Eso Başkanı Özaydemir'in Basın Toplantısı...

Eskişehir Sanayi Odası (ESO) Başkanı Savaş Özaydemir, Büyükşehir Belediyesi'nin ESKİ Arıtma Tesisleri'ne Organize Sanayi Bölgesi'nin (OSB) atık sularını kabul etmemesi sebebiyle Porsuk Çayı'na deşarj etmek zorunda kaldıklarını belirterek, "Biz de çok üzgünüz" dedi.

ESO Yönetim Kurulu Başkanı Savaş Özaydemir, düzenlediği basın toplantısında, Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'in, mahalli bir televizyon kanalında yayınlanan programda kendisine ait kiremit fabrikası ve Organize Sanayi Bölgesi hakkındaki iddialarına ayrı ayrı düzenlediği 2 basın toplantısıyla yanıt verdi. OSB ve belediyenin yasal kuruluşlar olduğunu hatırlatan Özaydemir, kimsenin keyfi davranma lüksü olmadığını, kimsenin de böyle davrandığını düşünmediklerini ifade etti. Kurumlar arası diyalogların kamuoyuyla paylaşılmasının yanlış olduğunu savunan Savaş Özaydemir, Başkan Büyükerşen'i, Kılıçoğlu Kiremit Fabrikası ile Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi konularını birbirine karıştırıp, aynı mesele gibi dile getirdiğini ileri sürdü.

"BELEDİYE İLE AYLIK 125 BİN YTL'YE ANLAŞTIK, PROTOKOLDE ANLAŞAMADIK"

Özaydemir, evsel ve endüstriyel atıkların iyi projelendirmeyle aynı arıtma tesisinde arıtılabileceğini kaydederek, "Eskişehir'de de durum buydu. EOSB'nin atıkları ESKİ'nin arıtma tesislerinde ücreti karşılığı arıtılmaktaydı. Türkiye'de bulunan 251 OSB'den faaliyette olan 100'ünün en fazla 15'in de arıtma tesisi bulunmaktadır. Dolayısıyla bizim geç kalmışlığımız ya da çevre bilincinden yoksun olarak yapmamışlığımızdan bahsedilemez. Organize Sanayi Bölgesi'ndeki atık suların yüzde 70'i, ön arıtmadan geçiyor. Yüzde 30'u da evsel atıklar. Biz, ESKİ Arıtma Tesisleri'ne 14 bin metreküp su gönderiyoruz ve 10 sene boyunca maliyetin 2 misli bize arıtma yapıyordu. EOSB, atık sularının ESKİ'de arıtılması hususunda iyi niyetini son ana kadar gösterdi. Ancak, gelinen noktada ESKİ, EOSB'nin protokol önerisini kabul etmeyince, olay çözümsüz kaldı. Bütün Organize Sanayi Bölgesi'nin iç yapısına müdahale eden bir protokolle karşılaştık. Protokolde anlaşamazken, başkan ile aylık maliyetin 2 misli olan 125 bin YTL'ye ESKİ'ye ait arıtma tesisinin bizim suyumuzu arıtması konusunda anlaşmıştık. Ancak, bizi minibüsten indirdi. Kapasitenin yetmemesi yüzünden haklı olabilir. Birden niçin böyle bir karar alındığını bilmiyorum" diye konuştu.

"BİZ İHBAR ETMEDİK"

Çevre İl Müdürlüğü'nün, ESKİ'ye ceza uygulaması ile ilgili olarak kendilerince yapılan herhangi bir ihbar olmadığının altını çizen Savaş Özaydemir, şunları söyledi:

"Ancak, burada şüphe uyandıran konu ise, ihbarın kimin tarafından yapıldığından ziyade, cezanın uygulanmasıdır. Cezaya maruz kalan kurumun, yasaya aykırı bir durumu tespit edilmiş ki, cezaya çarptırılmıştır. Belediye, Porsuk'a deşarj kalitesi standartların dışında olduğu için cezalandırıldı. Belediye, 2001 yılında tramvay ve Porsuk'un iyileştirilmesi gibi projelerle hayat standartlarının yükseltilmesi için 110 milyon euro hazine garantili kredi aldı. Bu krediyle arıtma tesisi kapasitesi artırılsaydı, bu meseleyi yaşamazdık. Bizim açımızdan Porsuk Çayı'nın kirlenmesi sene sonunu bulmaz. Biz de çok üzgünüz. Ancak, bu sene sonunda kendi arıtma tesisimizi tamamlamış olacağız. İyi niyetimize rağmen böyle bir durumla karşılaşmamız bizi üzdü."

Özaydemir, "çevre hepimizindir, korumakta hepimizin görevidir" bilincinden hareketle OSB Atık Su Arıtma Tesisleri'nin temelini, 24 Nisan 2007 tarihihinde atacaklarını açıklarken, projesini İtalya'da bir firmaya yaptırdıkları modern arıtma tesisinin maliyetinin 4-5 milyon dolar civarında olacağını tahmin ettiklerini bildirdi.

Amacının, Büyükerşen ile kavga etmek olmadığını vurgulayan ESO Başkanı Savaş Özaydemir, başkanın firması ve Organize Sanayi Bölgesi hakkındaki sözlerini ise, "Belki bir düşüncesi olabilir. Siyasi olabilir, önümüzde seçim var. Bunu zaman gösterecek, benim bir siyasi beklentim yok" diye değerlendirdi.

