Haberler

Dha Yurt Bülteni-3

El Bab'da patlayıcı imhası sürüyorFırat Kalkanı'nda 8 bin 686 el yapımı patlayıcı ile 5 bin 204 mayının ele geçirildiFIRAT Kalkanı Harekatı ile terör örgütü DEAŞ'tan temizlenerek TSK'nın desteklediği Özgür Suriye Ordusu güçlerinin denetimine giren Suriye'nin El Bab kentinde mayın ve el...

El Bab'da patlayıcı imhası sürüyor

Fırat Kalkanı'nda 8 bin 686 el yapımı patlayıcı ile 5 bin 204 mayının ele geçirildi

FIRAT Kalkanı Harekatı ile terör örgütü DEAŞ'tan temizlenerek TSK'nın desteklediği Özgür Suriye Ordusu güçlerinin denetimine giren Suriye'nin El Bab kentinde mayın ve el yapımı patlayıcı imhası devam ediyor. El Bab'a dönüşlerin başladığı ve hayatın normalleşme sürecine girdiği belirtilirken, harekatın başladığı günden bu yana Cerablus ile Azez arasında terör unsurlarından temizlenen bölgelerde 8 bin 686 el yapımı patlayıcı ile 5 bin 204 mayının ele geçirildiği kaydedildi.

Türk Silahlı Kuvvetleri'nden yapılan bilgilendirmede, El Bab'ın tamamen kontrol altına alınmasının ardından bölgeden temizlenen DEAŞ terör örgütü tarafından tuzaklanan çok miktarda mayın, el yapımı patlayıcı ve patlamamış mühimmat bulunduğu kaydedildi. Bölgede görevli Mayın EYP İmha Timleri ile yerel halk ve ÖSO unsurlarında tespit edilen mayın, el yapımı patlayıcı mühimmatların toplandığı ve imha edildiği bildirildi.

Ele geçirilen mayınların anti personel ve çoğunluğunun anti tank mayını olduğu öğrenilirken; mühimmat, plastik patlayıcı, teneke gibi malzemelerde yapılan el yapımı patlayıcıların çoğunlukla basma düzenekli veya hareket sensörlü olduğu görüldü. Bölgede imha edilen veya ele geçirilen mayın ve al yapımı patlayıcıların genellikle yol, menfez, bina girişleri ve içlerine tuzaklandığı bildirildi.

Öte yandan Fırat Kalkanı Harekatı'nın başından itibaren, harekat kapsamındaki bölgede yapılan arama tarama faaliyetleri sonucunda bugüne kadar toplam 8 bin 686 el yapımı patlayıcı ile 5 bin 204 mayın ele geçirildi. El Bab'da güvenliğin sağlanmasıyla birlikte bölge halkının tekrar evlerine dönmeye başladığı ve hayatın normalleşme sürecine girdiği öğrenilirken, TSK'nın bölge ve dünya barışına etkin şekilde katkı sağlamayı sürdüreceği mesajı verildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------------------

Ele geçirilen patlayıcı ve mayınlar

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Hasan KIRMIZITAŞ-GAZİANTEP- ANKARA

========================================

Diyarbakır'ın Caddeleri Cumhurbaşkanı için bayrak ve Türkçe-Kürtçe pankartlarla donatıldı

Olağanüstü güvenlik önlemleri

CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan bugün Diyarbakır'a yapacağı ziyaret öncesi kentin caddeleri al bayraklar ve türkçe-Kürtçe yazılmış pankartlarla donatıldı. Toplu açılış töreni gerçekleştirecek olan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyareti öncesi geniş güvenlik önlemleri alındı.

Diyarbakır'da yapımı tamamlanan 288 milyon tutarında 85 projenin toplu açılış törenine katılmak üzere bugün kente gelecek olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için hazırlıklar tamamlandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın geçiş yapacağı caddeler al bayrakla donatılırken, bir çok noktada Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın fotoğrafları asıldı. Kentin bir çok yerinde asılın Kürtçe-Türkçe pankartlarda Erdoğan için "Diyarbekir'e hoşgeldiniz, Bizler 15 Temmuz nöbetçileri 16 Nisan evetçileriz" yazılı pankartlar asıldı. Caddelere daha önce geleceği belirtilen ancak, sonra program değişikliği nedeniyle gelmeyeceği öğrenilen Başbakan Binali Yıldırım'ın da fotoğraflarınında asıldığı görüldü.

