Haberler

Dha Yurt Bülteni-4

1)MUSTAFA ŞENTOP: TREN KAZASIYLA İLGİLİ SORUŞTURMA TİTİZLİKLE SÜRÜYORTBMM Başkan Vekili ve Ak Parti Tekirdağ Milletvekili Mustafa Şentop, Tekirdağ'daki tren kazasıyla ilgili soruşturmanın titizlikle sürdüğünü belirterek, "Bu konuda herhangi bir kusur ve bir yanlış ortaya çıkarsa...

1)MUSTAFA ŞENTOP: TREN KAZASIYLA İLGİLİ SORUŞTURMA TİTİZLİKLE SÜRÜYOR

TBMM Başkan Vekili ve Ak Parti Tekirdağ Milletvekili  Mustafa Şentop, Tekirdağ'daki tren kazasıyla ilgili soruşturmanın titizlikle sürdüğünü belirterek, "Bu konuda herhangi bir kusur ve bir yanlış ortaya çıkarsa gerekenin yapılacağından kimsenin şüphesi olmasın" dedi.Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde Alışveriş Fuarı'nın açılışına katılan TBMM Başkan Vekili ve Ak Parti Tekirdağ Milletvekili Mustafa Şentop, 8 Temmuz'da meydana gelen ve 24 kişinin öldüğü 340 kişinin de yaralandığı tren kazasıyla ilgili titiz bir çalışmanın sürdürüldüğünü söyledi. Şentop, CHP ve İyi Parti'nin konuya ilişkin verdikleri araştırma önergelerine de değinerek, şunları söyledi:

"Bu konuda milletimiz müsterih olsun, tren kazasıyla ilgili gelişmeleri hem adli bakımdan hem de yapılan soruşturmayı ilk günden itibaren yakından takip ediyoruz. Bu konuda herhangi bir kusur ve bir yanlış ortaya çıkarsa gerekenin yapılacağından kimsenin şüphesi olmasın. Bazı milletvekillerimiz yeni, araştırma önerisi ya da grup önerisi nedir bunu bilmeyebilirler. Bazı vekillerimiz eski olduğu halde  bilmeyebilir. Bir gün önce İYİ Parti bir gün sonra da Cumhuriyet Halk Partisi bu konuyla ilgili tren kazasıyla ilgili vermiş oldukları araştırma önergelerinin öne çekilmesiyle ilgili parti grup önerisi verdiler. Meclis'te yapılan görüşme, tren kazasıyla ilgili bir araştırma önergesi görüşmesi değil. Bu araştırma önergesinin sırasıyla ilgili bir görüşmeydi. İYİ Parti'nin de Cumhuriyet Halk Partisi'nin de önergesi bu. Ben size, bu anlamdaki istismarı ifade etmek için süreci söyleyeyim. Diyelim ki, bu kabul edilmiş olsaydı önerge kabul edilmiş olacaktı. Cumhuriyet Halk Partisi'nin önergesi çarşamba günü verildi. Meclis ise bir gündem belirlemiş, o gündem mevcut görüşülerek biraz uzatılmış. Başka gündem yok. Meclis 1 Temmuz itibarıyla Anayasa gereği tatile giriyor. Dolayısıyla, araştırma ile ilgili önerge öne alınsaydı bile arkasından bir araştırma önergesi görüşmesi yapılması gerekecekti. Oda kabul edilirse araştırma komisyonu kurulacaktı. Tüm bunların meclis tatile girdikten sonra gerçekleşmesinin mümkün olmadığını bu grup önerisini veren İYİ Partili arkadaşlardan bilenler var Cumhuriyet Halk Partisi'nden bilenler var."

'BU ACI ORTAK ACIDIR'

Yaşanan kazanın ortak acı olduğunu  söyleyen Şentop, "Burada yapılmak istenilen ki, bu milletimizin ortak acısıdır. Bu acıları istismar etmektir. Şuanda onunla ilgili adli soruşturma devam ediyor. Bu konuyla ilgili 6 savcımız görevlendirildi ve idari soruşturma da sürdürülüyor. Bazı bulgular var, bazı konuların daha da derinleştirilmesi gerekiyor. Bununla ilgili şuanda bizim açıklama yapmamız mümkün değil. Bir şeyi daha ifade etmek isterim. Anayasamızda çok açık bir hüküm var. Yürütülmekte olan soruşturma ve kovuşturma aşamasındaki konularla ilgili mecliste araştırma önergesini bir kenara bırakalım, söz talep edilip konuşma bile yapılamaz diyor. Anayasa'da böyle bir hüküm de var. Dolayısıyla bu sadece tribünlere yönelik bir harekettir. Biz bunu bildiğimiz için, bunlar da bunu bildiği için aslında yapılan şey bir yanlışın bir su istimalin önlenmesiydi. Bu konuda milletimiz müsterih olsun, tren kazasıyla ilgili gelişmeleri hem adli bakımdan hem de yapılan soruşturmayı ilk günden itibaren yakından takip ediyoruz. Bu konuda herhangi bir kusur ve bir yanlış ortaya çıkarsa gerekenin yapılacağından kimsenin şüphesi olmasın" dedi.

