Haberler

DHA YURT BÜLTENİ-13

Van Gölü Havzası için 'zebra midye' tehlikesi Van Gölü Havzası'ndaki Sarımehmet Baraj'ında 2 yıldır görülen ve istilacı tür olarak bilenen zebra midyelerin bölgedeki akarsulara yayılması durumunda, dünyada sadece Van Gölü'ne yaşayan inci kefalini etkileyebileceği belirtildi.

Van Gölü Havzası için 'zebra midye' tehlikesi

Van Gölü Havzası'ndaki Sarımehmet Baraj'ında 2 yıldır görülen ve istilacı tür olarak bilenen zebra midyelerin bölgedeki akarsulara yayılması durumunda, dünyada sadece Van Gölü'ne yaşayan inci kefalini etkileyebileceği belirtildi. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, "Bu baraj gölünün amatör balıkçılığa tamamen kapatılması lazım. Çünkü buradaki zebra midyenin diğer akarsulara taşınması Van Gölü'ndeki inci kefallerinin üreme habitatlarını tamamen yok olması demektir" dedi.

Yaklaşık 800 bin yıldır var olduğu bilinen Van Gölü Havzası'nda tarihinde ilk defa zebra midyeler görülmeye başlandı. Van'daki Sarımehmet Baraj'ında görülen midye türü bilim insanlarına göre büyük bir tehlikenin habercisi. Son 2 yıldır bu baraj gölünde görülmeye başlanan zebra midyelerin nerden geldiği ise bilinmiyor. Bölgede incelemelerde bulunan Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, zebra midye türünün çok fazla probleme neden olduğunu, sadece Amerika'da yıllık 5 milyar dolardan fazla ekonomik zarara yol açtığını belirtti.

BÜYÜK TEHLİKENİN HABERCİSİ

Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, "Normalde Van sınırları içinde zebra midye türü yok. Fakat bugün bulunduğumuz noktada barajın her tarafını zebra midyelerin kapladığını görüyoruz. Bu aslında Van için çok büyük bir tehlikenin habercisi. Çünkü Van Gölü Havzası'ndaki akarsuların hepsi su kalite kriterleri olarak zebra midyenin yaşamasına uygun ve bu akarsular 14 bin insanın geçim kaynağını sağladığı inci kefallerinin üreme habitatı. Zebra midyeler üreme potansiyeli çok yüksek. Yani bir zebra midye, bir üreme döneminde bir milyon tane yumurta bırakıyor ve bu yumurtalar planktonlar gibi 1 aya yakın su içerisinde yüzme kabiliyetine sahip. Yani akıntılarla beraber çok hızlı bir şekilde yayılıyor" dedi.

İNCİ KEFALİ'NİN ÜREME HABİTATINI ETKİLER

Zebra midyelerin Van Gölü Havzası'ndaki başka akarsulara taşınmaması gerektiğini belirten Akkuş, "Eğer buradan başka akarsulara giderse inci kefali üreme habitatlarını tamamen işgal edebilir. Zebra midyenin taşınması çok kolay, çünkü zebra midyeler su dışında nemli ortamda günlerce hayatta kalabiliyorlar. Şu andaki Sarımehmet Barajı'nda kullanılan bir av aracının gidip yakın bir akarsuda kullanılması bu zebra midyeyi alıp kendi elimizle oraya taşımamız, çok büyük sorunlarla karşı karşıya kalmamız demektir. Zebra midyeler, akarsularda kumların, taşların üzerinde büyük koloniler oluşturuyor. Ortamdaki planktonları süzüyor. Yani bir zebra midye günde bir litre suyu süzme kapasitesine sahip. Yani besin zincirinin en alt tabakasına yeni bir canlıyı ekliyoruz" dedi.

ACİL YÖNETİM PLANI HAZIRLANMALI

Bu istilacı midye türlerinin Van Gölü Havzası'ndaki diğer doğal midye türlerini de yok edeceğini anlatan Akkuş, bunun tehlikeli olduğunu söyledi. Derhal buruda bir yönetim planı hazırlanması gerektiğini ifade eden Akkuş, bu baraj gölünün amatör balıkçılığa tamamıyla kapatılması gerektiğini söyledi.

800 BİN YILDIR HİÇ GÖRÜLMEDİ

Akkuş, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Çünkü buradaki zebra midyenin diğer akarsulara taşınması, Van Gölü'ndeki inci kefallerinin üreme habitatlarını tamamen yok olması demektir. Van Gölü Havzası 800 bin yıldan fazla bir yaşa sahip. 800 bin yıl boyunca Van il sınırları içinde böyle bir midye türü yoktu. Yani bu, buranın doğal bir türü değil ve sonradan taşındı. Nasıl taşındığına dair elimizde kesin bir veri yok. Araştırmalarımız devam ediyor. Fakat Van Gölü'nün hemen yanı başında bulunan Fırat, Dicle Havzası'nda, Keban ve Atatürk Barajı'nda zebra midyeler fazla var. ve bildiğimiz gibi Keban Barajı'nda yetiştirilen sazan yavruları Van'daki değişik göllere ve barajlara atılıyor. Öncelikle şunu bilmemiz lazım. Oradan alıp getirdiğimiz balıklarla beraber o midyeler çok rahat taşınır. O yüzden Van sınırları içerisinde hiçbir zaman dışardan getirilen balıkların buraya taşınmaması lazım. Buraya yurtlandırdığımız balıklarla beraber ne getirdiğimizi bilmiyoruz. Bugün zebra midye geldi, yarın başka hastalıklar veya yeni türler getireceğiz. Dolayısıyla Van gibi ülkemiz balıkçığının önemli bir alanını oluşturan yerde, yani iç sularda elde ettiğimiz avcılığın 3'te biri tek başına Van Gölü Havzası'ndan karşılanıyor. Bu inanılmaz ve çok büyük bir rakam demek."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

