Haberler

DHA YURT BÜLTENİ - 6

Doğu Karadeniz'de 'vampir' böcek alarmıDoğu Karadeniz'de, 2007 yılında görülmeye başlanan, son birkaç yıldır çoğalan ve özellikle yaz ayı ile birlikte yeniden ortaya çıkan 'Ricania simulans' adlı kelebek türü böcek, tarım alanları başta olmak üzere suyunu emdiği diğer bitkiler ve yeşil...

Doğu Karadeniz'de 'vampir' böcek alarmı

Doğu Karadeniz'de, 2007 yılında görülmeye başlanan, son birkaç yıldır çoğalan ve özellikle yaz ayı ile birlikte yeniden ortaya çıkan 'Ricania simulans' adlı kelebek türü böcek, tarım alanları başta olmak üzere suyunu emdiği diğer bitkiler ve yeşil örtünün kurumasına neden olmayı sürdürüyor. Bu yıl da ortaya çıkan ve evleri de istila etmeye başlayan 'vampir' olarak da bilinen böcek türü, vatandaşların kabusu oldu. Bakanlıklar ve üniversiteler kelebeklerle ilgili mücadele eylem planı arayışını sürdürüyor.
Bölgede, 2007 yılından sonra görülmeye başlanan ve birkaç yıldır çoğalan 'Ricania simulans' adlı kelebek türü böcek, tarım ürünlerini tehdit ediyor. Vücudu genellikle açık gri renkte olan ve rahatsız edildiklerinde hızla zıplayabilen kelebeklerin, özellikle suyunu emdikleri sebze ve yabancı otlardan beslenerek kurumalarına neden olduğu belirlendi. Çay ve fındık bitkisindeki suyun emilip kurumasına da yol açmasından endişe edilen zararlı kelebek, yaz ayı ile birlikte Rize, Trabzon, Artvin ve Giresun illerinde sahil bölgelerinde yayıldı. Tarım ürünlerinin yanı sıra evleri de istila etmeye başlayan böcek, vatandaşların korkulu rüyası haline geldi.
KİTLESEL EYLEM PLANI ARANIYOR
Kelebeklerle ilgili mücadele eylem planı aranıyor. Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü Koordinasyonu'nda Rize Tarım İl Müdürlüğü, Atatürk Çay ve Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü ve Bornova Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü uzmanlarıyla yürütülen çalışmada, 'Ricania simulans'a karşı biyoteknik mücadele kapsamında sarı renkli yapışkan tuzaklar hazırlandı. Sahada uygulamalarına başlanan yöntemle kelebekler, kitle halinde tuzakla yakalanması öngörülüyor. Rize Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Zooloji Ana Bilim Dalı öğretim üyeleri, zararlı böcek türü ile ilgili araştırma çalışması sürdürüyor. Çalışma ile toprağa ekilecek böcek öldürücü bitki yoluyla zararlı kelebek türünün yok edilmesi planlanıyor.
ÇİFTÇİLER DERTLİ
Tarım ürünlerinin kelebek istilası altında olduğunu anlatan çiftçi Bayram Dinç, "Uzun yıllardır bahçemde fasulye, salatalık gibi hiçbir sebze ekemiyorum. Kelebek hepsine dadanıyor. Ektiğimiz ürünlerin suyunu emerek kurutuyor. Özellikle incir ve dut ağaçlarına çok dadanıyor. Bu kelebek için çok ciddi bir çalışma yapılmalı" dedi.
Bahçesine tarım ürünü ekemediğini anlatan Hatice Dinç de "Sebzelerimizi kendimiz üretelim, pazardan almayalım istiyoruz ama yapamıyoruz. Kelebekler hepsini yiyor. Akşamları evde ışık bile yakamaz hale geldik.  Evlerin balkonlarına çıkamıyoruz. Bu soruna çözüm bulunmasını istiyoruz" diye konuştu.
Ayşe Yılmaz da "Allah'ım böyle bir şey yok. Köyde yaşıyoruz, evin önünde yemek dahi yiyemiyoruz. Tabağımıza, bardağımıza kadar giriyorlar. Evin içinde ışık yakamıyor, kapı, pencere açamıyoruz. Her yeri istila ettiler" ifadelerini kullandı.
DOÇ. DR. AKINER: BİTKİLERİN ÖZ SUYUNU EMİYOR
Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Zooloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Akıner de 2010 yılından itibaren kelebek türü ile ilgili çalışma yürüttüklerini belirterek türün bölgede tarım ürünlerine zara verdiğinin belirlendiğini söyledi. Akıner, şunları dedi:
"Biyolojik bir mücadele geliştirebilir miyiz diye araştırmalarımız var. Biyolojik bir ajan bulup bu türün mücadelesinde kullanabilir miyiz diye çalışıyoruz. Böceğin ağız yapısı diğer böceklerden biraz farklı. Hortum şeklinde bir ağız yapısı var.  Bu hortum şeklindeki ağız yapısını bitki öz suyunu emmekte kullanıyor. Bitkinin öz suyunu çektiği için bitkide bir dengesizlik ve kuruma oluşuyor.  Bu bölge çay tarımı için Türkiye'nin tek ve yegane bölgesi. Çay tarımında ciddi bir rekolte düşüşü olduğu biliniyor. Son 4-5 yıldır üreticiler rekoltelerinin düştüğünü söylüyor. Bu da bize bitki üzerinde ciddi bir baskı olduğunu gösteriyor. Bizim daha önce yaptığımız denemelerde gerçekten efektif sonuçlar bulduğumuz bitki türlerimiz var. Bunlarla mücadelede kullanılacak. Bu bitkilerin şuana kadar yüzde 60 -70 bandının üzerinde ölüm yüzdesi verdiğini  gördük. Bu dönem hayvanın en yoğun beslendiği dönem. Bu dönemde elde edilecek başarı ciddi açılım ortaya çıkaracağa benziyor. Yapılan çalışmaların sonuçları bize böyle bir umut veriyor."
RICANIA SIMULANS
Kafkaslar'da yer alan Gürcistan üzerinden 2007 yılında Doğu Karadeniz'e gelen 'Vampir' olarak da bilinen Ricania Simulans adlı canlı türü, Artvin, Rize, Trabzon ve Giresun'da yayılmaya başladı. Bölgede son birkaç yıldır çoğalan, 'Ricania simulans', suyunu emdiği sebze ve yabancı otlardan beslenerek kurumalarına neden oluyor. Son yıllarda yayılma alanın daha da geliştiren tür, Karadeniz sahili boyunca Samsun'a kadar ulaştı. Ayrıca Trakya bölgesinde Bulgaristan üzerinden İstanbul ve Sakarya'ya kadar yayılarak Marmara Bölgesi'nde de görülmeye başlandı. Mayıs ayında ergin öncesi dönemde tüylü bir yapıda olan canlı, Haziran ortasından itibaren ergin dönemine ulaşıyor. Bu dönemde beslenme aktivitelerini azaltıp, yumurtlama aktivitelerini arttırıyor.

