Dha Yurt Bülteni-3

1)AĞRI'DA MİDİBÜSTE ÖLENLERİN KİMLİKLERİ BELLİ OLDU

Ağrı'nın Hamur ile Tutak ilçesi arasında TIR üzerinde bulunan iş makinesinin, midibüsün üstüne düşmesi sonucu kazada hayatını kaybeden 8 kişinin kimlikleri belli oldu. Trafik kazası dün saat 16.20 sıralarında Ağrı'nın Hamur ile Tutak ilçeleri arasında çift şeritli yolda meydana geldi. Patnos'tan Ağrı'ya gitmekte olan Hüseyin Toprakçı yönetimindeki 63 K 3279 plakalı TIR'ın iddiaya göre viraja sert girdi. Bunun üzerine TIR'ın dorsesi üzerinde bulunan iş makinesi, Doğubayazıt'tan Van'a gitmekte olan Süleyman Oyğar'ın kullandığı 65 ET 520 plakalı midibüsün üstüne düştü. Hamurderesi mevkisinde meydana gelen kazada Süleyman Göktaş, Ahmet Göktaş, Faruk Çayan Yılmaz (12), Serhat Ersü, İbrahim İdin, Halis İdin, Salih Oğyar feci şekilde parçalanarak öldü. Ağır yaralı 3 kişiden Fatih Nazlıgül ise kaldırdığı Van'da hayata veda etti.

Çevre il ve liçelerdeki hastanelere kaldırılan 11 yaralının tedavisi sürerken, kaza sonrası dorseyi bırakarak TIR ile olay yerinden ayrılan sürücü Hüseyin Toprakçı (43) Hamur ilçesinde jandarmaya giderek teslim oldu. Olayla ilgili soruşturma sürdürülüyor.

Oğuzhan HANÇER/ AĞRI, -

====================================================

2)ŞEHİDİN SÖZLÜSÜNDEN DUYGULANDIRAN PAYLAŞIM

HAKKARİ'nin Şemdinli İlçesi'nde 5 Ağustos'ta PKK'lı teröristlerle çıkan çatışmada şehit olan Adanalı özel harekat polisi 25 yaşındaki Erhan Konuk'un sözlüsü Görkem Nur Ayaz'ın, Facebook adresinden yaptığı duygu dolu paylaşım yürekleri dağladı.

Şehit polis memuru Erhan Konuk, 6 Ağustos'ta memleketi Adana'nın Pozantı İlçesi'ne bağlı Aşçıbekirli Mahallesi'nde 5 bin kişinin katıldığı törenin ardından toprağa verildi. Şehidin sözlüsü Görkem Nur Ayaz törende, "Hayallerimiz vardı. Beni nasıl bırakıp gitti? Üç ay sabır edemiyorum bir ömür nasıl sabır edeceğim" diye gözyaşı döktü. Ayaz, şehit sözlüsünün ardından Facebook adresinden de 13 Ağustos'ta duygu dolu bir paylaşım yaptı.

NASIL TARİF EDİLEBİLİR BU ACI

Görkem Nur Ayaz paylaşımında şöyle yazdı: "Erhanımmmm canıma can diye saydığım, eksiklerimi tamamlayanım. Bugün seni toprağa vereli bir hafta oldu. Canımı nefesimi ruhumu alıp gideli tam bir hafta. Nasıl tarif edilir bu acı nasıl anlatılır yokluğun. Neye kime ağlanır hıçkıra hıçkıra. Ben ki tırnağın kırılsa burada gözyaşım kuruyana kadar ağlayan, şimdi gözlerim görmez oldu. Hep derdin, 'canıma can olanım, gözümün gönlümün nuru' diye. Canına can olamadım aşkım, canımdan verip seni tutamadım yanımda. Bundan sonra ne yaparım nasıl dayanırım yokluğuna inan hiç bilmiyorum. Elimden bir şey gelmiyor, içim daha çok parçalanıyor. 10 sene sonrasını bile düşünmüşken ben 1 saat sensiz ne yaparım diye düşünür durur oldum."

BEN DEFALARCA ÖLDÜM

Sözlüsüne yazdığı paylaşımda her gün defalarca öldüğünü belirten Görkem Nur Ayaz şöyle devam etti:

"Sen bir kere şehit olurken ben burada defalarca öldüm. Sen bir kere uyurken ben her gece nasıl uyurum diye deli oldum. Sen bilirsin ölmekten ve sevdiklerimi kaybetmekten çok korkardım. Ben ölmeyi dört gözle bekler oldum. Ne zaman büyüdüm de ölmekten bir saniye korkmaz oldum. Olmadı aşkım, olmadı. Dünya gözüyle doyamadım, ellerine gözlerine. Bakmaya bile kıyamadığım gözlerini yaşadığım süre göremez oldum. Çok acıyor her yanım. Seninle attığını hisseden kalbim atmaktan nefret ediyor. Bütün hücrelerim beni ben yaptığı için yenilenmekten korkuyor."

Görüntü Dökümü

------------------------

Şehidin sözlüsünün havaalanında görüntüsü

Havaalanı genel görüntüsü

Şehidin ve sözlüsünün fotoğrafları

SÜRE: 51" BOYUT: 52 MB

Haber: Murat KİBRİTOĞLU -Kamera: ADANA,

==========================================================

3)BÜYÜKERŞEN'DEN İNTERNET ARKADAŞINA ZİYARET

ESKİŞEHİR Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, telefonla tanışarak internetten sürekli görüştüğü Balıkesir'in Edremit İlçesi'nde yaşayan Akın Andıç'ı ziyaret etti. Büyükerşen'i yolda görenler sevgi gösterilerinde bulunurken, Cumhurbaşkanı olarak görmek istediklerini söyledi. Tebessüm eden Büyükerşen ise "Şimdiye sürekli bana verilen görevi yaptım. Ne görev verilirse onu yaparım" dedi.

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Yılmaz Büyükerşen, güzel bir arkadaşlık örneği sergiledi. Edremit'te park içinde 'Sera Kafe' isimli çay bahçesini işleten Akın Andıç, internetten tanışıp arkadaş olduğu telefonda sürekli görüşüp dostluğunu ilerlettiği Büyükerşen'i kente davet etti. Marmaris'te kısa bir süre tatil yapan Büyükerşen, yol üzerindeki Ayvalık Belediyesi'ni ziyaret ederek, daha sonra Edremit'te Akın Andıç tarafından karşılandı. Edremit Parkı girişinde bulunan Ayşe Sıdıka Erke Etnografya Müzesi önüne aracını park eden Büyükerşen, müzede resim sergisi düzenleyen sanatçılar tarafından sergi salonuna davet edildi.

BÜYÜKERŞEN' SEVGİ SELİ

Sergi salonunda, salondan parka yürüyüşü ve çay bahçesinde oturduğu yaklaşık yarım saat boyunca Büyükerşen'in gören vatandaşlar yanına gelerek sohbet etti ve fotoğraflar çektirdi. Erol Özgüneş isimli vatandaş Büyükerşen'e sarılarak "Sana el kaldıran şerefsizin eli kırılsın. Sen Eskişehir'in değil, Türkiye'nin mavi boncuğusun. Eskişehir'i güzeller güzeli bir şehir yaptın. Türkiye'yi de güzelleştireceğine inanıyorum. Sizi Cumhurbaşkanı olarak görmek istiyoruz. Bir de Antalya eski Belediye Başkanı" demesi üzerine Büyükerşen "Yapmazlar" derken, Özgüneş "Yaparlar. Kemal Bey vazgeçti. 'Ben yokum' diyor. Başbakan olmak istiyor' dedi. Büyükerşen "Bakalım gösterecekleri mi aday?" dedi.

