Fetö'nün "Mülkiye" Yapılanması Davası?

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) "mülkiye" yapılanmasına yönelik eski İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, eski İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın'ın da aralarında bulunduğu biri firari 7'si tutuklu 15 eski vali ve kaymakamın yargılandığı davada, 8 sanık esas hakkındaki savunmasını tamamladı.

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen altıncı duruşmada esas hakkındaki mütalaaya karşı sanıklar savunmalarını yaptı.

Tutuksuz sanık eski İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, itirafçı eski emniyet müdürü Yunus Dolar'ın geçen celse tanık olarak dinlenildiğini, onun kendisinin FETÖ'cü olmadığını söylediğini belirtti.

İddianamede ve mütalaada yer alan tüm iddiaları reddeden Çapkın, "30 sene emniyet müdürlüğü yapmış, 12 Eylül 1980'den sonra her çeşit terörle mücadele etmiş biri olarak mütalaada örgüt üyesi olmadığım beni ne kadar sevindirdiyse 'Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek' iddiası da beni o kadar üzmüştür. Beraatimi talep ediyorum." ifadelerini kullandı.

Savunma yapan eski İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu da 15 Temmuz hain darbe girişimi esnasında Balıkesir'de olduğunu, 23.00 sıralarında girişimi öğrendiğini, darbe girişimine iştirak edecek hiçbir eylemde bulunamayacağını savundu.

İddianamede "anayasal düzeni· ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "TBMM'yi ortadan kaldırmaya veya görevi·ni· yapmasını engellemeye teşebbüs etme", "Türki·ye Cumhuri·yeti· Hükümeti·ni· ortadan kaldırmaya veya görevi·ni· yapmasını engellemeye teşebbüs etme" suçlarından kendisine ceza verilmesinin istendiğini hatırlatan Mutlu, "Darbe girişiminde aktif vali değildim. 2014'ten beri merkez valisi olarak çalışıyorum. Bu suçların oluşması için cebir ve şiddet kullanılması gerekir. Ancak ben Altınoluk'ta evimdeydim. Bu suçlamaların hepsinden beraatimi istiyorum." diye konuştu.

Hakkındaki diğer iddiaları da reddeden Mutlu, şöyle savunma yaptı:

"Milliyetçi bir insanım. Devlet okullarında okudum. FETÖ'ye ait dershanelerde okumadım, bursunu almadım. Gazete ve dergilerine abone olmadım. 17 yıldır aynı telefon numarasını kullanıyorum ve ByLock kullanmadım. Evimde yapılan aramalarda el konulan dijital dokümanlarda herhangi bir suç unsuruna rastlanmadı. Günlüğüm incelendi ve her şey şeffaf olarak ortada yer almaktadır. 15 Temmuz'dan sonra hiçbir şey imha etmedim. İddianameye konu 2 kitabı kütüphaneden alıp imha etmedim. Eğer bir şeyleri gizleme amacında olsam bu kitapları yok ederdim. Darbe girişiminden 10 gün sonra İstanbul'a geldim, evimdeydim. Anayasaya hep bağlı kaldım. Yıllarca mesleğimi severek şeffaflık içinde yaptım. Örgüt üyeliği suçlaması delilsizdir. Suçlamayı kabul etmem mümkün değildir. Terör örgütüne finans sağlamadım. Kimseyi kayırmadım. ByLock kullanmadım ve ByLock kullananlar ile konuşmam delil olarak sayılamaz. Devletimiz bile ByLock programını çok geç çözdü, ben konuştuğum kişilerin bu programı kullandıklarını nereden bilebilirim."

Duruşmada savunma yapan eski Muğla Valisi Fatih Şahin, eski Kadıköy Kaymakamı Birol Kurubal, eski Bağcılar Kaymakamı Erdal Çakır, eski Sancaktepe Kaymakamı Feyzullah Özcan, eski Mülkiye Başmüfettişi Gürkan Polat, eski İstanbul Vali Yardımcısı Haluk Nadir de üzerilerine atılı suçlamaları reddederek beraatlerini talep etti.

Mahkeme heyeti, diğer sanıkların ve avukatlarının esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanda bulunmaları için duruşmayı yarına ertelendi.

Kaynak: AA / Güncel