OLAĞANÜSTÜ GÜVENLİK ÖNLEMLERİ

Diyarbakır'da, bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan için olağanüstü güvenlik önlemleri alındı. Çevre illerden takviye polis gönderilirken, Erdoğan'ın geçiş yapacağı yollarda belirli aralıklara polisler konuşlandırıldı ve kontrol noktaları oluşturuldu. Güvenlik önlemleri kapsamında bazı caddeler trafiğe kapanırken, havada polis helikopteri de güvenlik önlemlerine destek veriyor.

Görüntü Dökümü:

-Asılan afişler

-Caddelere asılan al bayraklar

-Caddelere asılan Erdoğan'ın fotoğrafları

-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Ahmet ÜN/DİYARBAKIR,

=============================

Eşini boğuşma sırasında öldürmüş

BURSA'da dün kendisini aldattığı iddiasıyla 37 yaşındaki eşi Ruşen Güngör'ü evde tabancayla öldüren 42 yaşındaki Mutlu Güngör adliyeye sevk edildi. Zanlı Güngör ifadesinde, eşi ile yaşadıkları boğuşma sırasında silahın ateş aldığını söyledi.

Çırpan Mahallesi Birinci Kara Osman Sokak'taki bir apartmanın 3'ncü katındaki dairede mahkemenin evden 2 ay uzaklaştırma cezası verdiği Mutlu Güngör, kendisini aldattığını öne sürdüğü 2 çocuk annesi eşi Ruşen Güngör'ü ruhsatsız tabancasıyla başına ateş ederek öldürmüştü. Çocukları okuldayken eşini öldüren ve evden kaçarken kapıyı kilitleyen zanlı Güngör, kaçmak için kendisinden para isteyen amacasının ihbarı üzerine yakalandı. Emniyet müdürlüğünde ifadesi alınan Mutlu Güngör bugün "kasten adam öldürmek" suçundan adliyeye çıkartıldı.

Mutlu Güngör'ün emniyetteki ifadesinde eşiyle konuşmak için eve gittiğini, ancak aralarında çıkan tartışma sırasında boğuşma yaşandığı ve bu sırada silahın ateş aldığını söylediği öğrenildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Zanlının emniyetten çıkışı

Evin önündeng örüntü

Detaylar

Emniyetten detay

Haber-Kamera: Edip TEKİN/BURSA, -

=====================================

20 yıldır restorasyonu bitmeyen şaheser, Gökmedrese

SİVAS'ta Selçuklular döneminin kent merkezindeki en önemli 3 eserinden biri olan 1271 tarihli Gökmedrese, 20 yıldır süren restorasyon çalışmaları ile gündemden düşmedi. Geçen yıllar içinde restorasyon çalışmaları sırasında duvar harçlarında beton kullanıldığı da belirlenen eserde, bu yanlıştan dönüldü. Vakıflar Bölge Müdürü Cemal Karaca, çeşitli aksaklık ve sorun nedeni ile bitirilemeyen restorasyonun kaba çalışmasının bu yıl sonunda büyük oranda tamamlanacağı ve kısmen ziyarete açılacağını söyledi.

Anadolu Selçuklu Sultanı 4'üncü Kılıçarslan'ın oğlu 3'üncü Gıyaseddin Keyhüsrev döneminde Sahip Ata Ali Hüseyin tarafından 1271 yılında yaptırılan ve zaman içerisinde bir çok kez hasar görüp onarılarak günümüze kadar ulaştırılan tarihi Gökmedrese 1960'lı yıllara kadar müze olarak kullanıldıktan sonra ziyarete kapatıldı. Uzun yıllar atıl vaziyette kalan ve tahrip olan eserin, yeniden canlandırılması için çalışma başlatıldı. Adına yaşatma derneği de kurulan Gökmedrese için bir dizi restorasyon projeleri gündeme geldi. Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nce 1997 yılından itibaren başlatılan restorasyon çalışmaları yıllar boyunca ağır aksak ilerledi. Yakılan ve tahrip olan bölümlerin yenilenmesi, yeniden dizayn edilen medrese duvar taşlarının örülmesi, çevre çalışmaları, çini süslemeleri ile kapsamlı olarak ela alınan eser, zaman zaman yüklenici firmalar, zaman zaman da uygulanan restorasyon yöntemindeki yanlışlar nedeni ile tamamlanamadı. 2014'ten itibaren Sivas Vakıflar Bölge Müdürlüğü, eserin restorasyonun tamamlanması için yeni bir çalışma başlattı. Bu kapsamda eserin restorasyon çalışmaları hızlandı.