BÜYÜKERŞEN: "EDREMİT AYRI BİR CENNET"

Yılmaz Büyükerşen, çay bahçesi girişinde çiçeklerle karşılanırken; nostaljik eşyalarla donatılan çay bahçesini inceledi ve çok beğendi. Gazetecilere açıklamada bulunan Büyükerşen, Edremit Körfezi'nin dünyadaki cennet olduğunu ifade ederek, "Daha önceleri Ayvalık ve Edremit'ten hep geçer giderdik. Hiç içlerine girme imkanım olmamıştı. Bu sefer buraları bir başka gördüm. Geçişlerim esnasında bu bölgenin gerek doğa güzelliklerini, gerekse insan güzelliğini fark edememişim. İnsanları, doğası çok güzel geldi bana. Akın arkadaşım ile hep telefon ve internet sayesinde tanışır görüşürdüm. Ama buraya geldim. Sizleri gördüm. Bu güzel yerleri gördüm. Burası bir ayrı cennet. İnsanlar için, dünyadaki cennet burası. Ama inşallah bir gün bütün millet kendisini cennet içerisinde gibi, zengin, huzurlu ve mutlu hissedecek. O günleri bekliyoruz" dedi.

"ADAY DEĞİLİM VERİLEN GÖREVİ YAPARIM"

Belediye başkanlığı görevini sürdürecek mi? yoksa Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda bir düşüncesinin olup olmadığı da sorulan Yılmaz Büyükerşen, "Ben şimdiye kadar hiç aday olmadım. Bana verilen görevi yaptım. Bana ne görev verilirse onu yaparım. Aday değilim, verilen görevi yaparım" dedi. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, daha sonra arkadaşı Akın Andıç'a Eskişehir'den getirdiği hediyeler verip, damla sakızlı dibek kahvesi içti. Büyükerşen, Kazdağları'nı gezip incelemek için yakın zamanda yeniden geleceğini söyleyerek, Balıkesir'den ayrıldı.

Görüntü Dökümü

-----------------------

Büyükerşen sergi salonunu ziyareti

Partkta yürüyüşü

Yanına gelen vatandaşlar

Akın Andıç'ın karşılaması

Büyükerşen röp

Büyükerşen'in ayrılışı

Haber- Kamera: Fatih Emrah ERDOĞAN / EDREMİT (Balıkesir),

=============================================

4)KANGAL KÖPEKLERİ, KURTTAN DAHA ZEKİ

SİVAS İl Özel İdaresi Seçkin Irk Kangal Köpeği Eğitim ve Üretim Merkezi Sorumlusu Hüseyin Yıldız, her ağzı kara, kendi beyaz veya kırçıl çoban köpeğinin Kangal köpeği olmadığını söyledi.

Kangal Köpeği Eğitim ve Üretim Merkezi sorumlusu Hüseyin Yıldız, sosyal medyada paylaşılan görüntülerde Kangal olduğu belirtilen bir çoban köpeğinin koyunu suda boğulmaktan kurtardığına ilişkin haberlerini gördüğünü söyledi. Yıldız, her köpeğin Kangal köpeği ile karıştırıldığını ifade ederek, Kangal köpeklerinin kendisine has ırk özellikleri olduğunu belirtti.

"KANGAL KÖPEĞİ ANADOLU ASLANIDIR"

Kangal köpeğinin Sivas'ın ve Türkiye'nin bir markası olduğunu söyleyen Yıldız şöyle konuştu:

"Kangal köpeği bizim bir marka değerimiz, milli bir idealimiz. Kangal, dünyaya mal olmuş, kendini anlattırmış ve anlattırdığı şeyle ilişkin bütün yapı itibariyle kendini destekletmiş bir ırk türüdür. Tür ayrıcalıklara dayalı fakat esas olan ırkın kendisidir. Sivas menşeli bir türdür. Kangal köpeği bir Anadolu aslanıdır. Elbette aslanlık yapısını karakteristik özelliklerinden almaktadır. Yaptığı iş, doğası, gücünden, özellikle doğal seleksiyon olması memleketimiz için bir şanstır. Nasıl bir dağ kurdu doğal bir seleksiyon, doğal bir ırk ise, Kangal köpeği de doğal bir ırktır. Kangal köpeği kurdun evcil türünü çok andırır. Yapı, karakteristik özelliği, yaşayış tarzı ve yaşadığı ortam. Zor şartların hayvanıdır. Zoru sever, çetin şartlara dayanıklıdır, güçlüdür, zekidir, hisleri kuvvetlidir. Kendi hiçbir zaman hisleriyle yaptığı işte yanılmamıştır. Mutlaka temsil ettiği hayat yaptığı işe dayalı bir güçtür ve çok verimli bir Anadolu aslanıdır."