Görüntü Dökümü
-------------
Kelebek detayları
Bahçelerden detay
Üreticilerle röp.
Doç. Dr. Mustafa Akıner ile röp.
Detaylar

Haber-Kamera: Arzu ERBAŞ-Mehmet Can PEÇE RİZE,

====================

Çobanlık yapan ikizler fen lisesini kazandı

Mersin'in Silifke ilçesinde, hayvancılıkla uğraşan ailelerine yardım etmek için çobanlık yapan 14 yaşındaki ikizler Samet ve Semih Vahapoğlu, Silifke Fen Lisesi'ni kazandı.
Silifke'de yaz aylarında, 1800 rakımlı Ayaştürkmenli Mahallesi Çobansini mevkiinde çobanlık yapan ikizlerden Samet Vahapoğlu LGS'de 469, Semih Vahapoğlu ise 449 puan alarak, Silifke Fen Lisesi'ne girmeye hak kazandı. İlçe merkezindeki Kapızlı Rasim Bozbey Ortaokulu öğrencisi olan ikizler, aldıkları mutlu haberle sevindi. Vahapoğlu kardeşler, hayvan otlatırken, kitap okumayı da ihmal etmiyor.
İkizlerden Samet Vahapoğlu, "Yazın dağlarda otlaklara çıkıyoruz, kışın sahil kesiminde yaşıyoruz. Keçileri güderken ders çalıştık. Çantamızdan kitaplarımız eksik olmadı. Okula gidemediğimiz zamanlarımız oldu ama ne dershane ne de özel ders almadan, Silifke Fen Lisesi'ni kazandık. Bize her zaman destek olan anne ve babamıza teşekkür ediyoruz. Hem okulumuza devam edeceğiz, hem de çobanlık yapacağız" dedi. İkizler, makine mühendisi olmayı hayal ettiklerini söyledi.
Meryem (38)- Hüseyin Vahapoğlu (40) çifti de çok mutlu olduklarını söyledi. Çocukları ile gurur duyduklarını ifade eden Vahapoğlu çifti, onlar için hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacaklarını belirtti.

Görüntü Dökümü
-------
Evin ve ağılların görüntüsü
Çocukların evden çıkışı
Hayvanlarla ilgilenmeleri
Semih ve Samet ile röportaj
Anne ve baba ile röportaj
Ders çalışmaları ve hayvanları otlaklara götürmeleri

SÜRE: 04'00"     BOYUT: 562 MB

Haber-Kamera: Mehmet OKUR/SİLİFKE( Mersin ),

===================

Yayladaki fotoğraf çekiminde gelin- damat çamura bulandı

Rize'de, düğün fotoğraflarını yaylada çektiren Sercan Tura ile Deniz Yılmaz çifti, sis ve sağanak nedeniyle zor anlar yaşadı. Kıyafetleri çamur olan gelin ile damat, buna rağmen dans ederek, fotoğraf çekimini sürdürdü.
Rize'de geçen hafta dünyaevine giren mühendis Sercan Tura ile halkla ilişkiler uzmanı Deniz Yılmaz, düğün fotoğraflarını yaylada çektirmek istedi. Fotoğraf sanatçısı Memiş Ali Yazıcı ile anlaşan çift, Çamlıhemşin ilçesindeki Badara Yaylası'na doğru yola çıktı. Çiftin otomobillerinin yolda lastiği patladı. Lastiği değiştiren çift, ulaştığı yaylada fotoğraf çektireceği sırada sis ve sağanak bastırdı. Deniz Yılmaz'ın fotoğraf çekimi sırasında gelinliği çamur oldu. Sercan Tura'nın üzerindekiler de çamura bulandı. Çift, buna rağmen fotoğraf çekimini sürdürüp, yaylada yağmur altında dans ederek, poz verdi.
Fotoğraf sanatçısı Memiş Ali Yazıcı, çekimleri yaptıkları mekanın, Karadeniz'in en güzel yaylalarından olduğunu belirterek, "Yaylada yağan yağmur yerleri çamurlaştırmış; gelinin gelinliği çamur, damadın ise ayakkabıları ve paçaları bulaşmıştı. Çiftin yüzündeki endişeli bakışları yaptığımız ilk çekimleri gördükten sonra yerini gülen gözlere bıraktı. Geçen her dakikayla birlikte keyifler daha da arttı. Arka planda çiftlerimizi gevşetmek amacıyla çaldığımız müziğin eğlenceli ritimleriyle birlikte oksijen çarpmasından mıdır bilmem; birden çiftimizle birlikte kendimizi dans ederken bulduk, çılgınlar gibi dans etmeye başladık. Ortaya harika kareler ve enstantaneler çıkarken şüphesiz ki Deniz ve Sercan'ın hayatında unutulmaz bir gün yaşamış oldu" diye konuştu.
"Sisin içinde hiçbir fotoğraf görünmeyecek, diye endişeleniyorduk" diyen Deniz Yılmaz, "Fotoğraflar çekmeye başlayınca sisin bir avantaj olduğunu gördük. Beli süre sonra bir müzik sesi geldi ve bir anda dans etmeye başladık. Bu heyecanımız danslarımız fotoğraflara yansıdı. Keyifli ve unutulmaz bir gün geçirdik" dedi.
Sercan Tura ise "Güne veya bir işe gergin başlayabilirsiniz ama bu böyle gidecek anlamına gelmez. Öyle bir şey oluyor ki bu sizi rahatlatabiliyor. Fotoğraflarımızı çeken Memiş Ali Yazıcı'nın enerjisi bize de yansıdı. Ben çok fotoğraf çektirmeyi bilmem ama benim de güzel fotoğraflarım oldu" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
------------
-Gelin damatla röp.
-Gelin ve damadın dans etmeleri

Haber-Kamera: Aytekin KALENDER RİZE-DHA

====================

Bira yüklü kamyonet devrildi: 4 yaralı

Karaman'da bira yüklü kamyonet, hafif ticari araca çarpması sonucu devrildi. Kazada 4 kişi yaralandı.
Kaza, saat 10.00 sıralarında Karaman -Ereğli karayolunun 15'inci kilometresinde meydana geldi.
Ahmet Özyaşar yönetimindeki 70 FT 009 plakalı bira yüklü kamyonet, ana yola çıktığı sırada Bilal Uslu'nun kullandığı 70 ADD  803 plakalı hafif ticari araca arkadan çarptı. Çarpmanın şiddetiyle kamyonet devrildi. Kazada kamyonet sürücüsü Ahmet Özyaşar, yanındaki Fetih Yıldırım, diğer aracın sürücüsü Bilal Uslu ve yanındaki Ahmet Yakıcı  yaralandı. Yaralılar, ambulanslarla Karaman Devlet Hastanesine kaldırıldı.
Kaza ile ilgili soruşturma sürüyor.

Görüntü Dökümü
------------
-Yaralıların ambulans ile hastaneye getirilişi
-Olay yerinde kaza yapan araçlardan detay

Haber- Kamera: Muammer ŞEN KARAMAN DHA))

====================

- Işığa kavuşan Ece: Annem artık bize kek yapabilecek

DİYARBAKIR'da iki kızıyla yaşam mücadelesi veren ve 8 ay önce faturayı ödeyemedikleri gerekçesiyle elektrikleri kesilen Fatma Aslan'ın yaşadığı eve yeniden elektrik verildi. 10 yaşındaki kızı Ece Dilek ve 5 yaşındaki Beren ile 8 aydır elektriği olmayan evde yaşayan Fatma Aslan, 3 yıl önce eşinin kendilerini terk etmesi nedeniyle maddi imkansızlıklar yaşadığını belirtti. Elektriğin bağlanmasının ardından Ece Dilek, "Annem artık bize kek yapabilecek. Herkese teşekkür ederiz" dedi.
Bağlar ilçesinde yaşayan ve 3 yıl önce eşi tarafından terk edilen Fatma Aslan, kızları Ece Dilek ve Beren ile birlikte zor günler geçirmeye başladı. Elektrik faturalarını ödeyemeyen ailenin yaşadığı evin elektriği ise yaklaşık 8 ay önce kesildi. Bunun üzerine Fatma Aslan, evin elektrik ihtiyacının bir kısmını komşudan çekilen seyyar kablo ile kısmen karşılamaya başladı. Bu yıl ilkokul 5'inci sınıfa başlayacak olan Ece Dilek ise daha önce tek hayalinin evlerine elektrik çekilmesi olduğunu söylemişti. Demirören Haber Ajansı'nın haberi üzerine harekete geçen Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi'nce (DEDAŞ) ailenin evine elektrik verdi.
'AİLE BUNDAN SONRA ELEKTRİK KONUSUNDA SIKINTI YAŞAMAYACAK'
Dicle Elektrik Anonim Şirketi Müşteri Memnuniyeti Yöneticisi Serdar Demircan, Aslan ailesin yaşadıklarını DHA'nın yaptığı haberle öğrenmesi üzerine hareket geçtiklerini belirterek, "Aile ile iletişime geçtik. Enerjinin açılmasını hemen sağladık. O anda da gelip bir durum tespitinde bulunduk. Ailenin maddi durumu kötü. Zor şartlar altında yaşıyorlar. Borç konusunda Dicle Elektrik olarak elimizden geleni yapacağız. Aile bundan sonra elektrik konusunda sıkıntı yaşamayacak. Biz Dicle Elektrik olarak, elimizden geleni yapacağız. Bundan sonra elektriğinin kesilmesi bizden kaynaklı olmayacak. Durum tespitine geldiğimiz zaman aydınlatma armatürlerinin de olmadığını gördük. Birkaç tane ampul de aldık. Dicle Elektrik olarak böyle mağdur ailelerin yanında olmaya devam edeceğiz" dedi.
'ANNEM ARTIK BİZE KEK YAPABİLECEK'
Elektrikleri geldiği için çok sevinçli olduklarını dile getiren Ece Dilek Aslan ise, şunları söyledi:
"Her şey için çok teşekkür ederim. Dün akşam evimize elektrik geldiği zaman çok sevindik. Annem karanlıkta bulaşık yıkıyordu. Ben 7 ay boyunca televizyon ışığında ödev yaptım. Annem çok zorluk çekiyordu yemek yaparken. Bazen aydınlık olduğu için akşam yemeğini saat 16.00'da yapıyordu. Mutfakta hiçbir şey yapamıyordu. Dün elektriğimiz geldiği zaman kardeşime, 'Artık annem bize kek yapabilecek' dedim. Biz artık kendi evimizde duş alabileceğiz. Sıcak suyumuz da var. Elektrik olmadığı için çamaşırları alt komşuya götürürken merdivenden düştüm, kolum 3 yerden kırıldı. Artık annem çamaşırları evde yıkayabilirler. Çünkü banyomuzda artık ışık var."

Görüntü Dökümü
---------
Dicle Elektrik yetkilisinin ampul takması
Ece'nin elektriği açması
Yetkililerin aileyle yaptığı görüşme
Serdar Demircan'ın konuşması
Ece Dilek'in konuşması
Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 531 MB

Haber-Kamera: Emrah KIZIL/DİYARBAKIR,

=====================

Başkan Seçer, Tataristanlı yatırımcıları Mersin'e davet etti

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Mersin'in yatırım yapmak için cazip bir kent olduğunu belirterek, Tataristanlı girişimcileri Mersin'de yatırım yapmaya çağırdı.
Başkan Seçer, Mersin'in Tataristan'daki kardeş şehri Nizhnekamsk'ın Belediye Başkanı Aydar Metshin ve beraberindeki heyeti konuk etti. Nizhnekamsk ile ilişkilerin süreceğini dile getiren Seçer, "Tataristan tarihi ve kültürel birikimi, coğrafyası ile her zaman Türkiye'nin ilgisini çekmiş önemli bir ülke. Ülkeler düzeyinde de önemli ilişkilerimizin olduğu, yeterli görmesek de ticaret hacmimizin olduğu bir ülke. Bundan sonraki süreçte ülke düzeyinde ve kardeş şehrimiz ile ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkilerimiz artarak devam edecek. Sanayi bölgelerimizde Türkiye'nin değerli fabrikaları var. Limanımız, coğrafi konumumuz, deniz, kara ve havayolu ağlarının kesiştiği bir coğrafyada olmamız bizi önemli bir lojistik merkezi haline getiriyor. Bütün bu imkanların ve olanakların olduğu bir alan. Mersin yatırım yapmak için son derece cazip bir kent. Türkiye'de yatırım yapmak isteyen Tataristan'daki tüm yatırımcıları Mersin'e davet ediyorum" dedi.
Konuk Belediye Başkanı Aydar Metshin ise iki ülke ve kent arasındaki ilişkilerin geliştirilmesine katkı sunmak için hazır olduklarını ifade ederek, "Mersin gibi büyük bir şehir olmasak da büyük bir ekonomik potansiyelimiz var. Önemli petrol rafinerilerimiz var. Otomotiv ve tarım sektörü gelişmiş. Sizdeki gibi çalışkan ve misafirperver insanlarımız var. Tataristan'da, kentimizde yatırım yapmak isteyen Türkiye'deki yatırımcıları ülkemize bekliyoruz" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------
-Nizhnekamsk'ın Belediye Başkanı Aydar Metshin gelmesi
-Başkan Seçer'in karşılaması
-Konuk heyet otururken
-Genel ve detay
-Konuk başkanın hediye vermesi
-Başkan Seçer'in  konuk başkana vermesi
-Başkan Seçer'in konuşması
-Nizhnekamsk'ın Belediye Başkanı Aydar Metshin konuşması
-Genel ve detay

(BOYUT: 543 MB) (SÜRE: 4,50 DK)

Haber-Kamera: MERSİN,


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Doğu Karadeniz Karadeniz Mersin Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title