Dha Yurt Bülteni-3

(ÖZEL)

1)ADANA'NIN TURFANDA KARPUZU PİYASAYA ÇIKIYOR

YAZ aylarının vazgeçilmez meyvesi karpuz, Adana'da hasat edilmeye başlandı.

Türkiye'de üretilen yaklaşık 4 milyon ton karpuzun yüzde 20'sini yetiştiren Adana'da 120-140 bin dekarda bu yıl dikim yapıldı. Marketlerde kilosu 3 ile 5 lira arasında değişen rakamlara satılan turfanda karpuzda erken hasadı önlemek için geçtiğimiz yıl başlatılan belgeli hasat sayesinde tüketici olgunlaşmış ve şeker oranı yüksek ürün tüketecek. Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Semih Karademir, tüketicinin bu yılda gönül rahatlığıyla karpuz alabileceğini söyledi. Karademir, "Turfanda karpuz hasadı devam ediyor. Bu ayın 25'inden itibaren açık tarla karpuzu da hasat edilmeye başlanacak. Karpuz fiyatları önümüzdeki günlerde düşmesini bekliyoruz. Normal koşullarda bu yıl karpuz dikim zamanında yaşanan don olaylar nedeniyle sıkınınlar yaşandı. Bu yıl kademeli bir hasat bekliyoruz. Şu an Adana'da turfanda karpuz hasadı sonrası bakanlık yetkilileri şeker oranı kontrolü yapıyorlar. Açık tarla karpuzunda da aynı kontroller yapılacak. Bu yıl gönül rahatlığıyla Türkiye'nin her yerinde Adana karpuzu tüketilebilir"dedi.

Karpuz üreticisi İsmail Girmez ise olgunlaşmamış karpuzların hasat edilmediğini söyledi. Girmez, "Kademeli olarak karpuz hasadı yapıyoruz. Yani karpuz olgunlaşmışsa hasat ediliyor. Bu nedenle seramızda bir defada değil en az 4 defada hasat yapıyoruz. Bu da tüketiciye olgunlaşmış ve lezzetli karpuz ulaşmasına neden oluyor" diye konuştu.

KARPUZ ALIRKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Karpuzu kestiğinizde hayal kırıklığına uğramamak için satın alırken birkaç püf noktasına dikkat etmek gerekiyor. Tatlı, sulu ve olgun bir karpuz seçmek için kabuk renginin mat olmasına ve tırnakla hafif kazındığında yeşil kısmının kolayca çıkmasına dikkat edilmesi gerekiyor. Toprağa oturan kısmının renginin açık sarı olması da karpuzun olgunlaştığını gösteriyor. Karpuz, yüksek oranda C vitamini taşıyor, içerdiği potasyum nedeniyle kalp fonksiyonlarını ve kan basıncını düzenliyor, bünyesindeki beta karotenden dolayı da çeşitli kanser türlerine karşı koruyucu özelliği bulunuyor.

Görüntü Dökümü

------------------------

Karpuzun hasat edilmesi

İşçilerin karpuzları toplaması

Hasat edilen karpuzlar

Karpuz üreticisi İsmail Girmez ile röp.

Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Semih Karademir ile röp.

SÜRE: 02'52" BOYUT: 175 MB

Haber: Murat KİBRİTOĞLU-Kamera: Çağlar ÖZTÜRK/ADANA,

==============================================================

(ÖZEL)

2)ANAYASA MAHKEMESİNDEN, "ACELE KAMULAŞTIRMA" İÇİN "İHLAL" KARARI ALDIRAN KÖYLÜLER UMUTLANDI

ELAZIĞ'ın Perisuyu Çayı üzerindeki Pembelik Barajı ve Hidroelektrik Santrali için Danıştay'ın yürütmeyi durdurma kararına rağmen, "Acele kamulaştırma" kararları verilmesi ile toprakları kamulaştırılan köylüler Anayasa Mahkemesi'ne başvurup AYM'den "İhlal" kararı çıkması köylüleri umutlandı. Karakoçan ilçesine bağlı Akkuş Köyü'nde yaşayan vatandaşlar, topraklarının habersiz bir şekilde kamulaştırıldığını ifade ederek, AYM kararının kendilerini umutlandırdığını söyledi. Sahip oldukları tüm arazilerin ellerinden alındığını belirten köylüler, sonuç olarak var olan haklarını istediklerini söyledi. Akkuş Köyü Muhtarı Hüseyin Yartın ise, baraj yapımında verilen sözlerin hiç birinin yerine getirilmediğini vurguladı. Anayasa Mahkemesi'ne başvuran köylülerin avukatı Mehmet Horuş, AYM kararının bölgedeki diğer barajlarla ilgili uygulamaları etkileyecek nitelikte olduğunu söyledi. Pilot olarak seçilen dosyada, ihlal kararı verilmesinin aynı durumdaki yaklaşık 200 dosyaya örnek teşkil edeceği belirtildi.

AYM İHLAL KARARI VERDİ

Elazığ'ın Perisuyu Çayı üzerindeki Pembelik Barajı ve Hidroelektrik Santrali'nin yapımı için, Karakoçan ilçesine bağlı Akkuş köyünde yaşayan yaklaşık 200 kişinin arazileri, "Acele kamulaştırma" kapsamında kamulaştırıldı. Danıştay'ın "Acele kamulaştırılmaya yetki tanıyan Bakanlar Kurulu kararının yürütmesinin durdurulması" kararına rağmen, toprakları kamulaştırılan 200 vatandaş, 10 Kasım 2015 tarihinde Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yaptı. Toprakları kamulaştırılan köylüler adına AYM'ye başvuran Avukat Mehmet Horuş dilekçesinde, Danıştay kararı dikkate alınmayarak kamulaştırma işlemlerinin yapılması ve taşınmazların Hazine adına tescil edilmesinin, başvurucuların mülkiyet haklarını ihlal ettiğini belirtti. Başvuruyu değerlendiren Anayasa Mahkemesi, pilot olarak seçilen dosyada dört köylünün yaptığı başvuruyu kabul ederek, 'ihlal' kararı verdi.

"KARAR YÜZLERCE DAVAYI ETKİLEYECEK"

Köylülerin avukatı Mehmet Horuş, AYM'nin buna ilişkin Danıştay kararlarını güçlendiren bir yorum yaptığını belirterek, "Karar, sonuçları itibariyle Karakoçan Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki yüzlerce davayı ve yöredeki diğer barajlarla ilgili uygulamaları etkileyecek niteliktedir. Danıştay kararlarında, Pembelik Barajı ile ilgili acele kamulaştırma kararlarının Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı olduğunu belirtmişti. Anayasa Mahkemesi, Danıştay'ın yorumunu derinleştirdi ve güçlendirdi. Mülkten barışçıl yararlanma hakkı ekseninde yeni bir boyut kattı. Fakat, çevre hakkı yönünden kararı eksik buluyoruz. Bu konuda AİHM'de devam eden bir başvurumuz var. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde devam eden davalarda aynı hukuka ayrılıkların tekrarı yaşanmayacak. Çevre hakkı ile ilgili de yeni başvurularımız olacak"dedi.

"BİLGİMİZ OLMADAN ARAZİLERİMİZ KAMULAŞTIRILDI"

