DHA YURT BÜLTENİ-2

Uludağ'da kaybolan 2 dağcı, 34 saattir aranıyor

Uludağ'da kayıp olan amatör dağcılar Mert Alpaslan (31) ve Efe Sarp'ı (37) arama çalışmaları, 34 saatir aralıksız olarak devam ediyor. Tunceli'den Uludağ'a gelen 'İnsanlı Keşif Uçağı' gece boyu arama çalışmalarına destek verirken, 130 kişilik ekip ise çalışmalara karadan devam ediyor. Ekipler, Uludağ'ın 6 farklı noktasında kar motorları, paletli araçlar ve drone ile aramalarını sürdürüyor.

Önceki gün sabah saatlerinde İstanbul'dan Uludağ'a gelen amatör dağcılar Mert Alparslan ve Efe Sarp, zirve tırmanışı yapmak için Uludağ Jandarma Karakol Komutanlığı'nın önüne, 34 SK 2280 plakalı araçlarını park etti. Daha sonra zirve tırmanışına geçen 2 dağcı, saat 23.00 sıralarında havanın kararmasının ardından, sisin de etkili olması nedeniyle yollarını kaybetti. Aileleri dağcılara ulaşamayınca durumu jandarma ekiplerine haber verdi. Kar kalınlığının 15 santimetre, hava sıcaklığının eksi 5 dereceye kadar düştüğü Uludağ'da, Jandarma Arama Kurtarma (JAK), Jandarma Özel Harekat (JÖH), AFAD, Bakut, AKUT ve Nilüfer Arama Kurtarma (NAK) ekiplerinden oluşan 130 kişi, arama-kurtarma çalışmalarına başladı.

AYAK İZLERİNE RASTLANDI

Ekipler, gece boyu devam eden arama çalışmalarında ayak izlerine rastladı. Arama çalışmaları hakkında bilgi veren Nilüfer Arama Kurtarma (NAK) Başkanı Fatih Işık, "Ayak izlerine rastlandı, ancak onların ayak izi olup olmadığına dair net bir bilgi yok. Saklıgöl bölgesinden iki çift ayak izi bulundu ama onlara ait olup olmadığını bilmiyoruz. Arama kurtarma ekipleri izleri takip ediyor." dedi.

GECE GÖRÜŞLÜ UÇAKLAR, ÇALIŞMALARINI SONLANDIRDI

Kaybolan amatör dağcılar Efe Sarp ve Mert Alpaslan'ı arama çalışmalarına, havadan destek vermek için dün gece saatlerinde Tunceli'den havalanarak Uludağ'a gelen gece görüşlü ve ısıya duyarlı 2 'İnsanlı Keşif Uçağı', sabahın ilk ışıklarına kadar Uludağ semalarında dolaşarak çalışmalara destek verdi. Herhangi bir bulguya rastlamayan uçaklar, günün aydınlanmasıyla yakıt ikmalı yapmak için çalışmaları sonlandırdı. Bölgedeki havadan arama çalışmalarını, jandarma'ya bağlı arama-kurtarma helikopteri ve arama-kurtarma uçağı sürdürecek.

6 FARKLI BÖLGEDE ARAMA ÇALIŞMASI

Bölgede bulunan 130 kişilik ekip, Uludağ'ın 6 farklı bölgesinde çalışmalarına devam ediyor. Ekipler, Yedigöller, Alaçam, Maden, Tutyeli, Saitiabat ve Sarıalan bölgesinde, kar motorları, paletli araçlar ve Drone ile arama çalışmalarını sürdürüyor. Amatör dağcılar, Efe Sarp ile Mert Alpaslan'ı arama çalışmaları 34 saattir devam ediyor.

Görüntü Dökümü

------------------------

-Ekiplerin arama çalışmalarından detaylar

-Arama kurtarma ekiplerinden detaylar

-Uludağ'dan detaylar

-Genel detaylar

-Haber: Berktuğ ÖNCÜ-Huzefye ÖZDEMİR-Kamera: Semih ŞAHİN-Mehmet İNAN/BURSA,

=========================

Mikserin altında can veren Birgül'ün annesi: Cenazesini yerden ben kaldırdım

Adana'da evlerinin önünde oynarken beton mikserinin altında kalıp, ölen Birgül Binen'in (2) annesi Remziye Binen (32), "Kızımın cenazesini yerden ben kaldırdım. Çarpan şoför kaçmıştı" dedi.

Kaza, önceki gün Seyhan ilçesi Küçükdikili Mahallesi'nde meydana geldi. Mahalledeki bir inşaata gelen, sürücüsünün ismi açıklanmayan 42 EB 067 plakalı beton mikseri, geri manevra sırasında, evlerinin önünde oynayan Birgül Binen'i ezdi. Minik kızın ezildiğini gören çevre sakinleri, sağlık ekiplerine haber verdi. Mikserin sürücüsü çalışma arkadaşları tarafından kaza yerinden uzaklaştırılarak, polis merkezine götürüldü. Gelen sağlık ekibi, minik Birgül'ün yaşamını yitirdiğini belirledi. Birgül'ün kaza yerine koşan yakınları, acı haberle gözyaşlarına boğuldu.

Bu sırada bazı kişiler şoförün kaçtığını düşünerek, beton mikserini taşlayıp, camını kırdı. Birgül'ün annesi Remziye ve babası Mehmet Binen, kızlarının cansız bedeni başında gözyaşına boğuldu. Daha sonra eve gidip, Birgül'ün hiç giymediği kıyafetlerini getiren Remziye Binen, elini öptüğü kızının cansız bedeninin üzerini örttü.

TUTUKLANDI

Birgül Binen'in cansız bedeni otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu'na kaldırıldı. Küçük kızın cenazesi burada yapılan otopsi işlemlerinin ardından ailesi tarafından teslim alınarak Küçükdikili Mezarlığı'na defnedildi.

Beton mikserinin şoförü ise işlemlerinin ardından sevk edildiği adliyede, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

'ÇOCUĞUMU YERDEN BEN KALDIRDIM'

Acılı anne Remziye Binen, kızı Birgül için kurulan taziye çadırında gözyaşı döktü. Çocuklarının dışarıda oyun oynadığını ve o anda bir ses duyduğunu söyleyen anne Binen, şöyle konuştu:

"Gittiğimde yerde cansız bedeni vardı. Ona yeni kıyafet almıştım. Üzerine örttüm. 21 Ocak doğum günüydü. 2 yaşını dolduramadan öldü yavrum. Şoförü Allah'a havale ediyorum. Tamam kazaydı, görmedi. Ama yerden dahi kaldırmamış. Çocuğumu yerden ben kaldırdım. Kaçıp gitmişti. Kendi çocuğu olsa kaçar mıydı? Kucağına alıp hastaneye yetiştirmez miydi?"

Görüntü Dökümü

-------------------------

Anne ile röp.

Anneden detaylar

Cenaze çadırından ve kalabalıktan görüntü

Olay yerinden arşiv görüntüler

Ölen çocuğun videoları

Haber: Can ÇELİK-Kamera: Rüşan Anıl ATAR/ADANA,

=========================

Yürüme engelli avukat, 25 yıldır davalara bakıyor

Bursa'nın İnegöl ilçesinde geçirdiği trafik kazası sonucu yaralanıp, tekerlekli sandalyeye mahkum kalan avukat Semih Özsaraç (60), 25 yıldır mesleğini sürdürüyor.

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden 1983 yılında mezun olan Semih Özsaraç, stajyer avukatlık yaptığı dönemde, davaya giderken geçirdiği trafik kazasında ağır yaralandı. Bacakları hareket kabiliyetini yitiren Semih Özsaraç, 10 yıl süren tedavinin ardından, 1994 yılında ilk davasına girdi. Tekerlekli sandalyelerle duruşmalara giren Özsaraç, 25 yıllık meslek hayatında çok sayıda davaya katıldı.

Engelli bireylere tavsiyelerde bulunan Özsaraç, her bireyin bir engelli adayı olduğunu belirterek, her ne olursa olsun hedeflerin yakalanabileceğinin altını çizdi.

ÇEVREMİN DESTEKLERİYLE HAYATA BAĞLANDIM

Ailesinin ve çevresinin desteğiyle hayata bağlandığını belirten avukat Semih Özsaraç, "Kaza sonucunda ayaklarım kabiliyetini kaybetti. 10 yıl boyunca tedavi sürecim oldu. 1994 yılında stajımı yaparak yeniden mesleğime başladım. Hayatın devam ettiğini kavradıktan sonra bununla yaşamayı öğrendim. Ailemin ve çevremin destekleriyle hayata bağlandım. Mesleğime sarıldım. O dönemde bu meslek zorluydu. Adliye sarayına girmek zorunda kalmıştım. Adalet sarayının daha uygun şartlarda olmasıyla böylece mesleğimi hızlı bir şekilde devam ettirmeye başladım" dedi.

İHTİYAÇLARIMI RAHATLIKLA SAĞLIYORUM

İnegöl'de engel görmediğini belirten avukat Özsaraç, "Birçok sosyal aktiviteye katılıyorum. Seçimlerde milletvekili adayı da oldum. Spor kulüplerinde çalıştım. Engellilik, sosyal yaşamı devam ettirmeme engel olmuyor; eğer çaba gösterilirse. İhtiyaçlarımı rahatlıkla sağlıyorum. En yakın destekçim, elektrikli arabam. Arabasız hiçbir yere gidemem. Aracımla giremediğim yerlere asla zorlayarak girmem, o yerlere gitmeyerek boykot ederim" diye konuştu.