"KURTTAN DAHA ZEKİDİR"

Kurtların çok zeki hayvanlar olduğunu söyleyen Yıldız, Kangal köpeklerinin kurttan daha zeki hayvanlar olduğunu ve kurtlarla mücadele edebildiğini ifade etti. Yıldız şöyle dedi:

"Kangal köpeğini tek tip üzerine tarif etmek çok yanlıştır. Kangalın çok yönlü yapısı vardır. Kendisini ayrıştıran ve yapısını doğasıyla bitiştiren kurdun benzerliği diyebileceğimiz, kurdun zekasından daha fazla zekaya sahip olduğu için kurtla mücadele şansı olabiliyor. Kangal köpeğinin yaşadığı alanlarda, korumakla mükellef olduğu yerlerde onları tehlikeli ırklardan koruyan, son derece ciddi bir koruma iç güdüsü olan bir Anadolu aslanıdır. Kangal ırkı kendine has anatomik yapıya sahiptir. Çetin şartların türüdür. Doğanın hakimidir, korumanın müdürüdür ve bu yaylaların sahibidir. Kangal ülkemizin milli markasıdır. Tarım Bakanlığı'nın Türkiye'deki tek belgeli üreticisi olarak da şunu söylüyorum. Lütfen bu milli ırklarımıza sahip çıkalım, bir başkası bizden alıp sahiplenmesin, sonra biz gidip ondan satın almayalım."

"HER KÖPEK KANGAL DEĞİL"

Son günlerde sosyal medayada yayılan sulama kanalından bir koyunu kurtaran köpeğin 'Kangal' olarak lanse edildiğini ancak bu hayvanın kesinlikle Kangal olmadığını ifade eden Yıldız, "Aşağı- yukarı 1 yaşına tekamül eden bölge köpeğidir. Her gördüğünüz ağzı kara, kendi beyaz veya kırçıl bölgeye ait çoban köpeğini Kangal olarak değerlendirip sosyal medyada kullanmak ve bilmeyen kişilere bunları sahada sunmak çok büyük bir yanlıştır. Bu tür söylemlerde dikkatli olunması gerektiğini düşünüyorum. Elbetteki o işin içerisinde yaşayan her türlü köpek bölgesini benimser, hayvanını benimser, ortamını benimser ve ona uyumlu olmak içinde mutlaka mücadelesini verir" dedi.

Yıldız, Kangal köpeklerinin çoban köpeği olarak da adlandırıldığını, Anadolu'da Sivas bölgesinde yıllarca özellikle koyun sürülerini korumakla görevlendirildiğini belirterek, "Bu hayvanlar canı pahasına sürüyü özellikle yabanı hayvan saldırılarına karşı korur. Her türlü tehlikeden uzak tutmak için çaba gösterir" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

-----------------------

-Kangal çiftliğinden görüntüler

-Kangal köpeklerinin görüntüsü

-Suyla serinletilmesi

-Arazide çiftlik sahibiyle dolaşması

-Çiftlik sahibinin konuşmaları

Haber-Kamera: İrfan ÖZŞEKER/SİVAS,

(269 mb)

====================================================

5)PATARA'DA CARETTALAR DENİZLE BULUŞUYOR

ANTALYA'nın Kaş İlçesi'ndeki ünlü Patara Plajı'nda yuvalardan çıkan caretta caretta yavruları denizle buluşmaya başladı. Patara'da bir gecede 138 yavru caretta Akdeniz'e ulaşmayı başardı.

Kaş'ta bulunan dünyaca ünlü 18 kilometre uzunluğundaki Patara Plajı, Caretta caretta kaplumbağalarının Türkiye'deki 22 üreme alanı arasında en önemlilerinden biri olarak gösteriliyor. Plajın 14 kilometrelik bölümünde Caretta carettalar yumurta bırakıyor. Ünlü plaj saat 08.00- 20.00 arası insanların, 20.00- 08.00 arası ise caretta carettaların kullanımına bırakılıyor.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Özel Çevre Koruma Genel Müdürlüğü ile Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Fen ve Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü işbirliğinde yürütülen proje kapsamında Patara Plajı'nda caretta caretta yuvaları koruma altına alınarak gözlemleniyor. Biyoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Kurtuluş Olgun başkanlığında yürütülen proje kapsamında bu yıl Patara Plajı'nda 3 kişilik ekip görev yaptı.

224 YUVADAN 2 BİN YAVRU BEKLENİYOR

Aynı bölümden Süleyman Ceylan, Habibe Güler ve Sezgin Kahraman'dan oluşan ekip bu yıl 224 caretta caretta yuvası, 1 de kelonya midas türü deniz kaplumbağası yuvası tespit ederek korumaya aldırdı. Yaklaşık 6 bin 720 yumurtanın bulunduğu tahmin edilen yuvalardan bu yıl 2 bin yavrunun denizle buluşması bekleniyor. Eylül sonuna kadar devam edecek süreç kapsamında yavruların denizle buluşma yolculuğu da başladı. Patara Plajı'nda bir gecede 138 caretta caretta yavrusu Akdeniz'in mavi sularına ulaşmayı başardı.

'UNUTULMAYACAK ANI'

Birer birer yuvalarından çıkan yavrular, görevlilerin yardımıyla güvenli biçimde denize ulaştırıldı. Caretta carettaların denize olan yolculuğunu yerli ve yabancı bir grup turist de takip etti. Bu doğal yolculuğa tanıklık eden doktor Nevzat Çavuşlu, "En güzel doğa olaylarından birine bugün tanıklık ettim. Umarım bütün carettalar doğal reaksiyonunda başarılı olur. Çok duygusal anlar yaşadık. Hafızalarımıza kazınacak güzel bir anı oldu bizim için" dedi.

Almanya'dan gelen Filiz Aksu, "Bir şölen gibi, tiyatro gösterisi gibi yavru carettaların denizle buluşma yolculuğunu izledim. Unutulmayacak bir anı oldu" diye konuştu. Caretta carettaları koruyan ekipten Süleyman Ceylan da şöyle dedi:

"Patara Plajı, caretta kaplumbağaları açısından Türkiye'nin en önemli sahillerinden biri. Bu sene Patara kumsalında 224 Caretta caretta, 1 de kalenyo midas yuvası tespit ettik. Bu akşam 138 yavru carettayı ana vatanı olan denizlerle buluşturduk. Umarım bıraktığımız yavrulardan birkaç tanesi ergin olarak Patara Plajı'na yuva yapmaya devam edebilir."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------

Patara Plajı'ndaki uyarı levhaları

Plajda gün batımı

Yüzenler, yuvalar

Sudaki carettalar

Yavruların çıkışı

Yol alışları

Denizle buluşmaları

Röportajlar

212 MB /// 06.39"

HABER- KAMERA: Ahmet ACAR/KAŞ (Antalya),

==================================================

6)LYS TÜRKİYE İKİNCİSİ BATU, KOÇ ÜNİVERSİTESİ'NDE

TEKİRDAĞ'ın Çorlu İlçesi'nde yaşayan 2017 Lisans Yerleştirme Sınavı'nda (LYS)

554 puan alarak Türkiye ikincisi olan 17 yaşındaki Batu Özlüşen, tam burslu olarak Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni tercih etti. Özlüşen, "Kazandığım için çok mutluyum. Bunu çok çalışarak başardım. İyi bir tıp doktoru olmak istiyorum"dedi.