Eserin restorasyon çalışmaları sırasında, önceki yıllarda restorasyonda beton kullanıldığı da ortaya çıktı. Sağlamlaştırma amacı ile gerçekleştirilen ancak eserin aslına uygun düşmeyen uygulamalar kaldırıldı. Yenilenen restorasyon çalışmaları kapsamında binanın taş duvarlarının inşasında horasan harcı tercih edilerek aslına dönüldü. Eserin restorasyonu için şu ana kadar 7 milyon lira civarında harcama yapıldı.

'KABASI YIL SONU BİTECEK'

Tarihi Gökmedrese'nin restorasyon çalışmaları hakkında bilgiler veren Sivas Vakıflar Bölge Müdürü Cemal Karaca, "Siyasilerin genel bir ifadesi var, at sahibine göre kişner diye. Bizim buradaki dezavantajımız buraya çok el girmiş. Birinci derecede bölge müdürlüğü sorumluluğunda olmasına rağmen biraz da farklı müdahaleler olması Gökmedrese'yi uzun bir zaman oyalamış. Şimdi mutlu sona adım adım ilerliyoruz. Nasip olursa 2017 yılının sonunda kabasını bitirmiş olacağız. Yani kısmen ziyarete bile açabiliriz. Kolay değil bu tür tarihi yapılar. Üzerinde revize çalışmalar gerekiyor bazen. Örneğin bir motif, bir desen kayboluyor veya kırılıyor onu tamamlamak, aynısını birebir yapmak veya olduğu gibi bırakmak gerekiyor. Buna da halk arasında anıtlar kurulu diye bilinen Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu'muz karar veriyor. Bu kuruldan izin alıyor, ne yapmamız gerektiği konusunda oradaki heyetle görüşüyor ve bir neticeye götürüyoruz. Bunlar zaman alıyor, kurullar ayda bir toplanıyor. Şu anda mutlu olduğumuz nokta, çok hızlı bir çalışma var. İyi bir iş planlaması yaptı müteahhit firmamız. Mutlu sona 2017 yılının sonunda erişmiş olacağız" dedi.

'BETONLAR KALDIRILDI'

Yapıların restorasyonunda mimarların farklı fikir ve anlayışa sahip olabildiklerini ifade eden Karaca, "Mimarların her biri ayrı düşünen, ayrı üreten, değişik felsefi anlayışa sahip olan insanlar. Bundan dolayı da geçen dönem içinde, yine koruma adına beton ağırlıklı bir kullanım vardı. Bu dönemde beton kaldırıldı. Beton duvarları yıktık. Betonları kaldırdık, orijinaline uygun olacak. 1978 yılında burada araştırma yapan Prof. Dr. Orhan Cezmi Tuncer hocayı bulduk, rica edildi. Hoca tekrar orijinal projeleri hayata geçirmek adına hem kurumumuza, hem de ilgili müteahhit firmaya danışmanlığı kabul etti. Onun vasıtasıyla tespit edilenleri şu anda hayata geçiriyoruz. Şimdi en özgün noktaya doğru ulaşmış bulunuyoruz. İnşallah bu sene sonunda nasip olursa restorasyon çalışmaları kapsamında yapılan bahçe duvarlarını da yıkarak, yerine 30-40 santim yüksekliğinde bahçe duvarları yapacağız. Rahatça görülebilecek. Başka bir avantajımız da belediye başkanlığımız bu sene kale projesini başlatıyor. İlgili mimarla görüştük, yolda 1 buçuk metre kadar bir iniş yapıldığı zaman Ulu Camii'den Gökmedrese'yi, Gökmedrese'den Ulu Camii'yi görebileceksiniz" dedi.

GÖKMEDRESE'NİN KULLANIMI

Restorasyonun tamamlanması halinde eserin nasıl kullanılacağı konusunda şu an alınmış bir karar bulunmadığını ifade eden Karaca, "Şu anda fonksiyon olarak çok net değil kullanımı ancak önceki kayıtlara baktığımız zaman müze olarak görünüyor. Hangi amaçla ne müzesi yapılacak onu bilmiyoruz. veya o gün öyle denilmiş ama yarın şehrin ileri gelenleri ile istişare edilerek, genel müdürlüğün de kanaati alınarak birlikte karar verilir. Şehir bizim, eserler bizim, hepsi bize emanet. Binanın yapısını muhafaza ederek deforme etmeden, kullanılabilecek özellikte ne varsa o tercih edilebilir. Şu anda benim bu hususta bir kanaatim yok ama önceliğimiz medreseyi korumaktır.