YARDIMLAŞMA DUYGUSUYLA ZORLUKLARI AŞABİLİRİZ

Yardımlaşma duygusuyla engelleri aşabileceklerini belirten avukat Özsaraç, "3 Aralık Engeliler Günü'nde bizlerin de zor durumda kalmamamız için toplumun bu konuda destek vermesiyle bir çok engeli aşabiliriz. Devletin de bu konuda hassas olduğu açık. Birçok konuda önümüz açılıyor. Öncelikle insanın engelli de olsa bir mesleğinin olması ve bu mesleği yapacak ortamın bulunması önemli. Bunlarda toplumun ve devletin çalışmalarıyla yapılabilecek işler. Yardımlaşma duygusuyla zorlukları aşabiliriz" İfadelerini kullandı.

ŞİDDET GÖREN KADINLARI KORUYOR

Boşanmak isterken eziyet çeken, şiddet gören kadınlar üzerinde çok çalışma yaptığını belirten Özsaraç, "Bir yerde onları da engelli olarak görüyorum ve birbirimize yardım etmemiz gerektiğini söylüyorum. Birçok davayı da kadınlar lehine kazanmış bulunmaktayız. Onların yaşamlarını daha mutlu hale getirebilmek için elimizden geleni yapıyoruz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Genel görüntü

-Röportaj

-Detay

Haber-Kamera : Yavuz YILMAZ/İNEGÖL,(Bursa),

=========================

Üniversite öğrencilerini duygulandıran ziyaret

KARS'ta, üniversite öğrencileri, 'empati etkinlikleri' kapsamında Dolunay Derneği'ni ziyaret etti. Burada engellilerle biraraya gelen, onların yaşadığı zorlukları anlamak için çeşitli etkinlikler yapan öğrenciler, zaman zaman duygulanıp, gözyaşlarını tutamadı.

Mütercim Tercümanlık Bölümü ve Çeviri Kulübü'nün düzenlediği 8. Çeviri seminerleri programına katılmak için Kars'a gelen Fransız Kültürü ve Çeviri Topluluğu öğrencileri Mehmet Akif Yardım, Hülya Can, Deniz Temur, Feyza Nur Murat, Furkan Okur, İlkcan Kırlangıç ve Rabia Çelik, Dr. Bahattin Şeker öncülüğünde Dolunay Derneği'ni ziyaret etti. Kafkas Üniversitesi Mütercim Tercümanlık (İngilizce-Fransızca-Türkçe) Bölümü Çeviri Kulübü öğrencileri Ecemnur Özenç, Hatice Selvet Aşık, Hatice Başoğlu ve Melih Onur Doğan'ın da misafir öğrencilere eşlik etti.

Dolunay Derneği Başkan yardımcısı Engelliler Birim Başkanı Faruk Ocak ve dernek üyeleriyle tanışan öğrenciler duygu ve düşüncelerini paylaştıktan sonra empati etkinliği yaptılar. Önce tekerlekli sandalye ile gezintiye çıkan öğrenciler ardından da empati basketbol maçı ve görme engelli empatisi yaptılar. Gözlerine çekilen siyah bantla kapkara bir dünyaya adım atan öğrenciler yaklaşık 10 dakika empatide oldukça zorlandılar. Adım atmakta bile zorlanan, yürümekte gülük çeken, en ufak engeli aşmayı başaramayan, yolunu, yönünü bulamayınca oldukça duygulandılar. Özellikle de alınan önlemlerin ardından karşıdan karşıya geçmeye çalışan Feyza Nur Murat ve Rabia Çelik gözyaşlarına boğuldu. Görmeden yaşamanın zorluklarını yaşadıklarını, bu süre içinde korku, endişe, heyecan gibi karma karışık duygular içinde olduklarını söyleyerek "Engellileri anlamak için herkesin empati kurması gerekir" dediler.

Feyza Nur Murat, "Engelli olmak gerçekten çok zormuş. Karşıdan karşıya geçmek kolay gibi görünüyor ama oradan buraya gelmek gerçekten çok zor. Can güvenliğiniz yok. Karşıdan karşıya geçerken emin olamadan geçtim. Beni sizler yönlendirdiniz ama bu durumu yaşayanlara çok fazla yardım eden olmuyor. O yüzden de çok zor" dedi.

Rabia Çelik ise, "Bu kadar rahatken onların zorluk çekmesi ve fakat kimsenin onları anlamaya çalışmamasını daha iyi fark ettim ve engelli kardeşlerimizi daha iyi anladım" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Empati basketbol

-Göme engelli empatisi

-Karşıdan karşı geçmeleri

-Ağlayan Feyza Nur Murat'ın konuşması

-Ağlayan Rabia Çelik'in konuşması

-Genel ve detaylar

Haber-Kamera: Bedir ALTUNOK / KARS,

31 Mart Yerel Seçim Sonuçları İçin Tıklayın

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel