Haberler

Dha Yurt Bülteni-7

1)ANTALYA TİCARET BORSASI BAŞKANI ÇANDIR: TASARI, ZEYTİNCİLİĞİN İDAM FERMANIANTALYA Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır, zeytinlik, mera ve kıyıların imara açılmasını öngören Üretim Reform Tasarısı'nı zeytinciliğin idam fermanı olarak gördüklerini belirterek, "Gazi Meclisimizin genel...

1)ANTALYA TİCARET BORSASI BAŞKANI ÇANDIR: TASARI, ZEYTİNCİLİĞİN İDAM FERMANI

ANTALYA Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır, zeytinlik, mera ve kıyıların imara açılmasını öngören Üretim Reform Tasarısı'nı zeytinciliğin idam fermanı olarak gördüklerini belirterek, "Gazi Meclisimizin genel kurulda bu yanlışa dur diyeceğine inanıyoruz" dedi.

ATB'nin Mayıs ayı meclis toplantısı, Meclis Başkanı Hüseyin Cahit Kayan başkanlığında yapıldı. ATB Yönetim Kurlu Bakanı Ali Çandır, meclis ve yönetim kurulu üyelerinin katıldığı toplantıda, tarım sektörüne ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu.

Ali Çandır, toplantıda Finike'de taş ocaklarına karşı verdiği mücadeleyle tanınan ve 9 Mayıs günü öldürülen Ali Ulvi- Aysin Büyüknohutçu çiftini andı. Atatürk'ün, 'Hiç şüphesiz ki Antalya dünyanın en güzel yeridir' sözünü hatırlatan Çandır, "Atatürk toprağını, suyunu, havasını, dağını ve taşını kullandığımız kentin eşsizliğini, torunlarımıza nasıl bir miras bırakmamız gerektiğini vasiyet etti" dedi. Temel düsturun bu mirası sahiplenmek olduğunu belirten Çandır, "Tabii ki kentimiz için bu sahiplenmeyle çalışan sadece biz olmadık. Hunharca katledilen değerli Ali Ulvi Büyüknohutçu ve eşi, tam da size sözünü ettiğim düsturu kendisine hayati görev edinmiş Antalya aşıklarıydı" dedi.

DOMATES 1 LİRA, BU KEZ ENFLASYON SUÇLUSU NE OLACAK?

Tarım ve gıda ürünlerinin yükselen enflasyona temel sebep gösterilmesinin büyük haksızlık olduğunu da belirten Ali Çandır, "Hem uzun dönemli geçmiş veri analizleriyle hem de kısa vadeli veri analizleriyle defalarca enflasyonun yükselmesinde tarım ve gıda fiyatlarının diğer kalemlere oranla enflasyona daha az etkide bulunduğunu ifade ettim. Ancak hala bu durumun gerçekmiş gibi ulusal medyada işleniyor olması, tarımı nesnel bilgilere dayalı değerlendiren sektör paydaşlarını harekete geçirmelidir. Bu örnekten devam etmek gerekirse, geçen ay ulaştığı 10 TL'lik rakamlarla ülke gündemini meşgul eden domates bugün itibariyle Antalya halinde 1 TL civarında işlem görmektedir. Birkaç gün sonra açıklanacak mayıs ayı enflasyonu hala yüksek çıkarsa bunun sorumlusu ne olacak? Domates fiyatı düşünce Gıda Komitesi'nin meşguliyeti ne olacak? Çok merak ediyorum" dedi.

FAHİŞ FİYAT ELEŞTİRİLERİNE TEPKİ

Tarımda seferberlik çağrısını ve amacını hatırlatan Ali Çandır, tarımsal üretim ve ticaretle uğraşan insanları ithalat sopasıyla ve zaptiye tedbirlerle terbiye etme veya fırsatçılık suçlamasıyla hizaya getirme kolaycılığından vazgeçmeyi sağlamak olarak açıkladı. Her sektörde olduğu gibi tarımda da kötü örnekler olabileceğini belirten Çandır, "Devletimizden birincil beklentimiz, bütün sektörü töhmet altında bırakan ve sektöre hak etmediği itibar kaybı yaşatan uygulamalar yerine, bunları titizlikle ayıklayan bir uygulamaya gitmesidir. Böylece mevsimsel etkilerden kaynaklanan arz talep dengesizliğinin yarattığı doğal fiyat hareketliliğinin dışında hareket edenleri ayıklamak daha somut ve kolay olacaktır. İçerisinde bulunduğumuz Ramazan ayında tarım ve gıda ürünlerinin fahiş fiyatlarla satıldığı ve tüm sektörün fırsatçılık yaptığı gibi oluşturulan algıdan da rahatsızlık duyduğumuz ifade etmek isteriz" diye konuştu.

ZEYTİNCİLİĞİN İDAM FERMANI

Sanayi, Ticaret, Enerji Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu'nun gündemindeki zeytinlik, mera ve kıyıların imara açılmasını öngören Üretim Reform Tasarısı'nı da gündeme getiren Ali Çandır, şöyle konuştu:

"Tasarıya iktidardan muhalefete, sanatçılardan üreticilere toplumun her kesiminden itirazlar yükseliyor. Özellikle zeytinlikleri tehdit eden bu tasarı bizleri de endişeye sevk ediyor. Meclis gündemine defalarca getirilen ve her defasında reddedilen düzenlemeyi zeytinciliğin idam fermanı olarak görüyoruz. Bu ısrarı anlamakta zorluk çekiyoruz. Komisyon üyelerinin bu yanlıştan döneceğini düşünüyor, dönülmezse de Gazi Meclisimizin genel kurulda bu yanlışa dur diyeceğine inanıyoruz. Gerekçesi ne olursa olsun, tarım topraklarımızı ve zeytinliklerimizi tehdit eden her türlü girişimin karşısında olduğumuzu bir kere daha ifade ediyorum."

YÖRESELDE PANAYIR RAHATSIZLIĞI

Yöresel ürünler konusunda son dönemde sıkıntılar yaşandığından bahseden Ali Çandır, artık neredeyse her mahallede ya da semtte bir yöresel ürünler sergisi, panayırı, pazarı veya günleri adı altında etkinlik yapıldığını söyledi. Çandır, "Artık öyle bir hale geldi ki bir taraftan nerede ve nasıl imal edildiği belli olmayan ürünler, vergi ve denetime tabi bulunmayan etkinlikler yöresel adı altında düzenlenmektedir. Bu etkinlikler çevredeki esnafın tepkisini çekmekte ve işlerini sekteye uğratmaktadır. Defalarca yerel ve merkezi mercilere bu rahatsızlığı yazılı ve sözlü iletmemize rağmen, gerekli önlemlerin yeterince alınmadığını gördük" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-------------

Salondan detay görüntüler

Ali Çandır'ın konuşması

236 MB /// 05.40ö

HABER: Mehmet ÇINAR- KAMERA: Emrah GÜL/ANTALYA,

==============================================================

2)ASİT YÜKLÜ TANKER KAZASI KORKUTTU

MANİSA'nın Akhisar İlçesi'ndeki bir virajda yoldan çıkan tanker, şarampole düştü, araç şoförü hafif yaralandı. Dorsedeki 20 ton sülfürik asit yüklü tank bölümü ise araçtan ayrılıp yol kenarına savruldu. Herhangi bir sızıntının olmaması çevre kirliliğini önledi.

Balıkesir Bandırma ilçesinden Manisa Gördes'teki nikel madeni tesislerine sülfürik asit getiren Mehmet Cesur (36) yönetimindeki 10 HJ 759 plakalı tanker, Akhisar ilçe merkezine 30 kilometre kala virajda yoldan çıkarak şarampole düştü. 20 ton sülfürik asit yüklü tank bölümü ise araçtan ayrılıp yol kenarına savruldu. Araç şoförü Cesur, kazada hafif yaralandı. Cesur ambulansla Gördes Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Kaza yerindeki çalışmalar nedeniyle Akhisar- Gördes yolu 3.5 saat trafiğe kapandı. Aracın çekicisi, özel olarak getirilen vinçlerle kaldırıldı. Yol ilk olarak kontrollü olarak trafiğe açıldı. Nakliye sorumluları, yeni bir araç geleceğini, tankerin tekrar Bandırma'ya götürüleceğini açıkladı. Akhisar Jandarma Bölük Komutanlığı ekipleri, şarampolde bulunan tankerin yeni araca yükleninceye kadar olay yerinde beklemeye başladı.

Nakliye şirketi sorumlusu Şenol Turna, tankerden hiçbir sızıntının olmadığını belirterek, "Özel donanımlı ekiplerimiz burada. Tankeri güvenli bir şekilde gelecek araca yükleyip tekrar Bandırma'ya yollayacağız" dedi.

Büyükşehir belediyesi yasasıyla kapanan, Gördes'e bağlı eski beldelerden Kayacık'ın eski belediye başkanı Ramazan Koyunlu, tankerlerin özellikle Akhisar- Gördes yolu üzerinde sık sık kazalar geçirdiğini, asitin çevreye ve insan sağlığına büyük zarar verdiğini belirterek, "Bu taşıma Uluslararası Kimyasal Taşıma Yönetmenliği (ADR) uygun bir şekilde yapılmıyor. Bu yönetmenliği başta jandarmamız olmak üzere, çevre müdürlüklerinin uygulaması bu gibi kazaları önleyecektir" dedi.

Görüntü Dökümü

------------------

Kaza yerinden görüntü

Haber- Kamera: Haldun AKYÜZ / AKHİSAR (Manisa),

=========================================================

3)KEPÇEYLE CESET ARANDI

ADANA'nın Ceyhan İlçesi'ndeki cezaevinde yatan 2 mahkumun "Tanımadığımız birini öldürüp toprağa gömdük" şeklindeki iddiası üzerine Niğde'de kepçeyle ceset arandı, ancak herhangi bir ize ulaşılamadı.

Ceyhan Kapalı Cezaevi'nde hırsızlık ve gasp suçundan mahkum olan Metin Doğrul (19)  ve İbrahim Alpaslan (23), cezaevi idaresine işledikleri cinayeti itiraf edeceklerini söyledi. İki mahkum, cezaevine girmeden önce Niğde'de tartıştıkları tanımadığı bir kişiyi öldürüp, cesedini toprağa gömdüklerini iddia etti. Vicdan azabı çektiklerini ileri süren 2 mahkum, yer göstermeleri için Niğde'ye getirildi. Mahkumların gösterdiği Aşağıkayabaşı Mahallesi Vali Çeşmesi mevkiindeki boş arazide Cumhuriyet Savcısı eşliğinde kepçe ile arama yapıldı. 2 saate yakın çalışma yapan ekipler, cesede rastlamadı.

Niğde'de herhangi bir kayıp kişinin bulunmaması üzerine aramaya son verildi. Hava değişimi veya Niğde Kapalı Cezaevi'ne nakil için böyle bir yalan söylemiş olabileceği üzerinde durulan 2 mahkum tekrar Adana'ya götürülüp haklarında soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü

------------------------

Olay yerinden görüntü

Kepçenin ceset araması yaparken görüntü

Asker ve polisten görüntü

Eli kelepçeli mahkumdan görüntü

Mahkumları eli kelepçeli araca bindirirken görüntü

Detay görüntüler

SÜRE: 02'30" BOYUT: 167 MB

Haber-Kamera: Ali KADI/NİĞDE,

====================================================

4)İNÖNÜ KONAĞI'NIN ÇAY BAHÇESİNİ MAHKUMLAR İŞLETECEK

TÜRKİYE Cumhuriyeti'nin 2'nci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü'nün çocukluk döneminde Sivas'ta bir dönem yaşamını sürdürdüğü tarihi İnönü Konağı'nın bahçesindeki kafeteryayı mahkumlar işletecek.