MOTİFLERİYLE HAYRANLIK VERİYOR

1399 yılında Şehri istila eden Timur'un hayran kaldığı eser olarak da bilinen, astronomi bilimi alanında derslerin verildiği Gökmedrese, Evliya Çelebi'nin seyahatnamesine de konu oldu. Portal süslemeleri ile anıtsal özellik kazanan, dönemin ve bugünün en önemli eserleri arasında yer alan eserde kapı kemerinin her iki yanında 12 hayvan başı kabartması yer alıyor. Bunun dışında pek çok motifin görüldüğü kapıda, iri yıldız motifleri, hayat ağacı, küçük kuşlar, kartallar, çeşitli bitkisel motifler bulunuyor. Ön cephedeki kabartma bezeli kulelerin gövdeleri yivli olup, birer şerefeli iki minaresi bulunuyor. Yapıya görkemli bir hava katan minarelerde kabartmalar, geometrik ve bitkisel motifler bulunuyor. Eser bu bezemelerin arasında yer alan ence günümüze kadar korunamayan mavi tonlardaki mozaik çiniler nedeni ile 'Gök rengi' anlamına gelen 'Gökmedrese' adını almış.

Görüntü Dökümü:

-Vakıflar Bölge Müdürü Karaca'nın açıklamaları

-Detay görüntüler

-Gökmedresenin görüntüleri

Haber: Eraydın AYTEKİN-Kamera: Gökhan CEYLAN/SİVAS,

========================================

Çavuşoğlu : Söyle bakayım nereye gidiyor Cumhuriyet

İZMİR'e gelen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, anayasa değişikliklerine yönelik yapılan eleştirilere tepki gösterip, "Efendim 'cumhuriyet elden gidiyormuş' söyle bakayım nereye gidiyor cumhuriyet? Peki nasıl gidiyor sen onu söyle. Değiştirilen tek şey var. Hükümeti cumhurbaşkanı mı kuracak başbakan mı kuracak? Tek şey bu. Bunları yaparken, parlamentonun gücünü de arttırıyoruz. Soruyorsun nereye gidiyor, yok. Cumhuriyet gidiyor ama yüzüncü yılına gidiyor. Hem de hedefleriyle gümbür gümbür gidiyor" dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 16 Nisan'da yapılacak olan referandum öncesinde İzmir'i ziyaret etti. Çavuşoğlu, ilk buluşmasını Buca Kaynaklar'da İzmir Yörükler Derneği üyeleriyle gerçekleştirdi. Dernek üyeleriyle kahvaltılı toplantıda bir araya gelen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'da AK Parti milletvekilleri ile parti yöneticileri de eşlik etti. Dernek üyelerine seslenen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Yörük çocuğu olduğunu ve yaşamını anlatıp, "İzmir sayın Başbakanımız sayesinde ihya oldu. Başkanımıza destek olalım. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın da sizlere çok selamı var. Yörük olmaktan onur duyuyoruz. Yörük olmak başkalarını yok saymak değildir. Bizim özelliğimiz Yörükler olarak özelliğimiz, vatanımızı, milletimizi, bayrağımızı her şeyin üstünde tutmaktır. Yaylalara develerle göç ederdik. Bende Yörük çocuğu olmaktan onur duyuyorum" diye konuştu.

"2 MİLYAR ÜMMETTEN DE SORUMLUYUZ"

Türkiye'nin dış politikada aldığı sorumlulukları da anlatan Bakan Mevlüt Çavuşoğlu, "Tarihi bırakın birkaç ay önce Halep'te insanlar sıkıştırılınca Türkiye'den başka kılını kıpırdatıp o insanları kurtarmaya çalışan ülke gördünüz mü? Türkiye'nin sorumluğu sadece 80 milyona değil. 2 Milyar ümmetten sorumluyuz. Bunu unutmayın, o yüzden çok güçlü olmamız lazım. İstikrarlı olmamız lazım. Geleneğimizi mutfağımızı yaşatacağız ama elde ettiğimiz yeni değerlerimizi de yüceltmemiz lazım. Koyun keçi de güderiz. Türkiye'yi de en iyi şekilde yönetiriz" dedi.

"SİSTEMİN GÜÇLÜ OLMASI LAZIM"

Türkiye'deki koaliasyon dönemlerini hatırlatan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu şöyle devam etti:

"Geçmişte istikrar yoktu. Türkiye'nin geçmişinde darbeler vardı. koalisyonlar vardı. Kısır döngüler vardı. Sistem işlemiyordu. Bu sistemin kendisi bozuk. İstikrar varsa bugün zorluklara rağmen yoluna devam ediyorsa, AK Parti'nin tek başına yoluna devam etmesidir. İçeride dışarıda tüm tehditlere, hainlere rağmen dik duruyorsa Recep Tayyip Erdoğan gibi liderimiz olduğu içindir. Öbür boyu bir partinin tek başına iktidarda kalacağının garantisini veriyor musunuz? Peki Recep Tayyip Erdoğan sonrası. Partileri, kişileri değil, sistemi güçlü yapmamız lazım. Kim gelirse gelsin Türkiye'nin siteminin tıkır tıkırı işlemesi lazım. 7 Harizan'da yüzde 42 almamıza rağmen tek başına iktidar olduk mu? Olmadık. Koaliasyon da olmadı. Sizler, tek başınıza iktidar olun demediniz mi? 1 Kasım seçimlerinde AK Parti'ye oy verildi. Çünkü geçmişte herkes koalisyonların nelere neden olduğunu gördü. Bunların ağır faturalarını bizler de ödedik. Devletin memuruna, çalışanına on milyonlarca borcunu kim ödedi. Biz ödedik. Kendi çalışanına borcu olan bir ülke, bu ülkeye güven olur mu? İleriye götürür mü? Neden, hep koaliasyonlardan."

"EN PASİF CUMHURBAŞKANI İLE EN SAKİN BAŞBAKAN KAVGA ETTİ"

Türkiye'de yönetimde Başbakan Bülent Ecevit ile Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer arasındaki kavgayı da hatırlatan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "İki tercihten birisini yapmanız lazım. ya tam başkanlık sistemi yada parlamenter sistem. Parlamenter sistemde cumhurbaşkanının yetkilerinin tamamını almamız lazım. Cumhurbaşkanınında her yetki var şu anda. Anayasa ikisine de yetki vermiş. Sezer dünyanın en pasif cumhurbaşkanıydı, en sakin başbakanı ile en pasif cumhurbaşkanı kavga etti. Neden? Yetki yüzünden. Baba ile kızı kavga etti. Demirel ile Çiller. Oysa baba kızdı bunlar. Neden? Yetki yüzündene. Faturası ne oldu? Türkiye fakirleşti. Cumhurbaşkanının yetkisini tekrar meclise vermek isteyen var mı? Salondakilere soruyorum, 25 bin kişiye sordum. Bir tek Çanakkale'de bir emekli astsubay 'Ben veririm' dedi o da emin olamadı" dedi.

"CUMHURİYET HEDEFLERİNE GÜMBÜR GÜMBÜR GİDİYOR"

Anayasa değişikliklerine yönelik yapılan eleştirilere sert tepki gösteren Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Efendim 'Cumhuriyet elden gidiyormuş.' Söyle bakayım nereye gidiyor cumhuriyet? Peki nasıl gidiyor, sen onu söyle. Değiştirilen tek şey var. Hükümeti cumhurbaşkanı mı kuracak başbakan mı kuracak. Tek şey bu. Bunları yaparken, parlamentonun gücünü de arttırıyoruz. Soruyorsun nereye gidiyor, yok. Cumhuriyet gidiyor ama yüzüncü yılına gidiyor. Hem de hedefleriyle gümbür gümbür gidiyor. Bunlar sadece Atatürk'ten geçinirler. Atatürk'ün gösterdiği muasır medeniyetler seviyesine ulaşmak için bir gram bile faydası olmamıştır bunların" diye konuştu.

Avrupa ülkelerinin kendilerine yönelik tutumlarını da eleştiren Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Avrupa'da referandumda taraf tutanlar vatanını bizden daha mı çok seviyorlar? Neden? Avrupa'da bir referandumda taraf tutuyor, düşündünüz mü? Neden evetçilere zorluk çıkartıyorlar düşündünüz mü? Türkiye'nin istikrarını sizden daha çok düşündükleri için mi, daha çok sevdikleri için mi? Yoksa kendi kararını alan Türkiye tamamen güçlü Türkiye'nin kendi kontrollerinden çıkacağından korktukları için mi? Sizce hangisi? Bizlere evet için gidenlere izin vermeyenler, kimlere izin veriyorlar PKK'ya FETÖ'ye izin veriyorlar. Referandumda Avrupa'da Türkiye'yi yönetmeye çalışanlare, gazetelerde hayır manşeti atanlara 'Bu ülkede söz sahibi benim. Türkiye'de kararları veren benim' mesajını vereceğiz" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun konuşmasından görüntü.

