DHA YURT BÜLTENİ - 6

Kazada kamyonetten fırlayan Ebrar öldü, anne ve babası yaralı

Çorum'da yağmur nedeniyle kayganlaşan yolda kontrolden çıkıp takla atan kamyonetin camından yola fırlayan Ebrar Demir (4) hayatını kaybetti, annesi Leyla (24) ile babası Murat Demir ise yaralandı.

Kaza, dün gece Çorum-Samsun Karayolu'nda meydana geldi. Murat Demir yönetimindeki 61 FJ 270 plakalı kamyonet, iddiaya göre yağmur nedeniyle kayganlaşan yolda kontrolden çıktı. Sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği kamyonet bariyere çarpıp, takla attı. Kazada, sürücü Murat ve eşi Leyla ağır yaralanırken, kızları Ebrar Demir, camdan yola fırladı.

İhbar üzerine bölgeye sağlık, itfaiye ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerince yapılan kontrolde küçük kızın hayatını kaybettiği belirlendi.

Sıkıştıkları araçtan çıkarılan yaralı çift, olay yerindeki ilk müdahalelerinin ardından ambulansla Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Tedaviye alınan yaralılardan anne Leyla Demir'in hayati tehlikesi bulunduğu belirtildi.

Kazada yaşamını yitiren Ebrar Demir'in cansız bedeni ise, yapılan incelemenin ardından anne ve babasının tedavi gördüğü hastanenin morguna götürüldü. Polis kazayla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü

-----------

-Yaralıların araçtan çıkarılıp özel harekat polislerince ambulansa taşınması

-Kaza yapan araç

-Polis ve itfaiye ekipleri

-Detaylar

SÜRE: 2. DK (BOYUT 24.7 MB)

Haber-Kamera: Yusuf ÇINAR/ÇORUM,

====================

Ordu'da yaylacılar kara yakalandı

Ordu'da dün gece yüksek kesimlere yağan kar, yaylaları beyaza bürüdü. Çobanlar da büyük ve küçükbaş hayvanları ile yaylalardan dönüşe geçti.

Karadeniz Bölgesi'nin yüksek kesimleride kar yağışı etkili oldu. Ordu ve Giresun'un yüksek rakımlı yaylaları, dün gece yağan karla beyaza büründü. Yaylalarda olan çobanlar da kar sürpriziyle karşılaştı. Yağan kar nedeniyle hayvanların yiyecek bulması zorlaşırken, çobanlar sürüleriyle yaylalardan dönmeye başladı.

GÖRÜNTÜ GEÇİLİYOR

Haber-Kamera: Nedim KOVAN/ORU, -

=====================

Bismil'de, evden hırsızlığa 3 gözaltı

Diyarbakır'ın Bismil ilçesinde evden ziynet eşyaları ve para çalan 3 hırsız, jandarma tarafından yakalanarak gözaltına alındı.

Bismil ilçesinde 28 Ekim günü Tepe Mahallesi'nde oturan A.Ş.'nin evine giren hırsızlar, ziynet eşyaları ile para çaldı. A.Ş.'nin şikayeti üzerine jandarma, çalışma başlattı. Mahallenin giriş ve çıkışlarındaki güvenlik ve mobese kameralarını incelemeye alan jandarma, şüphelilerin M.A., M.Ö. ve S.T. olduğunu belirledi. Ekipler, dün düzenledikleri operasyonla 3 şüpheliyi gözaltına aldı.

Şüphelilerin jandarmadaki sorgularının sürdüğü bildirildi.

Görüntü Dökümü

-------

Gözaltına alınan şüpheliler

Genel ve detay görüntüler

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 7 MB

Haber-Kamera: DİYARBAKIR,

===================

Burdurlu bal kabağı üreticileri hasadı bitirdi, alıcı bekliyor

Burdur'daki bal kabağı üretiminin yaklaşık yüzde 80'inin karşılandığı Kışla Mahallesi'nde üreticiler hasadı tamamladı. Tarlalara istiflenen tonlarca bal kabağına alıcı bekleyen üreticiler, maliyetler artmasına rağmen bu yıl fiyatların önceki seneye oranla düşüklüğünden yakındı.

Burdur'da yaklaşık 1000 dönüm arazide 4-5 bin ton civarında bal kabağı üretimi yapılırken, bu arazilerin 800 dönümü merkez Kışla Mahallesi'nde bulunuyor. Mahallede yılda yaklaşık 3-4 bin ton civarında bal kabağı üretimi yapılıyor. Üretimi yapılan kabaklar İstanbul, Ankara, Antalya ve Sivas gibi Türkiye'nin çeşitli illerine satılıyor.

'BU YIL 60- 65 KURUŞA SATABİLİYORUZ'

Bal kabağı üreticisi Murat Zorlu (42), "Bu sene çevre illerde üretim fazla, dolayısıyla bizim ürünümüz para etmiyor. Geçen yıl kilosunu 80 kuruşa sattığımız ürünü bu yıl 60- 65 kuruşa satabiliyoruz. Çocukluğumdan bu yana bal kabağı üreticiliği yapıyorum. Geçen yıl 100 liraya aldığımız gübre bu yıl 200 lira oldu. Çaremiz yok, bu işi yapıyoruz. İlgililerin sesimizi duymasını istiyoruz" dedi.

'BU YIL 30 DÖNÜM KABAK EKTİM'

Kışla'da üretilen kabağın içinin sarı olması ve aromasının güzelliği dolayısıyla tercih edildiğini kaydeden Murat Zorlu, şöyle dedi:

"İstanbul, Ankara, Antalya gibi illere kabak satışı yapıyoruz. Ben bu yıl 30 dönüm kabak ektim. Böyle olursa önümüzdeki sene belki 15 dönüm ancak ekerim. Zarar çekmenin anlamı yok. Çevre illerde kanaldan suluyorlar. Biz tarlayı sulamak için elektrik masrafı ediyoruz."

'BU YIL ÇOK FAZLA ALICI DA GELMEDİ'

Üretici Salih Koç (50), "Geçen yıl kabakları 80 kuruştan sattık. Bu yıl fiyatlar düştü. Gübre, mazot, elektrik, işçi masraflarımız iki kat arttı ama fiyatlar düştü. Bu yıl çok fazla alıcı da gelmedi. Konya Ovası'nda çok diyorlar. Belki de satamayacağız, elimizde kalacak. Para etmeyince bazı arkadaşlarımız kabakları besledikleri hayvanlara yediriyor" dedi.

'MASRAFIMIZ ÇOK AMA PAZARIMIZ YOK'

15 senedir kabak üretimi yaptığını ancak bu yılki gibi kötü bir sezon yaşamadığını anlatan Salih Koç, "Fiyatlar çok düşük. Önceki yıllarda tarladan satıyorduk. Bu yıl örtü altına getirdik. Bu bize artı masraf getiriyor. Üzerine naylon çekilecek. Kabağın taşınması için bir işçinin günlük ücreti 150 lira. Motorlarımız mazot yakıyor. Masrafımız çok ama pazarımız yok" diye konuştu.

'MALİYETİ KURTARMIYOR'

Mahalle Muhtarı Rasim Uysal (50), "Kabaklarımızda verim iyi ama fiyat düşük. Şu anda zarar ediyoruz. Geçen yıl kilosunu 75-80 kuruşa satıyorduk. Bu yıl aynı fiyata satan arkadaşlarımız da var, 50 kuruş teklif edenler de var. Maliyetler yüksek, mazot pahalı, gübre pahalı, şu anda üretici zor durumda. Maliyeti kurtarmıyor" dedi.

'ÜRETTİĞİMİZ KABAĞIN AROMASI FARKLI'

Kendisinin 100 dönüm civarında kabak üretimi yaptığını kaydeden Rasim Uysal, "Girdi maliyetlerini hesapladığımızda zarardayım. Zarar da etsek önümüzdeki yıl da kabak üretmeye devam edeceğiz. Konya tarafında arazi geniş, bal kabağı üretimi fazla olduğu için bizim mala talep azaldı ama bizim ürettiğimiz kabağın kalitesini tutmuyor Konya kabağı. Bizim topraklarımız potasyum ağırlıklı. Ürettiğimiz kabağın aroması farklı onun için talep ediliyor. Bir dönüm kabak için 2 bin liraya yakın masraf ettik. Fazlası var eksiği yok" diye konuştu.

'BU YIL DAHA DÜŞÜK FİYAT TEKLİF EDİYORLAR'

Son birkaç yıldır kabak üreticiliği yaptığını anlatan Sami Tezcan (30) da şöyle dedi:

"Kabaklarımız kaliteli. Bir çocuk nasıl yetişiyorsa bal kabağı da o şekilde yetişiyor. Bahardan bu yana yüzüne bakıyoruz. Gece gündüz uğraşıyoruz ama maliyetler çok yükseldi. Elektrik fiyatları, gübre fiyatları hepsi arttı. Geçen yıl 70-80 kuruştu bu kabak, bu yıl daha düşük fiyat teklif ediyorlar. Çoğu üretici malını satamadı. Maliyetleri binince bu kabağı para kazanabilmek için en az 1 liraya satmamız lazım. Şu an zarardayız. 70-80 kuruş bile zarar ettirir. Ben bu yıl 10 dönüm kabak ektim. Maliyetler böyle yüksek giderse bırakırım bu işi."

Görüntü Dökümü

--------------

Kabaklardan detay

Üreticilerle röportaj

Kabaklardan görüntü

Üreticilerle röportaj

Haber- Kamera: Mesut MADAN/BURDUR,

==================

Camibahçesindeki çınar ağaçları da 447 yaşında

Tokat'ta, Osmanlı Devleti döneminde yaptırılan 447 yıllık Ali Paşa Camisi, kentin en önemli simgeleri arasında yer alıyor. Camiye aynı zamanda avlusunda yer alan ve camiyle aynı yaşta olduğu değerlendirilen 2 çınar ağacı da ayrı bir değer katıyor. İbadete açık olan cami, kentte en çok ziyaret edilen yerlerden biri olarak biliniyor.

Kent merkezinde bulunan Ali Paşa Camisi Osmanlı sultanlarından 2'nci Selim zamanında, 1572 yılında Ali Paşa tarafından yaptırıldı. Ali Paşa, Erzurum Beylerbeyi olduğu sırada Sivas Defterdarı oğlu Mustafa Bey'in vefat etmesi üzerine Tokat'ta bir cami yapılmasını istedi. 447 yıl önce yapılan Ali Paşa Camisi, yapımı tamamlandıktan sonra avlusuna dikilen 2 çınar ağacı ile birlikte yıllara meydan okuyor. Yaptırıldıktan sonra ağır hasar görmeyen ve 447 yıldır ibadete açık olan cami günümüzde de kullanılmaya devam ediyor.

Tokat Vakıflar Bölge Müdürlüğü, Hayır İşleri Şube Müdürü ve Sanat Tarihçisi Mehmet Aykun, "Külliye şeklinde yapı grubu. Tarihte Temerrüt Ali Paşa diye bilinen Ali Paşa aynı zamanda da 2'nci Beyazıt'ın kızlarından Selçuk Sultan'ın damadı olmaktadır. Cami, Mimar Sinan ile aynı dönemde yapıldığından Mimar Sinan'ın etkisinde, onun usta veya kalfalarının çalışmasıyla meydana geldiği de binanın mimari yapısından Mimar Sinan tarzı olduğu aşikar. Cami değişik tarihlerde onarım görmüş. Ancak büyük bir deprem ya da doğal afet tahribatı görmüş değil. Sadece zaman ve yılların getirdiği yorgunluktan kaynaklanan onarımlar yapılmış. Çok esaslı bir onarım görünmüyor. Kesme taş yapısı ve Mimar Sinan etkisinden dolayı oldukça iyi durumda günümüze gelebilmiş" dedi.

'ÇINAR AĞAÇLARI CAMİ İLE AYNI YAŞTA'

Avluda bulunan tescilli çınar ağaçlarının da cami ile aynı yaşta olduğunu belirten Aykun, "Caminin özelliği tek kubbeli merkezi planlı Osmanlı'nın klasik dönemde ulaşmak istediği cami mimarisinin bir örneğidir. Çınar ağaçları da tescilli. Bu ağaçlar da cami tamamlandıktan hemen sonra dikilmiş olmalı. Zaten uzmanlar da bu ağaçlar için bu tarihi biçiyorlar. Cami ile yaşıt, eşdeğer tescilli kültür varlığı" diye konuştu.

Cami cemaatinden Hüseyin Coşkun, Ali Paşa Camisi'nin şehir için önemli bir eser olduğunu belirterek, "Genellikle namazımızı burada eda etmeye çalışıyoruz. Tokat'ın merkez ve tarihi bir camisi. Buradaki ibadetten feyiz alıyoruz. O yüzden burayı tercih ediyoruz. Çocukluğumuz burada geçti mahallemiz yakın olduğu için. Ulu çınarlarımız var tarihi camimize de ayrı bir enstantane katıyor" dedi.

Hasan Soysal ise, "Camimiz tarihi olduğu için buradaki maneviyattan dolayı da huzur bularak namaz kılmaktayız" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

------------

-Camiden görüntüler

-Avlusundaki çınar ağaçları

-Caminin içinden görüntüler

-İbadet eden cemaat

-Şube Müdürünün açıklamaları

-Cami cemaatinin konuşmaları

Haber-Kamera: Halil İbrahim YEL/TOKAT,

=====================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel