Haberler

Dha Yurt Bülteni-4

Başsavcılık: Suriyelilerin otopsisinde ilk bulgu 'Kimyasal boğucu gaz'ADANA Cumhuriyet Başsavcılığı, Suriye'nin İdlib kentinde meydana gelen hava saldırısında hayatını kaybeden 3 Suriyelinin 'kimyasal boğucu gaza maruz kalmaları sonucu hayatlarını kaybettikleri ve akciğerlerinde yoğun...

Başsavcılık: Suriyelilerin otopsisinde ilk bulgu 'Kimyasal boğucu gaz'

ADANA Cumhuriyet Başsavcılığı, Suriye'nin İdlib kentinde meydana gelen hava saldırısında hayatını kaybeden 3 Suriyelinin 'kimyasal boğucu gaza maruz kalmaları sonucu hayatlarını kaybettikleri ve akciğerlerinde yoğun ödem bulunduğunu' açıkladı.

Başsavcılıktan yapılan yazılı açıklamada Suriye vatandaşı Esme El Hasan (35), Sait Hüseyin (26) ve Muhammed Avad'ın (25) cenazelerinin otopsi yapılmak üzere Adana Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'na gönderildiğini, kesin ölüm nedenlerinin belirlenmesi ve saldırının kimyasal silah kullanılarak gerçekleşip gerçekleşmediğinin saptanması için dün akşam otopsi yapıldığı bildirildi. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yapılan otopsiye, Dünya Sağlık Örgütü Gaziantep Temsilcisi Annette Heizelmann, Birleşmiş Milletler Kimyasal Silahları Yasaklama Organizasyonu üyeleri Sahar Yazbek ve Samı Barrek kuruluşlarını temsilen katıldığı da kaydedilerek şu açıklama yapıldı: "Görevlilerin herhangi bir kimyasal madde tehlikesine karşı koruyucu özel kıyafet giyerek katıldıkları otopsideki ilk bulgulara göre; şahısların kimyasal boğucu gaza maruz kalmaları sonucu hayatlarını kaybettikleri ve akciğerlerinde yoğun ödem bulunduğu tespit edilmiştir. Otopsi sonunda alınan doku, plazma, kan, idrar, akciğer ve cilt örnekleri, kimyasal silah kalıntılarına yönelik gerekli analizlerinin yapılması için Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'na gönderilmiştir. Ayrıca Dünya Sağlık Örgütü ve Birleşmiş Milletler Kimyasal Silahları Yasaklama Organizasyonu temsilcilerine, talepleri üzerine incelemeleri için söz konusu örneklerden verilmiştir. "

Görüntü Dökümü

----------------------

Adli Tıp Kurumu'nun dış görüntüsü

Adli Tıp Kurumu'nun tabelası

Adli Tıp Kurumu'nun morgu önünde bekleyen bir cenaze aracı

DSÖ heyetinin gelişi

Adli Tıp Kurumu'nda özel kıyafetler giyen görevliler

DSÖ heyetinin yanında getirdiği içinde özel medikal ekipların bulunduğu iki valiz

Görevlilerin valizleri araca taşıması

DSÖ heyetinin Adli Tıp Kurumu'undan çıkıp, kendilerini bekleyen araca binmesi

Araçların gidişi

Haber: ADANA

==========================================

Amedsporlu Deniz Naki'ye verilen 1 yıl 6 ay hapis cezası ertelendi.

TÜRKİYE 2'nci Ligi'nde mücadele eden Amed Sportif Faaliyetler Kulübü futbolcusu Deniz Naki hakkında, "Terör örgütü propagandası" suçundan verilen beraat kararının, Cumhuriyet savcısının itirazı üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3'üncü Ceza Dairesi tarafından bozulması üzerine yeniden yargılama yapıldı. Futbolcu Deniz Naki'ye ilk duruşmada 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezası veren mahkeme, cezanın 5 yıl süreyle ertelenmesine karar verdi.

Sosyal medya hesaplarında 'Terör örgütü propagandası' yaptığı iddiasıyla hakkında Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan Amed spor futbolcusu Deniz Naki, 8 Kasım 2016 tarihinde yapılan ilk duruşmada beraat etti. Gerekçeli kararın açıklanmasının ardından, Diyarbakır'da bulunan bir Cumhuriyet Savcısı, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi'ne istinaf başvurusu yaparak, Naki'nin beraatine itiraz etti. Başvuruyu değerlendiren Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 3'üncü Ceza Dairesi, Naki hakkında verilen beraat kararını bozarak, yargılamanın yeniden yapılması için dosyayı yerel mahkemeye gönderdi.

Bozma kararının ardından Deniz Naki'nin yeniden yargılaması bugün Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapıldı. Deniz Naki ile avukatlarının katıldığı duruşmayı, HDP milletvekilleri Ziya Pir, Feleknas Uca, Avrupa Parlamentosu milletveli Fabio de Masi ve Almanya eski milletvekili Norman Peach de izledi. Duruşmada ilk söz hakkı verilen Deniz Naki, önceki savunmalarını tekrar ettiğini belirterek, beraatini istedi. Daha sonra söz hakkı verilen cumhuriyet savcısı ise Naki'nin "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan cezalandırılmasını talep etti. Daha sonra söz alan Naki'nin avukatları Ahmet Özmen, Soran Haldi Mızrak ve Seval Paksoy ise bozma kararına katılmadıklarını belirterek, "Bu olay milliyetçi gruplarca çok fazla köpürtülerek kamuoyunun önüne geldi. Daha önce verilen beraat kararı toplumda çok olumlu karşılandı. Yasal olarak istinaf kararına direnmek mümkün değil. Ancak bu durumda mahkemenin yeni bir gerekçe ile yeni bir beraat hükmü vermesini bekliyoruz. Müvekkilimizn paylaşımları propaganda içermemektedir. Paylaşımların hiç birinde şiddet içeren bir unsur yoktur. Paylaşımlar tamamen barış mesajı içermektedir. Bu paylaşımlar ifade hürriyeti kapsamındadır"dediler.

Kararını açıklayan mahkeme Deniz Naki'nin 1 yıl 6 ay 22 gün hapis cezasına çarptırılmasına ve bu cezanın 5 yıl boyunca ertelenmesine hükmetti. Naki'nin 5 yıl boyunca benzer bir suç işlemesi durumunda erteleme kararının kaldırılacağı bildirildi.

Duruşmadan sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Deniz Naki'nin avukatı Soran Haldi Mızrak, mahkemenin kanuni zorunluluk nedeniyle önceki kararında direnemediğini belirterek, "Mahkemenin kanımızca istemeyerek vermiş olduğu bir karar var. Çünkü dün siyah dediğine bugün beyaz demek zorunda bırakıldı. Kanunda böyle bir sıkıntının olması 1 yıl 6 ay ceza ile sonuçlandı. Bu karara karşı istinaf yolu yine açık. Biz istinaf edeceğiz. Ne yazık ki Türkiye'de bu tür kararlar çıkmak zorunda kalıyor. Mahkemelerin şehrin koşullarını, zamanın gerekliliğini gözeterek verdiği kararlar, o dosya ile hiç bir şekilde ilgisi, bilgisi olmayan istinaf mahkemelerince bozuluyor. İstinaf kararının sonucunu bekleyeceğiz. Orada bu kararın bozulmasını umacağız"dedi.

Verilen kararın kendisini hayal kırıklığına uğrattığını belirten Deniz Naki ise, "İlk mahkememde beraat etmiştim. Böyle bir sonuçla buradan çıkmak üzücü birşey. Ben barış mesajı vermiştim. Savaşa karşı olduğumu söylemiştim. Bundan dolayı cezalandırıldım. Ben barışa aşık bir insanım. Her zaman bu mesajları yine vereceğim. Bedeli ne olursa olsun ödemeye hazırım"diye konuştu

Duruşmayı izleyen Avrupa Parlamentosu milletvekili Fabio de Masi ise Deniz'in herhangi bir suç işlediğini düşünmediğini belirterek, "Verdiği mesajlar tamamen barışa yönelikti. Barışa dair bunun gibi ifadeler suç olarak görülmemeli. Kararın kendisi, mahkemenin verdiği hükmün bağımsız bir şekilde alındığına dair şüpheler doğuruyor. Barışa söylemleri cezalandırılmamalı. Deniz daha önce Hamburg Saint Paul takımında oynamıştı. Hamburg'da Kürtler, Türkler, Almanlar Deniz'i tanıyor ve destekliyor. Biz de desteğimizi arttırarak devam ettireceğiz."dedi.

Görüntü Dökümü:

----------------------

Deniz Naki ve beraberindekilerin adliyeden çıkışı

Adliye önünde beklemeleri

Avukat Soran Haldi Mızrak ile röportaj

Deniz Naki'nin konuşması

AP milletvekili ile röportaj

Haber - Kamera: Felat BOZARSLAN-Serdar SUNAR/DİYARBAKIR, -

===================================

Trump'ın damadı ve ABD Genelkurmay Başkanı, Barzani ile görüştü

ABD Başkanı Donald Trump'ın damadı ve aynı zamanda başdanışmanı olan Jared Kushner ve ABD Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford başkanlığındaki heyet, Irak'ın Erbil kentinde, Bölgesel Yönetimin Başkanı Mesut Barzani başkanlığındaki heyetle görüştü. Görüşme ile ilgili açıklama yapan Barzani'nin oğlu olan Irak Kürdistan Güvenlik Konseyi Başkanı Mesrur Barzani, verimli bir toplantı gerçekleştirdiklerini söyledi.

Kürt internet sitelerinde yeralan haberlere göre, Bağdat ziyaretinden sonra dün Bölgesel Kürt Yönetiminin başkenti Erbil'e geçen ABD Başkanı Donald Trump'ın damadı ve aynı zamanda başdanışmanı olan Jared Kushner'in ve ABD Genelkurmay Başkanı Joseph Dunford başkanlığındaki heyet, Bölgesel Yönetimin Başkanı Mesut Barzani başkanlığındaki heyet ile görüştü. ABD'nin Irak'taki Askeri Kuvvetler Komutanı General Stephen Townsend'in de hazır bulunduğu görüşmede konuşan ABD Genelkurmay Başkanı Dunford, Barzani ve Peşmergenin DEAŞ terör örgütüne karşı yürütülen savaşta gösterdikleri başarıdan dolayı tebrik etti. Bu mücadelede hayatlarını kaybeden tüm Peşmergelerin ailelerine başsağlığı dileğinde bulundu.

DEAŞ terörüne karşı savaşırken şehit olan Peşmergelerin büyük bir değer olduğunun altını çizen Dunford, bu kahramanlığın ABD'nin Irak Kürdistan bölgesine olan desteğini artırdığını söyledi. Dunford, ABD'nin yeni yönetiminin Kürt halkının çektiği acıların farkında olduğunu ve teröre karşı savaşta başarıların devam etmesi için Peşmerge ile işbirliğine ihtiyaçları olduğunu vurguladı.

Görüşemede Mesut Barzani'nin ise, Peşmergeye verdikleri destekten dolayı ABD yönetimi ve ordusuna teşekkür ederek, "ABD ve uluslararası koalisyondaki diğer ülkelerin desteğiyle büyük bir kahramanlık örneği sergileyerek DEAŞ'ı bitirme noktasına getiren Peşmerge övünç kaynağıdır. Terörün bitirilmesi ve bir daha ortaya çıkmaması için Irak Kürdistanı ve ABD'nin müttefiklik derecesini yükseltmeleri gerektiğine inanıyoruz" dediği belirtildi.

Mesut Barzani'nin oğlu olan Irak Kürdistan Güvenlik Konseyi Başkanı Mesrur Barzani ise göreşmeyi değerlendirirken, Trump'ın Başdanışmanı Kushner ve Genelkurmay Başkanı Dunford başkanlığındaki ABD heyeti ile Erbil'de gerçekleştirdikleri görüşmenin oldukça verimli geçtiğini söyledi. Mesrur Barzani, twitter hesabından, "ABD'li heyet ile Kürdistan Başkanı Mesud Barzani başkanlığındaki Kürdistan heyeti arasında yapılan görüşmelerde ağırlıklı olarak DEAŞ'a karşı gerçekleştirilen operasyonlar ele alındı ve görüşmeler oldukça olumlu geçti" dedi.

Görüntü Dökümü

-----------------

-

Haber: DİYARBAKIR

===============================================

Türkiye'nin ilk ve tek jeoparkındaki yürek burkan manzara

Başkan Tosun'dan jeopark savunması

MANİSA'nın Kula ilçesindeki Türkiye'nin ilk ve tek jeoparkının içler acısı hali görenlerin yüreğini burkuyor. MHP'li Kula Belediye Başkanı Hüseyin Tosun ve Kula Jeoparkı Bilimsel Koordinatörü ve Jeopark Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Yard. Doç. Dr. Erdal Gümüş Kula Jeoparkı'nın kurulma aşamasında kötü reklamının yapıldığını ileri sürüp, eleştirilere yanıt verdi. Başkan Tosun, jeoparktaki çöp ve molozların 40 sene evvel bölge SİT alanı olmadan önce döküldüğünü, volkanik konilerin yanındaki taş ocağı izinlerinin ise ilgili bakanlıklar tarafından 25 yıl önce verildiği için müdahale edilemediğini söyledi. Yard. Doç. Dr. Erdal Gümüş de Kod Dengeleme Sistemi ile bölgedeki doğal olmayan çukurlar ile doğal olan çukurların Eylül ayına kadar dengeleneceğini belirtip, bunun için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nden proje izni beklediklerini kaydetti.

İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Saha Teknolojisi öğrencileri geçen 20 Mart'ta Kuzeybatı Türkiye gezisinin son ayağında Kula'yı ziyaret eti. Kula'da dünyada sönmüş bir volkanik alan olarak yorumlanmış ilk yer olan Katakekaumene'deki (Yanık Ülke) volkanik yapıları korumak ve halka öğretmek için kurulan jeoparkı gezen öğrenciler, gördükleri manzara karşısında şaşkına döndü. Onbinlerce yıldır orada bulunan volkanik konilerin mıcır ocağı yapıldığını, benzeri az görülen lav alanlarının çöplüğe döndüğünü, küller üzerindeki geçmişe ışık tutan insan ayak izlerinin bir iş makinesinin kepçesi tarafından yok edilmiş olduğuna öğrencileriyle tanık olan İTÜ Maden Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celal Şengör, durumu basın mensupları ile paylaştı. Prof. Dr. Celal Şengör, volkan konilerinin etrafına yapılan yürüyüş yollarını da eleştirdi. UNESCO tarafından 4 Eylül 2013 tarihinde Türkiye'nin ilk ve tek jeoparkı ilan edilen Kula Jeoparkı'nın içler acısı bu durumunun ulusal ve yerel basında haber olması 'jeoskandal'ı gözler önüne serdi.

"KULA JEOPARKI'NIN KURULMA AŞAMASINDA KÖTÜ REKLAMI YAPILIYOR"

MHP'li Kula Belediye Başkanı Hüseyin Tosun ve Kula Jeoparkı Bilimsel Koordinatörü ve Jeopark Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Yard. Doç. Dr. Erdal Gümüş, jeoparkla ilgili iddia ve eleştirilere yanıt verdi. Kula Jeoparkı'nın kurulma aşamasında kötü reklamının yapıldığını belirtten Belediye Başkanı Hüseyin Tosun, şunları söyledi:

"Jeoparka çöp ve moloz atıklarının dökülmesi ciddi bir mesele. Ancak bu durum Kula'ya özgü değil, Türkiye'de ve dünyada ciddi bir meseledir. Ancak jeotermal bölge SİT alanı ilan edilirken bile o çöpler orada vardı. Hala da o bölgeye çöp dökülmeye devam ediliyor. Bu çöp meselesi yaklaşık 25 yıldır Kula'nın önemli bir sorunu. 2014 yılı seçimlerinden sonra Büyükşehir Belediyemiz ile bu çöpler için bir bertaraf tesisi kurmak için çalışma başlattık. Gökçeören yakınlarında katı atık bertaraf tesisi için bütün ÇED raporları alınması ve çalışmaların bitmesine rağmen bölge halkının istememesinden kaynaklı olarak çalışmalarımız yarıda kaldı. Şuanda aynı çalışma Manisa merkezde Uzunburun'da devam ediyor. Yaklaşık 6 ay sonra bu yeni tesisin hizmete geçeceğine inanıyoruz. İlçemizde de aktarma istasyonları kurulacak. Böylece Kula'nın çöpleri aktarma tesislerini vasıtasıyla modern bir tesis olan Uzunburun'daki katı atık bertaraf tesisine taşınacak. Böylece Kula ilçemiz vahşi depolama sisteminden kurtulmuş olacak. Ancak jeoparktaki çöpler bundan yaklaşık 40 sene öncesine dayanan ve orası SİT alanı ilan edilmeden önce dökülmüş olan çöplerdir. Biz de zaman zaman orada çalışmalar yapıyoruz. Belli bir temizlik aşamalarına giriştik. Bir kısmını yaptık bir kısmını yapamadık. O bölge jeoturizm açısından çok önemli bir bölge. Bu konuda Prof. Dr. Celal Şengör'e katılıyorum. Ancak geçmişini bilmeden, fakat Celal Hocamızın geçmişini de bildiğini düşünüyoruz, bu tür eleştirilerin de yanlış olduğunu düşünüyoruz."

"YÜRÜYÜŞ YOLLARI VE SEYİR TEPELERİ OLMALI"

Jeoparktaki seyir tepeleri ve yürüyüş yollarıyla ilgili eleştirilere de yanıt veren Başkan Tosun, "Eğer o yürüyüş yolları, seyir tepeleri olmazsa halkımıza ve ziyarete gelen turistlere bu bölgenin güzelliğini nasıl göstereceğiz? Dünyadaki tüm jeopark ile tarihi yerlerde bu iş böyledir. O güzellikleri gösterebilmek için mutlaka bu tür etkenler vardır. Bunlar olmadığında halk salt olarak o tepelere kendisi çıkmak isteyecek. O zaman da oradaki yapıya daha çok zarar verecek. ya da gelen turistler ve ziyaretçiler tepelere çıkmayacak ve oradaki güzellikleri göremeyecek. Bu nedenle orada turistlerin ihtiyaçlarını giderebilmesi amacıyla çeşitli düzenlemeler olacak. Doğal güzelliğe ve yapıya çok fazla zarar vermeden mümkün olduğunca gerekli düzenlemeler yapılacak. Hakkımızı da yememek lazım. Bugüne kadar bir çalışma yapılmış ama son dönemdeki ciddi çalışmalar da söylenenlerin gölgesinde kalmamalı. Bu söylemleri veya iddialara hak etmeyen bir yönetimiz. Elbetteki eleştiriler olacaktır. Ama haksız eleştirileri de şahsım ve yönetim adına kabul etmiyoruz. Her zaman yeni fikirleri açığız. Eksiklerimiz ve noksanlarımız olacaktır. Bunları zamanla tamamlayacağız. Niyetimiz hem Kula'yı jeoturizm noktasında ileri taşımak hem de bu güzellikleri tüm dünya ile paylaşmak" diye konuştu.

"TAŞOCAKLARINA 25 YIL ÖNCE RUHSAT VERİLMİŞ"

Onbinlerce yıldır orada bulunan volkanik konilerin mıcır ocağı yapılmasına da değinen Başkan Tosun, "Bu ocaklar bundan 25 sene önce ilgili bakanlığın verdiği ruhsatlar ile çalışmıştır. Bizim bu konuya ne müdahil olabilme ne de ruhsatlarını iptal edebilme durumumuz vardır. Eğer bu konuda bakanlıkta sesimi duyar, konuyla ilgili gerekli çalışmaları yaparsa mutlu ve memnun kalırız" dedi.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK İL MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN PROJE İZNİ BEKLENİYOR

Kula Jeoparkı Bilimsel Koordinatörü ve Jeopark Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Yard. Doç. Dr. Erdal Gümüş de Kula Jeoparkı hakkında yanlış bilinenler olduğunu söyledi. Jeoparkların temel felsefesi toplum için yer bilimleri olduğunu belirten Yard. Doç. Dr. Gümüş, "Jeoparkların amacı bulundukları sahadaki doğal, jeolojik, jeomorfolojik yani yerle ilgili bütün değerleri topluma anlatmak ve paylaşmaktır. İki hedef vardır. Birincisi yer bilimleri ile ilgili sahadaki araştırma ve eğitim faaliyetlerine olanak sağlamak ikincisi ise bu doğal jeolojik zenginliklerin, turizm potansiyelinden jeoturizm yoluyla faydalanmak suretiyle yerel halkı sürdürülebilir ekonomik katkı sağlamaktır. Tüm bahsedilen beşeri faaliyetlerin jeopark sahasına cereyran edebilmesi için öncelikle jeopark sahalarının insanların güvenli ve konforlu erişimine açık olması gerekiyor. Bunun için dünyadaki 120 jeopark gibi tescilli Kula Jeopark sahasında da uzman heyetlerin öngörüsüyle, planlama çerçevesinde yürüyüş rotaları, araç park yerlerini, lavabolar gibi çok zaruri ve temel turistlik alt yapı tesislerini inşa etmek gerekmektedir. Bunda da temel amacımız insanlarımız bu sahanın doğal güzelliğinin farkına varması. Jeoparklar teknik adamlar, mühendisler için değil sıradan insanlarımız için" dedi.