Görüntü Dökümü

----------------------

-Fuar açılışı

-Şentop'un açıklaması

-Kortejden detaylar

-Fuarın gezilmesi

Detaylar

Haber-Kamera: Mehmet YİRUN/ÇORLU(Tekirdağ), -

==========================================================

(ÖZEL)

2)MUSUL'UN BİR YANINDA ENKAZ, BİR YANINDA RENKLİ GECE HAYATI

IRAK'ın başkent Bağdat sonraki en büyük kenti olan ve 4 yıllık terör örgütü DEAŞ işgalinin ardından 9 Temmuz 2017 tarihinde kurtarılan Musul kentinin büyük bölümü, çatışmalarda yıkılırken, tarihi eserlerin çoğu dinamitlerle patlatıldı. Musul'un kurtarılması operasyonu sırasında en büyük çatışmaların çıktığı eski Musul bölgesi, harabeye dönerken, yıkılan ve tahrip olan binaların enkazı ise yerinde duruyor. Kentin DEAŞ'tan kurtarılmasının ardından, 2013'te göç etmek zorunda kalan çok sayıda Musullu evine dönerken, şehirde hayat canlanmaya başladı. Eski Musul bölgesindeki enkazlar, DEAŞ terörü ile çatışmaların izlerini ortaya koyarken, şehrin diğer yerlerinde ise renkli gece hayatının yaşandığı gözlendi.

Irak'ın en büyük 2'nci şehri olan, 3 milyon 600 bin nüfusa sahip Musul kenti, 10 Haziran 2014 tarihinde terör örgütü DEAŞ tarafından işgal edildi. İşgalin ardından 100 binlerce Musullu, göç ederken, kente giren yaklaşık 1500 DEAŞ'lı terörist de Ninova Operasyonlar Komutanlığı, havalimanı, valilik ve şehirdeki tüm kritik noktaları ele geçirdi. Şehrin kontrolünü sağladıktan sonraki ilk 3 ay Musullulara yardım dağıtan ve taraftar toplamaya çalışan DEAŞ'lılar, daha sonra gerçek yüzünü gösterdi. Musul'da katı kurallar uygulayan DEAŞ'lı teröristler, kadınların renkli kıyafet giymesini, yanlarında erkek olmadan sokağa çıkmasını, sigara kullanılmasını ve müzik dinlenmesini yasakladı. Yasaklara uymayanlara ağır cezalar uygulayan teröristler, Musul'da hüküm sürdüğü 4 yıl boyunca binlerce kişiyi farklı sebeplerle öldürdü. Eşcinsel olduklarından şüphelendikleri kişileri yüksek binalardan atan DEAŞ'lılar, kentteki güçlerini artırmak için çok sayıda yabancı savaşçıyı Musul'a getirdi. DEAŞ işgali altında bulunduğu dönemde dış dünyadan soyutlanmış olarak yaşayan Musullular, uzun süre elektrik, su, akaryakıt, gıda ve ilaç sıkıntısı çekti. Musul'un kurtarılması için 2016 yılının başından itibaren operasyon hazırlıkları yapılırken, bu sürede terör örgütü DEAŞ da savaş için Suriye'den silah ve militan takviye etti. Şehirde durumun gittikçe kötüleştiği 17 Ekim 2016 tarihinde, Irak Başbakanı Haydar El Abadi, 'Musul'un kurtarılması operasyonu'nun başladığını açıkladı. Koalisyon güçlerinin havadan destek verdiği operasyona Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKBY) bağlı peşmerge güçleri, Irak ordusu, Haşdi Şabi unsurları ve federal polis güçleri katıldı. Kentin çevresindeki ilçe ve yerleşim yerlerinden başlatılan operasyonla Musul, 9 Temmuz 2017 tarihinde DEAŞ işgalinden kurtarıldı.