Anayasa Mahkemesi'nin, mülkiyet hakkının ihlaline ve dört başvurucuya müştereken 4 bin 800 lira maddi ve her birine ayrı ayrı olmak üzere net 5 bin lira manevi tazminata hükmetmesi, toprakları kamulaştırılan diğer köylüleri de umutlandırdı. Anayasa Mahkemesi'nin pilot davada verdiği 'ihlal' kararının, aynı durumda olan diğer 200 başvuru için örnek teşkil edeceği belirtilirken, Karakoçan ilçesine bağlı Akkuş köyünde arazileri kamulaştırılan diğer köylüler de kararı sevinçle karşıladı. Köy sakinlerinden Veli Nesimigil, daha önce kendi bilgileri olmadan acil kamulaştırma yapıldığını belirterek, "3-4 ay sonra bu bilgiyi aldık. Bizim bildiğimiz acil kamulaştırma savaş döneminde oluyor. Mahkemeye verdik, mahkeme halen devam ediyor. Anayasa Mahkemesi iptal kararı vermiş. Bizim o arazilerimiz hep gitti. Hiçbir şeyimiz kalmadı. Benim 50 dönüm arazim gitti. 2-3 adet ev gitti. Ama ev olarak işlem görmedi. Sonuç olarak var olan haklarımızı istiyoruz. Yolumuzu, suyumuzu ve alt yapımızı yapacaklarını söylediler. Ancak hiç biri yapılmadı. Anayasa Mahkemesi kararına saygı duyuyorum. Emsal teşkil ediyor. Hukuk en güzel kararı vermiştir. Hukuk çerçevesinde haklarımızı aramaya çalışıyoruz"dedi.

Anayasa Mahkemesi kararını saygı ile karşıladıklarını belirten Akkuş Köyü'nden Haydar Akyol ise, " Adalet yerini bulmuş. Bu mağduriyetimiz giderilmiştir. Hukuki yönden bu iptal kararı bizi rahatlatmıştır. Beklediğimiz bir karardı"diye konuştu. Naile Akyol adlı kadın da, kamulaştırılma işleminin kendilerine danışılmadan yapıldığını ifade ederek, "Bizim köyü acilen kamulaştırdılar. Bize danışmadan yerlerimizin hepsini aldılar. Bizim köylerin hiç değeri kalmadı. Ne yolumuz yapıldı, ne suyumuz geldi. Hiçbir şeyimiz yok yani. Şimdi dağ başındayız"diye konuştu.

Akkuş Köyü Muhtarı'nın eşi Naime Yartı, kamulaştırmadan sonra kendilerine hiçbir hizmet getirilmediğini vurgulayarak, "Bize bir şey vermediler. Yolumuza söz verdiler, yapmadılar. 'Halk evini, Cem evini yapacağız' dediler. Hiç birşey yapmadılar. Sonra çekip, gittiler. Anayasa Mahkemesi'ne teşekkür ederim. Yerinde bir karar verildi"dedi.

Köylülerden Hatice Akyol ise, "Sadece iki tane yaşlı vardı. Hakim hiç dinlemeden kamulaştırmaya kararı verdi. Bütün arazileri susuz tarla gösterdi. Köylünün haberi olmadan kamulaştırmaya başladılar. Bahçelerimiz, evlerimiz, arazilerimiz gitti. Hiçbir şeyimiz kalmadı. Bize hiçbir hak, hukuk tanımadılar. Bize kum verip, ev yapacaklarını söylediler. Onları da yapmadılar"diye konuştu.

Köylerinin Karakoçan ilçesinin en değerli köyü olduğunu söyleyen Haşim Akyol da, "Hepimiz bu köyde doğduk. Gerçekten bizim köy Karakoçan'ın en değerli köyüdür. İyi ki biraz vicdanlı hakimler ve savcılar kalmış. Onlara saygı duyuyorum, onlara inanıyorum. Ama başka türlü ben güvenemem. Çünkü, biz bu köyde bize yaptıklarını, şirketlerin ne yaptığını, hepsini gördük. Biz de bu ülkede askerlik yaptık, bu ülkede vergi ödedik, bu ülkede çalıştık. Sanki biz başka yerden gelmişiz. Koçyiğitler köyüne kadar asfalt yapılmış. Aramızda 5 kilometre var. Ama inadına asfalt yapmadılar"diye konuştu.

Görüntü Dökümü:

---------------------

Barajdan görüntü

Baraj gölünden görüntü

Köylülerden görüntü

Baraj gölünden ve çevresinden görüntü

Köylüler ile röportaj

Haber - Kamera: Şahismail GEZİCİ/Nursel ŞENGEZER/KARAKOÇAN,(Elazığ), -

===============================================================

(ÖZEL)

3)BERBER KARDEŞLER, ÖNCE HASTA VE YOKSULLARI ŞİMDİ İSE KÖYLERDE ÇOCUKLARI ÜCRETSİZ TRAŞ EDİYOR

BİNGÖL'de, erkek kuaförlüğü yapan Ali ve Yunus Alkaşı kardeşler, yaklaşık 10 yıldır hasta ve yoksulluktan dolayı kuaföre gidemeyen insanrları ücretsiz traş ettikten sonra bu kez köylerde eğitim gören çocukları köylere giderek ücretsiz traş etmeye başladı. Berber Ali Alkaşı, "Haftanın 6 günü kendi kuaför salonumda çalışıyorum. Çok şükür kazandığım bana yetiyor. Kardeşim Yunus ile bu projeyi düşünündüm. Daha önce yatalak hastaları evlerinde ücretsiz traş ediyorduk. 2-3 aydır öğrencileri eğitim gördükleri köylerdeki okullarında ücretsiz traş ediyoruz. Çocukların mutluluğu bize yetiyor. yaptığımız işten büyük keyif alıyoruz"dedi.

Bingöl merkezde kuaför dükanı işleten Ali ve Yunus Alkaşı adlı kardeşler, kendi çaplarında yürüttükleri sosyal sorumluluk projesi ile çevrelerinden taktir topluyor. Yaklaşık 10 yıldır yatalak, hasta ve maddi imkansızlıkları nedeniyle kuaföre gidemeyen vatandaşları ücretsiz evlerinde traş eden Alkaşı kardeşler bu kez köylere giderek öğrencileri ücretsiz traş etmeye başladı. İmkansızlıklardan ve kent merkezinin uzak olmasından dolayı kuaföre gidemeyen köy çocuklarının ayaklarına kadar giden Alkaşı kardeşler, son olarak il merkezine 20 kilometre uzaklıkta olan Ilıcalar Beldesi'ne bağlı Yenibaşlar Köyü'ndeki İlkokulda eğitim gören 35 öğrenciyi ücretsiz traş etti. Okuldaki sınıfta öğrencileri sıra ile traş eden Yunus ve Ali Alkaşı, traş ettikleri öğrencilere kolonyşa hediye etti.

Kuaför Ali Alkaşı, iş yerinde çalışanları ile haftanın 6 günü çalıştıklarını ve kazancının kendisine yettiğini belirtirek, "Kardeşim Yunus ile bu projeyi düşünündüm. Daha önce yatalak hastalar üzerinden yapıyordum, 2-3 aydır öğrenciler üzerinden projemi yürütüyorum. Devam ettirmek için hiçbir ücret almadan ve talep etmeden yürütüyorum. 3-4 ay içerisinde toplam 115 öğrenci tıraş ettik. Bu projemizi bu şekilde devam ettirmekteyiz. Kardeşim ve elemanlarımla beraber bu projeyi ücretsiz ve gönüllü olarak devam ettireceğiz. Gittiğimiz okullarda çoğu köy çocukları ilk kez berber görüyorlar. Daha önce çocuklar babaları tarafından saç kesme makineleri ile tıraş oluyorlardı. İmkan buldukça sosyal sorumluluk projemiz sayesinde biz gelip tıraş ediyoruz. Bu onlar için unutulmaz bir şey. Biz de ilkokulda yaşadığımız bu gibi olayları unutmazdık. Bu onların hatıralarında da derin iz bırakacak. İlkokulda biz de toplu halde etkinlik yapmıştık, hala hatırımda. Bu çocuklarımızın da hatıralarında yer edindik, çocukların traştan sonraki mutluluğu bize yetiyor"dedi.