Jeoparkın içindeki volkan konisinin yamaçlarında kaymalar olduğuna dikkati çeken Gümüş, "Burası 90'lı yıllarda burası bir firmaya taş ocağı ruhsatı verilerek işletmeye açılmış. Buradan bir yıl kadar malzeme alındıktan sonra yanlış anlaşılmış doğal SİT olarak ilan edilmiş. Şimdi bu sahada kalan çukurlukların doğal görünümüne kavuşması için bir rehabilitasyon projesi hazırladık. 1 yıldır devam eden bir izin sürecimiz var. Kod dengeleme sistemi ile doğal olmayan çukurlar ile doğal olan çukurlar dengelenecek. Şimdilik Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nden projenin iznini bekliyoruz. Eylül ayına kadar sahanın eski görünümüne kavuşturacağız. "dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Jeoparkın genel görüntüsü

-Jeoparktaki yürüyüş yollarından görüntü

-Jeoparktaki taşocaklarından görüntü

-Kula Jeoparkı Bilimsel Koordinatörü ve Jeopark Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Yard. Doç. DR. Erdal Gümüş ile röp.

-MHP'li Kua Belediye Başkanı Hüseyin Tosun ile röp.

-Jeoparkın havadan çekilen görüntüleri

Haber: Mehmed Hakkı ÖZBAYIR - İlker KILIÇASLAN - Kamera: Hikmet SEPET - Hasan YİĞEN / MANİSA,

===========================================

Silopililer kokoreç ile tanıştı

ŞIRNAK'ın Silopi İlçesi'nde, sokağa çıkma yasakları ve çatışmalı ortamın ardından sağlanan güven ortamı ile birlikte vatandaşlar, her gün yeni bir gelişmeye tanıklık ediyor. Son olarak İpek Yolu üzerinde açılan kokoreççi, Silopili vatandaşlarlı kokoreç ile buluşturdu. İlk kez kokoreç yiyen Silopililer, farklı bir lezeti tadmanın mutluluğunu yaşadı.

Silopililer yeni açılan kokoreççi ile yeni bir lezzet ile tanıştı. İpek Yolu üzerinde satışı yapılan kokoreç, vatandaşların ilgisi ile karşılaştı. Çeyrek ekmeği 2.5 liradan satışa sunulan kokoreç, beraberinde şalgam ve ayranla Silopililerin beğenisine sunuluyor. Kömür ateşinde pişirilen kokoreç, pişmeye başlamadan önce kokoreçseverler işyerini doldurmaya başlıyor. Oturdukları mekanda kokoreç yiyen Silopililer, yeni tanıştıkları bu lezeti çok sevdiklerini belirtti.

Kokoreç yemeğe gelen vatandaşlardan Bedri Değer, ilk kez yediği kokoreci çok beğendiğini ve herkese tavsiye ettiğini belirtirken, Hamit Özkaya ise bölgede ilk defa açılan kokoreç için haftada en az 3 kez yediğini söyledi.

İşyeri sahibi Mehmet Bercesoğlu ise Silopi'de hem istihdam yaratmak, hem de Silopililere kokoreç lezzetini sunmak için böyle bir girişimde bulunduğunu ifade ederek, "İlk defa bölgede kokoreç işyeri açtım. Olmayan bir lezzeti getirdim. İşsizlikten dolayı böyle bir işe yöneldim. İyi bir şey yaptığımı düşünüyorum. Halkımız olumlu karşıladı. Bölgemizde bazı sıkıntılar ve süreçlerden dolayı işsizlik oranı yüksekti. İşyerimde 6 eleman çalıştırıyorum. Bu da 6 aile demektir. Zenginlerimize, işadamlarımıza çağrıda bulunmak istiyorum. Bölgemizde sıkıntılardan dolayı yatırım yapmaya davet ediyorum" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Kokoreç dükkanı

Kokorecin kömür ateşinde pişmesi

Kokoreç yiyen vatandaşlar

Vatandaşların konuşması

İşyeri sahibinin konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet Selim YALÇIN/SİLOPİ (Şırnak), -

=====================================

Bakan Özhaseki: Türkiye, Suriye'de dünyanın vicdanı olmayı sürdürüyor

ÇEVRE ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, Suriye'deki kimyasal saldırıda hayatını kaybeden küçük çocukların ahının yerde kalmayacağını söyledi. Özhaseki, "Türkiye, bu konuda dünyanın vicdanı olmaya devam ediyor. Kötüye 'kötü' demeye, katile 'katil' demeye devam ediyor. Belki de insanlığın söyleyemediği çirkinlikler karşısında Türkiye çok net tavrını ortaya koyuyor. Doğrusu Esed'in bu zulmünün bir an önce bitmesi lazım" dedi.

Bakan Özhaseki, Talas'taki Selçuklu Evi'nde düzenlenen toplantıda gençlerle buluştu. Özhaseki, toplantı öncesi gazetecilere yaptığı açıklamada, Suriye konusunda hükümet olarak ortaya koydukları tavrın ne kadar haklı olduğunun, son kimyasal silahlı saldırıyla bir kez daha ortaya çıktığını söyledi. Bakan Özhaseki, şöyle konuştu: "Türkiye Cumhuriyeti önce Esed'i iyiliğe tutarak, orada demokratik bir ortamın sağlanması, insanlara mutlu bir ortamın sağlanması açısından hep dostane tavırlar gerçekleştirdi. Fakat diktatörlük saklanacak bir şey değil. 40 tane bohçaya da sarsanız, 40 gün sonra kokusu çıkan bir şey. Esed, orada gerçek yüzünü gösterince, haliyle biz cephe aldık. Fakat dünya devletleri, 'Buradan nasıl bir çıkarım yaparız?', 'Nasıl bir ortam sağlarız?' diye hesaplar yaptıkları için hep Esed'ın yanında yer aldılar. Oraya gelebilmek için bahaneler buldular. Kimisi sıcak denizlere açılmak için, kimi bir takım tabii kaynaklara inebilmek için kimi Ortadoğu'da söz sahibi olabilmek için devamlı çok çirkin politikalar ürettiler. Demokrasi getireceğini vaad eden ülkeler bile orada gerçek niyetlerinin demokrasi olmadığını, ortaya koydukları tavırlarla, yaptıkları işlerle bir kez daha göstermiş oldular. Biz ama çok nettik. Esed'a karşı tavrımızda da çok nettik. O çirkinliklerini biliyorduk."

Beşar Esad'ın, daha büyük vahşetler işleyebileceğinin de farkında olduklarını vurgulayan Özhaseki, "Biz 'zalim', 'katil' dedikçe, ne yazık ki bizim ana muhalefet de gidip yanında yer alarak, elini sıkarak, sırnaşarak resimler vermeye devam etti. Şimdi destekledikleri, ayakta tutmaya çalıştıkları Esed'ın işlediği cinayetlerden dolayı ortaya çıkacak ahlarda herhalde sorumlulukları vardır bunların. Esed'e destek verenlerin herhalde Allah indinde çok hesapları vardır. O yavruların, küçücük çocukların ahı yerde kalmayacaktır. Türkiye, bu konuda dünyanın vicdanı olmaya devam ediyor. Kötüye kötü demeye, katile katil demeye devam ediyor. Belki de insanlığın söyleyemediği çirkinlikler karşısında Türkiye çok net tavrını ortaya koyuyor. Doğrusu Esed'in bu zulmünün bir an önce bitmesi lazım" diye konuştu.

"KARARSIZLARIN YÜZDE 99'U EVET YÖNÜNDE TAVIR KOYUYOR"

Anayasa değişikliğini içeren referanduma 10 gün aldığını belirten Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, şöyle konuştu:

"Anayasa değişikliğinin sağlayacağı faydaları, önümüzdeki günlerde Türkiye'de olabilecek değişimleri, iyilikleri anlattıkça, doğrusu iyice evet yönünde bir evrilme görüyoruz. İlk günlerde mecliste CHP'nin renkli eylemleri ses getirdi. Yani kendini kürsüye kelepçelemeler, arkadan yumruk atıp kaçmalar, birilerinin bacağını ısırmak, kürsü işgalleri, vs, vs.... Bu tür eylemler, millet nezdinde ne oluyor acaba diye dikkat çekmişti. Arkasından bir iftira sistemi başladı ve sistemli olarak bunu devam ettirdiler. Tek adamlık, diktatörlük gibi aslı astarı olmayan sözlerin söylenmesi, 18 yaşla ilgili birçok sözlerin söylenmesi, millet nezdinde de bir kuşkuya sebep olmuştu. Şu geldiğimiz noktada, bizler bu 18 maddenin ne getirdiğini, ne götürdüğünü, anlattıkça, herkesin kafası aydınlanmaya başladı. Kararsızların neredeyse yüzde 99'u diyebilirim evet yönünde tavır koymaya başladılar."

Referandum sürecinde, anayasa değişikliğinin ne getirip ne götüreceğinin daha iyi anlaşılmaya başlandığını kaydeden Özhaseki, değişikliğinin, istikrar, büyüme getireceğini, çok başlılığı ortadan kaldıracağını, artık cumhurbaşkanı, başbakan, bakan kavgaları olmayacağını anlattı. Özhaseki, şöyle devam etti: "Hele 15 Temmuz'a kadar süren Cumhuriyet tarihimiz boyunca onlarca kez denenmiş darbe girişimlerini bitireceğini artık herkes anladı. Vesayet rejimi dediğimiz bu çirkinliğin yeni anayasadan sonra bir daha olmayacağını Türkiye çok iyi anladı. Çünkü millet, yüzde 50'den fazla bir oyla kendini temsil edecek, kendine hizmet edecek insanları seçecek ve iş bitecek. Kargaşa ortadan kalkacak. Çetrefilli, birini diğerine kontrol ettiren, kavgalı hale getiren sistem tamamen ortadan kalkacak. Yani seçip Ankara'ya gönderip, Ankara'da 1001 türlü yeraltı mahfillerinin ayak oyunları yaptıkları, adam pazarladıkları, satın aldıkları, kumar borcu ödedikleri çirkinlik üzerine çirkinlik yapılarak hükümet kurma denemelerinin de bittiği sisteme gidiyoruz. Bu yeni sistemde, söz millete ve tercih milletin. Millet istediğini seçecek, yüzde 51'le iş başına getirecek, o da güçlü bir şekilde idare edecek. Millet severse devam ettirecek, sevmezse gidin kardeşim diyecek. Bu kadar basit. Bu kadar sade ve doğru bir sisteme geçişin, ne kadar millete dayalı olduğunun anlaşıldığını düşünüyorum. Ondan dolayı da evet yönünde müthiş bir eğilim var. Bu yaptığımız işlerin ne kadar doğru olduğunu gösteriyor."

Bakan Özhaseki, daha sonra Selçuklu Evi'nde gençlerle buluştu. Özhaseki, gençlere, 16 Nisan'da yapılacak olan referandumun neler getirip neler götüreceğini anlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'nin açıklamaları

-Genel detaylar

Haber: Oktay ENSARİ-Kamera: Zafer BARIŞ/KAYSERİ

================================================

Hıristiyan topluluğundan, mültecilere 'ücretsiz' çamaşırhane

Kayseri'de, Suriyeli mültecilerin temizlik sorunlarının çözümüne katkı sağlamak amacıyla hıristiyan topluluğu tarafından 'ücretsiz' çamaşırhane açıldı. Çamaşırhaneden günde ortalama 100 Suriyeli mülteci yararlanıyor.

Anadolu Hıristiyan Toplulukları Derneği (AHD) Başkanı Muammer Karakaya, 5 yıldır Türkiye'nin Suriyeli mülteciler konusunda çok büyük fedakarlıklar göstererek, onları misafir ettiğini, sivil toplum kuruluşlarının da, devlete yardımcı olması gerektiğini belirtti. Karakaya, "Biz de hıristiyan toplulukları olarak, şehrimize gelen mültecilere nasıl yardımcı olabileceğimizi düşündük. Yaptığımız araştırmalarda, çoğu mültecilerin evlerinde çamaşır makinesi olmadığını, çamaşırlarını soğuk sularda ya da zaman zaman gittikleri hamamlarda yıkamaya çalıştıklarını gördük. Bu yüzden, Suriyelilerin çoğunlukta oldukları merkez Kocasinan ilçesi Fatih Mahallesi'nde bir çamaşırhane açtık. İlk günden itibaren talepler arttı ve şu anda 5 makineyle verdiğimiz hizmetten günde ortalama 100 ihtiyaç sahibi mülteci faydalanıyor" dedi.

Derneğin olanakları ölçüsünde makine sayısını artıracaklarını belirten Karakaya, "Buraya çoğunlukla kadınlar çocuklarıyla geliyorlar. Çocuklar, çamaşırlar yıkanırken beklemekten sıkılıyorlar. Onlar için de hoş vakit geçirecekleri aktiviteler yapmayı planlıyoruz. Ayrıca, bir de yardım kampanyası başlatmak istiyoruz. Evinde kullanmadığı giysisi olanlar, çamaşırhaneye bu giysilerini getirebilirler. Burada yıkanan çamaşırlar da ihtiyaç sahiplerine verilebilir. Böyle bir kampanyayı da yakında başlatacağız. Mülteciler için Türkiye'nin devlet olarak yaptıklarına, dernekler olarak bizler de katkı sağlamalıyız" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Çamaşırhaneden görüntü

-Dernek başkanının konuşması

-Genel detaylar

Haber-Kamera: Zafer BARIŞ/KAYSERİ DHA)

===============================================

Bursa'da uyuşturucu operasyonu

BURSA'da düzenlenen uyuşturucu operasyonunda 3 kilo 500 gram bonzai ile 55 gram kokoin maddesi ele geçirildi.

