Ekonomi Hiç Bu Kadar İyi Olmamıştı
Dünya Bankası Türkiye Direktörü Ulrich Zachau, Türkiye Ekonomisinin, Yıllar İçinde Karşılaştırıldığında Şu Anda En İyi Durumda Olduğunu Belirtti.
Dünya Bankası Türkiye Direktörü Ulrich Zachau, Türkiye ekonomisinin, yıllar içinde karşılaştırıldığında şu anda en iyi durumda olduğunu belirtti.
İSO'nun 55. Kuruluş Yılı Etkinlikleri çerçevesinde düzenlenen, Türkiye'nin 500 büyük sanayi kuruluşu toplantısı ve ödül töreninde konuşan Zachau, küreselleşmenin kendi içinde yeni bir fenomen olmadığını, yeni karşımıza çıkan olgunun küreselleşmenin hızı olduğunu söyledi.
Zachau, Türkiye'nin de küreselleşen dünyada gittikçe aktif bir oyuncu haline geldiğine işaret etti.
Küreselleşmenin ülkeler arasındaki bağımlılığı artırdığını ifade eden Zachau, “1990-2006 yılına kadar dünyadaki ticaret yüzde 160 artmış bulunuyor. Artan bir ekonomik büyüme var. Kişi başına gelirin de arttığını görüyoruz. Ticaret aslında yeni fırsatlar yaratarak büyümeyi de hızlandırmıştır” dedi.
Bir çok ülkede verimlilikte artış olduğuna dikkat çeken Zachau, “Türk sanayinde ve ihracatında en görünür yenilik niteliksiz iş gücü faaliyetinden yoğun kayma var. Bunlar orta ve yüksek teknoloji ürünlerine geçiyor. Bu ürünlerin ihracatı da önemli ölçüde artmıştır. Türk tedarikçileri artık daha çok rekabetçidir” diye konuştu.
Türkiye'nin 2001 yılından bu yana elde ettiği başarıda yurt içi politikaları yeni koşullara ayarlayabilmesinin etkili olduğunu belirten Zachau, Türkiye'nin makro ekonomik politikalarını geliştirmesi durumunda daha iyi aşama kaydedeceğini anlattı. Zachau, “Finansal pazarlar son bir kaç yıl içinde düşük risk primleri ile karşımıza çıkıyor. Türkiye'de bu trendlerden fayda gördü, yüksek para girişine şahit oldu ve tasarrufu, ekonomik büyümeyi sağladı” dedi.
REKABET GÜCÜ VERİMLİLİKTEN GEÇİYOR
Mevcut küresel ekonomik gelişmelerin Türkiye'ye yansımalarına ilişkin de Zachau, şunları kaydetti:
"Türkiye'nin temel zorluğu, yüksek büyüme oranını sürdürebilmek. Türkiye daha fazla sermaye, daha iyi eğitim gerektiren iş gücü ve teknolojik mallar üreterek yerini güçlendirebilir. İnovasyonun sağlanması ekonomideki ana faktör verimliliğini artıracaktır. Türkiye'nin rekabet gücü verimliliğinin artırılmasına dayanıyor. Türkiye enflasyon, devalüasyon ya da düşen reel ücretler üzerinde duramaz. Burada Türkiye hiç bir şekilde Çin, Hindistan gibi ülkeleri de geride bırakamaz. Üretkenlik, verimlilik olması lazım. Verimiliği artırmak için eğitim ve işgücü becerilerinin artırılması lazım. İşgücü piyasasının esnekliğinin artırılması da önemli. Üretimdeki yapısal uyum da kolaylaştırılabilir. Bunlar zaten yeni hükümetin programında öngörülen şeyler".
DALGALI KUR FAYDALI
Kısa vadede Türkiye'nin küresel olaylardan etkilendiğini söyleyen Zachau, “Bu yıl Mayıs-Haziran aylarında gördük, yine görüyoruz. Türkiye'de dalgalı döviz kur rejimi bu dalgalanma açısından fayda getiriyor. Türkiye'de bağımsız bir Merkez Bankası var. Türkiye genel olarak enflasyonun, reel faiz oranlarının azaltılması, kamu borcunun azaltılması, iş ortamının iyileştirilmesi açısından çok şey başardı. Türkiye ekonomisi gerçekten de yıllar içinde karşılaştırıldığında şu anda en iyi durumda. Pazar güvenliği de arttı” dedi.