Doğu Karadeniz'den İhracatta Düşüş

Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği (DKİB) yetki alanında bulunan Trabzon, Rize ve Artvin illerinden 2006 yılında toplam 1 milyar 53 milyon 983 bin dolarlık ihracat gerçekleştiği, gerçekleşen ihracatta bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 10 oranında bir düşüş yaşandığı bildirildi.

Konuyla ilgili açıklama yapan DKİB Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan, 2005 yılında 1 milyar 169 milyon 914 bin dolarlık ihracat gerçekleştiğini hatırlatarak, yüzde 10'luk düşüşe dikkat çekti. Bölgeden yapılan ihracatta 551 milyon 794 bin dolarla fındık ve mamüllerinin ilk sırayı aldığını ifade eden Gürdoğan, bunu 246 milyon 604 bin dolarla madencilik ürünleri ve 137 milyon 668 bin dolarla yaş meyve sebze ürünlerinin izlediğini kaydetti.

Yaş meyve ve sebze ürünlerinin 2006 yılı ihracatının bir önceki yılın aynı dönemine oranla miktarda yüzde 50, değerde ise yüzde 64 oranında artarak 137.6 milyon dolara ulaştığını belirten Gürdoğan, "Bölgemizden ihracatı gerçekleşen yaş meyve sebze ihracatına ürün grupları bazında bakıldığında 2006 yılında miktar bazında astronomik artış yaşanan ürünler sırasıyla kiraz-vişne, çilek, şeftali ve elma olarak gerçekleşmiştir. Bu artışlara neden olan etmenler bahsekonu ürünlerin rekolte ve kalitesinde yaşanan iyileşmelere bağlı olarak, yurt dışı piyasalarda meydana gelen talep artışlarından kaynaklanmıştır. Öte yandan diğer yaş meyve sebze ürünlerinin ihracatında yaşanan artışın ortak nedeni ise Rusya Federasyonu'nda yaşanan ağır kış şartları nedeniyle kendi sınırları ve hinterlandı ülkelerde üretilen ürünlerin zamanında piyasaya sunulamaması, bu pazarda en büyük rakiplerimiz olan başta AB ülkeleri olmak üzere Mısır, Yunanistan, Suriye ve diğer rakip ülkelerin 2006 yılının ilk aylarında yine ağır kış şartları nedeniyle lojistikte yaşadıkları sorunlara karşın, bölgesel yakınlık avantajımız nedeniyle ülkemiz ürünlerine olan talebin artmış olmasıdır. Turunçgil ürünlerinde ise bir önceki yıla göre miktar bazında yüzde 18, değer bazında ise yüzde 42 oranında artış gerçekleşmiştir. Bu grupta öne çıkan ürün mandarin olup, bu üründeki önceki sezona oranla daha kaliteli ürün piyasaya arz edilmesi ihracat artışını da beraberinde getirmiştir. Üzüm ihracatında ise geçen yılın aynı sezonuna değer bazında oranla yüzde 11'lik bir artış olmasına rağmen, bu rünün ülke genelindeki ihracatında üzüm hasat döneminde yaşanan aşırı yağışlı hava şartlarından dolayı üzümün kalitesinde bozulmalar olmuş ve ihracatında artış yaşanmasına rağmen bu artış potansiyelinin altında gerçekleşmiştir" ifadelerini kullandı.

TRABZON'DAN YAPILAN İHRACATTA ÖNEMLİ DÜŞÜŞ YAŞANDI

Trabzon'dan 2005 yılında 976 milyon 600 bin dolarlık ihracat yapılmasına karşın 2006 yılında bu rakamın 726 milyon 801 bin dolara gerilediğini kaydeden Gürdoğan, açıklamasını şöyle sürdürdü:

"İhracatta geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 26 oranında bir düşüş olduğu görülmektedir. Bu düşüş, tamamen fındık ihraç fiyatlarının bir önceki sezona oranla yüzde 100 oranındaki düşüşünden kaynaklanmaktadır. Trabzon ili ihracatında, fındık dikkate alınmadığında ise fındık dışında kalan diğer ürünlerin ihracatında yüzde 51 oranında bir artış olduğu görülmektedir. Rize ilimiz ihracatında ise 2005 yılında 160 milyon 233 bin dolar olan ihracat 294 milyon 404 bin dolara yükseldi. Bir önceki yılın aynı dönemine oranla yüzde 84 oranında bir artış yaşandığı gözlenmekte olup, bu artış ilden ihraç edilen madencilik ürünleri ihraç fiyatlarında uluslararası piyasalarda yaşanan yüksek oranlı ve yaklaşık yüzde 150 seviyelerindeki artıştan kaynaklanmaktadır."