"İZİN GÜNÜMÜZDE ONLAR İÇİN ÇALIŞIYORUZ"

Haftanın 6 günü işyerinde, Pazar günleri ise sosyal sorumluluk projesi için köylerde çalıştığını belirten Ali Alkaşı, "Bingöl'de Pazar günü kuaförler kapalı. Pazar günleri çalışmıyoruz normalde. Herkes ailesiyle zaman geçirmek ister, ama biz böyle bir hayır işlemek istedik. Onlar için çoğu zaman kendi ailemizle zaman geçiremiyoruz, ama memnunuz. Onların yüzündeki tebessüm ve memnuniyeti bize yetiyor. Gönüllü ve ücretsiz olarak başlattığımız bu projeyi ücretsiz devam ettireceğiz"diye konuştu.

Köyde berber salonunun bulunmadığını ve imkan olmadığı için kendi imkanlarıyla tıraş olduklarını belirten çocuklar ise, önceden saçlarının ebeveynleri tarafından kesildiğini ancak ebeveynlerinin saç kesimini bilmediği için tıraştan memnun olmadıklarını söyledi. Çocuklar, Alkaşı kardeşlere teşekkür ederek memnuniyetlerini belirtti.

Görüntü Dökümü:

------------------------------

-Ali Alkaşı'nın kent merkezindeki işyerinden detaylar

-İşyerinden genel ve detay görüntüler

-Alkaşı'nın projesini yürüttüğü Köy Okulundan detaylar

-Tıraş ve öğrencilerden detaylar

-Projeyi ücretsiz ve gönüllü olarak yürüten Ali Alkaşı röportajı

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Aziz ANAL-Mesut BUDRAÇ/BİNGÖL,-

======================================================

(ÖZEL)

4)O GENÇ KIZ ŞİMDİ HAYATA BAMBAŞKA BAKIYOR

MANİSA'da, 7 ay arkadaşının otomobilinde yatmasıyla basında yer alan 22 yaşındaki M.T. (Makbule Tosun), Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'ndeki rehabilitasyonu sonrası yeni bir hayata başladı. Açık liseye başlayan M.T., kendisinde emeği geçen herkese teşekkür etti.

Denizli'de yaşayan anne ve babasının boşanmasından sonra Manisa'da yetiştirme yurdunda büyüyen M.T., reşit olmasının ardından gönderildiği Kadın Sığınma Evi'nde kalmayı kabul etmeyerek ayrıldı. Üç yıl önce ise M.T., 7 ay boyunca, bir arkadaşı aracılığıyla tanışıp gönlünü kaptırdığı gence ait otomobilde yaşadı. Mahalle sakinlerinin durumu bildirmesi üzerine Aile ve Sosyal Politikalar Manisa İl Müdürlüğü yetkilileri ve polis tarafından güçlükle ikna edilen M.T., tedavisi için Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'ne götürüldü.

M.T., daha sonra Kula 80. Yıl Engelsiz Yaşam Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürlüğü'nde rehabilite edildi. Tedavisinin ardından açık liseye başlayan M.T., doktor olmak ve kimsesiz vatandaşlara yardım etmek istediğini söyledi.

Kendisine destek olanlara teşekkür eden M.T., "Başımdan kötü bir olay geçmişti. Başta gazeteciler olmak üzere İl müdürümüz Murat Konan bana çok yardımcı oldunuz. Devlet baba başımızdan eksik olmasın inşallah. Tedavilerime devam ediyorum, düzeldim. Burada arkadaşlarım ve sevdiğim insanlar var. Hepinizi çok seviyorum. Teşekkür ederim. Şimdi normal yaşantıma devam ediyorum. Vesile olanların hepsine teşekkür ederim" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

M.T. arkadaşlarıyla eğlenirken detay

M.T., basketbol oynarken detay

M.T., röp.

M.T. kameraya el sallama detayı

(Haber- Kamera: Ersan ERDOĞAN / MANİSA,

===========================================================

(ÖZEL)

5)YORGANCILIK MESLEĞİ TEKNOLOJİYE DİRENİYOR

MERSİN'in Erdemli İlçesi'nde yaşayan 30 yıllık yorgancı Ali Doğan, eleman yetersizliği ve sentetik ürünlerden yapılan yorganların ucuz olması nedeniyle yorgancılık mesleğinin can çekiştiğini söyledi.