Emniyet Müdürlüğü Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri Osmangazi ilçesi'nde bazı şahısların uyuşturucu sattıkları ihbarı üzerine harekete geçti. Ekipler Narkotik köpeği Alfa'nında katıldığı operasyonla şahısların ev ve araçlarında yaptıkları aramada 3 kilo 500 gram sentetik kannobinoid (bonzai), 55 gram kokoin bir miktar esrar maddesi ve ecstasy hap ele geçirdiler.

Olayla ilgili H.K., M.N., T.A. ve M.K. gözaltına alınıp haklarında "uyuşturucu madde ticareti yapmakö suçundan işlem yapılıp Cumhuriyet Savcılığı'na sevk edildiler.

Görüntü Dökümü

Narkotik Köpeği Alfa'nın arama yapması

Şahısların Emniyetten çıkışı

Haber-Kamera: Hüseyin TÜCCAR-BURSA-

============================================

Bakan Bozdağ: Otopside kimyasal silah kullanıldığı tespit edildi

ADALET Bakanı Bekir Bozdağ, İdlip'te 4 Nisan'da yaşanan saldırıda yaşamını yitiren 3 kişinin otopsilerinin Adana'da yapıldığını, otopsi sonucuna göre kimyasal silah kullanıldığının tespit edildiğini açıkladı.

Referandum çalışması kapsamında Kırıkkale'de basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bakan Bozdağ, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bozdağ, "Adana'da, İdlip'ten getirilmiş olan 3 tane ceset üzerinde bir otopsi yapıldı. Otopsiye Dünya Sağlık Örgütü temsilcisi ve Birleşmiş Milletler Kimyasal Silahları Yasaklama Organizasyonu temsilcileri ve adli tıp uzmanları katıldılar. Yapılan otopsi sonucunda kimyasal silah kullanıldığı tespit edildi. Adli Tıp raporu bunu çok açık bir şekilde bunu ortaya koydu. Şu anda hem Dünya Sağlık Örgütü temsilcileri hem de Birleşmiş Milletler Kimyasal Silahları Yasaklama Organizasyonu temsilcilerinin olduğu bir çalışma ile bu otopsi tamamlanmış durumda. Esad'ın kimyasal silah kullandığı bu bilimsel incelemeyle de tespit edilmiş durumda" dedi.

DÜRÜSTSE BİLGİ VE BELGELERİ AÇIKLASIN

Bakan Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'kontrollü darbe' söylemine ilişkin yaptığı açıklamada ise, "Sayın Kılıçdaroğlu kendi elinde olan bilgi ve belgeleri Türkiye kamuoyu ile paylaşması lazım. Her konuda sadece bir suçlama yapıyor, 'elimde bilgisi var diyor, elimde listesi var' diyor. Aynı şeyi vekiller ile ilgili Bylock için söylüyor. O zaman dürüst bir siyasetçi olarak elindeki bu listeleri kendine saklamaması lazım, Türkiye kamuoyuna açıklaması ve Türk halkının öğrenme hakkına saygı duyması lazım. Bu listeleri açıklaması doğru olandır. Biz bu çağrıyı kendisine yaptık, ben tekrar buradan yeniliyorum, eğer doğruysanız, dürüstseniz, iftira etmiyorsanız, elinizdeki listeleri açıklayın ve onları Türkiye kamuoyu ile paylaşın.

ÇAMUR AT İZİ KALSIN HESABI İFTİRA EDİYORLAR

Ama eğer bunu yapmazsanız o zaman sadece çamur at izi kalsın hesabı bir iftirayı dillendirmekten başka bir şey yapmıyorsunuz. Herkes iddiasını ispat ile mükelleftir, bunu ispat etmeyen müfteri olur. Onun için de sayın Kılıçdaroğlu, müfteri duruma düşmemesi için bu iddialarını ispat etmesi ve bunu da Türkiye kamuoyu ile paylaşması lazımdır. Ama bu güne kadar sayın Kılıçdaroğlu bunu yapmadı. Öyle görünüyor ki bundan sonra da çamur atarak, suçlama yaparak, 16 Nisan'a kadar bu tavrını sürdürecek" dedi.

FETÖNÜN SÖZCÜLÜĞÜNÜ YAPTILAR

Bakan Bozdağ, Adil Öksüz ile ilgili, darbe ile ilgili FETÖ'nün söylemlerinin, iftiralarının Türkiye'deki sözcüsünün Cumhuriyet Halk Partisi olduğunu söyledi. Bozdağ, "Adil Öksüz ile ilgili, darbe ile ilgili FETÖ'nün söylemlerinin, iftiralarının Türkiye'deki sözcüsü Cumhuriyet Halk Partisi olmuştur. 17-25 Aralık süreçlerinde de Fetullahçı terör örgütünün Türkiye'de kalkıştığı hukuk darbesi sürecinde de gördük ki yine o dönemde bütün iftiraların, kumpasların hem parlamento çatısı altında hem de parlamento dışında değişik platformların tamamında Cumhuriyet Halk Partisi tarafından sözcülüğünün yapıldığını gördük. Onların savunuculuğu yapıldı, onların söyledikleri onlar tarafından daha yüksek sesle, daha gür bir şekilde ifade edildi. Şimdi aynı şeyi darbe teşebbüsünden sonra yaşıyoruz. Türkiye bir darbeyi yaşadı. 249 insanımız şehit oldu, 2 bin 194 insanımız yaralandı ve 80 milyon insan bu darbeyi bizahiti yaşadı, aracısız, doğrudan yaşadı. Olup biteni gözleriyle gördü, kulaklarıyla duydu. Bütün olanları insanların bu yaşadıklarının yalan, kurgu olduğunu söylemek 80 milyonun zekası ve aklıyla alay etmektir. Bu FETÖ terör örgütü herkesin zihnini aklını uyuşturuyor ve kendi saçmalıklarına inandırıp onu kullanıyor" dedi.

İFTİRALARINI İSPAT ETMEYEN MÜJDERİ POZİSYONUNDA

Bozdağ açıklamasının devamında, 2Şu anda Sayın Kılıçdaroğlu iddialarını ispat edemeyen bir müfteri pozisyonundadır. Müfteri olmak istemiyorsanız, bu iddialarınızı ispat edin. Elinizde ne varsa bugünden tezi yok televizyonlara, gazetelere, savcılıklara verin ve Türk milletine de bunların hepsinin detaylarını açıklayın. Ben buna göre inandım siz de inanın ey Türk halkı diye o zaman çağrı yapın. Ama FETÖnün avukatlığıyla ana muhalefet liderliğini şu anda karıştırıyor. Ben karşımda FETÖnün avukatını değil de ana muhalefetin liderini görmek istiyorum. Umarım ki Kılıçdaroğlu ana muhalefetin lideri gibi davranır ve dürüst insanlar gibi elindeki her şeyi korur" dedi.

