Fenerbahçe'den Özhan Canaydın'a Cevap

Fenerbahçe Spor Kulübü, geçtiğimiz günlerde Galatasaray Başkanı Özhan Canaydın'nın "Federasyon Başkanı her maça gidebilir" açıklaması ile ilgili bugün resmi internet sitesinden bir açıklama yaptı.

Yapılan açıklama şöyle:"Son günlerde Türk futbolunda yaşanan kaosun aşılması gerginliklerin azaltılması adına kulübümüzün sergilediği duruş ortadadır. Yönetimimiz ve camiamız her türlü çirkin sataşma ve tahrike rağmen sükunetini korumaya çalışmaktadır. Ancak özellikle Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Sayın Özhan Canaydın ve yönetiminin söylemleri ve tavırları üzülerek belirtmek isteriz ki bizi istemeyerekte olsa böylesi bir açıklama yapmaya itmiştir. Öyle ki Sayın Canaydın kendisini hiç ilgilendirmeyen TFF Başkanı'nın bizim maçımızı izlemeye gelmesi konusunda bile kulübümüzü hedef gösterecek açıklamalar yapmaktan çekinmemekte, hatta konuyu günler öncesinde gerçekleşen bir düğün töreninde yaşananlara getirerek haddini aşmaktadır. Üstelik Sayın Canaydın konulara kendi yorumlarını getirirken olayları çarpıtmaktan da hiç kaçınmamaktadır. Ancak aynı Galatasaray Spor Kulübü Başkanı tüm bu çarpıtma ve ithamlarının ardından da sporda barış ve kardeşlik mesajları vermektedir. Sayın Canaydın'ın bu herkese yaranmaya çalışan tutumu kendisine ve temsil ettiği camiasına yakışmayan ve artık kamuoyunca da kabul edilen bir tutarsızlık örneğidir.

TFF Başkanı'nın UEFA Kupası maçımıza gelmesi konusundaki fikrimizi daha önce yazılı olarak açıklamıştık. Yaptığımız açıklamadan da anlaşılacağı gibi amacımız son dönemde futbolda yaşanan, herkesçe malum gerginliklerin, son derece kritik bir maçta yaratabileceği olumsuz bir takım gelişmeleri önlemek amacını taşıyordu. Bunun ötesinde TFF Başkanı'nın, hangi maça gideceği ve gittiği bir maçta nerede oturacağı tamamen kendi takdiridir. Kaldı ki buna ilişkin prosedür yasal mevzuatta malumdur.

Öte yandan daha önceki açıklamamızda da belirttiğimiz üzere, kulüp olarak, TFF'den atmasını beklediğimiz adım, federasyonun her kulübe eşit mesafede ve Türk futbolunu geliştirmek adına çalışmalar yapan adil bir yapıda olmasından ibarettir. Federasyonun Türk futbolunun ortak menfaatleri uğrunda bu şekilde atacağı her türlü adım tarafımızdan da aynı şekilde karşılık bulacaktır.

Ancak bizim federasyon ile aramızdaki bu diyalogda kesinlikle taraf olmayan Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Sayın Canaydın konuya ilişkin yorumlar getirmekte ve hatta konuyu akıl almaz yerlere bağlamaya çalışmaktadır. Kulübümüzün "gelmemesi daha doğru olur" açıklamasını "gelemez" diye yansıtmak hangi amaca hizmet etmektedir? Sayın Canaydın son olarak üç büyük kulüp başkanının davetli olduğu bir düğünde başkanımızın düğüne katılan Spordan Sorumlu Devlet Bakanı ile karşılıklı fikir alışverişi yapmak ve futbolun sorunları üzerine sohbet etmek amacıyla Sayın Bakan'ın masasına oturmuş olmasını bile bu konuya bağdaştırmış ve olayı çarpıtmıştır. Bu durumu 'Aziz Yıldırım bizimle aynı masaya oturmadı' diye basına malzeme yapmak ne derece doğrudur? Kaldı ki Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı, katıldığı toplantıda ne zaman, kiminle ve nerede oturacağına kendisi karar verir.