Tekirdağ'ın Çorlu ilçesinde özel bir firmadan emekli Vecdun ile Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi'nde eğitim görevlisi Bilge Özlüşen'in İstanbul Erkek Lisesi'nde öğrenim gören oğulları Batu Özlüşen, LYS'de MF2,3 ve 4'te 554 puan alarak Türkiye ikincisi oldu.Tam burslu olarak Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yerleşen Batu Özlüşen, kendisini çok iyi hissettiğini, ailesi, kendisi ve okulu için gurur verici olduğunu söyledi. Özlüşen, "Böyle bir başarı elde etmek beni gerçekten çok gururlandırdı. Çalışmalarımın karşılığını alabildim. Emeklerimin karşılığını alabilmekte ayrı bir mutluluk verdi. Bu şekilde devam edeceğim. Doktor olmak istiyorum, tıp okuyacağım. Küçükken en çok beyin cerrahisi olmak istiyordum. Özellikle beyine bayağı bir ilgim vardı. Şuan hala sürüyor ama tıbbı tanıdıkça, diğer alanlarda ilgimi çekiyor, o yüzden ilk önceki planım mesleği tam tanımak. Daha 6 sene var zaten, ondan sonra en iyi en mantıklı kararı vermeyi düşünüyorum. 546 veya 547 puan aldım okul puanı ile birlikte. Yanlış hatırlamıyorsam eğer, çünkü sıraya bakmaktan puana bakmadım. Tam burslu olarak Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi'ne yerleştim" dedi.

"KONU KONU ÇALIŞTIM"

Ders çalışmaları sırasında zorlandığı sorularda öğretmenlerinden büyük yardım aldığını ifade eden Özlüşen, "Öncelikle her öğrendiğim konuyu kapsamlı çalıştım ve kafamda hiçbir soru işareti kalmamasına gayret ettim. Hocalarıma yapamadığım soruları sürekli sordum ve yanlışlarımı öğrenip, aynı yanlışları tekrar yapmamaya çalışıyordum. Aynı zamanda da bazen doğru yaptığım sorularda da soru işaretleri kalıyordu kafamda. Sınavlarda veya testlerde. Oradaki soru işaretlerini de kapatıyordum yani sadece yanlış yaptığı sorularda değil doğru yaptığım sorularda da takıldığım şeyleri hocalarıma soruyordum. Aynı zamanda zaten konuya çalıştıktan sonra, test çözmeye başlayınca, çok büyük bir sıkıntı kalmıyor. Eğer konuya kapsamlı çalıştıysanız ve konu konu çalışmakta da fayda var. İlk önce test çözeyim sonra konulara bakarım şeklinde, konuyu test çözerek öğrenirim şeklinde ki sistemin çok fazla yürümediğini fark ettim. O yüzden konulara daha ayrıntılı çalıştım yoğunlaşarak. Ardından testleri çözüyordum çıkan yanlışlarımı buluyordum. Deneme çözmek çok önemli sınavdan önce. En az ortalama 40 YGS deneme sınavı çözmüş olmak gerekiyor sınav öncesi. Aynı şey LYS içinde geçerli. LYS daha az vakit kalıyor YGS'ye göre. Ama LYS'de bol bol çalışmak gerekiyor YGS'den önce. Sadece YGS değil ikisini de birlikte götürmek gerekiyor. Tabiki YGS daha yakın olduğu için daha fazla YGS'ye çalışası geliyor ama bende daha fazla YGS'ye çalıştım ama LYS'yide ihmal etmemek gerekiyor"dedi.

Baba Vecdun Özlüşen ise oğlunun kendilerine büyük bir mutluluk yaşattığı belirterek, "Çok mutluyuz. Allah her aileye böyle başarılar versin. Oğlumuzun ilkokuldan beri planlı çalışması araştırmacı yönü bu başarıyı elde etmesini sağladı. Tüm aile olarak çok sevinçliyiz. Oğlumuzla bende eşimde çok gurur duyuyoruz" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

-----------------------------

-Batu'nun ders çalışması

-Detay görüntüler

-Batu ile röp.

-Babası ile röp.

-Detaylar

Haber-Kamera Mehmet YİRUN/ÇORLU(Tekirdağ),

======================================================

(ÖZEL)

7)GAZİANTEP'TE, 'BAYAT EKMEK' SEFERBERLİĞİ

GAZİANTEP'te merkez ilçe Şahinbey Belediyesi, ekonomiye katkı ve israfı engellemek amacıyla hazırlattığı 'Bayat Ekmekle Yemek, Pasta ve Tatlı Tarifleri' kitabını vatandaşlara ücretsiz olarak dağıtıyor.