Özaydemir, 3 Ağustos 1998 tarihinde kurdukları EOSB Atık Su Laboratuvarı'nın da 'uyduruk' olmadığını dile getirdi.

"BELEDİYE GÖREVİNİ YAPMAMAKTADIR"

Belediye başkanının, sanayiye yardımcı olacağını ve belediyeye düşen hizmetleri yapmaya hazır olduğunu ifade ettiğini söyleyen Savaş Özaydemir, "Üzülerek belirtelim ki, bu konuda Büyükşehir Belediyesi görevini yapmamaktadır. 4562 sayılı OSB'ler yasasının 4. maddesinde 'OSB sınırları dışında kalan alanların planlanması, ilgili belediye tarafından 1 yıl içinde yapılır' denmektedir. Ancak, 8 Mayıs 2000 tarihli yazımızla bunu bildirmemize rağmen Büyükşehir Belediyesi, amir hükmüne sahip olduğu halde 7 yıldır yapılmamaktadır. Ayrıca, İmar Planı'nda hemzemin olarak planlanan OSB'nin giriş kavşağının, köprülü kavşak haline dönüştürülmesi talebimizde, Büyükşehir Belediyesi tarafından proje ve yapım giderlerinin karşılanması istendi ve uygun bulunmadı. EOSB iki basit talepte bulundu, ancak bu talepler dahi uygun bulunmadı" dedi.

Özaydemir, yatırımcıların Eskişehir'e, Organize Sanayi Bölgesi arsalarının pahalılığı sebebiyle yatırım yapmadıkları iddiasına ise, "EOSB'de son 5 yılda 3 milyon 140 bin metrekare olmak üzere 256 girişimciye arsa tahsisi yapıldı. Son 5 yılda Eskişehir, 213 teşvikle 1 milyar 408 milyon 752 bin 757 YTL'lik yatırımla Kütahya, Afyonkarahisar, Bilecik ve Uşak illerini geride bıraktı. Arsa fiyatlarının metrekaresi Bursa OSB'de 200 YTL, Ankara OSB'de 110 YTL olmasına karşın, EOSB'de metrekaresi 22 YTL'dir. Halen bölgemizde arsalar OSB kaynaklarından sübvanse edilmektedir. Arsa tahsislerinde kayırma yoktur. Organize Sanayi Bölgeleri'nde arsa üretimi zor, zahmetli ve uzun bir süreçtir. 1994 yılında o zamanlar Arsa Ofisi, şimdi TOKİ olan ve devlet adına kamulaştırma yapan kuruluş, EOSB adına kamulaştırmaya başladı, ancak 13 yıl geçmesine rağmen halen tamamlanamadı. EOSB'nin kadrosu yetkin ve yeterlidir. Teknik eleman, bilgi eksikliğimiz mevzu bahis bile değildir" diye cevap verdi.

Savaş Özaydemir, ESO'nun faaliyetleri çerçevesinde EEE A.Ş., Bilişim A.Ş., ATAP A.Ş.'yi kurduğunu ve yönettiğini, SPK ve EPDK tarafından denetlenen şirketlere ait fonların hizmet ettikleri amaç dışında kullanılamayacağını sözlerine ekledi.

Daha sonra Oda Restoran'ta geçip, oğulları Barış ve Burak Özaydemir ile diğer şirket yöneticileriyle birlikte İsmet İnönü Caddesi'ndeki kiremit fabrikasının kaçak ve ruhsatsız olduğu gerekçesiyle Büyükşehir Belediyesi tarafından mühürlenmesiyle ilgili olarak açıklamalarda bulunan Savaş Özaydemir, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ruhsat kanunlarından önce çalışmaya başlayan şirketimiz, 1999 yılındaki belediye meclis kararı ile ruhsatsız adledilmektedir. Büyükşehir Belediyesi'nin bu bölge ile ilgili plan çalışmalarına engel olmamak için herhangi bir itirazda bulunmadık. Tesisin akredite kuruluşlar tarafından yapılan emisyon ölçüm değerlerinde de hiç bir şekilde sınır değerlerini aşmadığı ve çevreyi kirletmediği tespit edildi. Şirketimiz, 9 Mart 2007 tarihli dilekçesi ile üretim faaliyetlerine 29 Ekim 2007 tarihine kadar müsaade edilmesi için Büyükşehir Belediye Meclisi'ne talepte bulundu. Bu talebimizin meclis kararı ile ilgili komisyonda görüşülmesine karar verildi. Bu süreç işlemekte iken 15 Mart 2006 tarihinde Büyükşehir Belediyesi tarafından işletmemizdeki üretim faaliyetleri mühürlenerek durduruldu. Encümenden karar çıkmadan fabrikanın kapatılmasında usulsüzlük görüyoruz. Şirketimizin üretim faaliyetlerini 29 Ekim 2007 tarihine kadar uzatma talebimizin amacı, 2007 yılında yakaladığımız ABD ihracatı potansiyelini şehrimizin ve ülkemizin menfaatleri açısından değerlendirebilmektir. Talebimiz, 29 Ekim 2007 tarihinde Cumhuriyet Bayramı ve şirketimizin 80. yıl kutlaması etkinlikleri çerçevesinde işletmemizin layık olduğu bir tören ile kapatılmasıdır."

(OÖ)

26.03.2007 18:20 TSİ

Haberler