Oysaki o düğüne katılanlar tarafından da gayet iyi bilinmektedir ki Sayın Canaydın tarafından ifade edilenin aksine Başkanımız Sayın Aziz Yıldırım diğer iki kulüp başkanı ile de selamlaşmış, kendilerine hal hatır sormuştur. Ancak kameralar karşısında adeta bir gösteri niteliğinde el sıkışmak, sarmaş dolaş olmak; ama işin aslında kameraların önünde elini sıktığınız kişinin arkasından yine basını kullanarak fiili gerçeklere aykırı eleştiriler yağdırmak suretiyle riyakarlık yapmak hangi beyefendilikle açıklanabilir?

Tüm basın camiası Sayın Özhan Canaydın'ın basınla olan ilişkilerini ve basına malzeme sağlamak konusundaki tavrını son derece iyi bilmektedir. Galatasaray Spor Kulübü Başkanı gerektiğinde basın kuruluşlarını kapı kapı gezerek, elinde hakkında çıkan haberler ile ilgili dosyalar eşliğinde kendi PR çalışmalarını son derece sistematik ve yoğun bir biçimde yapmaktadır. Ancak Sayın Canaydın, basınla yaptığı özel görüşmelerinde, diğer kulüp başkanlarını ve camialarını kötüleyerek, karalayarak, rahatsız edici bir tavır takınacağına, taraftarlarına söz verdiği ve bu camiasını büyük beklenti içine soktuğu; ancak maketlerden ya da haritalar üzerine konulan işaretlerden öteye gidememiş projelerinin akıbeti hakkında doğru bilgiler verse, hem kendi camialarını hem de Türk spor kamuoyunu rahatlatmış olacaktır.

Ancak Sayın Canaydın'ın bu tavırları ne bizleri ne de kamuoyunu hiç şaşırtmamaktadır. Bu konudaki örneklere bakmak için çok uzağa gitmeye gerek yoktur. Sayın Canaydın'ın son açıklamaları ile üzerine vazife olmadığı halde savunmaya çalıştığı TFF Başkanı Haluk Ulusoy'un, Genel Kurul'a çağırılması konusunda Kulüpler Birliği Başkanı sıfatıyla yaptığı görüşmeler, çalışmalar ve ardından Haluk Ulusoy ile olan diyaloglarında söyledikleri tüm kamuoyunca malumdur. Önce seçim isteyen kulüp başkanlarına söz veren aynı gün Federasyon Başkanına seçime ilişkin önceki sözüne taban tabana zıt başka bir söylemde olan Canaydın hakkında Sayın Haluk Ulusoy'un, Sayın Cemal Aydın'ın ve Sayın İbrahim Hacıosmanoğlu'nun sözleri herkesçe bilinmektedir. Sayın Canaydın başkanlığında Kulüpler Birliği parçalanmış, asıl amaç ve hedeflerinden uzaklaşmış, etkisiz, işlevini yerine getirmeyen bir kurum haline gelmiştir. Federasyon seçimlerinde ve sonrasında Kulüpler Birliği Başkanının sergilediği kararsız ve tutarsız tavır bu gün futbolun tepe yönetiminde yaşanan istikrarsızlığın temel sebebidir. Sayın Canaydın'ın başkanlığı döneminde Kulüpler Birliğini getirmiş olduğu durum hakkında önceki açıklamalarımız bu gün tüm üye kulüpler tarafından haklı bulunmaktadır.

Galatasaray Başkanı Sayın Özhan Canaydın, yönetimdeki diğer arkadaşları Galatasaray Kulübü sporcuları ancak sahada kazanılabilecek sportif başarıların, saha dışı aktiviteler ile kazanılmayacağını bilmeli, bu çabadan vazgeçmeli, rakip camialarla sportif rekabette yaşanan gerilimi arttıracak nitelikteki açıklamalardan vazgeçmelidir ve her şeyden önemlisi futbol sektörü paydaşları nezdinde dik durabilmelidirler

Bugün herkes nasıl ki Başkanımız Sayın Aziz Yıldırım'ın savunduğu fikirler karşısındaki dik duruşunu, görüşlerine katılmayanlar bile, örnek olarak gösteriyorsa, aynı duruş; çaba ve çalışmalarında Sayın Özhan Canaydın'a da ilham vermelidir.

Haberler