Katılanların görüntüsü.

Haber: Taylan YILDIRIM, kamera: Mücahit BEKTAŞ / İZMİR

==========================================

Elitaş: Düdük sesiyle gidenler darbe döneminde kaldı

ESKİ bakan, Ak Parti Grup başkanvekili ve Kayseri milletvekili Mustafa Elitaş, "CHP lideri şimdi kafaya muhtarları takmış. Muhtarların nasıl görevden alınacağını bilmiyorsa yazık. Eğer bunu bilerek söylüyorsa, yine yazık. Yalan söylüyorsa ana muhalefet partisi başkanı olamaz. Seçimle gelen kişi seçimle gider. Düdük sesiyle gidenler darbe dönemlerindedir. İki mahalle birleşse bile, seçime kadar o mahallenin muhtarları görevine devam eder" dedi.

İş Dünyası Ortak Meslek Komiteleri Buluşmasınaö katılan Ekonomi eski Bakanı ve AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, CHP Genelbaşkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Ak partilileri 'Dağdaki adamlar', 'Bidon kafalılar' ve 'Göbeğini kaşıyan adamlar' olarak tanımladığını ileri sürerek, ""Kılıçdaroğlu, referandumdan yüzde 95 bile çıksa meşru değil diyerek, bir zaman açıklama yapan o manken kız gibi bizi 'Dağdaki adam' diye tanımlıyor. 15 Temmuz'da darbeyi gerçekleştiremeyenler, rövanşı almak için pusuda bekliyorlar" diye konuştu. Elitaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

KILIÇDAROĞLU KAFAYI MUHTARLARA TAKTI

"Sandığa gitmemize 16 gün kaldı. Bizler her yeri gezerek bu anayasa değişikliğini anlatmaya çalışıyoruz. Bu anayasa değişikliği meclise geldiğinde 21 maddeydi. Daha sonra 3 maddesini çıkarttık. Anayasanın 1, 2 ve 3'üncü maddesiyle ilgili değişikliğin olması söz konusu değil. 18 maddede bu maddelerle ilgili herhangi bir şey yok. CHP'liler 13 günlük komisyon sürecinde 'Rejim değişiyor, laiklik elden gidiyor' diye konuştu. Genel kurulda her yolu denediler. Kürsüye kendilerini kelepçelediler, bir milletvekilimizin bacağını ısırdılar ama engel olamadılar. Bu maddeler Anayasaya aykırı dediler ama, Anayasa Mahkemesi'ne gitme ihtiyacı görmediler. CHP şimdi kafayı muhtarları takmış. Muhtarların nasıl görevden alınacağını bilmiyorsa yazık. Eğer, bunu bilerek söylüyorsa yine yazık. Yalan söylüyorsa ana muhalefet partisi başkanı olamaz. Seçimle gelen kişi seçimle gider. Düdük sesiyle gidenler darbe dönemlerindedir. 2 mahalle birleşirse seçime kadar o,mahallenin muhtarları görevine devam eder" ifadelerini kullandı.

CHP'Lİ KADIN MİLLETVEKİLİ 134 MİLLETVEKİLİNİN MAAŞINI HARCADI

Kılıçdaroğlu'nun "50 milletvekili fazlalığının bu ülkeye 187,5 milyon maliyeti var" sözlerini de eleştiren Mustafa Elitaş, şöyle devam etti: "600 milletvekilinin bu ülkeye yıllık maliyeti 99 milyon TL. Fakat, Kılıçdaroğlu'nun aklında şu var; Adanalı bir milletvekilinin 1 yılda harcadığı telefon parası 2 milyon lira. 2 milyon telefon faturası 134 milletvekilinin 1 aylık maaşını o kadın harcamış. Kılıçdaroğlu bunların hesabını yapmalı. Bizi göbeğini kaşıyan, bidon kafalı olarak tanımlayanlar var ya hani bir manken kız söylemişti 'Dağdaki çobanla benim oyum bir mi?' diyen. Göbeğini kaşıyan ile bu manken kızın söylediğinin arasında bir fark var mı? Yine Kılıçdaroğlu, 'Bu Anayasa değişikliğine yüzde 95 evet dese bile kabul etmiyorum' dedi. Kılıçdaroğlu'nun yüzde 95 tanımı ile o manken kız arasında ne fark var? 15 Temmuz'da darbeyi gerçekleştiremeyenler, 16 Nisan'da,15 Temmuz'un rövanşını almak için pusuda bekliyor. Onlara fırsat vermeyelim. 16 Nisan'da üzerimize düşen ne varsa yapalım."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

