Haberler

Dha Yurt Bülteni-6

1)CHP'Lİ AKSÜNGER'İN İDDİASI; TÜRKİYE'YE AMBARGO İLE KARŞILAŞABİLİRCHP Bodrum İlçe Başkanlığı'nın düzenlediği 'Cumhuriyet ve Dayanışma Gecesi'ne katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, ABD'deki Reza Zarrab davasına değinirken, Türkiye'nin büyük bir tehdit altında olduğunu,...

1)CHP'Lİ AKSÜNGER'İN İDDİASI; TÜRKİYE'YE AMBARGO İLE KARŞILAŞABİLİR

CHP Bodrum İlçe Başkanlığı'nın düzenlediği  'Cumhuriyet ve Dayanışma Gecesi'ne katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, ABD'deki Reza Zarrab davasına değinirken, Türkiye'nin büyük bir tehdit altında olduğunu, ambargoyla karşılaşabileceğini öne sürdü.  Aksünger, "Her an Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı, Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı dışarıya çıkamaz hale gelebilir. Çıkarsa apar topar içeriye atılma olasılığı var" iddiasında bulundu.CHP Bodrum ilçe Başkanlığı, Cumhuriyet'in ilanının 94'üncü yıldönümü nedeniyle Heredot Kültür Merkezi Çok Amaçlı Salonu'nda 'Cumhuriyet ve dayanışma gecesi' düzenledi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, CHP Muğla milletvekilleri Ömer Süha Aldan ve Nurettin Demir, CHP İl Başkanı Mürsel Alban, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Osman Gürün, Milas Belediye Başkanı CHP'li Muhammet Tokat, CHP Bodrum İlçe Başkanı Recai Seymen geceye katıldı. Programda sahne alan Didem Esentürk, Atatürk'ün sevdiği şarkılarını söyledi. Ardından türkülerle ve marşlarla gece coşkuyla devam etti. Gecede konuşma yapan CHP İlçe Başkanı Recai Seymen, Cumhuriyet'in çok zor bir dönemden geçtiğini belirterek, parti içi kırgınlıkların bırakılarak tek vücut mücadele edilmesi gerektiğini söyledi. Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger ise, Cumhuriyet'in Atatürk'ün emaneti, laikliğin ülkenin temeli olduğunu vurgulayarak, şöyle dedi:  "Laiklik yoksa bu ülkede ne kadın- erkek eşitliği kalır, ne demokrasi olur ne de Ortadoğu'dan farkımız olur. Ne yazık ki öyle bir nokta geliyoruz ki, Ortadoğu ülkesi olma gibi riskiyle karşı karşıyayız. CHP olarak, biz de sizin gibi aynı gemide beraber geliyoruz. Bu memleketin batısında bu akşam yemeklerinde beraber olurken, doğusunda da aynı şeyi başarmamız gerekir. Bu ülkenin doğusu da batısı da, kuzeyi de güneyi de bizim. Önümüzde her an bir seçim olabilir, ama şunu unutmayacağız. Onların adına 'Başkanlık' dediği, bizim adına 'Yeniden referandum' dediğimiz bir seçim gerçekleştireceğiz. CHP olarak, eğer bu ülkede Cumhuriyet'e, demokrasiye, laikliğe, parlamenter demokrasiye inanıyorsak, o gün verdiğimiz emeğin 10 katını vermek zorundayız.  Bunu hiç kimse unutmayacak."

YENİ DENGE VE DENETLEME SİSTEMİ ÇAĞRISI

Ülkenin içeriden bölünmeye çalışıldığını söyleyen CHP'li Aksünger, bu memlekette aslında bir denge sistemi bulunduğunu ifade ederken, "Cumhuriyet'e yani rejime, laikliğe, demokrasiye zeval gelirse, demişler ki birileri çıksın el koysun. Peki güven kime?; Türk Silahlı Kuvvetleri'ne, darbe yapsın istiyorsa demiş. Anayasa'da böyle yazdığı için söylüyorum bunları. Bu zaten bu ülkede demokrasiye inanan insanların istemediği bir şeydir hiçbir zaman ama, bunu denge unsuru olarak koymuşlar ve biz bunu hep bir denge unsuru zannetmişiz. Yeni bir denge ve denetleme sistemi yaratmaya ihtiyacımız var. Bunu herkesin bilmesi lazım" diye konuştu.

ZARRAB DAVASI

CHP'li Aksünger, memlekette soyanlardan ve yolsuzluklardan söz edildiğini anlatırken, şöyle devam etti:  "Belki yakinen takip ediyorsunuz. Bu Zarrab Davası olsun; bu konularla çok yakından ilgilenmiş bir kişiyim ve Amerika'ya en son gittiğimde de bu davaya hem partim adına hem millet adına müdahil oldum. Şunu gördüm ki, Türkiye'yi bekleyen tehdit daha da büyük. Her an bir ambargoyla karşı karşıya kalabiliriz. Her an Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı, Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı dışarıya çıkamaz hale gelebilir. Çıkarsa apar topar içeriye atılma olasılığı var. Ben Amerika'ya onlardan önce gitmiştim, şunu da açıkça ifade edeyim; 'Amerika gibi bir yere gelirken, Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı 10 gün önceden insanları gönderdi, acaba bizim başımıza ne gelir?' diye. Bu kadar kötü durumda olamaz. Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı, bu kadar itibarsız olamaz. Nedeni şu, o koltuk Mustafa Kemal'in koltuğu, o koltuğu hiç kimse bundan dolayı itibarsız hale getiremez. Biz bunu önleyeceğiz." Konuşmaların ardından geceye katılanlar, marşlara, şarkılara eşlik ederek, Cumhuriyet'in 94'üncü yılını kutladı.

Görüntü Dökümü

--------------------------------

Geceye katılanlardan görüntü

Marşlara eşlik eden partililerden görüntü

Konuşmalardan görüntü

Genel ve Detay görüntü

Haber: Nilüfer DEMİR- Kamera: Hülya ELTEŞ / BODRUM (Muğla),

========================================================

2)AĞRI'DA TRAFİK KAZASI: 1 ÖLÜ, 8 YARALANDI

AĞRI'nın Doğubayazıt İlçesi'nde meydana gelen trafik kazasında 1 kişi öldü, 8 kişi de yaralandı.

Kaza sabah saatlerinde Doğubayazıt-Ağrı karayolu üzerinde meydana geldi. 35 yaşındaki Mehmet Nuri Görcegez yönetimindeki 04 D 3693 plakalı otomobil Ağrı yönüne giderken istikametine doğru seyir halindeyken karşı şeritten gelen Yusuf Kaya yönetimindeki köy minibüsü 65 LA 074 araçla çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle bazı yolcular minibüste sıkışırken otomobil sürücüsü Mehmet Nuri Görcegez olay yerinde yaşamını yitirdi. 4 çocuk babası Mehmet Nuri Görcegez'in cenazesi Doğubayazıt Devlet Hastanesi morguna kaldırılırken minibüste yaralanan yolcular ise, aynı hastanenin Acil servis bölümüne kaldırıldı. Kaza nedeniyle karayolunda trafik bir süre aksadı.

Görüntü Dökümü

------------------------

-Hastane detay

-Morg önü detay

-Kaza yerinde çekilen fotoğraflar

Haber-Kamera: Yusuf İBA/DOĞUBAYAZIT(Ağrı),

==================================================

3)SURİYELİ ABDULBASİT PROTEZ BACAKLARINA KAVUŞTU

SURİYE'nin İdlib kentinde, geçtiğimiz Şubat ayındaki hava saldırısında iki  bacağı kopan 10 yaşındaki Abdulbasit Alsatouf,  protez bacaklarına kavuştu. İdlib kentinde rejim tarafından düzenlenen hava saldırısında iki bacağı kopan Abdulbasit Alsatouf'e Hatay'ın Reyhanlı İlçesi'ndeki İHH, Kuveyt Beytül Zekat ve Uluslararası Doktorlar Birliği (AID) işbirliği ile açılan ortez -protez merkezinde protez bacakları takıldı. Protez bacaklarına kavuşan Abdulbasit Alsatouf, bundan sonra kendi imkanları ile okuluna gideceğini ve arkadaşları ile top oynayıp parka da eğleneceğini söyledi. Şubat ayında yaşadığı saldırıyı hiç unutmayacağını ifade eden  Alsatouf, "Saldırıda iki bacağım koptu. Önce babam beni hastaneye götürdü. Sonra da İHH aracılığı ile Türkiye'ye getirildim. Bir dizi ameliyatlardan sonra iyileştim ve şimdi de bacaklarıma kavuştum. Çok mutluyum. Artık bende yaşıtlarım gibi okula gidecek ve  oynayacağım" dedi. Baba Taan Alsatouf ise, yaşadıkları kötü günlerin geride kaldığını ve oğlunun takılan protez bacaklarla hayatına yeniden başlayacağını söyledi.

Görüntü Dökümü

--------------------

Abdulbait babası Taan kucağında merkeze getirilirken

Abdulbait oturuken

Elleri ile protez bacakları tutarken

Görevliler bacaklarını takarken

Kontrollerini yaparken

Görevliler eşliğinde yürürken

Abdulbasit konuşması

Babası Taan'ın konuşması

İHH medya sorumlusu Selim Tosun konuşması

SÜRE: 04'50"BOYUT: 154MB

Haber-Kamera: Ferhat DERVİŞOĞLU/REYHANLI (Hatay),

======================================================

4)UYUŞTURUCU İÇİN ENGELLİ GENCİ GASP ETTİ

MERSİN'de uyuşturucu alabilmek için zihinsel engelli genci döverek 25 lirasını gasp eden 26 yaşındaki C.E. gözaltına alındı.Olay, merkez Akdeniz İlçesi Nusratiye Mahallesi Hastane Caddesi'nde meydana geldi. Zihinsel engelli İ.K.'yı döven C.E.'ye vatandaşlar müdahale etti.  İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, İ.K.'nın cebinden 25 lira alan C.E.'yi kıskıvrak yakaladı. Olay bir işyerinin güvenlik kamerasına yansırken gasp suçundan sabıkası olan C.E., ifadesinde dilencilik yapan zihinsel engelli İ.K.'dan para istediğini,  kendisine küfür etmesi üzerine dövdüğünü söyledi. Uyuşturucu almak için para istediğini ileri süren C.E. sevk edildiği nöbetçi mahkemece tutuklandı.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Zanlı polislerin arasında emniyetten çıkarken

Polisler birlikte yürürken

Gazetecilere tekme atmaya çalışırken

Polis aracına binerken

Polisi aracı giderken

(Güvenlik Kamerası)

Uyuşturu bağlısı genç özürlü çocuğu elinden parasını alırken

Özürlü genç dükkan içerisine sığınırken

Kavga ederken

SÜRE: 02'44" BOYUT: 308.00MB

Haber-Kamera: Mustafa İNSAN/ MERSİN

=====================================================

5)VAN GÖLÜ, 14 BİN İNSANIN GEÇİM KAYNAĞI

DÜNYADA sadece Van Gölü'nde yaşayan ve son yıllardaki tedbirlerle nesli koruma altına alınan inci kefali balığının göldeki popülasyonun arttığı belirtilirken, havaların soğuması ile birlikte her birinde 5-10 kişinin çalıştığı 165 balıkçı teknesi, avlanmak üzere göle açılmaya başladı. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Yard.Doç.Dr. Mustafa Akkuş, gölde 50 bin tona yakın balık stokunun bulunduğunu, bunun yaklaşık 14 bin kişiye doğrudan veya dolaylı geçim kaynağı olduğunu söyledi. Üreme döneminde Van Gölü'nün tuzlu ve sodalı sularından çıkarak tatlı sulara ve dere yataklarına uçarcasına göç eden inci kefalleri, 90 günlük sürenin ardından yeniden göle döndü. Son yıllarda tatlı su kenarları ve dere yataklarında alınan tedbirler sayesinde popülasyonu önemli ölçüde artan inci kefali, Van Gölü çevresinde yaşayan yüzlerce aileye de geçim kaynağı oluyor. Avlanma yasağının bittiği 15 Temmuz'dan itibaren göle açılmaya başlayan ve havaların soğumaya başlaması ile birlikte çalışmalarını yoğunlaştıran balıkçılar, avdan memnun dönüyor.

"VAN GÖLÜ'NE SAYGI DUYUYORUM"

Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte göle ağlarını atıp, 'Vira Bismillah' diyerek ağlarını çeken balıkçılar, son yıllarda alınan tedbirlerden de oldukça memnun. 24 yıldır Van Gölü'nde balıkçılık yapan 3 çocuk babası 37 yaşındaki Mehmet Ateş, babasından ve ağabeylerinden etkilenerek bu mesleği sürdürmeye karar verdiğini söyledi. İşini severek yaptığını belirten Ateş, her gün yüzlerce balık avlayabildiğini, bu sayede ailesini rahatlıkla geçindirebildiğini söyledi. Kış aylarında balıkçılık yapan ve elde ettiği gelirle ailesini geçindiren 40 yaşındaki Kudbettin Özcan da Van Gölü'ne ve içinde yaşayan inci kefaline olan saygısından dolayı sadece kış aylarında balıkçılık yaptığını, yasağın olduğu dönnemlerde ise inşaatlarda çalıştığını anlattı.

YYÜ Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Yard.Doç.Dr. Mustafa Akkuş ise, Van Gölü'nün dolaylı ve doğrudan 14 bin insana ekmek kapısı sağladığını söyledi. Yard.Doç.Dr. Akkuş, göldeki balık stoğunun 50 bin ton civarında olduğunu ve korunması gerektiğini belirterek şöyle konuştu:

"Balığa tek kuruş yatırım yapmıyoruz. Fakat her yıl 14 bin insanı istihdam ediyoruz. Bu nedenle inci kefali korunması gereken bir doğal kaynağımız ve bildiğiniz gibi doğal kaynaklar, sınırsız olmayan sürdürülebilir kaynaklardır. Van Gölü'nde inci kefali stoğunu sürdürülebilirlik ölçütleri içinde yönettiğimiz takdirde bugün buradan geçinen 14 bin insanın sayısını 20 binlere ve daha yukarılara çıkarmamız mümkün. Ana hedef; üreme dönemlerinde akarsulara göçen inci kefallerinin derelerde avlanmaması. Biz yaz aylarında üremek için akarsulara, derelere giden inci kefallerini avlarsak, kışın burada bu işi yasal olarak yapan insanların ekmeğini ellerinden almış oluruz. Bu nedenle üreme dönemlerinde kaçak avcılığın önlenmesi çok önemli. Van Gölü'nde bugün yaklaşık 165 tekne çalışmakta ve her bir teknede 5-10 kişi istihdam edilmektedir. Biz bu kaynağı hakkıyla koruyabilirsek çok daha fazla insana ekmek kapısı sağlamış oluruz."

Görüntü Dökümü

------------------------------

-Teknelerin Van Gölü'ne açılması

-Balıkçıların ağ toplaması

-Balıkların ağlardan çıkarılması

-Balıkçılardan detay görüntüler

-YYÜ Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Yard.Doç.Dr. Mustafa Akkuş ile ropörtaj

-Detaylar

Can EROK/VAN, -

===============================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title