ESKİ MUSUL HARABEYE DÖNDÜ

Terör örgütü DEAŞ işgali altında geçen 4 yıl ile sonrasında yapılan operasyon sırasında Musul, 'harabe kent'e döndü. Terör örgütünün en son sıkıştığı ve en büyük savaşın çıktığı tarihi eski Musul bölgesi ise çatışmalar ve bombardımanlar nedeniyle tamamen yıkıldı. Dicle Nehri kenarından başlayıp, tarihi kentin içine kadar olan yerde ev ve iş yerlerinin tamamı yıkılırken, kesif kokunun alındığı bölgede halen enkaz altlarında çok sayıda ceset olduğu tahmin ediliyor. Bölgede hala terör örgütü DEAŞ mensuplarının cesetlerine rastlanırken, yıkıntılar arasında da çok sayıda el yapımı patlayıcı görülüyor. DEAŞ'lı teröristlerin birbirine tünellerle bağladığı ve tonlarca bomba tuzakladığı harabe evlerde patlayıcı madde araması yapan askerler, teröristlere ait çürümüş cesetlere rastladıklarını söyledi. DEAŞ'lıların tarihi evlerde saklanmak için çok sayıda tünel ve sığınak yaptığını söyleyen güvenlik güçleri, yıkılan yerlerin çoğunun hala patlayıcı maddelerden temizlenemediğini kaydetti.

ŞEHİRDE GÜVENLİK SAĞLANDI, HAYAT NORMALE DÖNDÜ

Harabe evleriyle terk edilmiş kenti andıran eski Musul'un aksine şehrin diğer bölgelerinde hayat normale dönmeye başladı. Terör örgütü DEAŞ'ın kontrolü kaybetmesinin ardından Irak ordusu, federal polis güçleri ve Haşdi Şabi unsurlarının kontrolü ele aldığı şehirde, yollar temizlenerek yeniden trafiğe açıldı. Şehrin birçok yerinde sürücüler, araçlarıyla yıkık binaların yanından geçen yollarda giderken, işgalin ardından kentten göç eden sivillerin büyük kısmı da Musul'a dönmeye devam ediyor.

HZ. YUNUS TÜRBESİ ENKAZ HALİNDE

Terör örgütü DEAŞ'ın, Musul'u işgal ettikten sonra patlattığı tarihi Hz. Yunus Türbesi'nin enkazı ise duruyor. Tarihi yapı olduğu için etrafı kapatılan türbeye girişe izin verilmezken, türbenin onarım sonrası ziyarete açılacağı öğrenildi. Musul'un en kalabalık çarşısı olarak bilinen ve patlatılan türbenin etrafında yer alan Nebi Yunus Pazarı da yeniden hareketlenmeye başladı. Sabah saatlerinde pazara gelenler, eski günlerdeki gibi alışverişlerini yaparak, buradaki kahvelerde zaman geçiriyor. Olumsuzluk olmaması için geniş güvenlik önlemlerinin alındığı pazar çevresinde yerel polisler görev yapıyor. Musul ticaretinin büyük oranda yapıldığı pazarda, işgal döneminde yasaklanan tütün ürünleri de tezgahlarda yerini almaya başladı. Nebi Yunus Pazarı'nın çevresinde güvenliği sağlayan polis memuru Ali Fesih Beyadi, Musul'un artık güvenli bir yer olduğunu belirterek, "Nebi Yunus'un mezarı burada. Biz buradayız ve hiçbir sorun yok. DEAŞ artık burada kalmadı. Çarşı sürekli kalabalık ama herhangi bir sorun yoktur" dedi.

Nebi Yunus Pazarı'nın çevresinde görev yapan trafik polisi Muvaffad Ali Ekber ise bölgelerinde durumun sakin olduğunu kaydederek, şunları söyledi:

"Ordu, polis ve Haşdi Şabi güçleri buradadır. Bir problemimiz yok. Bölgemiz gayet emniyetlidir. DEAŞ tamamen bitti. Emniyetimiz tamdır. Halkımız da bir şey gördüğü zaman bize bildiriyor. İnsanlar işlerinde, güçlerindedir. Gece geç saatlere kadar da pazar devam ediyor. Allah'tan böyle kalmasını istiyoruz. Musul dışında olanların da geri dönmesini temenni ediyoruz."

ARTIK KAHVELER AÇIK, NARGİLE SERBEST

Nebi Yunus Pazarı'nda alışveriş yapan Musullular, yorgunluklarını da aynı pazardaki kahvelerde oturarak atıyor. Terör örgütü DEAŞ mensuplarının 'Haram' diyerek, kapattığı kahveler açılırken, yasaklanan nargile de pazarda yeniden vitrinlere çıkarıldı. Pazardaki kahvelerde çay ve nargile içip, sohbet eden Musullular, eski günlerde çok zulüm gördüklerini belirterek, bir daha huzurlarının bozulmasını istemediklerini söyledi.

Kahvede nargile için Faraç Hasan, "DEAŞ gittikten sonra çok rahatladık. DEAŞ zamanında çok kötü zamanlar geçirdik. Bir daha o günlere dönmek istemiyoruz. Nargile içmemize bile izin vermiyorlardı. O zamanlarla şimdi arasında çok fark var. Şu anda istediğimiz gibi yaşıyoruz. İnşallah bir daha o günlere dönmeyiz" diye konuştu.

Çarşıda alışveriş yapan Abdülcebber Cömert de DEAŞ işgali altındayken, durumlarının çok kötü olduğunu belirterek, "Artık Musul emin bir şehir ve rahatız. Şu anda bir sıkıntı yok. Emniyet durumu çok iyidir. Nereye istersek gidebiliyoruz. Telafer, Kerkük ve Bağdat'a rahatlıkla gidebiliyoruz. Pazar da alışveriş de çok güzeldir. Türkiye Cumhuriyeti'nden Allah razı olsun. Bize, Türkmenlere ve Irak'a çok yardımcı oldular. Ne kadar teşekkür etsek azdır. Türk şirketleri bize yardımcı olsun. İnsanlar bir an önce evlerine dönsün" dedi.

ULAŞIM ÇELİK KÖPRÜLERLE SAĞLANIYOR

Musul'un kurtarılması operasyonu öncesi şehri ikiye ayıran Dicle Nehri üzerinden geçen 6 köprü de DEAŞ'lı teröristler tarafından patlayıcılarla kullanılamaz hale getirildi. Operasyon düzenleyen birliklerin şehir merkezine girişini engellemek amacıyla köprüleri patlatan DEAŞ'lılar, köprü çıkışlarına da tonlarca patlayıcı yerleştirdi. Operasyon sırasında çatışarak, şehir merkezine giren askeri birlikler, inşa edilen metal köprüleri kullanıp, kente ulaşırken, şehrin ulaşımı ise halen bu köprülerle sağlanıyor. Musul trafiğinin can damarını oluşturan köprülerin başında Irak ordusunun kontrol noktaları bulunurken, tahrip edilen köprüler onarılana kadar bu metal köprülerin kullanılacağı öğrenildi.

TÜRK ATABEYİ'NİN YAPTIRDIĞI CAMİ DE PATLATILMIŞ

Musul'u işgal ettikten sonra tarihi eserlerin neredeyse tamamını imha eden DEAŞ'lı teröristler, 1172 yılında Türk Atabeyi Nureddin Zengi tarafından yapılan ve eğik minaresiyle Musul'un simgesi haline gelen Ulu Camii'ni de patlatmıştı. Ulu Camii'nin Musul operasyonu sırasında koalisyon uçaklarıyla vurulduğunu açıklayan DEAŞ'ın bu iddiası da Irak ordusunca yayınlanan görüntülerle çürütülmüştü. Çevresindeki yapılar ve eğik minaresiyle tamamen tahrip olan caminin etrafı tellerle çevrilirken, yetkililer de Musul'un simgesi olan eğik minarenin bir daha yapılamayacak ölçüde zarar gördüğünü söyledi.

Türkmeneli Partisi Başkanı Riyad Muhsin, terör örgütü DEAŞ'ın, eski Musul'u bitik hale getirdiğini belirterek, "Musul'un altyapısını patlatmışlar. Patlamayan yerleri de uçaklar vurdu. IŞID gecenin bir saatinde bu cami ve minareyi bombaladı ve Irak ordusunun bunu yaptığını iddia etti. Irak ordusu görüntü yayınladı ve bu iddiayı yalanladı. Türkiye ve Türk halkı, bu tarihi yerleri yapmak için bize yardımcı olsun. Bu cami bizim tarihimize aittir. Türk komutan Nureddin Zengi 1000 yıl önce bu camiyi yapmış. Tarih ve Türk dünyasının düşmanı olan insanlar, bu camiyi patlatıp, tarihimizi mahvetmek istediler; ama yeniden yapılma şansı var. Millet buraya dönmedi; çünkü elektrik ve su yok. İnşallah, önümüzdeki günlerde her şey tamamlanacak" diye konuştu.