--------------------------

-Mustafa Elitaş'ın konuşması

-Genel detaylar

Haber: Oktay ENSARİ Kamera: Olcay DÜZGÜN /KAYSERİ

============================================

Blender yüzünden bebekler çiğnemeyi öğrenemiyor

ANNELERİN, bebeklerinin yiyecekleri daha rahat tüketmesi için kullandığı blenderların (karıştırıcı), bebeklerin çiğnemeyi öğrenmesine engel olduğu; çiğnemeyi öğrenemeyen bebeklerin parçalı yiyecekleri kustuğu kaydedildi.

Klinik Enteral Parenteral Nütrisyon (KEPAN) Derneği tarafından bu yıl 10'uncusu Antalya'da düzenlenen sağlık kongresine katılan Pediatrik Beslenme Uzmanı Prof. Dr. Tülay Erkan, bebeklerin beslenmesi konusunda ilk 1000 günün çok önemli olduğunu vurguladı. İlk 6 ay sadece anne sütü, 6'ncı aydan 2 yaşına kadar anne sütünün devam etmesini önerdiklerini belirten Prof. Dr. Erkan, 6'ncı aydan sonra ek gıdaya geçilmesinin de çok önemli olduğunu vurguladı. Anne sütü erken kesildiğinde veya 6 aydan sonra ek gıda almayan bebeklerin demir eksikliği nedeniyle hastalandığını dile getiren Prof. Dr. Erkan, "6'ncı aydan sonra anne sütünün içeriği yeterli gelmiyor. 1 yaşından önce pütürlü gıdalara geçilmesi gerekiyor. Sonrasında ise bebeklerin yiyecekleri kendi eliyle alıp ağzına götürmesi gerekiyor. Bebekler 9'uncu aydan sonra ailenin yediği yiyecekleri yavaş yavaş alabilir" dedi.

1 YAŞINA KADAR İNEK SÜTÜ VERMEYİN

Ailelere 1 yaşına kadar bebeklere kesinlikle inek sütü verilmemesi uyarısında bulunan Prof. Dr. Erkan, ancak 6'ncı aydan sonra inek sütüyle yapılmış ürünlerin verilebileceğini söyledi. Prof. Dr Erkan, şöyle devam etti: "Alerji öyküsü olan bir aile, bebeklerine alerji yapan gıdaları ötelemektense belli aylar arasında almasını öneriyoruz. Örneğin 4- 6 ay gibi bir süre alınacak bu besinlerin alerjiyi ötelemediği, aksine riski azalttığı şeklinde bilimsel çalışmalar var. Ek ürünlerde bebek protein içeriği yüksek ürünleri çok tüketiyorsa bu bebek geleceğin şişmanı oluyor."

'BEBEĞİMİZ YEMİYOR'

'Bebeğimiz yemiyor, içmiyor' gerekçesiyle birçok çocuğun aileleri tarafından hekime götürüldüğünü dile getiren Prof. Dr. Erkan, ailelerin çocuklarını iştahsız olarak nitelendirildiğini anlattı. Bunun nedeninin anne- bebek arasındaki uyumsuzluktan kaynaklandığını kaydeden Prof. Dr. Erkan, bebeklerin yememesinin, annenin çok baskılayacı yaklaşımından kaynaklandığını vurguladı.

BLENDER BEBEK

Prof. Dr. Tülay Erkan, özellikle ek gıdaya geçişte blender kullanılmaması gerektiğini dile getirdi. Prof. Dr. Erkan, şöyle konuştu: "Bebeklerin beslenmesinde sorun, ek gıdalara geçişte başlıyor. Bu dönemde daha kolay alsın yesin diye diye yiyecekler blenderdan geçirilirse bebek daha kolay yiyecektir. Ama ileride çok büyük sıkıntılar yaratacaktır. Blender ile pütürsüz hale getirilen yiyeceği bebek iştahla yiyecektir ama pütürlü yiyeceğe geçince bu aileler doktor doktor geziyor. Bu bebeklere 'blender bebek' deniliyor. Bebek pütürlü yiyeceği ağzına aldığında çiğneme, karıştırma gibi hareketleri yaparken öğürme refleksleri yaşayacaktır. Biraz öğürüyorsa çocuk almıyor deyip geri adım atmamak gerekiyor. Bunları doğal karşılamak lazım. Bu hareketlerine katkıda bulunursak çocukların konuşmalarının daha kolay geliştiğini görüyoruz. 'Çocuk öğürüyor, sanki çıkaracak' gibi yanlış yorumlarsak ileride yemeyen içmeyen çocuklar haline gelirler."