Sivas'ta Bahtiyarbostan Mahallesi'nde bulunan ve mülkiyeti Sivas İl Özel İdaresi'ne ait olan İnönü Konağı'nın bahçesi Sivas Cumhuriyet Başsavcılığı'na devredilerek kafeterya ve çay bahçesi olarak halka açıldı. Çay bahçesinin cezaları infaz edilen mahkumlar tarafından çalıştırılmasına karar verildi. Konuyla ilgili İnönü Konağı'nın bahçesinde basın toplantısı düzenleyen Sivas Cumhuriyet Başsavcısı Murat İrcal, İnönü Konağı'nın Sivas'ın en önemli tarihi miraslarından birisi olduğunu ve bugüne kadar değişik amaçlarla kullanıldığını belirterek şunları söyledi:

"Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü İş Yurtları Kurumu'muz bünyesinde Açık Cezaevi faaliyeti kapsamında burayı kafeterya ve çay bahçesi şeklinde işleteceğiz. Tarihi binamız yine İnönü Konağı olarak faaliyete devam edecek. Bizim burada bulunmamızın en önemli amacı binayı korumak, kollamak ve mirası gelecek nesillere sağlam ve güzel bir şekilde teslim etmektir."

Başsavcı İrcal, kafeterya ve çay bahçesini açık cezaevi mahkumlarının işleteceğini belirterek, şöyle dedi:

"Suçlarının bir bölümünü çeken bu arkadaşlarımızı toplum hayatına kazandırmak istiyoruz. Bu arkadaşlarımızın gelecekteki hayatlarına adaptasyonunun daha kolay olması amacıyla Adalet Bakanlığı'mız bu tür faaliyetlerde bulunuyor. Sivas'ta da cezaevimiz bünyesinde adliyemizde ve bazı kurumlarımızda arkadaşlarımız çalışıyor. Açık cezaevimiz bünyesinde halı atölyesi ve tekstil atölyesi gibi bir takım iş kollarımız var. Bu da bunlardan bir tanesi oldu." Kafeterya ve çay bahçesinin halka açık olduğunu belirten İrcal, ilk etapta iftardan sahura kadar hizmet verileceğini, ramazan ayından sonra ise yemek ve diğer faaliyetlerin başlayacağını söyledi.

Görüntü Dökümü:

-----------------------------

-Başsavcının basın toplantısı

-Konaktan görnütüler

-Görev yapacak cezaevi personeli

-Detaylar

Haber: Gökhan CEYLAN/SİVAS,

(147 mb)

==================================================

5)ROMAN KADINLARA AB PROJELİ SÜPÜRGE KURSU

EDİRNE'de işi olmayan Roman kadınlara, Avrupa Birliği projesiyle kentin geleneksel el sanatları arasında yer alan aynalı süpürge yapma kursu açıldı. Kadınlar ilk günlerinde müzik eşliğinde şarkı söyleyerek süpürge yapmayı öğrendi.

Edirne'de valiliğin katkılarıyla Roman Eğitim Gönülleri Derneği'nin hazırladığı Avrupa Birliği destekli 'güvenli yarınlar' projesi kapsamında işsiz Roman kadınlarının ev ekonomisine katkıda bulunmak amacıyla aynalı süpürge yapımı kursu açıldı. Dezavantajlı konumundaki 20 roman kadının katıldığı kursun açılışı Fevzipaşa İlkokulu ek binasında başlatıldı. Programa Edirne Roman Eğitim Gönülleri Derneği Başkanı Turan Şallı, İŞKUR Edirne Müdürü Şengül Çıldam, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürü Hicran Balı katılırken, kadınlar kursa Roman havalarında şarkı söyleyerek başladı.