BİR YANDA ENKAZ BİR YANDA RENKLİ GECE HAYATI

Terör örgütü DEAŞ'ın hüküm sürdüğü dönemde evlerine kapanan ve sosyal faaliyetleri olmayan Musullular, şimdi geçmiş günlerin acısını çıkarıyor. Kentin bir yanında savaşın izlerinin olduğu harabe şehir görüntüsü dikkat çekerken, diğer yanında ise renkli gece hayatı göze çarpıyor. DEAŞ sonrası Musul'da caddeler ve iş yerleri, rengarenk ışıklarla donatılırken, kentte yeni alışveriş merkezleri de faaliyete alınmaya başlandı. DEAŞ döneminde müziğin yasak olduğu şehirde şimdi ise yeni açılan iş yerleri yabancı müziklerle tanıtım yapıyor. 4 yıl boyunca sadece temel gereksinimlerini karşılayan ve akşamları da zorunlu olmadıkça sokağa çıkmaları yasaklanan Musullular, şimdilerde ise geç saatlere kadar gezerek, eğlence mekanlarını dolduruyor. Tek başına sokağa çıkmaları yasaklanan ve çarşaf giymeleri zorunlu olan Musullu kadınlar da artık geç saatlere kadar alışveriş merkezlerinde ve eğlence mekanlarında kalabiliyor. DEAŞ'tan sonra yeni açılan alışveriş merkezlerinde çalışmaya da başlayan kadınlar, 4 yıldan sonra sosyal hayata adapte olmaya çalışıyor.

18 MİLYON DOLARLIK EĞLENCE MERKEZİ

Savaşın izlerinin her alanda görüldüğü Musul'un orman bölgesinde bazı iş insanlarınca 18 milyon dolar harcanarak, yapılan eğlence merkezi de gece geç saatlere kadar Musullular için açık tutuluyor. 4 yıllık DEAŞ esaretini unutmak isteyen Musullular, Dicle Nehri kenarında yapılan, renkli ışıklı eğlence merkezinde gönüllerince eğlenip, geçmiş günlerin acısını çıkarıyor. Orman bölgesine araçlarıyla gelen aileler, Dicle Nehri üzerinde kurulan yüzen platformla eğlence merkezine gidiyor. Buradaki parklarda oturan ve eğlenen Musullular, yat kiralayarak, Dicle Nehri üzerinde de geziyor. Çocuklarıyla eğlence merkezine gelenler, geç saatlere kadar burada eğlenip, yorgunluk atıyor.

Ailesiyle beraber eğlence merkezine gelen Necef Aziz, "Cezire Adası'nda dolaşıyoruz. Gece yarısı olmasına rağmen çok güvenli ve hayat çok güzel gidiyor. İnsanlar burada dolaşıyor ve eğleniyorlar. Musul'da artık hiçbir problem yok. Burada çok zulüm vardı. DEAŞ zamanı çok kötüydü ve haraptı. Şimdi çok güzel oldu. Artık eski günlere dönmek istemiyoruz" dedi.

Musul'un daha önce çok karışık olduğunu kaydeden Ali Bayati ise "Şimdi çok güzel oldu. İnsanlar dışarıda. Eskiden insanları dışarıda göremezdiniz. Şimdi her şey düzeldi. Herkes işine gidiyor, geliyor ve rahat. Televizyonlarda çok söylemiyorlardı; ama çok kötüydü. Millet dışarı çıkamazdı, gezemezdi. Her şeye karışıyorlardı. Elbisemize bile karışıyorlardı. Bizi çok sıkıyorlardı. Şimdi çok düzeldi. Askerlere çok teşekkür ederim. Askerler girdikten sonra her şey düzeldi ve artık korku yok. DEAŞ zamanı korku vardı. Onlar girdikten sonra herkes belli oldu. Şimdi korku yok" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