BEBEKLERLE İLETİŞİM ÖNEMLİ

Prof. Dr. Tülay Erkan, bebeğim beslenmesi konusunda çocuktan gelen sinyali almanın önemli olduğunu, annenin de doğru sinyalleri çocuğa vermesinin çok daha önemli hale geldiğini belirterek, davranışsal uyuma dikkat edilmesi durumunda bu tür sıkıntıların yaşanmayacağına dikkati çekti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------

Meyve yiyen bebek,

Blenderda meyve ezilirken

Röp: Prof. Dr. Tülay Erkan

Haber: Hasan DEMİRBAŞ-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,

=============================================

Antalya'da uyuşturucu operasyonu

ANTALYA'da, bir işyerine düzenlenen operasyonda 2 kilo 300 gram esrar maddesi ile ruhsatsız tabanca ele geçirildi, olayla ilgili 3 kişi gözaltına alındı.

Antalya'da bir istihbaratı değerlendiren Uyuşturucu ile Mücadele Şube Müdürlüğü Narkotim ekipleri, Muratpaşa İlçesi Konuksever Mahallesi'nde bir işyerine operasyon düzenledi. Yapılan aramalarda 2 kilo 300 gram esrar maddesi ve ruhsatsız tabanca ele geçirildi. Özel Harekat Şube Müdürlüğü ekiplerinin de destek verdiği operasyonda işyerindeki M.C., F.H. ve S.E. gözaltına aldı. Polisteki ifadelerinin ardından sağlık kontrolünden geçirilen şüpheliler, 'uyuşturucu madde ticareti yapmak ve uyuşturucu sağlamak' suçundan adliyeye sevk edildi.

ARANAN 7 KİŞİ YAKALANDI

Öte yandan kent merkezinde ve ilçelerde yapılan operasyonlarda ise 'uyuşturucu madde ticareti yapmak' suçundan aranan 7 kişi yakalandı. Şüpheliler emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------

Şüphelilerin adliyeye getirilmesi

Adliyeye girişleri

Adliye dış plan görüntü

Haber-Kamera: Bülent TATOĞULLARI/ANTALYA,

===================================

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Mevlüt Çavuşoğlu Türkiye Suriye Politika Güncel Haberler

Bakmadan Geçme

ALES 1 ne zaman açıklanacak 2024? Bade İşcil kimdir? Bade İşcil kaç yaşında, nereli? Özgür Özel yabancı dil biliyor mu, Almana biliyor mu, hangi dilleri biliyor? Motorine indirim mi geldi? SON DAKİKA! Güncel motorin fiyatları! Dahiliye neye bakar, hangi hastalıklara bakar? 25 Nisan 2024 Konya elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! Konya'da elektrik ne zaman gelecek? 25 Nisan İstanbul elektrik kesintisi! ELEKTRİKLER NE ZAMAN GELECEK? İstanbul'da elektrik kesintisi! 25 Nisan 2024 Antalya elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER Antalya'da elektrikler ne zaman gelecek? 25 Nisan Gaziantep elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER Gaziantep'te elektrikler ne zaman gelecek? Gaziantep'te elektrik kesintisi! 25 Nisan 2024 Resmi Gazete ATAMA KARARLARI! Bugünün kararları neler? 25 Nisan Resmi Gazete yayımlandı! 32266 sayılı Resmi Gazete atamalar listesi! 25 Nisan Manisa elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! Manisa'da elektrik ne zaman gelecek? Manisa'da elektrik kesintisi! 25 Nisan İzmir GEDİZ elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! İzmir'de elektrik ne zaman gelecek? İzmir'de elektrik kesintisi! Süper Loto sonuçları açıklandı mı? 25 Nisan Süper Loto kazanan numaralar neler? Süper Loto sonuçlarına ne zaman, nereden bakılır? 25 Nisan Ankara elektrik kesintisi! GÜNCEL KESİNTİLER! Ankara'da elektrikler ne zaman gelecek? Ankara'da elektrik kesintisi! Son Depremler! Bugün İstanbul'da deprem mi oldu? 25 Nisan AFAD ve Kandilli deprem listesi! 25 Nisan Ankara'da, İzmir'de deprem mi oldu?
500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title