GAZETECİLER KILIÇDAROĞLU'NA SORSUN

ABakan Bozdağ, gazetecilere Kılıçdaroğlu'nun elinde varsa böyle büyük belgeleri kamuoyuna açıklaması için sormasını da isterken,"Şimdi hep hükümet açıklasın. Bizim elimizde senin iftiralarına dair hiç bir şey yok tam aksi biz bu darbeyi yaşamışız. Sen şimdi iftira ediyorsun elimde bilgi, belge, dosya var diyorsun. O zaman dürüst siyasetçiye düşen şey bunları kamuoyuna açıklamaktır. Ama şimdi açıklayın deyince de kaçıyor. Ben de gazeteci arkadaşlara diyorum ki 'sorun niye kaşıyorsun, niye açıklamıyorsun? Senin elini tutan mı var? Elinde böyle büyük belgeler varsa, bomba varsa kamuoyuna versen de kıyamet kopsa olmaz mı?' Onun için de siz de onu lütfen sıkıştırın. Sorularınızı sorun ve onlar bunu açıklasınlar" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-------------

-Bekir Bozdağ'ın açıklamaları

Haber-Kamera: Erhan GÖĞEM / KIRIKKALE

=================================================

Türel: ASMEK Antalya'nın en büyük okulu

ANTALYA Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, "2004 yılında kurulan ASMEK, eğitime verdiğimiz önemle o günlerden bugünlere büyüyerek geldi ve bugün 300 öğretmenimizle, 15 bine yakın kursiyerimizle Antalya'nın herhalde en büyük okulu oldu" dedi.

Kemer'de eski Devlet Hastanesi olarak kullanılan bina, Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenerek Antalya Sanat ve Meslek Eğitimi Kursları (ASMEK), Antalya Spor ve Fitness Merkezleri (ASFİM) ile anaokulunun bulunduğu tesise dönüştürüldü. Tek katlı binanın açılışı dolayısıyla tören düzenlendi. Törene, Kaymakam Mustafa Cihad Feslihan, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, eşi ASMEK kurucusu Ebru Türel ile siyasi parti temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı.

'BOŞ DURMASI ÜZMÜŞTÜ'

Törende konuşan Kaymakam Mustafa Cihad Feslihan, "Yaklaşık 1.5 yıl önce Kemer'de göreve başladığımda şu anda önünde bulunduğunuz binayı ziyaret ettiğimde, terk edilmiş bir bina görüntüsüyle karşılaşmıştım ve bu tesisin geçmişte Devlet Hastanesi olarak hizmet ettikten sonra atıl şekilde, boş şekilde durması gerçekten bizleri üzmüştü ve biz bu binanın güvenliğini sağlamakla iştigal ediyorduk. Ama sonrasında gerek Sağlık Müdürlüğümüz gerekse Antalya Büyükşehir Belediyemizin, sayın belediye başkanımızın verdiği destekle bu tesis yeniden hayat buldu. Sizlerin hizmetinize sunuldu. Sayın başkanımıza ve ekibine, Kemer'e böyle bir tesis kazandırdıkları için çok teşekkür ediyorum" dedi.

'DEMEK Kİ RAHATSIZ OLANLAR VAR'

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel de geçen cumartesi Kemer'e geldiğini ve ilçenin çehresini değiştirecek projeleri anlattığını hatırlattı. Başkan Türel, "Bir müjde daha vermek için buradayım. Antalya Büyükşehir Belediyesi artık hizmetleriyle beni bile şaşırtır hale geldi. Biz bu kadar çok hizmetin içinde birçok açılışı unutuyoruz, atlıyoruz. Bazıları da maalesef hasedinden çatlıyor. Onu da söylemek istiyorum. 'Yav nereden çıkıyor bu kadar açılış' diyorlar. 'Bu kadar açılış yapılacak hizmeti ne zaman yaptılar' diyorlar. Biz de diyoruz ki 'Çalış senin de olur.' Biz çalışıyoruz. Gayret ediyoruz. Yaptığımız hizmetlere hiçbir şey diyemiyorlar ama o kadar çok hizmetin üst üste açılmasından da demek ki rahatsız olanlar var. Varsın onlar rahatsız olsun, biz hizmetlerimizi yapmaya devam edeceğiz. Törenlerimize, temel atma törenlerimize, açılış törenlerimize devam edeceğiz" dedi.

'ANTALYA'NIN EN BÜYÜK OKULU OLDU'

Önceden 'Bir belediyenin eğitimle ilgili işi olur mu?' diye sorulduğunu kaydeden Başkan Türel, şöyle dedi: "Olmazdı, açıkçası belediyeler pek bu işlerle uğraşmazdı ama yeni Türkiye'de evet belediyeler de eğitimle ilgileniyor. 2004 yılında kurulan ASMEK, eğitime verdiğimiz önemle o günlerden bugünlere büyüyerek geldi ve bugün 300 öğretmenimizle, 15 bine yakın kursiyerimizle Antalya'nın herhalde en büyük okulu oldu. Biz ilk defa 2004 senesinde ASMEK için yola çıkıyorken, 'acaba bu işi nasıl organize edebiliriz' diye düşündük. Acaba özelleştirsek mi? Hizmet mi alsak? Ama gerçekten bu işlerde, bu konulara fevkalade yatkın, tabi mesleği icabı da endüstri mühendisi olan sevgili eşim dedi ki 'bu işi ben belediyedeki arkadaşlarla yaparım, yarı yarıya da mal ederim' dedi. Biz de 'hadi yap' dedik. İşte 'hadi yap' denilince yani her şey 'evet' denilince oluyor. 'Evet' dedik ve yola çıktık. Dolayısıyla işte şimdi Antalya'nın en büyük okulu olarak o gün attığımız bu filiz artık maşallah dal budak sardı meyve veriyor. Şimdi ise ilçelerimizde başlattığımız bu ASMEK kurslarımıza Kemer ile devam ediyoruz."

'359 VATANDAŞIMIZ KAYIT YAPTIRDI'

ASMEK'in bugüne kadar 166 bin kursiyer yetiştirdiğini ve yaygın eğitimde Türkiye 3'üncüsü olduğunu vurgulayan Başkan Türel, "Kemer'de bilgisayar sınıfı, dikiş atölyesi, el sanatları atölyesi, yabancı dil sınıfları olmak üzere 6 derslik ile 12 branşta 13 kurs açtık. 2 ayda 236 kadın 123 erkek olmak üzere Kemer ASMEK'e 359 vatandaşımız kayıt yaptırdı" dedi.

Açılış kurdelesinin kesilmesinin ardından törene katılanlar ASMEK binasını gezdi. Anaokulunda minik öğrencilerle sohbet eden Başkan Türel, ayrıca fitness salonunda da kısa süreli spor yaptı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------

Menderes Türel'in gelişi

Bedensel engelli vatandaşlardan detay

Kemer Kaymakamı Mustafa Cihad Feslihan konuşma

Protokol genel görüntü ve Başkan Türel'in sahneye çağrılması

Menderes Türel'in konuşması

Kurdelenin kesilmesi

Anaokulu öğrencilerinden Menderes Türel'e sınıf girişinde çiçek

Fitness salonuna geçiş kısa detay

Başkan Türel'in fitness salonunda kısa spordan detay

Ayrılış

HABER-KAMERA: Levent YENİGÜN/KEMER,

============================================

(ÖZEL) Kadın hırsızlık şebekesi önce güvenlik kamerasına sonra polise yakalandı

Sakarya'da geçen hafta iki evde yaşanan son hırsızlık olayından sonra harekete geçen Asayiş Şube Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri hırsızlık şüphelisi 3 kadını yakaladı. Polise yakalanacaklarını anlayan kadınlar çaldıkları para ve altınları apartman köşesine attı.

Bahçelievler Mahallesinde iki evde yaşanan hırsızlığın ardından harekete geçen Sakarya Asayiş Şube Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri çevredeki güvenlik kameralarını incelemeye aldı. Güvenlik kamerası görüntülerinden yola çıkan polis ekipleri hırsızlık şüphelisi üç kadının kimliğini tespit ederek yakalamak için çalışma başlattı. Çalışmalarını sürdüren ekipler üç kadını fark ederek kimlik kontrolü yapmak istedi. Polise yakalanacaklarını anlayan kadınlar hızlıca binanın diğer tarafına geçerek bir evden çaldıkları 750 Euro, kolye ve yüzük gibi ziynet eşyalarını apartman köşesine attı. Hırsızlık şüphelisi kadınların yanına gelen polis, kadınların attığı para ve altınları aldı. O anlar güvenlik kamerasına da yansıdı. Gözaltına alınan Nejla T. Semra G. ve Emine K. polis merkezindeki işlemlerin ardından adliyeye sevk edildi. Çıkarıldıkları mahkemede tutuklanan kadınlar cezaevine gönderildi.

Görüntü dökümü

---------------

GÜVENLİK KAMERASI GÖRÜNTÜLERİ

-Üç Kadını sokakta yürümeleri

-Güvenlik kamerasının farkında olan kadınların yüzlerini kapatmaları

-Kadınların para ve altınları apartman köşesine atmaları

-Sivil polislerin kadınların yanına gelmeleri

-Kadınların attığı para ve altınları polisin bulması

AKTÜEL KAMERA GÖRÜNTÜLERİ

-Kadınların polis merkezinden çıkışı

-Sivil polis otosuna alınmaları

-Genel ve detay görüntüler

-Fotoğraf

Haber- Zeki GÜNAL/

=======================================

Edirne FETÖ davasında 22 askere 3'er kez müebbet istendi

EDİRNE'de 15 Temmuz darbe girişimi gecesinde rol aldığı iddiasıyla haklarında soruşturma açılan ve aralarında ordudan ihraç edilen 54'ncü Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Hidayet Arı'nın da bulunduğu 8'i tutuklu 22 askerin soruşturması tamamlandı. Edirne Cumhuriyet Savcısı Eşref Çağdaş Bal tarafından hazırlanan 229 sayfalık iddianamede, sanıklar hakkında 'anayasal düzeni, meclis ve hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçlamasıyla 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi.

15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili edirne'de askerlere yönelik iddianame Edirne 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Edirne Cumhuriyet Savcısı Eşref Çağdaş Bal tarafından hazırlanan 229 sayfalık iddianamede, aralarında ordudan ihraç edilen 54'ncü Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Hidayet Arı'nın da bulunduğu 8'i tutuklu 22 asker hakkında 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istendi. İddianamede sanık Hidayet Arı'nın yanı sıra subay ve astsubay rütbelerindeki Ekrem Tekinarslan, İsmet Sezgin, Kağan Kaya, Ramazan Altun, Ali Soylu, Bülent Yılancı, Ali Koç, Ayhan Atasoy, Ercan Çırak, Furkan Avcı, Harun Kiraz, İlkan Pekcur, Mehmet Sağlık, Mustafa Gençay, Oğuz Özcan, Oğuzhan Çevik, Özhan Yurdugüzel, Sinan Çamur, Şeref Karataş, Tahsin Arda Karabiber ve Zafer Dağdeviren yer aldı.

3'ER KEZ ÖMÜR BOYU HAPİS TALEBİ

Edirne 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede ordudan ihraç edilen Tuğgeneral Hidayet Arı'nın da aralarında bulunduğu 8'i tutuklu 22 asker için 'Anayasal düzeni yıkmaya teşebbüs, Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ve Yasama Organını ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs, silahlı terör örgütü üyesi olmak, bazı sanıklar hakkında da 'örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek' suçlarından 3'er kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istendi. İddianamede sanıklar için örgüt üyeliğinden 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası ve verilecek cezaların yarı oranında da arttırılması talep edildi.

MAHREM YAPI VURGUSU

İddianamenin giriş bölümünde, 15 Temmuz gecesi meydana gelen darbe girişimine yönelik ülke genelinde yaşanan olaylarla eş zamanlı olarak, Edirne'de gerçekleşen eylemlerin irtibatlandırıldığı belirtildi. Ayrıca Edirne'de yaşanan olayların 'asıl merkez ve odak' noktasının Tugay Karargahı olduğu ifade edilerek, 7 aylık sürede FETÖ/PDY yapılanmasının en 'mahrem' unsurlarından olan, askeri yapılanması hücre tipi örgütlenmenin tüm unsurlarının ortaya konarak tespit edildiği ifade edildi.

Haber: Engin ÖZMEN/EDİRNE, -

===========================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Menderes Türel Suriye Kula Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

Survivor Berna elendi mi? Survivor'da dün akşam kim elendi? 25 NİSAN YEMEKTEYİZ YENİ BÖLÜM FRAGMANI #128105 Yemekteyiz 594. Bölüm fragmanı yayınlandı mı? Survivor'da elenen kim oldu? 24 Nisan Survivor'da adaya kim veda etti? 24 NİSAN BİM AKTÜEL ÜRÜNLER KATALOĞU! Bu hafta BİM'de neler var, hangi ürünler geldi? Şevket Çoruh Arka Sokaklar'a geri mi döndü? Arka Sokaklar yeni bölüm fragmanı yayınlandı mı? 25 NİSAN YEMEKTEYİZ CANLI İZLE | Yemekteyiz'de bugün kim yarışacak? Yemekteyiz hangi kanalda, saat kaçta? Gelinim Mutfakta CANLI YAYIN | 25 NİSAN GELİNİM MUTFAKTA PUAN DURUMU! Gelinim Mutfakta yeni bölüm İZLE! 25 NİSAN TV YAYIN AKIŞI | Bugün hangi diziler var? Kanal D, Star TV, TRT1, ATV, TV8, Show TV, NOW TV Toz taşınımı nedir, zararları neler? Çöl tozu hangi illeri etkileyecek? Toz taşınımı neden olur? Bugün okullar tatil mi? 25 Nisan Perşembe okul var mı, resmi tatil mi? Bugün ders var mı, işlenecek mi? MÜGE ANLI CANLI İZLE! 25 Nisan Müge Anlı Canlı İzleme Linki! Müge Anlı son bölüm neler oldu? Ankara'da toz taşınımı ne zaman bitecek? #127781 Toz taşınımı nedir, zararları neler? Bugün hava nasıl olacak? #127781 Meteoroloji'den toz taşınımı uyarısı! Toz taşınımı hangi illerde görülecek, ne zaman bitecek? Okulların Kapanmasına Kaç Gün Kaldı (SAYAÇ)? 25 Nisan Okullar ne zaman, hangi tarihte kapanacak? Dün gece deprem oldu mu? İzmir'de, İstanbul'da, Ankara'da deprem mi oldu? 25 Nisan dün gece deprem mi oldu?
title