Evlenme çağına gelen genç kızların çeyiz sandıklarını süsleyen el yapımı yorgan ve yastıkların yerini artık sentetik malzemelerden, makineler tarafından üretilen ürünlerin aldığını kaydeden Ali Doğan, bu durumun yorgan ustalarını zor duruma düşürdüğünü belirtti.

30 yıl önce çırak olarak başlayan mesleğe ilk adımın atan Doğan, mesleğin kaybolmaya yüz tuttuğunu söyledi. Vatandaşların fabrikalarda üretilen sentetik yorganlardan almayı tercih ettiklerine vurgu yapan Doğan şunları söyledi:

"Genç kızlarımız evlenmeden önce çeyiz için aldıkları yorgan ve yastıkları elimizle dikiyorduk. İşlerimiz çok güzeldi. Düğün mevsimi geldiği zaman iş yerimiz dolup taşardı. Şimdi çırak bile bulamaz olduk. İnsanın ömrünün yarısı yatakta geçiyor. Yatak insan sağlığı ve rahatlığı için çok önemli. Biz elimizle organik yatak yorgan yapıyoruz. Bu mesleğin ayakta durması için aileler çocuklarına suni yatak yorgan yerine doğal pamuktan üretilen yorgan ve yastık almaları yönünde öncülük etmeleridir. Halkımız doğal ürüne dönmezse bu meslekte artık yok olmaya mahkum kalacaktır."

Görüntü Dökümü

------------------------

-Yorgan ustası Ali Doğan yorgan dikerken

-Pamuk makinesinde pamuk işlerken

-Yorganı yaparken

-Yorgancı Ali Doğan ile röportaj

BOYUT: : 96 MB SÜRE: 03.00

Haber -Kamera: Mehmet DOĞANER/ ERDEMLİ, (MERSİN),

=====================================================

6)DENİZ DİBİNDEN ÇIKANLAR ŞAŞIRTTI

MUĞLA'nın Marmaris İlçesi'nin turistik İçmeler Mahallesi'nde deniz dibi temizliği yapan 10 gönüllü dalgıç, 8 saatte 3 traktör römorku dolusu çöp çıkardı. Çıkan çöpler arasında ele arabası, mini buzdolabı kapağı ve saç tente dikkati çekti.

Marmaris Sualtı Gönüllüleri Grubu (MARSAG) üyesi dalgıçlar, geçen ay, 'Engin denizlerimizi koruyalım' adı altında ilçe körfezinin kıyı ve deniz dibinin temizliği için çalışma başlattı. Aralarında doktor, avukat, emekli denizci asker ve işadamlarının bulunduğu 10 gönüllü dalgıç, 350 metre uzunlukta, 10 bin metrekare alanda ve15 metrelik derinlikteki deniz dibinde temizlik yaptı. 8 saat süren temizlikte büyük bölümü günübirlik gezi teknelerinden atıldığı ileri sürülen çeşitli ebatlarda araç lastikleri, çeşitli uzunlukta demir ve alüminyum borular, el arabası, saç tente, mini buzdolabı kapağı ile çok sayıda cam içki şişeleri olmak üzere toplam 250 kilo olan 3 traktör römorkunu dolduran çöp çıktı. Çöpler, Deniz Taşıyıcılar Kooperatifi'ne ait tekne ve Marmaris Belediye ekipleri tarafından alınarak katı atık depolama tesisine götürüldü.

MARSAG sözcüsü emekli denizci asker Ali Osman Ernalbant, "İlkini geçen ay gerçekleştirdiğimiz kıyı deniz dibi temizliğinin ikincisini yaptık. Her türlü nimetlerinden faydalandığımız denizimizi el birliği ile korumakla mükellefiz. Marmaris Körfezi'nin deniz dibi içler acısı durumda. Önümüzdeki ay içinde kıyı ve derin deniz dibi temizliklerimiz artarak devam edecek" dedi.

Görüntü Dökümü

------------------------

Dalgıçların deniz dibi çalışmasından görüntü

Çıkartılan çöplerden görüntü

Dalgıçların topladıkları çöplerin fotoğrafları

(Toplam: 5 dakika 8 saniye-321 MB görüntü)

(Haber-Kamera: Ali GÜNDOĞAN / MARMARİS (Muğla),

==================================================

7)MAKÜ'DE 11'İNCİ BAHAR ŞENLİĞİ

MEHMET Akif Ersoy Üniversitesi'nde (MAKÜ) düzenlenen 11'inci Bahar Şenliği başladı.

Bu yıl 11'incisi düzenlenen MAKÜ Bahar Şenliği'nin açılışı yapıldı. Açılışa, Vali Şerif Yılmaz, MAKÜ Rektörü Prof. Dr. Adem Korkmaz, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Halk oyunları gösterisinin ardından akademik aşama kaydeden akademisyenler biniş giydi. Müzik Kültürü Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Zeki Nacakcı tarafından hazırlanan, yerel sanatçı Neslihan Yılmaz tarafından seslendirilen mini Türk halk müziği konseri sunuldu.

Rektör Adem Korkmaz, 2006 yılında 204 olan akademik personel sayısının bu yıl itibariyle 839'a yükseldiğini söyledi. MAKÜ'deki profesör sayısında yüzde 48'lik artış olduğuna vurgu yapan Rektör Korkmaz, "Rakamlar akademik kadronun yükseldiğini gösteriyor. Doçent sayımızda yüzde 93'lük, yardımcı doçentlerde ise yüzde 50'lik bir artış söz konusu. Bu sayılar genç akademik kadromuzun artık olgunluğa ulaştığını gösteriyor. 2006'da 11 bin 800 olan öğrenci sayımız 2015'te 22 bin, 2017'de 28 bin 800'e ulaştı. Bu sayının 2019 yılında 43 bin, 2023'te ise 60 bin olmasını hedefliyoruz" dedi.

Fakülte sayıları hakkında da bilgi veren Korkmaz, "Üniversitemiz kurulduğu yıl olan 2006'da 3 fakülte ile eğitime başlamış, 2015 yılına kadar 6 fakülte ile devam etmiş ve son 2 yılda açılan 5 yeni fakülte ile bu sayı 11 fakülteye ulaşmıştır. Bu yıl kurulması planlanan spor bilimleri fakültesi ile bu sayı 12 olacaktır. Meslek yüksekokulu ve yüksekokulların sayılarında da artışlarımız oldu. Ayrıca Türk Müziği Konservatuarı kuruldu. Kültürel çeşitlilik bakımından da güçlü bir altyapıya sahibiz. Bu açıdan kurulan konservatuar hem ilimize hem de ülkemize katkılar sağlayacak. Gerek altyapı çalışmaları gerekse idari altyapıyı güçlendirme anlamında üniversitemiz çalışmalarına devam ediyor" diye konuştu.

Rektör Korkmaz konuşmasının ardından akademik aşama kaydeden 5 profesör, 12 doçent ve 37 yardımcı doçente binişlerini giydirdi.

2016 yılında yaptıkları akademik çalışmalar dolayısıyla Akademik Teşvik Ödülü almaya hak kazananlara ise ödüllerini Vali Şerif Yılmaz, Belediye Başkan Yardımcısı Serdar Başgül ve Rektör Adem Korkmaz tarafından verildi.

Görüntü Dökümü

-----------------

Kurdele kesimi

Halk oyunu gösterisi

Saygı duruşu istiklal marşı

Salondan detay

Adem Korkmaz'ın konuşması

Biniş giydirilmesi

Ödül töreni

6,41"-209 mb

Haber/Kamera: Mesut MADAN/BURDUR,

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel