Gar saldırısı davasında firari İlhami Balı'nın eşi tanık sıfatıyla dinlendi

Terör örgütü DEAŞ'ın Ankara Garı önünde 10 Ekim 2015'te düzenlediği ve 100 kişinin öldüğü terör saldırısıyla ilgili ana davadan dosyaları ayrılan firari 16 sanık ile "örgüt yöneticiliğinden" 18 yıl hapse çarptırılan sanık Erman Ekici hakkındaki "kasten öldürme" ve "insanlığa karşı suç"tan açılan davada, firari İlhami Balı'nın eşi tanık sıfatıyla dinlendi.

Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, davanın tutuklu sanığı Erman Ekici jandarma ekiplerince getirilirken müştekiler ve avukatları da salonda hazır bulundu.

Duruşmada, davanın firari sanıklarından İlhami Balı'nın eşi Hülya Balı, Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) vasıtasıyla tanık sıfatıyla dinlendi.

Sanık Ekici'yi tanıyıp tanımadığı sorulan Balı, sanığı tanımadığını ifade etti.

Eşinin DEAŞ'a katılması konusunda bilgisi sorulan Balı, eşinin 2014'te aniden Suriye'ye gittiğini, gittikten sonra kendisini de çağırdığını ancak bunu ilk başta kabul etmediğini bildirdi.

İlhami Balı'nın kendisinden çocuklarını almakla tehdit etmesi üzerine birkaç gün sonra kendisinin de Suriye'ye geçtiğini bildiren Balı, söz konusu ülkeye kaçak yollarla geçtiklerini, burada farklı kentlerde ve evlerde barındıklarını dile getirdi.

Örgüt tarafından Türkiye'de gerçekleştirilen eylemlere ilişkin bilgisi sorulan tanık Balı, olaylar öncesinde eylemlerden herhangi bir bilgisinin bulunmadığını öne sürdü.

Türkiye'ye ne zaman döndüğü sorulan Balı, şöyle konuştu:

"Türkiye'ye 2018'de döndüm. Artık dayanamıyordum, sürekli bombalamalar oluyordu. Son günlerde İlhami eve gelmiyordu. Çocuklarımla kaçmaya karar verdim. Kaçakçılar vasıtasıyla başka bölgelere geçtim. Görümcemi aradım, bana yardım etmesini istedim. Bursa'da bir komiser olduğunu söyledi, yardım edeceğini söyledi. Beni Azez bölgesinden Suriyeli polisler aldı ve Türk polisine teslim ettiler."

- Kod adı "Ebubekir"

Firari sanık Deniz Büyükçelebi'yi tanıyıp tanımadığı sorulan Balı, birkaç sefer Suriye'de bulunduğu bölgede şahsı gördüğünü ve Büyükçelebi'nin "Enes" kod adını kullandığını kaydetti.

Eşi İlhami Balı'nın da "Ebubekir" kod adını kullandığını bildiren tanık Balı, Türkiye'ye geldikten sonra Suriye'den kimsenin kendisi ile temas sağlamadığını iddia etti.

- Tanığa müdahale

Tanık Balı'nın çapraz sorgusu sırasında bir soru üzerine SEGBİS salonundan, "Cevap verme." şeklinde müdahalede bulunuldu. Müştekiler ve müşteki avukatlarının itirazları üzerine Mahkeme Başkanı Selfet Giray, müdahalede bulunan kişinin kim olduğunu sordu ve dışarı çıkarılmasını istedi. Tanık Balı, şahsın kayınpederi Fevzi Balı olduğunu söyledi.

Cumhuriyet Savcısı Adnan Gümüş'ün, "Suriye'ye gelenler ne için, aralarında ne konuşuluyordu?" sorusu üzerine Balı, "Benim öyle bir düşüncem yok ama oraya gelenler 'Biz burada daha iyi yaşayacağız.' diyorlardı." dedi.

Duruşmaya ara verildi.

Davanın geçmişi

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının terör saldırısıyla ilgili hazırladığı iddianame, 13 Temmuz 2016'da Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmiş ve ilk duruşması 7 Kasım 2016'da görülmüştü.

Yargılama sonucu mahkeme 3 Ağustos 2018'de davayı karar bağlamış ve 9 sanık "anayasal düzeni ihlal" suçundan 1'er, "100 kişiyi kasten öldürme" suçundan da 100'er kez olmak üzere toplam 101'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmış, davanın firari 16 sanığı hakkındaki dava dosyasının da ayrılmasına hükmedilmişti.

"Silahlı terör örgütü yöneticisi olmak" suçundan 18 yıl hapisle cezalandırılan sanık Erman Ekici'nin hakkında da "anayasal düzeni ihlal", "100 kişiyi kasten öldürme" ve 20'si çocuk 391 kişiyi öldürmeye teşebbüs suçlarından da yargılanması için suç duyurusunda bulunulmuştu.

Ankara Güncel Haberler