Haberler

DHA YURT BÜLTENİ-6

1)DÜZCE'DEKİ SELDE ÖLÜ SAYISI 2'YE ÇIKTI, 5 KİŞİ ARANIYOR Düzce'nin Akçakoca ilçesinde selde kaybolan 1 kişinin daha cansız bedeni bulundu.

1)DÜZCE'DEKİ SELDE ÖLÜ SAYISI 2'YE ÇIKTI, 5 KİŞİ ARANIYOR

Düzce'nin Akçakoca ilçesinde selde kaybolan 1 kişinin daha cansız bedeni bulundu. Arama kurtarma ekipleri, Esmahanım köyüne yaklaşık 4 kilometre uzaklıkta Uğurlu köyü Kıran Deresi ve Melen Çayı'nın birleştiği noktada balçık içinde ceset buldu. Cesedi bulunan kişinin kimlik belirleme çalışmalarının devam ettiği belirtildi. Ekiplerin kayıp 5 kişiyi arama çalışmalarının da sürdüğü bildirildi.

GÖRÜNTÜ GEÇİLECEK
DÜZCE-DHA

=====================================================

2)MANİSA'DA ALABORA OLAN KAYIK FACİASINDA KAYIP 2 KİŞİNİN CESEDİNE ULAŞILDI

MANİSA'nın Salihli ilçesinde, gezinti için açıldıkları Marmara Gölü'nde, bindikleri kayığın alabora olması sonucu suya düşen 5 kişiden 3'ü kurtarılırken, kayıp olan 1'i çocuk 2 kişinin de cesedine ulaşıldı. Nebi Saygı (28) ve Mesut Karakülah'ın (13) sudan çıkartılan cesetleri Salihli Devlet Hastanesi Morgu'na kaldırıldı.Manisa'nın Gölmarmara ilçesinde yaşayan Olçun Tekin (36), Ozan Yıldırım (30), Cumhur Pişirgen (37), Nebi Saygı ve Mesut Karakülah dün (Cumartesi) saat 16.30 sıralarında gezinti için Saruhanlı ilçesinden 4 metrelik kayık ile Marmara Gölü'ne açıldı. 1 saat kadar sonra gölün Salihli ilçesi Tekelioğlu Mahallesi yakınlarındaki kesime geldiklerinde şiddetli rüzgarın da etkisiyle kayık alabora oldu. Durumu fark eden çevredeki balıkçılar, kayıkları ile yardıma gidip Olçun Tekin, Ozan Yıldırım ve Cumhur Pişirgen'i sağ olarak kurtardı. Kurtarılan 3 kişi tedbir amacıyla sağlık kontrolünden geçirilmek üzere ambulansla salihli Devlet Hastanesi'ne götürüldü. Nebi Saygı ile Mesut Karakülah ise gölün karanlık sularında gözden kayboldu. Balıkçıların durumu bildirmesi üzerine bölgeye, Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) ve Manisa İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü ekipleri ile Deniz Polisi sevk edildi. Gölde yaklaşık 2 saat boyunca suda ve karada yapılan aramalarda kayıp 2 kişiye ulaşılamadı. Bunun üzerine arama çalışmalarına ara verildi.
5 METRE DERİNLİKTE CESETLERİ BULUNDU
Günün ilk ışıkları ile birlikte gölde yeniden arama kurtarma çalışmaları başladı. 3 saat süren arama sonucunda gölün 5 metre derinliğinde, Deniz Polisi dalgıçları tarafından sazlıklar arasında Saygı ve Karakülah'ın cesetlerine ulaşıldı. İkilinin cesetleri bota alınarak kıyıya çıkarıldığında yakınları sinir krizi geçirdi. Hayatının baharında yaşama veda eden 13 yaşındaki Mesut Karakülah'ın babası Rauf Karakülah, uzun süre gözyaşı döktü. Saygı ve Karakülah'ın cesetleri jandarma ve savcının olay yerindeki incelemelerinin ardından Salihli Devlet Hastanesi Morgu'na kaldırıldı. Jandarma, olayla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü
--------------------
-Gölde gece ve gündüz yapılan arama kurtarma çalışmalarından görüntü
-Cesedi bulunan iki kişinin ağıtlar yakması
-13 yaşındaki oğlu yaşamını yitiran Rauf karakülah'ın ağlaması
-Genel ve detay görüntüler
(Haber - Kamera: Emre SAÇLI / SALİHLİ (Manisa),

======================================================

3)SU KUYUSUNDA CAN VEREN İKİZLER TOPRAĞA VERİLECEK

BURDUR'un Bucak ilçesinde, temizlemek için girdikleri su kuyusunda metan gazından zehirlenerek yaşamı yitiren ikizler Rabia Vural (36) ve Ramazan Güler'in cenazeleri otopsi işleminin ardından ailelerine teslim edildi. İkizlerin cenazesi bugün toprağa verilecek.
Bucak ilçesi Keçili Mahallesi'nde oturan Rabia Vural, dün öğleden sonra evlerinin önünde bulunan 12 metre derinliğinde, 1 metre genişliğindeki içme suyu kuyusunu temizlemek için ikiz kardeşi Ramazan Güler ve oğlu Osman Vural'dan (18) yardım istedi. Osman Vural, kuyuyu temizlemek için getirdiği merdivenle kuyuya indi. Bir süre sonra fenalaştığını söyleyen Vural'ın çevresinde şakacı biri olarak tanındığı için yine şaka yaptığını düşünen ailesi ciddiye almadı. Kısa süre sonra Vural'ın sesinin çıkmadığını fark eden anne Rabia Vural kuyuya indi. Rabia Vural'ın çığlığıyla birlikte yardıma koşan ikiz kardeşi Ramazan Güler de kuyuya indi.
Kuyuya giren üç kişiden haber alamayan yakınları panikle durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi. Olay yerine kısa sürede gelen polis, ambulans ve itfaiye ekipleri kuyuya giren ikizler Ramazan ve Rabia'nın yaşamını yitirdiğini tespit etti. Osman Vural ise ambulansta yapılan müdahaleyle kalbi çalıştırıldıktan sonra Süleyman Demirel Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne götürüldü.
ADLİ TIP ÖNÜNDE ACILI BEKLEYİŞ
Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmasının ardından ikiz kardeşlerin cenazeleri otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Sabah saatlerinde cenazeleri teslim almak için morg önüne gelen ikiz kardeşlerin yakınları gözyaşı döktü. Rabia Vural'ın eşi Ali Vural(40) ayakta durmakta güçlük çekti. 15 yaşındaki ikiz kızları İlay ve İlayda'ya sarılıp ağlayan baba ve çocuklarını, yakınları teskin etti.
CENAZELERİ FARKLI YERLERE GÖMÜLECEK
Ramazan Güler ve Rabia Vural'ın cenazeleri, otopsinin ardından yakınları tarafından morgdan alındı. Birbirlerine yakın çevrelerde oturdukları ve evlenmelerine rağmen birbirlerinden hiç kopmadıkları öğrenilen ikizlerden Ramazan Güler Antalya'nın Korkuteli ilçesine, Rabia Vural ise Burdur'un Bucak ilçesi Keçili Mahallesi'nde toprağa verilecek. Diğer yandan hastanede tedavisi süren Osman Vural'ın beyin ölümünün gerçekleştiği kaydedildi.
METAN GAZINDAN ZEHİRLENDİLER
İkizlerin ağabeyi Şaban Güler, olayın kendilerini çzok üzdüğünü belirterek, "Hem içme suyu hem de hayvanların su içmesi için açtıkları bir kuyuydu. Kuyuya giren kardeşlerim yaşamını yitirdi. Metan gazından zehirlendiklerini biliyoruz. Kuyuya giren kurtarma ekipleri bile zorlandı" dedi.

Görüntü Dökümü
--------------------
-    Adli Tıp Başkanlığı tabelasından görüntü
-    Morg girişi önündeki cenaze aracından görüntü
-    Morg önündeki kalabalıktan görüntü
-    Ağlayan eşin görüntüsü
-    Cenaze yakını bekleme salonu tabelasından görüntü
-    Babanın ağlaması ve kollarına girenlerden görüntü
-    Röp: Şaban Güler (Ölenlerin kardeşi)
-    Ağlayan eşten görüntü
-    Ağlayan ikiz kardeşlerden görüntü
-    Ağlayan eşin yakın plan görüntüleri
-    Cenazelerin morgdan çıkışı ve ağlayanlardan görüntü
-    Cenaze aracının girişinden görüntü
316 MB - 2.50'
Haber: Alparslan ÇINAR-Kamera: Süleyman EKİN/ANTALYA,

========================================================

4)BİSİKLETLİ AİLENİN 'TARİHİN SIFIR NOKTASI'NA 1300 KM'LİK YOLCULUĞU

MUĞLA'nın Marmaris ilçesinden, 'Tarihin sıfır noktası' olarak adlandırılan Şanlıurfa'daki Göbeklitepe'ye gitmek için bisikletleriyle yola çıkan 4 kişilik Pekçedenöz ailesi, yolculuklarının 10'uncu gününde Antalya'ya geldi.Sosyal medya hesaplarında kendilerine 'Küçük 1 Aile' adını veren, Özgür (42) ve Rüştü Pekçedenöz (42) çifti ile çocukları Ceren (14) ve Mithatcan (10), UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan Şanlıurfa'daki Göbeklitepe'ye gitmek için 10 Temmuz'da Marmaris'ten bisikletleriyle yola çıktı. Aileye yol boyunca güvenlik sağlamak için arkadaşları motosikletleriyle eşlik ediyor. Aile fertleri yolculuk sırasında bisikletlerinde ortaya çıkan arızaları ise kendileri gideriyor. 1300 kilometrelik yolu, günde 45 kilometre pedallayarak 30 günde tamamlamayı hedefleyen aile, yolculuklarının 10'uncu gününde Antalya'ya geldi.
'NEDEN BİSİKLETLE GİTMİYORUZ?'
Göbeklitepe'nin ders kitaplarında sık sık karşılarına çıkmasıyla çocuklarının merak ettiğinin söyleyen Rüştü Pekçedenöz, "Ailemizin tüm bireyleri gün içerisinde işe ve okula giderken bisiklet kullanıyor. Böyle uzun turlara çıkmadık, eşim 35 yaşından sonra bisiklet kullanmaya başladı. İki defa araba ile gitmeye çalıştık aksilikler oldu gidemedik. Sonra bir gün 'Neden bisikletle gitmiyoruz?' diye düşündük ve yola çıktık. Saat 05.00'te yola çıkıyoruz, güneşin altında çok kalmadan 4 saat kadar yol alıyoruz. Çok zorlandığımız zamanlar oldu, çok uzun yokuşlar vardı. Ben çocuklarıma bu yolculukta pes etmemeyi öğretmeye çalışıyorum. Sanal ortamda internet ortamında bu yolculukta öğrenecekleri şeyler yok" diye konuştu.
'UNUTAMAYACAĞIMIZ BİR YOLCULUK'
Yolculuk sırasında araç sürücülerinin bisikletlilere karşı hiç dikkatli olmadığını söyleyen Özgür Pekçedenöz, "Fikri ilk duyduğumuzda çok çılgınca geldi. Çalıştığımız için çocuklarımızla çok fazla zaman geçiremiyoruz. Hem onlarla zaman geçirebilmek hem de böyle bir yolculuğu yapabileceğimizi çocuklarımıza göstermek için bu yolculuğa çıktık. Çok yorulduğumuz anlar oluyor ama şu ana kadar pes etmeyi düşünmedik. İyi ve kötü anlarıyla çocuklarımızın ve bizim unutamayacağımız bir yolculuk olacak" dedi.
'GÜZEL ANILAR BİRİKTİRECEĞİM'
Yolcuğun bazı noktalarında çok yorulduğunu ancak vazgeçmediğini belirten Ceren Pekçedenöz, "Bisiklet kullanmayı çok seviyorum, şehir içinde de ailecek hep bisiklet kullanıyoruz. Yolculuk güzel geçiyor 'keşke gelmeseydim' dediğim anlar oldu ama yolculuk sonunda güzel anılar biriktireceğimi düşünüyorum. Göbeklitepe hakkında sadece internetten okuduğum kadarını biliyorum, görmeyi çok istiyorum" dedi. Mithatcan Pekçedenöz ise "Ablamla okula veya başka bir yere giderken genelde bisikletle gidiyoruz. Okuldan sonra da arkadaşlarımla  bisikletlerimizle buluşuyoruz. Yolculuk zor ama sonunda başaracağımıza inanıyorum" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
---------------
Ailenin bisikletler gitmesi
Yoldan detay
Aile bisikletlerini hazırlarken
Röp: Rüştü Pekçedenöz,
Röp:  Özgür Pekçedenöz,
Röp: Ceren Pekçedenöz,
Röp: Mithatcan Pekçedenöz

Semih ERSÖZLER/ANTALYA, -

============================================================
4)KAYA İÇİNE OYULAN 14 ASIRLIK 5 KATLI YERLEŞİM YERİ

KARAMAN'da yüksek kaya kütlesi içine oyulmuş 14 asırlık, 5 katlı yerleşim yeri olan Manazan Mağaraları keşfedilmeyi bekliyor. Yüksekliği nedeniyle güvenlik, killi kireç taşı özelliği nedeniyle ısı ve nemi sabit tutmasıyla sıcak derecesi  acısından Bizans İmparatorluğu döneminde kullanılan yerleşim yeri, görenleri hayran bırakıyor. İki katı zamanla çöken, kum kale, at meydanı ve ölüler meydanı adlı 3 katı ise hale dimdik ayakta duruyor.
Karaman kent merkezine 45 kilometre uzaklıktaki  Mustafa Kemal Atatürk'ün dedesi Kızıl Hafız Ahmet Efendi'nin de memleketi olma özelliği taşıyan Taşkale köyü girişinde killi kireç taşından oluşan yüksek kaya kültesi içinde 'Manazan' adını taşıyan mağaralar bulunuyor. Yaklaşık 14 asır  önce Bizans İmparatorluğu döneminde, yüksekliği nedeniyle savunma amaçlı olarak kayaların içi oyularak   5 katlı mağara yapılmış. Zamanla 2 katı çöken mağaranın halen 3 katı dimdik ayakta duruyor. Üst katlara eğilerek tünelden geçip, iki ayağınızı kenarlara basarak  bacadan yukarı çıkılabilen mağara görenleri hayran bırakıyor. Keşfedilmeyi bekleyen mağara, Taşkale köyünde kayalara oyulan tahıl ambarlarıyla birlikte görsel olarak ilgi çekiyor.
60'A YAKIN ODA VAR
Taşkale köyü muhtarı Hasan Karaca, Manazan Mağaralarının kalan 3 katının; kum kale, at meydanı ve ölüler meydanı olarak adlandırıldığını belirtti. Alt kısımda doğu ve batı olmak üzere şapellerin bulunduğunu ifade eden Karaca, şunları söyledi:
"5 katlı mağaranın 2 katı zamanla çöktü ve 3 katı kaldı. Bizim çocukluğumuz yıllarında hala bazı yerlerine saplanan oklar vardı. Manazan Mağarası  killi kireç taşı olmasından dolayı rahatlıkla oyulabildiği için oyularak yerleşim yeri yapılmış. Üst katı ölüler meydanıydı. Orada yaklaşık 700 yıl önce defnedildiği üzerinde durulan bir genç kız cesedi, bir kaç yıl önce bulundu. Kıyafetleri kemikleri, saçları, vücudu tamamen bir bütün olarak duruyordu. Buradan alınıp müzeye götürüldü. Burası tamamen savunmaya yönelik bir mağaradır. Çünkü tünel ve bacadan geçilerek üst kata çıkılır.  At meydanında 60 yakın  tek veya iki kişilik odalar var.  Mağaranın çevresi  o dönemlerde uçurum olduğu için iyi bir savunma amaçlı kullanılmış bir yerleşim yeridir."
Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Alaattin Uca  da,  Manazan Mağaralarının Bizans  döneminde kullanıldığını hatırlatarak,  "İnsan eliyle oyulmuş mağara, hem güvenlik, hem de killi kireç taşının ısıyı ve nemi sabit tutmasından doyalı da soğuk ve sıcaklık bakımından burası yerleşim yeri olarak kullanılmış.  5 kat halinde bölümlerden oluşmaktadır. Halk tarafından kum kale, at meydanı ve ölüler meydanı olarak adlandırılır. "dedi.
(Görüntü Dökümü
--------------------
Mağaranın içinden ve dışından detay
Odalardan detay
Drone ile mağaranın dışından detay
Röportajlar

(Haber- Kamera: İsmail AKKAYA- Hasan DÖNMEZ- Muammer ŞEN KARAMAN DHA))
==========================