İŞKUR Edirne Müdürü Şengül Çıldam, Edirne'de yaklaşık 3600 dezavanjtalı Roman vatandaşına değişik projelerle meslek edindirme kursları açıldığını ifade ederek, "Kadınlarımızın istihdam edilebilirliğini arttırmak için İŞKUR meslek edindirme kursları düzenliyor. Bugünde Çalışma Bakanlığımızın bir projesiyle süpürge kursu başladı. Amacımız hem geleneksel mesleğimizin yaşatılması ve kadınlarımızın istihdam edilmesi. İleri ki dönemde girişimci kursu ile kendi işlerini kurmasını sağlamak. Edirne'de çok mutluyum ki 2016 yılında meslek edindirme kurslarının çoğunda kadınlarımız yer aldı. Süpürge kursunda 20 kadınımız var. 11 günde kursumuz tamamlanacak" dedi.

Proje kapsamında roman kadınlara önce sepet örme kursu, ardından da süpürge yapımı kursu açıldığını belirten Edirne Roman Eğitim Gönülleri Derneği Başkanı Turan Şallı, "Geleneksel aynalı süpürge yapımı kursu açtık. Gelişen teknolojiye karşı bir çok el sanatları kaybolmak durumda kaldı. Sepet ve aynalı süpürgede yeni teknolojiye yenik düştü. El sanatlarının yaşatılması ve romanlara yönelik istihdam olması için bir çalışma yürütüyoruz. Roman kadınlarımızın toplumda varlığının hissettirilmesi, yapacakları iş alanlarında özgüven sağlamaları için projeler yürütüyoruz. Kursun projeden sonra da devam ederek kadınlara bir gelir kapısını haline gelmesini istiyoruz" şeklinde konuştu.

Kursiyerlerden 35 yaşındaki Ayşe Örs, çocuğunun eğitimi için süpürge kursuna katıldığını ifade ederek şunları söyledi:

"Evimde işsizdim, kursa da kendi işimin ustası olmak için geldim. Oğlumun eğitimi tamamlamak istiyorum. Onun iyi bir meslek sahibi olmasını istiyorum. Evimin mutfak ihtiyaçlarını karşılayacağız ama hayalim meslek sahibi olup oğlumun eğitimini tamamlamak. Biz romanlar çok fakiriz, çocuklarımıza güzel gelecek istiyoruz. İyi insan olsunlar, polis, doktor olsun istiyoruz. Kendimiz için değil, çocuklarımız için geldim. İki çocuğum var, biri evli diğeri lisede okuyor. Bende ona destek olmak istiyorum, oğlumun arkasındayım."

Kursiyerlerden 48 yaşındaki Emel Kızılcıköz de, okum-yazma bilmediği için iş bulamadığını ve en azından evinin masrafını çıkarabilmek için kursa katıldığını söyledi. Fevzipaşa ilköğretim Okulu'nda süpürge 11 gün sürecek olan kursun ardından kadınlar satış standı açarak aynalı süpürgeyi meslek haline getirmek istediklerini söyledi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

-Kursiyerlerin müzikli açılışı

-Süpürge ellerinde kadınların şarkı söylemesi

-Süpürge yapan kadınlar

-Süpürgeler detay

-İŞKUR Müdürü Çıldam'ın konuşması

-Kadınlarla röp.

-Genel görüntüler

Haber-Kamera: Engin ÖZMEN-Ali Can ZERAY/EDİRNE,-

=========================================================

6)RAMAZAN DAVULCULARI YASAĞI PROTESTO ETTİ

MUĞLA'nın Fethiye İlçesi'nde turistleri rahatsız ettiği gerekçisiyle ramazan ayında davul çalmanın yasaklandığını belirten davulcular, mani söyleyip davul çalarak kararı protesto etti.

Cumhuriyet Mahallesi'ndeki Beşkaza Meydanı'nda toplanan 5 davulcu, ilçede 4 yıldır sahur vakti davul çalmanın yasak olduğunu söyledi. Davulcular, Fethiye Belediyesi'nden yasağın kaldırılmasını istedi. Davulun ramazan geleneği olduğunu vurgulayan davulcular, turistlerin yasağa gerekçe olamayacağını kaydetti. Davul çalıp, mani söyleyerek kararı protesto eden davulcuları, meydanda bulunan turistler de ilgiyle izleyip cep telefonuyla görüntüledi.

"İLÇE HALKINDAN DESTEK BEKLİYORUZ"

Fethiye'de 40 yıl ramazan davulu çaldığını anlatan 66 yaşındaki Seyfettin Yılmaz, bu geleneğin kendisine Selanik göçmeni dedelerinden kaldığını söyledi. Geleneği arkalarından gelen gençlere de aktardıklarını belirten Yılmaz, "4 yıl önce 'Turistler rahatsız oluyor' denilerek, davul yasaklandı. Biz davulun geri gelmesini istiyoruz. İlçe halkından da destek bekliyoruz. Eski ramazanları tekrar hatırlatmak için bugün davul çalıp, mani söyledik. Yasağı protesto ediyoruz" dedi.

"DAVUL RAMAZANIN VAZGEÇİLMEZİDİR"

Davulun yasaklanmasının ardından ilçede ramazan ayının tadı tuzu kalmadığını öne süren davulcu 32 yaşındaki Emrah Aktimur, "Çocukluğumdan bu yana 17 yıl ilçede ramazan davulu çaldım. Para toplamaya çıktığımızda çocuklar gelir, bizimle birlikte yürürdü. Davul, ramazan aylarının vazgeçilmezidir. Umarım bu yasak bir an önce kalkar ve davullar tekrar çalınır" diye konuştu. Davulcular protestonun ardından davul çalarak meydandan ayrıldı.

Görüntü Dökümü

---------------------------

Davulcuların görüntüsü

Davul çalınıp mani okunmasından görüntü

Seyfettin Yılmaz ve Emrah Aktimur ile röp.

Haber- Kamera: Ergün TOS / FETHİYE (Muğla),

==============================================================

(ÖZEL HABER)

7)ŞANLIURFA'DA TATLI KUYRUĞU

ŞANLIURFA'da Ramazan ayında çok tüketilen halka tatlısı için vatandaşlar, iftar öncesinde tatlıcılar önünde uzun kuyruk oluşturuyor.

Şanlıurfa'da en çok satılan tatlılar arasında yer alan halka tatlısı Ramazan ayında sofraların vazgeçilmez tatlısı olmaya devam ediyor. Kentte çok sayıda tatlıcı işyeri olmasına rağmen iftar öncesinde bu işyerleri önünde uzun kuyruk oluşturan vatandaşlar, ustalar tarafından kazanda kızartılan sıcacık halka tatlısını alınarak evlerinin yolunu tutuyor.

Ramazan ayında vatandaşların halka tatlısına yoğun ilgi gösterdiğini belirten tatlıcı Ramazan Çiftçi, "Ramazan ayında vatandaşlarımız gün boyu oruçlu oldukları için şeker ihtiyaçlarını karşılamak için baklava gibi ağır tatlılar yerine daha hafif olan halka tatlısını tercih ediyor. Hem ekonomik, hem de  taze olan tatlıların kilosunu 5 liradan satıyoruz" dedi.

Ramazan ayında sofralarında halka tatlısının eksik olmadığını ifade eden Rıza Sancak, "Ailece halka tatlısını çok seviyoruz. Oruçlu olduğumuz için şeker ihtiyacımızı bu tatlıyla gidermeye çalışıyoruz. Halka tatlısı hafif ve lezzetli olduğu için iftara 15-20 dakika kala burada tatlı sıraya girip sıcacık halka tatlısını alıp iftarda severek tüketiyoruz" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------------

Tatlı kuyruğunda bekleyen vatandaşlar

Ustalar kazanda halka tatlısı kızartması

Genel ve detay görüntüler

(Haber-Kamera: Ali LEYLAK-ŞANLIURFA-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 17 MB

=========================================================

8)RAMAZAN'IN VAZGEÇİLMEZ LEZZETİ 'KEREBİÇ'

MERSİN'e özgü ve Ramazan ayının vazgeçilmezi olan tatlı kerebiç, sofralardaki yerini aldı. Tamamen doğal ve çok hafif bir tatlı olmasıyla geniş kitleler tarafından tüketilen ve özel kaymağı ile damak tadına düşkün olanların sofrasını süsleyen kerebiç tatlısnın satışları, Ramazan ayının gelmesiyle birlikte tavan yaptı.

Mersin'de 33 yıldır kerebiç üretimi ve satışını yapan Kerebiççi Oğuz, üretim bandını genişletti.  Özellikle, çöven kökünün kaynatılarak doğal yolla elde edilen köpüğü ile dikkat çeken kerebiç tatlısnın yapılış hikayesini anlatan Kerebiççi Oğuz'un sahiplerinden Şehriban Yağcı, kerebicin en hafif tatlı olduğunu söyledi. Doğal bir tatlı olması nedeniyle tercih edildiğini kaydeden Yağcı, "İçli köfteye benzeyen taneleri irmikten yapılıyor. Yağ ve su ile karıştırılan irmik hamur kıvamına getirilir. Köpüğü tamamen doğaldır. Çöven denilen ağaç kökünden yapılır. Kök 3-5 saat kaynatılır, çay gibi demlenir. Suyu alınarak mikserde çırpılır. Şekerle birleştirildiği zaman bembeyaz olur ve kıvama gelir. İçinde yağ, süt, yumurta yoktur ve tamamen doğaldır. Bu iş benim büyük büyük büyük babalarımdan kalma. Ramazan'da çok tüketilir ve Mersin'in vazgeçilmezidir" dedi.

Kilosu 60 liraya varan kerebicin porsiyonu ise 9 TL.

Görüntü Dökümü

-------------------------

(ÖZEL)

Kadınların kerebiç yapması

Kadınların kerebiç içi doldurması

Kadınlar hamur ile uğraşırken

Yapılan kerebiçler

Tepsideki kerebiçlerin görüntüsü

Pişirilen kerebiçler

Tabağa konmuş yemeye hazır kerebiç

Şehriban Yağcı'nın konuşması

SÜRE: 03'10"  BOYUT: 101.32 MB

Haber-Kamera: İbrahim MAŞE/MERSİN,

=====================================================

9)GİRESUN'DA YABAN HAYATINDAN FARKLI VE GÜZEL GÖRÜNTÜLER

ORMAN ve Su İşleri Bakanlığı 12. Bölge Müdürlüğü Giresun Şube

Müdürlüğü ekiplerince kırsal alanlara yerleştirilen foto kapanlara vahşi hayvanların çok renkli görüntüleri yansıdı.

Nesli tükenmekte olan vaşak, kurt, ayı, yaban keçileri ve tilki gibi vahşi hayvanların görüntüleri fotokapanlarla kaydedildi. Kırsal alanda vahşi hayvan popülasyonunun belirlenmesi için yerleştirilen fotokapanlar, dişi ve erkek kurtların sahiplendikleri bölgeyi işaretlemelerinin yanı sıra ayıların orman içinde gezinmelerini ve bir vaşağın da kamera önünden geçişini görüntüledi.

Görüntü Dökümü

---------------------

-Otokapan görüntüsü

Haber: Hakan KABAHASANOĞLU Kamera: DHA

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Ali Çandır Antalya Sivas Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title