Musul'un caddelerinden görüntü

Yıkılan binalar

Trafikte seyreden araçlar

Nebi Yunus pazarında Polis Memuru Ali Fesih Beyadi ile röportaj

Pazardan görüntüler

Pazarda gezen Musullular

Trafik Polisi Muvaffad Ali Ekber ile röportaj

Musul çarşısında gezenler

Alışveriş yapanlar

Kahvehanelerde oturanlar

Nargile içen Farac Hasan ile röportaj

Tezgahlardan görüntü

Alışveriş yapan Abdülcebbar Cömert ile röportaj

DEAŞ'ın patlattığı Hazreti Yunus Türbesi

Yıkılan türbeden detay görüntüler

Yıkılan Eski Musul bölgesi

Harabe olmuş binalar

Yıkılan köprü

Demir köprüden görüntüler

Savaşta yıkılan binalar

Harabe haline gelmiş sokaklar

Bir askerin yıkılan ev ve binalarda patlayıcı araması

DEAŞ'lıların saklandığı sığınaklar

Bombalanarak yıkılan banka binası ve ibadethaneler

DEAŞ'ın patlattığı tarihi Ulu Cami

Türkmeneli Partisi Başkanı Riyad Muhsin ile röportaj

Musul caddelerinden gece görüntüsü

Bir alışveriş merkezinden görüntü

Yabancı müzik eşliğinde alışveriş yapanlar

Eğlence merkezinde eğlenenler

Renkli ışıklarla donatılmış eğlence merkezi

Eğlence merkezindeki Necef Aziz ile röportau

Kafelerde oturup nargile içenler

Musullu Ali Bayati ile röportaj

Eğlence merkezinden görüntüler

Musullularla röportajlar

Haber - Kamera: Felat BOZARSLAN/MUSUL, -

=============================================

3)KAYALIKLARDAN DÜŞEN KİŞİYİ AFAD KURTARDI

ADANA'da kayalıklardan düşerek yaralanan Mehmet Çetinkaya (46), Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) ekipleri tarafından mahsur kaldığı yerden kurtarıldı. Olay, geçen cumartesi günü Karaisalı ilçesindeki Barak Dağı'nda meydana geldi. Adana Büyükşehir Belediyesi'nde Çevre Koruma Daire Başkanlığı'nda görevli Mehmet Çetinkaya, yıllık izninde gezi için gittiği kayalık bölgede düşerek ağır yaralandı. Vücudunda kırıklar oluşan Çetinkaya'yı yakınları düştüğü yerden çıkaramayınca jandarmaya haber verdi. Bunun üzerine bölgeye jandarma ve AFAD ekipleri sevk edildi.  AFAD ekipleri, zor arazi şartlarına karşın yaralı Mehmet Çetinkaya'ya ulaştı. Bulunduğu yerden çıkarılan Çetinkaya, bölgeye çağrılan askeri helikoptere sedye ile taşındı. Mehmet Çetintkaya, Balcalı Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı.

Görüntü Dökümü

--------------------------

Yaralı Mehmet Çetinkaya'nın yukarı çekilmesi

Sedyede müdahale edilmesi

Asker ve AFAD ekipleri tarafından helikoptere taşınması

SÜRE: 05'03"  BOYUT: 565 MB

Haber: Murat KİBRİTOĞLU -Kamera: ADANA,

====================================================

4)40 KİLOLUK CEREN, 23 DAKİKADA 255 ÇÖP ŞİŞ YEDİ

ANTALYA'da üniversiteli Ceren Yılmaz (21), bir et restoranının düzenlediği yarışmada 23 dakikada 255 çöp şiş, 3 bardak ayran, 2 bardak su, 1 tabak salata, 1 lavaş ekmek yedi. Yarışma sonrası 40 kilodan 47 kiloya ulaşan Yılmaz, 5 bin 500 TL değerinde cep telefonu, çeyrek altın ve 5 ay boyunca restoranda ücretsiz yemek yeme hakkı kazandı.

Antalya'da et restoranı sahibi İlyas Demir (28), işletmeye ilgiyi artırmak için yarışma düzenlemeye karar verdi. 45 dakikada 200 çöp şiş yiyebilen kadın müşterisine 5 bin 500 TL değerinde bir cep telefonu, çeyrek altın ve 4 ay boyunca restoranda ücretsiz yeme hakkı vereceğini duyuran Demir, beklediğinden fazla ilgiyle karşılaştı. Demir, erkeklerden gelen talep üzerine aynı hediyeleri 301 çöp şiş yiyen erkek müşterisi için de vereceğini duyurdu.

40 KG'LIK CEREN 4 KİLO ET YEDİ

Üniversite öğrencisi Ceren Yılmaz da yarışmaya katılmak için restorana geldi. Minyon yapısı nedeniyle 200 çöp şiş yiyemeyeceği düşünülen Yılmaz, tartıya çıkarılarak kilosuna bakıldı. 40 kilogram gelen Yılmaz'ın hiç şansı olmadığını düşünen restoran sahibi İlyas Demir, "200 şişi yersen sana 4 ay değil, 5 ay boyunca ücretsiz yeme hakkı vereceğim" dedi. Ardından çöp şişler Yılmaz'a ikram edildi. 23 dakikada 255 çöp şiş, 3 bardak ayran, 2 bardak su, 1 tabak salata, 1 lavaş ekmek yiyen ve çay içen Ceren Yılmaz, hediyelerin sahibi oldu. 4 kilogramlık kuzu etinden yapılan çöp şişleri yiyen Ceren, tartıya çıktığında 47 kilogram olduğunu gördü.

'MİDEM ÇATLAR MI DİYE ÇOK KORKTUM'

Yarışmaya katılmak istediğini, anlatınca yakınlarının dahi bu işi yapamayacağını söylediğini kaydeden Yılmaz, kendisinden emin olduğunu belirtti. Yemek yemeyi çok sevdiğini ve insanın sevdiği şeylerde başarılı olabileceğini aktaran Yılmaz, "Herkes 'yapamazsın' dedi. Ama ben kendime güveniyordum, başardım. Şişler önüme konulduğunda hiçbir şeyi hatırlamıyorum. Midem çatlar mı diye çok korkmuştum" dedi.

