Dünyadaki 19 Bin Balık Çeşidi Küresel Isınmayla Azalacak

Japon bilimadamı Prof. Dr. Kohei Kihara, şu an dünyada 19 bin balık çeşidi bulunduğunu belirterek, küresel ısınma nedeniyle 2050 yılında bu çeşidin en az yarısının azalacağını söyledi.

Mersin Üniversitesi (MEÜ) Su Ürünleri Fakültesi'nde "Balıkçılıkta Uygulamalı Oşinografi" konulu seminer vermek üzere Mersin'e gelen Japon bilimadamı Prof. Dr. Kohei Kihara, balık ve balıkçılıkla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Tokyo Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Üniversitesi'nden emekli olan, halen İstanbul Üniversitesi'nde misafir öğretim üyesi olarak görev yapan Prof. Dr. Kohei Kihara, Türkiye'deki avcılık miktarının, Japonya'nın avcılık miktarının onda biri kadar olduğunu vurguladı. Japonlar'ın balık tüketiminin de Türkiye'ye oranla fazla olduğunu ifade eden Kihara, Türkiye'de kişi başı balık tüketimi 9-10 kilogram iken Japonya'da bu rakamın 60 kilogram civarında olduğunu kaydetti. Kihara, bunun nedenini ise şöyle

açıkladı:

"Japonya, Türkiye'nin yarısı büyüklüğünde bir ada ülkesi. Kara alanı az olduğu için hayvansal protein kaynağı da sınırlı. Bu yüzden Japonya'da hayvansal protein ihtiyacı, büyük oranda balık ile karşılanıyor. Türkiye'de ise protein ihtiyacı, kaynakça zengin olduğu kırmızı etten sağlanıyor. Bu yüzden Türkiye, deniz kaynakları açısından zengin olsa bile, Japonya'ya oranla daha az balık tüketiyor."

Türkiye'de yetişen balık türlerinin Japonya için önemine değinen Kihara, özellikle orkinos balığının Türkiye için çok önemli bir ihraç kaynağı olduğunu söyledi. Akdeniz'in Türkiye'ye olan kıyısının orkinos balığının yumurta bıraktığı en önemli bölgelerden biri olduğunu ifade eden Kihara, orkinos balığının özellikle ilkbaharda yumurta vermek için bu bölgeye geldiklerini ve 30 kilogramdan büyük balıkların yakalanarak havuzlarda yüzde 80 oranında büyütüldüğünü kaydetti. Yetiştirilen orkinos balıklarının

Japonya'ya ihraç edildiğini anlatan Kihara, Japonya'da çiğ olarak tüketilen orkinosların en lezzetli ve en pahalı balıklardan biri olduğunun da altını çizdi.

ORKİNOS ÜRETİMİ İÇİN İŞBİRLİĞİ

Bir orkinos balığının 300 bin yumurta verdiğini, ancak bunlardan sadece yüzde 1'inin sağlam kalabildiğini dile getiren Prof. Dr. Kohei Kihara, orkinos balıklarının neslinin tehdit altında olduğunu vurguladı. Bu tehdit karşısında Japonya'da yürütülen çeşitli projelerle, orkinos üretimi yapıldığını kaydeden Kihara, orkinos balıklarının önemli üreme alanlarından biri olan Türkiye'de de böyle bir proje başlatıldığının altını çizdi. Kihara, Türk-Japon ortaklığında yürütülmesi planlanan proje ile ilgili,

"Akdeniz'de yakalanan orkinoslardan yumurta alındıktan sonra larvası çıkarılacak ve havuzlarda büyütülerek anaç hale getirilecek. Yeterli büyüklüğe ulaşan yavrular tekrar deniz ortamına katılacak. Böylece orkinos üretiminde süreklilik sağlanacak ve popülasyonun artmasına katkı sunulacak" diye konuştu.

Bu uygulamanın ilk kez 5 yıl önce Japonya'da gerçekleştirildiğine dikkat çeken Kihara, şimdi de Japon ve Türk üniversiteleri arasında akademik ve teknik bir işbirliği yaparak orkinos üretimi yapmayı amaçladıklarını vurguladı. Balıkçılıktaki oşinografi uygulamaları ile avlanma ve balık üretimi konusunda ilerleme kaydedildiğini anlatan Prof. Dr. Kohei Kihara, şu bilgileri verdi:

"Her ortamın balık çeşidi ve miktarı aynı değildir, hatta aynı ortamdaki balıkların çeşit ve miktarı saniye saniye değişebilir. Bu, hem balığın kendi biyolojik şartlarından hem de deniz ortamının şartlarından kaynaklanır. Denizin sıcaklığı, tuz oranı ve oksijen miktarındaki değişim, balığın cinsini ve miktarını etkiler. Balıkçılıkta şimdiye kadar, balığın kendi şartlarından kaynaklı değişim inceleniyordu. Oşinografi bilimi ile balığın yaşadığı ortamın değişimi de incelenmeye başlandı. Mersin Üniversitesi

Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Özden Baştürk de bu bilimle uğraşan sayılı isimlerden birisidir."

"DERYA KUZULARI" TEHDİT ALTINDA

Prof. Dr. Kohei Kihara, hava sıcaklıklarının değişmesiyle birlikte rüzgar ve akıntı sisteminin de değiştiğini, bunun da balıkların beslenmesine doğrudan etki yaptığının altını çizdi. Balık miktarının artması yada küçük balıkların büyümesi için plankton gerektiğini dile getiren Kihara, "Balıkların besin olarak kullandıkları planktonların büyümesi için ise tuza ihtiyaç var. Bu tuz, akıntıyla geldiği için akıntı sistemindeki değişim tüm balıkların gelişimini etkiliyor. Ayrıca, akıntıların yön

değiştirmesiyle balıkların yavrulama alanları ve beslenme alanları değişeceğinden, türün devamlılığı sağlanamaz" şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Kihara, küresel ısınmayla birlikte balıkların türünün ve miktarının olumsuz etkileneceğini ifade ederek, "Ekolojik kirlenme ile birlikte deniz kaynakları her geçen gün azalıyor. Şu an dünyada 19 bin balık çeşidi var. 2050 yılında bu çeşidin en az yarısı azalacak. Bu yüzden su kaynaklarının çok iyi korunması gerekir" dedi.

(ÖT-MT-SD-MEF-Y)

Haberler