvenlik Konseyi toplantısında, burada Türkiye'nin olması gerekir ifadesini, baktım ki katılımcıların hepsi, ikili görüşmelerde, özel görüşmelerde, 'Biz burayı Türkiye'nin içinde bulunduğu bu lider kadroyla ancak gerçekleştirebiliriz' diyen bir anlayış var. Zaten işin gereği de bu. Niye ' Sürekli olarak bu insanlar size göç ediyor. ve tehdit altında olan ülke hangisi' Türkiye. Irak tarafından da tehdit var. Suriye tarafından da tehdit var. Irak'ı ve Suriye'yi şu anda hedefe koyan anlayışı ve bölgedeki tüm terör örgütleriyle böyle bir mücadeleyi yapmak zorundayız. Buradaki oluşacak bir koalisyon içerisinde Türkiye, rehineler olduğu için tabi bu süreçte biz farklı yaklaşmıştık.Şimdi bakıyorum bazı medya mensupları, 'daha önce Başbakanken şöyle diyordu, şimdi böyle diyor' diye yazanlar çizenler var. O kadar anlarsınız. Sizin sırtınızda küfe yok.Rahatsınız. Ama bizim sırtımızda küfe var.Ne dedik 'sağ salim önce bu 49 tane rehinemizi kurtaracağız. Ondan sonraki yaklaşım, yol haritamız farklı olacak.' Şimdi farklı yol haritası çalışmaya başlayacak.

"HAFİF TABİRLE KENDİNİ BİLMEZLİKTİR"

"Suriye'den yeni bir göç dalgasına maruz kaldık" diyen Erdoğan, "Bir hafta içinde 150 bini aşkın Suriyeli Kürt kardeşimiz sınıra akın etti. Almayalım mı? aldık. O mağdur kardeşlerimizi içeri aldık. Şu anda ülkemizde misafir ediyor. Yaşadıkları bölgede güvenlik temin edilinceye kadar bizim ülkemizde misafir olacaklar. Bunu aynen 1991'de yılında ki o büyük Kürt göçünde yaptık. Merhum Özal da sınırları açtı. Bir milyona yakın Kürt kardeşimize sahip çıktık. Bunu takdir etmek yerine, bunu kardeşlerin arasında ki muhabbetin bir vesilesi olarak görmek yerine, siyasetin malzemesi yapmak, buradan bile istismar üretmek en hafif tabirle kendini bilmezliktir" diye konuştu.

"MEHMETÇİĞE TAŞ ATMASI MAALESEF BÜYÜK BİR DENSİZLİKTİR"

"Mehmetçik, sınıra gelen o mağdur insanların can güvenliği için çırpınırken, birilerinin çıkıp Mehmetçiğe taş atması maalesef büyük bir densizliktir" diyen Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Türkiye'nin bu mağdur Kürt kardeşlerimize sınırı açması, çözüm sürecinde muhabbeti artırması gerekirken, birileri bundan rahatsız oluyor. Tahrik peşinde, provokasyon peşinde, sabotaj peşinde koşuyor. Hiç umutlanmasınlar, ne bu kardeşliğe, ne de çözüm sürecine asla zarar veremezler. Benim yurt içinde ki ve yurt dışındaki Kürt kardeşlerim de, taş atan ellerle, su veren, ekmek veren, toprağını misafirine açan elleri ve gönülleri birbirinden ayıracaktır diye inanıyorum. İnanıyorum ki bu son hadiselerle içeride ki ve dışarıda ki kardeşim Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yeni yüzünü, şefkatli kucaklayıcı, merhametli yüzünü keşfedecektir." - İstanbul

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Recep Tayyip Erdoğan İstanbul Suriye Irak Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title