'KAFASINI ÇÖP ŞİŞLERE GÖMDÜĞÜNÜ GÖRDÜM'

Ceren Yılmaz'a dair tüm tahminlerinin alt üst olduğunu ve çok yanıldığını aktaran restoran sahibi İlyas Demir ise, "İlk çöp şişi eline alır almaz kafasını gömdüğünü gördüm. Sanki hiç yemek yememiş gibiydi. O an anladım hepsini yiyeceğini. 40 kilogramlık bir arkadaşımız, tartıya çıktığında 7 kilo aldığını gördük" dedi. İlyas Demir, yarışmanın büyük ilgi çektiğini belirterek, işlerinin yüzde 70 oranında arttığını söyledi.

Kadınlarda 350, erkeklerde 400 çöp şiş yiyebilene ise 3 tekerli kapalı kasa elektrikli motosiklet vereceğini de duyuran Demir, Antalya dışından çok sayıda misafirinin yarışmaya katılmak için yola çıktığını söyledi.

Görüntü Dökümü

-------------------

Çöp şişlerin ızgarada görüntüsü

Çöp şişleri yiyen kadının gelişi

Hediyelerin kadına verilmesi

Çöp şişlerin masaya getirilmesi

RÖP 1:  Ceren Yılmaz

RÖP 2: İlyas Demir

Detaylar

722 MB - 6 Dakika  /// HD

Haber: Alparslan ÇINAR-Kamera: Emrah GÜL/ANTALYA,

========================================================

5)'PAYLAŞMAYA ENGEL YOK' PROJESİYLE HAYATIN İÇİNE GİRDİLER

TEKİRDAĞ'ın merkez Süleymanpaşa Belediyesi'nin 'Paylaşmaya Engel Yok' sloganıyla başlattığı proje kapsamında down sendromlu ve zihinsel engelli gençler belediyeye ait çay bahçelerinde çalışıyor. Büyük heyecanla müşterilerin masalarına koşturan engelli gençler, hem sosyalleşiyor hem de ev bütçesine katkı sağlıyor. Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat, "Aslında bu bir örnek proje olsun, her vatandaşımızın bu topluma ait her bir bireyin iş yapabilir olduğunu gösteriyoruz. Onlar sosyalleşiyor, bir taraftan da  iş sahibi oluyorlar" dedi.

Süleymanpaşa Belediyesi'nin, 'Paylaşmaya Engel Yok' sloganıyla başlattığı proje sayesinde, zihinsel engelli ve down sendromlu çocukları hayata dahil etmek adına belediyeye ait çay bahçesinde verilen işlerde çalışmaya başladı. Engellilerin hem kazanç elde etmesi hem de topluma kazandırılması amacıyla yapılan uygulama kapsamında 5 engelli çocuk, belediyeye ait Mutlukent Çay Bahçesi'nde istihdam edildi. Büyük heyecanla müşterilerin masalarına koşturan engelli gençler, hem sosyalleşiyor hem de ev bütçesine katkı sağlıyor.

Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat, projenin önemli olduğunu belirterek, "Öyle olduğunu düşünüyoruz. Bizim 5 kardeşimiz bizimle beraber, Süleymanpaşa Belediyesinin Mutlukent Çaybahçelerinde çalışıyorlar. Onlar buranın temizliğinden, çay ikramından sorumlu ve vatandaşlarımız onlardan çok mutlu. Aslında bu bir örnek proje olsun, her vatandaşımızın bu topluma ait her bir bireyin iş yapabilir olduğunu gösteriyoruz. Onlar sosyalleşiyor, bir taraftan da  iş sahibi oluyorlar. Burada tam zamanlı sigortalı olarak çalışıyor kardeşlerimiz. Bir süre sonra topluma daha çok alışmış bireyler haline geliyorlar. Bu onların özgüvenlerini de arttırıyor. Önümüzde ki süreçte bu kardeşlerimizin sayısını daha da fazla arttırmayı hedefliyoruz" dedi.

'EKSİKLERİ YOK, FAZLALARI VAR'

Tekirdağ'da çok önemli bir projeyi hayata geçirdiklerini ve 'Paylaşmaya Engel Yok' projesinin Eşkinat, "Bu proje aslında bir şeyin göstergesi. Bugüne kadar, öncelikle ailelerin sakladıkları çocukların aslında bir birey oldukları, bu toplumun çocukları olduğunu ve iş yapabilir olduklarını hem ailelerine hem de kamuoyuna göstermeye yönelik bir proje. Sadece bu Tekirdağ ile sınırlı değil, bütün Türkiye'ye de bu kardeşlerimizin konumundaki vatandaşlarımızı pekala iş yapabilir, iş üretebilir olduğunu göstermeyi amaçlayan örnek bir projedir. Bunun yaygınlaşmasını diliyoruz. Bunu herhangi bir reklam amaçlı, yahut popülist bir yaklaşımla değil tamamıyla engelli dediğimiz bireylerinde, engellerin kaldırılabileceğini göstermeye yönelik bir duruş olarak kabul ediyoruz" dedi.

Çocuklarını çalışmasından ve sosyal hayatın içerisindeki varlıklarından ailelerinin de çok mutlu olduğunu belirten Eşkinat, "Vatandaşlar son derece memnun, çünkü hizmetleri mükemmel olarak alıyorlar. İşte herhangi bir kaytarma yok. Bütün yürekleri ile bütün emekleri ile çalışıyorlar. Vatandaşlarımızda onları bağrına basıyor. Son derece mutlular" dedi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

-Çocukların çay bahçesinde çalışması

-Çocukların çay servisi yapmaları

-Bahçede oturanlar

-Başkan Ekrem Eşkinat ile röp.

-Detaylar

Haber-Kamera: Ruhan YALÇIN/TEKİRDAĞ,-

========================================================

6)ÇUKURCA'NIN TARİHİ KALE EVLERİ TURİZME KAZANDIRILIYOR

HAKKARİ'nin Çukurca Belediyesi'nce Doğu Anadolu Projesi (DAP) desteğiyle tarihi kale evlerinin turizme kazandırılması için temizlik çalışması başlatıldı. Kale evleri restore edildikten sonra kafe, restoran ve sosyal donatı alanları ile butik oteller gibi yeni yaşam alanları oluşturulacak.Çukurca Belediyesi ve DAP tarafından Cumhuriyet Mahallesi'nde bulunan tarihi kale evlerinin turizme kazandırılması ve yeni yaşam alanı oluşturulması için çalışma başlatıldı. Yaklaşık 400 yıllık geçmişe sahip, içinde 21 yapının bulunduğu tarihi kale evlerinde ilk etapta temizlik çalışması başlatıldı. Belediyenin temizlik işçilerince yapılan çalışmaların ardından da kale evlerinin restore edilmesi için çalışmalara başlanacak. Bakanlar Kurulu kararıyla 1991 yılında 'afet bölgesi' ilan edilen, 1998'de de terk edilen kale evleri, geçen yıl İl Kültür Turizm Müdürlüğü'nce 1'inci derece sit alanı olarak tescillendi. Sivil mimarinin en güzel örneklerinden kale evlerinin içinde kafe, restoran ve sosyal donatı alanları ile butik oteller gibi yeni yaşam alanları oluşturulacak.

Çukurca Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Temel Ayca, alanla ilgili proje çalışmaları tamamlandıktan sonra ihale aşamasına geçileceğini, bu yıl da 5 yapıyı bitirmeyi hedeflediklerini söyledi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

İşçilerin çalışmasından

İşçilerle röportaj

-Genel ve detaylar

Serdar KARA/ÇUKURCA (Hakkari),

========================================================

7)ŞAHİNE KÜREKLE MÜDAHALE

MUĞLA'nın Bodrum ilçesindeki bir tarlaya beslenmek için gelen şahinin, yılanı avlamaya çalıştığı sırada, kim olduğu öğrenilemeyen bir adam, hayvanı başına kürekle vurarak öldürdü. O anlar bir vatandaş tarafından cep telefonuyla görüntülenirken, görüntüler tepki topladı.

Bodrum'un Kızılağaç Mahallesi'nde bir şahinin yılan avlanmak için tarlaya girdiğini gören bir kadın, bu anı kayıt altına almak istedi. Cep telefonuyla kayda giren kadın, bir süre sonra avlanmaya çalışan şahinin yılanla başı derde girince, "Anne gelsene yılan şahini sıkıyor" diyerek yanına çağırdı. Kadın çekime devam ederken, görüntülere, eli kürekli bir adam girdi. Kim olduğu öğrenilemeyen bu kişi, şahine vurmaya başladı. Adamın şahine vurmaya başlamasıyla görüntüyü çeken kadın, "Niye böyle bir şey yaptı ki" diyerek tepkti verdi. Şahinin de yılanın da telef olduğu öğrenildi. Videonun yayılmasının ardından vatandaşlar, acımasızca şahine vuran adama tepki gösterdi, kim olduğu belirlenip hakkında yasal işlem yapılmasını istedi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Cep telefonuyla çekilen görüntüler vardır.

(Haber: Nilüfer DEMİR, Kamera: BODRUM / BODRUM(Muğla), DHA)

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Ak Parti Tekirdağ Musul Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title