Şahinbey Belediyesi, geri dönüşüm çalışması kapsamında bayat ekmek israfını önlemek için 'Bayat Ekmekle Yemek, Pasta ve Tatlı Tarifleri' kitabı hazırlattı. 56 çeşit yemek ve tatlı tarifinin yer aldığı kitap, belediye görevlileri tarafından mahalle mahalle vatandaşlara dağıtılıyor.

Türkiye'de günde 6 milyon ekmeğin israf edildiğini belirten Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu, bu israfın büyük maddi kaysa neden olduğunu söyledi. İsrafın önüne geçmek için kurum içerisinde bir ekip kurduklarını ve yapılan çalışmanın sonuncunda kitabı hazırlattıklarını anlatan Tahmazoğlu, şöyle dedi:

"İnsanlar yiyemeyeceklerinden fazla ekmek alıyorlar, artan ekmekleri ya çöpe atıyorlar bu yanlış bir uygulama çünkü ekmek nimettir ve yeri çöplük değildir. Dünya'da 1,5 milyar insan açlık ile boğuşurken temel gıda olan ekmeğin israf edilmesi doğru değil. Toplumumuzda özellikle son zamanlarda ekmeklerin çoğu çöpe gidiyor. Son rakamlara göre Türkiye'de günde 6 milyon ekmek çöpe gidiyor. Bu israfı önlemek ve geri dönüşüme katkıda bulunmak adına Şahinbey Belediyesi olarak 'Bayat Ekmekle Yemek, Pasta ve Tatlı Tarifleri' tarifleri adında bir kitap hazırladık. Bu kitap içerisinde 56 çeşit yemek ve tatlı tarifi var. Kitabı vatandaşlarımıza kapı kapı dolaşarak dağıtıyor ve onlara geri dönüşüm hakkında da bilgi veriyoruz. Amacımız vatandaşlarımızın bu kitaptan faydalanarak israfın önüne geçilmesine katkıda bulunması. Bu kitapta Gaziantep yöresine ait; bulamaç, köfte, gibi bir çok yemek çeşidinde mevcut, ekmeğin yeri çöplük değil ekmeğin yeri sofradır."

Görüntü Dökümü

----------------------------

-Yemek yapılması

-Görevlilerin vatandaşlara kitap dağıtması

-Mehmet Tahmazoğlu ile röp.

-Genel ve detay görüntüler

( Haber-Kamera: Ahmet SOYDOĞAN GAZİANTEP-DHA)

GÖRÜNTÜ BOYUTU: 145 MB

======================================================

8)EVDEKİ BEBEK ÇANTASINDAN ESRAR ÇIKTI

ADANA'da uyuşturucu satıcılarına yönelik operasyonda yapılan baskınlarda bebek çantasına gizlenmiş esrar ele geçirildi.

Merkez Seyhan İlçesi Dağlıoğlu Mahallesi'nde özel harekat polislerinin destek verdiği eve baskın yapan Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri evin kapısını 'Koçbaşı' ile kırdı. Narkotik köpeği 'Jully' ile yapılan aramalarda dolap içindeki bebek çantasında 2 kilo esrar ve hassas terazi bulundu. Ev sahibi Mesut O., gözaltına alındı. Öte yandan ekipler, Gülpınar Mahallesi'ndeki bir eve de baskın yaptı. Burada da narkotik köpeği 'Kanas' kanepeye gizlenmiş 9 kilo 477 gram esrar, 1 kuru sıkı tabanca ile 8 bin 800 lira ele geçirildi. Ekipler evdeki Ahmet F. ve Zoyen P.'yi gözaltına aldı. İki operasyonda gözalına alınan 3 kişi, Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerin ardından adliyeye sevk edildi. Mesut O. ve Ahmet F.tutuklanırken, Zoyen P. ise adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.

Görüntü Dökümü

-------------------------

(Polis Kamerası)

Polislerin evin önünde görüntüsü

Polislerin koç başlığıyla kapıyı kırması

Eve girmeleri

Evde arama yapmaları

Ev sahibinin gözaltına alınması

Hassas burunlu köpekle arama yapılması

Bebek çantasının içinde uyuşturucu maddenin bulunması

Yatağın altında hassas terazinin bulunması

Dolaptaki uyuşturucuların bulunması