Gürdoğan, geçtiğimiz yıl 80 değişik ülkeye ihracat yapıldığını ve en çok ihracat yapılan ülke grubu sıralamasında Avrupa Birliği ülkelerinin 1. sırada yer aldığını ifade ederek, "Bağımsız Devletler Topluluğu ülkeleri ise 2. sırada yer almakta olup, ülke sıralamasında bölgemizden en fazla ihracat yapılan ilk 5 ülke ise sırasıyla İtalya, Rusya Federasyonu, Almanya, Gürcistan ve Bulgaristan olarak gerçekleşmiştir. Ayrıca Aralık 2006'da bölgemizden Bbrliğimiz kanalıyla Japonya, Suudi Arabistan, Hindistan gibi önemli potansiyel ihtiva eden ülkelere ve Bulgaristan, Arnavutluk ve Sırbistan gibi Balkan ülkelerine ve Finlandiya, İspanya, Kanada, Güney Kore, Letonya, İrlanda ve ABD'ye yapılan ihracatta dönemsel olarak bariz sıçramalar göze çarpmıştır" dedi.

"NAKLİYE MALİYETLERİ YÖNÜNDEN İHRACATÇI DESTEKLENMELİ"

"Nakliye maliyetleri yönünden ihracatçıların desteklenmesi amacıyla, 02.05.2006 tarihinde yürürlüğe giren ihraç eşyası taşıyan taşıtlara yurt dışına çıkışlarında, çıkış kapılarından yapılacak motorin teslimlerini vergiden istisna eden 5493 sayılı kanun ile ihraç maliyetlerinin bir nebze düşürülmesini hedeflenmiştir" diyen Gürdoğan, açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Bu kanun uygulamasının yurdumuzun sadece Ambarlı, Pendik, İpsala, Tekirdağ, Kapıkule, Hamzabeyli ve Çeşme kapılarındaki gümrük sahalarında geçerli olması, bölgemiz ihracatçıları gibi yüksek ihraç girdi maliyetlerine tabi olanların, ülkemizin Rusya Federasyonu, Gürcistan ve BDT ülkelerine ve oradan da Orta Asya'ya açılan kapı niteliği taşıyan Doğu Karadeniz Bölgemiz'in limanlarının bahsekonu vergi istisnasından mahrum bırakılmaması, ekonomisi büyük ölçüde ihracata dayanan Doğu Karadeniz Bölgesi'nin ihmal edilmemesi gerekmektedir. Bu nedenle, bölge gümrük alanlarının da ihraç malı taşıyan araçlara motorin tesliminde ÖTV ve KDV muafiyeti uygulananlar arasına dahil edilmesi önem arz etmektedir. Bu nedenle, bürokrasiden kaynaklanan ihracatı engelleyici mevzuatların ihracatımız üzerindeki olumsuz etkisinin ortadan kaldırılması ve kamu oyunda ihracat bilincinin yerleştirilmesi amacıyla, ivedi olarak bir çerçeve kanuna ihtiyaç duyulmaktadır. Bu konuda kanun veya Bakanlar Kurulu kararı şeklinde hazırlanacak bir yasa ile kurumların ihracatı engelleyici mevzuatları uygulamaya koymadan önce Dış Ticaret Müsteşarlığımız veya ihracatçı Birlikleri'nin görüşünün alınması sağlanarak, ihracatta yaşanan bürokratik sıkıntıların büyük bir kısmı ortadan kalkmış olacaktır. Sonuç olarak, ihracatın ülkemiz dinamiklerine paralel bir potansiyele ulaştırılabilmesi için, ihracatın desteklenmesi ve bu kapsamda da ihracatçıların sorunlarının çözüme kavuşturulması ekonomi politikalarının önceliklerini oluşturmak zorunda olduğunu yetkililerin dikkatine sunuyorum."

(BK-ÖS-SN-SN-E)

Haberler