5)BURDUR ANTİK KENTLERİYLE TURİST ÇEKİYOR

BURDUR'daki müze ve ören yerlerini yılın ilk 6 ayında yaklaşık 50 bin kişi ziyaret etti.
Türkiye'nin Maldivleri olarak adlandırılan Salda Gölü ve lavanta bahçeleriyle alternatif turizm merkezi olan Burdur, müzeleri ve antik kentleriyle de dikkati çekiyor. Burdur Arkeoloji Müzesi, 'Gladyatörler şehri' olarak bilinen ardıç ve sedir ormanlarıyla kaplı 1350 metre yüksekliğe kurulmuş, Gölhisar Ovası'nın batı yamacına hakim Kibyra Antik Kenti, Ağlasun ilçesinde M.Ö. 3000 döneminde, Anadolu'nun yerel halkı olarak kabul edilen Luwiler'in yerleştiği, sonrasında onlarca medeniyete ev sahipliği yapan 1600 metre yüksekliğe kurulan antik Roma kenti Sagalassos turizme hizmet ediyor. Yabancı tatilcilerin yanı sıra Türkiye'nin dört bir yanından tur otobüsleriyle kente gelen binlerce kişi, Burdur'un turistik ve tarihi yerlerini ziyaret ediyor, doğal güzellikleri önünde fotoğraf çektiriyor.
BURDUR MÜZESİ
Ceviz ezmesiyle de gelenlere eşsiz bir lezzet sunan Burdur'da tatilcilerin ilk durak noktası, 1969 yılında kurulan Burdur Arkeoloji Müzesi. 20 bini arkeoloji, 34 bini Pers, klasik, Helen, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait sikke ve 4 bine yakını da etnografik eser olmak üzere 57 binden fazla eserin bulunduğu müzeyi, yılın ilk 6 ayında 14 bin 300 kişi gezdi. Müzeyi, geçen yılın aynı döneminde ise 9 bin kişi ziyaret etti.
SAGALASSOS VE ANTONİNLER ÇEŞMESİ
Antalya ve Isparta'yı da kapsayan Batı Akdeniz Bölgesi'nin en küçük kenti olan Burdur'da tatilcilerin diğer durak noktası ise Sagalassos Antik Kenti. Antik kentte, M.S. 160-180'de inşa edilen Roma imparatorlarının sülalesi Antoninler'in adını taşıyan çeşme, en çok merak uyandıran yerlerin başında geliyor. Tatilcilerin mutlaka ziyaret ettiği Antoninler Çeşmesi'nde, antik dönemde olduğu gibi bugün de Ağlasun Dağı'ndan antik su yollarıyla getirilen doğal kaynak suyu, küçük bir şelaleyi andırır vaziyette akmaya devam ediyor. Yukarı Agora'nın kuzeyindeki görkemli çeşme, 28 metre uzunluğunda ve 9 metre yüksekliğe sahip. Yapımında yedi farklı renkte taş kullanılan çeşmenin önünde ise 81 metreküplük havuz bulunuyor.
ÇEŞMEDEKİ HEYKELLER İMİTASYON, GERÇEĞİ MÜZEDE
Her iki ucunda dışarıya doğru çıkıntı yapan sütunlu birer podyum bulunan çeşmenin suyu ise 4,5 metre yükseklikten şelale gibi akarak havuzu dolduruyor. 1998'de kazı ve restorasyon çalışmalarına başlanılan çeşme, 2010 yılında yeniden faaliyete geçirildi. Kazılarda ortaya çıkarılan 4 heykelin asılları Burdur Arkeoloji Müzesi'nde sergilenirken, çeşmeye birebir imitasyonları yerleştirildi. Tatilciler, Sagalassos'un en önemli hayırseveri, Titus Flavius Severanus Neon ve eşinin yaptırdığı düşünülen çeşmeden su içiyor, havuz başında fotoğraf çektirerek serinliyor. Bu özellikleriyle antik kenti yılın ilk yarısında 27 bin 740 kişi ziyaret etti. Antik kent geçen yılın aynı döneminde ise 17 bin 300 yerli ve yabancı turist ağırladı.
'GLADYATÖRLER ŞEHRİ KİBYRA'
Gölhisar ilçesinde bulunan, 'Gladyatörler şehri' olarak da bilinen 2 bin 300 yıllık Kibyra Antik Kenti ise devasa anıtsal yapılarıyla dikkati çekiyor. Kibyra Antik Kenti, 2006 yılında başlatılan arkeolojik kazılarla tarihe ışık tutuyor. Arkeoloji kaynaklarında 30 bini aşkın piyade ve 2 binin üzerinde atlı askeri birliği ile Türkiye'deki antik döneme ilişkin en uzun gladyatör frizlerinin bulunduğu militarist karakteri öne çıkan Kibyra, devasa anıtsal yapıları arasında gezinenleri kendisine hayran bırakıyor.
Roma ve Bizans mimari geleneği ile yapılmış 10 bin kişilik stadyumu, orkestra bölümü dünyada bir benzerinin daha olmadığı Medusa mozaiği ile kaplı odeionu (müzik evi), Geç Roma hamamı, agoraları, ana caddesi, 9 bin kişilik devasa tiyatrosu, yer altı oda mezarları ile 2016 yılında UNESCO Dünya Mirası geçici listesine giren Kibyra'yı ise ocak- haziran döneminde 5 bin kişi ziyaret etti. Geçen yıl ise aynı dönemde antik kenti 3 bin kişi gezmişti.
Kent merkezindeki Doğa Tarihi Müzesi'ni ise 2 bin 900 yerli ve yabancı turist gezdi.
TATİLCİLER İLGİ GÖSTERİYOR
İstanbul'dan gelerek Burdur Arkeoloji Müzesi'ni ziyaret eden Çiğdem Tunç, Türkiye genelinde birçok müze gezdiğini söyledi. Burdur Müzesi'nin en önemli özelliğinin sergilenen eserlerinin tek parça halinde olması olduğunu belirten TUnç, "Eserler bozulmamış, sergilenen birçok eser tek parça veya iki parça. Hayatımda gördüğüm en büyük ve yükseklik anlamında şaşırtıcı, hayran bırakıcı eserler bu müzede. Çok güzel korunmuş. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi.
İstanbul'dan geldiğini söyleyen Yeşim Sandıkçı da "Tarihle aram çok iyi, çok seviyorum. Burayı görünce İstanbul Arkeoloji Müzesi aklıma geldi. Ama burada boyut olarak orjinalliğini hiç bozulmadan korumuş heykeller var ve çok beğendim" dedi.

Görüntü Dökümü
-------------
Müze dış görünüş
Müzeyi gezenler
Röp.
Müzeyi gezenler
Detay

Mesut MADAN/BURDUR,


=========================================================

6)ÖYKÜ ARİN MASAL PRENSESLERİNE DÖNDÜ

ANTALYA'da lösemi tedavisi gören Öykü Arin'e (4), babası Çağdaş Yazıcı'dan nakledilen yarı uyumlu kök hücre tuttu. 11 Nisan'dan bu yana yattığı steril odadan normal odaya alınan Öykü Arin, gündüzleri evine gitmeye başladı. Öykü Arin'in evde kelebek ve deniz kızı kostümleri giyip dans ettiği videoyu paylaşan anne Eylem Şen Yazıcı, gözyaşlarını tutamadı.
İzmir'de geçen yıl kasım ayında Juvenil Miyelomonositik Lösemi (JMML) teşhisi koyulan Öykü Arin, tedavisi için Antalya'ya getirildi. Anne Eylem Şen Yazıcı ve baba Çağdaş Yazıcı tarafından 'Öykü Arin'e umut ol, donör ol' kampanyası başlatıldı. Yurt içinde ve dışında binlerce kişi, Öykü'ye umut olabilmek için kök hücre bağışında bulundu.
Hastanede 11 Nisan'da steril odada tedaviye alınan Öykü Arin'e, 18 Nisan'da anne Eylem Şen Yazıcı'dan yarı uyumlu nakil yapıldı. Yapılan testler sonucu naklin tutmadığı açıklandı. Bunun üzerine fazla zaman kaybetmemek için 3 Haziran'da babası Çağdaş Yazıcı'dan yarı uyumlu nakil yapıldı. 13'üncü günde Öykü Arin'e babasından nakledilen yarı uyumlu iliğin yüzde 98.5 oranında tuttuğu açıklandı. Gündüzleri hastaneye 5 dakika uzaklıkta evlerine izinli olarak çıkan Öykü Arin, 11 Nisan'da yattığı steril odadan geçen hafta normal odaya alındı. Öykü Arin'in tedavisi halen devam ediyor.
'KÖK HÜCRE BAĞIŞI YAPIN'
Öykü Arin'in kelebek ve denizkızı kostümüyle videosunu sosyal medya hesabından paylaşan anne Eylem Şen Yazıcı, "Just imagine (Sadece hayal et) Bir çocuğa, bir insana kanat takıp hayata tutunmasını sağlamak için kök hücre bağışı yapın, donör olun, vazgeçmeyin ve kan numunelerinin takipçisi olun. 90 günde devri alem, kapalı steril bir odada, masallarla, düşlerle geçti ve oradan bir deniz kızı, bir peri kızı, bir kelebek ve daha bir sürü öykü olarak çıktı. Tüm öykülerin sonu güzel bitsin diye donör olun ve asla vazgeçmeyin" dedi.
GÖZ YAŞLARINI TUTAMADI
Öykü Arin'in kelebek kostümü giyerek dans ettiğini gören anne Eylem Şen Yazıcı, göz yaşlarına hakim olamadı. Öykü Arin'in deniz kızı kostümüyle içeri girdiği videoyu da paylaşan Eylem Şen Yazıcı, kızına şarkı söyleyerek birlikte dans etti.

Görüntü Dökümü
--------------
-Öykü Arin'in kelebek kostümüyle dans etme görüntüsü
-Öykü Arin'in denizkızı kostümüyle dans etme görüntüsü
217MB /// 2.00"

Haber ve Kamera: Aslı DURAN / ANTALYA,

=========================================================
7)MEDİNE'NİN YAŞAMASI İÇİN KÖK HÜCRE UMUDU

KOCAELİ'nin Çayırova ilçesinde, Medine Sakin (13) 5 yıl önce kalbi durunca beynine oksijen gitmemesi sonucu yatağa mahkum oldu. Bahattin Sakin kızının tedavisi için kök hüre nakli yapılması gerektiğini belirterek, "Doktorlar çocuğumun kök hücreye uygun olduğunu ve tedavisinin yapılabileceğini söylediler. Ancak söylenen meblağlar çok yüksek. Ben çocuğumun benim ellerimde çaresizce ölmesin istiyorum" dedi. Çayırova'da yaşayan Bahattin ve Emine Sakin çiftinin çocukları Medine Sakin, 8 yaşındayken öksürük, ateşlenme gibi sağlık şikayetleri üzerine Marmara Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Medine'ye kalp yetmezliği teşhisi konuldu. Yaklaşık 3 ay sonra evde kalbi duran Medine tekrar hastaneye kaldırıldı. Hastanede yapılan müdahalelerin ardından hayata döndürülen Medine, beynine oksijen gitmediği için beyni hasar gördü. Medine yatağa mahkum kaldı. Medine şu an yaşadığı böbrek ve mide sıkıntısı nedeniyle Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi görüyor.
"KIZIM ELLERİMDE ÖLMESİN"
Kızının tedavisi için 86 bin dolar gerektiğini belirten Bahattin Sakin, "Kızımın kök hücre tedavisi için uğraşıyorum. Çocuğumun Ukrayna'nın Kiev şehrinde bu tedavinin yapılabileceğine ve 86 bin dolar gibi bir maliyetinin olduğu söylendi. Gereken işlemleri yaptırdım. Şu anda bu süreci beklemek gibi kızımın yeterli zamanı yok, gerçekten kötü durumda. Benim çocuğum 5 senedir bu halde, artık dayanacak gücüm kalmadı." diye konuştu.
"YARDIM BEKLİYORUM"
Bahattin Sakin yardım isteyerek, şöyle konuştu:
"Doktorlar çocuğumun kök hücreye uygun olduğunu ve tedavisinin yapılabileceğini söylediler. Ancak söylenen meblağlar çok yüksekti. Ben çocuğumun benim ellerimde çaresizce ölmesin istiyorum. 'Çocuğun yaşamaz fişini çekin' dediler, ben bir baba olarak bunu yapmadım, sonuna kadar da mücadele verdim. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayip Erdoğan ve devlet büyüklerime sesleniyorum, Allah rızası için bu çocuğun elinden tutun ne gerekiyorsa yapın. Benim elimde yok avucumda, yok ben bir baba olarak yalvarıyorum. Devlet büyüklerimizden yardım bekliyorum."

Görüntü Dökümü
-----------------------
Baba ile röp
Anne, baba ve çocuktan detaylar
Hastaneden görüntü
Medine'nin fotoğrafları

(Haber-Kamera: Haluk TURGUT/DERİNCE(Kocaeli),

=========================================================

8)SAHTE İLANLA DOLANDIRICILIK İDDİASI

MERSİN'de, başkasına ait torna makinelerini internet üzerinden verdikleri ilanla satmaya çalışan ve bu yöntemle İstanbul'da ticaret yapan bir kişiyi 46 bin TL dolandırdıkları iddia edilen A.Ö. ve A.Z. tutuklandı.
Kendisini Mersin'de 2 şubesi bulunan 'T.M.İ.' isimli şirketin yöneticisi olarak tanıtan Murat Demir, elindeki 2 torna makinesini satmak için onbirlerce üyesi bulunan bir internet sitesine ilan verdi. İstanbul'da 2'nci el imalat makinası alım-satım işi yapan A.A.'da Demir'i arayarak makinaları satın almak istediğini söyledi. Taraflar yapılan pazarlık sonucu 50 bin TL'ye anlaşırken A.A., 19 Temmuz'da ustası S.A. ile birlikte kendilerine verilen adrese, Mersin'in Tarsus ilçesi Nacarlı Mahallesi'ndeki isimsiz bir iş yerine gitti. Taraflar bir süre sohbet ederken, A.A. ve S.A.'nın imzalı evrak karşılığında 46 bin TL'ye torna makinalarını Murat Demir'den satın aldı. Demir, 2 iş insanının yanından sigara alma bahanesi ile işyerinden ayrıldı. Söz konusu iş makinelerinin vinçle kamyona yüklenmesi sırasında bölgeye gelen A.Z., makinaların kendisine ait olduğunu söyledi. Dolandırıldıklarını anlayan A.A. ve S.A., polisi arayarak şikayetçi oldu. Polisin araştırması sonucunda kendisini Murat Demir olarak tanıtan A.Ö. ve işyeri sahibi olduğunu beyan eden A.Z. yakalandı. İfadesinde olayı H.İ.D.'nin talimatı üzerine gerçekleştirdiğini öne süren A.Ö. ile A.Z., çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.
Polis, aynı yöntemle 2 farklı kişiyi dolandırdığı saptanan H.İ.D.'yi arama çalışmalarını sürdürüyor.
'PARAYI VERDİK, GİDİŞ O GİDİŞ'
Öte yandan yaşadıkları olayı anlatan S.A., "Parayı verdik aldı, gitti. Bakkala sigara almaya gidiyorum' diye gitti. İnternette konuştuk, konum attılar geldik buraya. Adam dükkanı açmış oturduk, çay-kahve içtik. 'Abi benim çekim var, parayı verin' dedi. Parayı verdik, gidiş o gidiş. 5 dakika sonra biri geldi, 'Bu dükkan benim' dedi. Elden 50 bin TL verdik. Başkası gelip 'Dükkan benim' deyince dolandırıldığımızı anladık. Sonra polisi çağırıp şikayetçi olduk. Daha parayı alamadık" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
---------------------------

- Emniyet Müdürlüğü'nün görüntüleri
Zanlıların emniyetten çıkarılıp polis aracın bindirilmesi
Polis aracının emniyetten ayrılması
Mağdur kişinin ustası S.A. ile röportaj

SÜRE: 01'54"     BOYUT: 214 MB
Haber-Kamera: Mustafa ERCAN/MERSİN,


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Burdur Düzce DHA Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

FACEBOOK CUMA MESAJLARI 2024: Resimli, en iyi, en yeni Facebook Cuma mesajları! Cuma mesajları, resimli Cuma mesajları! Kısa Cuma mesajları Fenerbahçe'de kimler penaltı kaçırdı, kaç penaltı kaçtı? Livakoviç kaç penaltı kurtardı? 19 Nisan 2024 Konya elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! Konya'da elektrik ne zaman gelecek? Fenerbahçe elendi mi? Fenerbahçe Avrupa'dan elendi mi (UEFA Konferans Ligi 19 Nisan Cuma)? (Fenerbahçe -Olympiakos) 19 Nisan İstanbul elektrik kesintisi! ELEKTRİKLER NE ZAMAN GELECEK? İstanbul'da elektrik kesintisi! 19 Nisan 2024 Antalya elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER Antalya'da elektrikler ne zaman gelecek? 19 Nisan Gaziantep elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER Gaziantep'te elektrikler ne zaman gelecek? Gaziantep'te elektrik kesintisi! 19 Nisan Manisa elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! Manisa'da elektrik ne zaman gelecek? Manisa'da elektrik kesintisi! 19 Nisan İzmir GEDİZ elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! İzmir'de elektrik ne zaman gelecek? İzmir'de elektrik kesintisi! 19 Nisan Ankara elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! Ankara'da elektrikler ne zaman gelecek? Ankara'da elektrik kesintisi! 19 Nisan Adana elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER Adana'da elektrikler ne zaman gelecek? Adana'da elektrik kesintisi! Son Depremler! Bugün İstanbul'da deprem mi oldu? 19 Nisan AFAD ve Kandilli deprem listesi! 19 Nisan Ankara'da, İzmir'de deprem mi oldu? 19 Nisan 2024 On Numara çekiliş sonuçları açıklandı mı? On Numara sonuçları saat kaçta? On Numara CANLI izle! Bugün kazanan numaralar neler? Fenerbahçe turu geçti mi, maç uzadı mı, penaltılara mı gitti?
500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title