------------------------------

-Drone ile Sarı Mehmet barajından detaylar

-Zebra midyelerin baraj kenarında bulunması

-Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş'un zbra midyeleri incelemesi

-Zebra midyelerden su içerisinde detaylar

-Sarı Mehmet barajından detaylar

-Zebra midyelerden detaylar

-Drone ile Sarı Mehmet barajından detaylar

-Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş ile röportaj

-Barajdan detaylar

-Drone ile detaylar

Gülay KUYUCU- Orhan AŞAN/VAN,

==============================

Vali Bilmez, Van Gölü'nde açıldı, ağ çekip, balık ayıkladı

Van Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Emin Bilmez, Gevaş ilçesinde balıkçılarla Van Gölü'ne açılarak, gölden ağ çekip, balık ayıkladı.

Vali Bilmez, Van Gölü'nün endemik türü ve birçok ailenin geçim kaynağı olan İnci kefali avlayan balıkçıların teknesiyle Van Gölü'ne açıldı. Dereağzı, Altınsaç ve İnköy Mahalleleri Su Ürünleri Kooperatifi Başkanı Mirza Teran ve balıkçılar tarafından karşılanan Vali Bilmez, ilk olarak Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş'tan İnci kefali balığı hakkında bilgi aldı. Dr. Öğretim Üyesi Akkuş, Vali Bilmez'e İnci Kefalı balığının geçmişi ve bugünü ile ilgili bilgiler vererek, yaptıkları çalışmaları anlattı. Daha sonra tekneyle Dereağzı Mahallesi kıyısından Van Gölü'ne açılan Vali Bilmez ve beraberindekiler, ağların bulunduğu bölgeye demir attı.

VAN GÖLÜ'NE AÇILMAKTAN KEYİF ALIYORUM

Vali Bilmez, balıkçılarla birlikte Van Gölü'ne açılmaktan keyif aldıklarını belirterek, "Bugün duygusal bir gün oldu benim için. 20 yıl önce nesli tükenmek üzere olan ve bu balığın neslinin tükenmemesi için çırpınan bir Mustafa Sarı hocamız vardı. Bu bölgede balığın koruma altına alınması ve balığın derelerde değil de gölde tutulması, yavru bırakacağı sezon değil de normal sezonda balıkçılık yapılması için ciddi bir emek verdi. Bugün de yine başka bir Mustafa Akkuş hocamız da aynı bayrağı devralarak kararlılıkla yoluna devam ediyor. 150'ye yakın teknenin ve bine yakın balıkçının bu gölden geçimini temin ettiğine şahitlik etmek mutluluk vericidir. Bugün bir grup balıkçımızla birlikte 'Vira bismillah' deyip balık ağlarını çekmeye çıktık. 20 yıl öncesiyle 20 yıl sonrasına şahitlik ettim. Çok duygulandım ve burada bir kuruş para harcamadan binlerce kişi rızkını temin ediyor. İnşallah koruma tedbirleri ile balığımızın popülasyonu artacak ve daha çok insan buradan geçimini sağlayacaktır" dedi.

Vali Bilmez, daha sonra önceden göle atılan ağları balıkçılarla birlikte çekerek ağlardaki balıkları ayıkladı. Vali Mehmet Emin Bilmez'e programda, Gevaş Kaymakamı Hasan Genç, Gevaş Belediye Başkanı Murat Sezer, Gevaş İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Alper Ekmekçioğlu da eşlik etti.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

---------------------------

-Balıkçılarla sohbet eden Vali Mehmet Emin Bilmez

-YYÜ Su Ürüntüleri Faktültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş'tan bilgi alan Vali Bilmez

-Van Gölü'ndeki ağları çıkartan balıkçılar

-Vali Bilmez, balıkçılarla ağları çekip, balıkları ayıklarken

-Vali Bilmez ile röportaj

Behçet DALMAZ/VAN,

==================================

HDP önündeki eylemde 69'uncu gün

Mehmet Mucahit CEYLAN- Nurettin FİDANCAN/DİYARBAKIR, - DİYARBAKIR'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttikleri çocuklarının bulunmasını isteyen 56 aile, HDP binası önündeki oturma eylemini 69'uncu günde de sürdürdü.

Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in (21) HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyip, 1 gün sonra, partinin Diyarbakır binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP önünde oturma eylemine başladı. Eylem, 69'uncu günde de 56 aile tarafından sürdürüldü.

'BEN DE KIZIMI GELİN YAPMAK İSTİYORUM'

Bitlis'te, 2015 yılında 18 yaşında üniversite öğrencisiyken, terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttiği kızı Fadime için Kütahya'dan gelip, 22 Eylül'de eyleme katılan Hatice Levent, Sırrı Süreyya Önder'in aynı yıl kızına yaptığı düğünden fotoğrafları göstererek, tepkisini dile getirdi. Kızına düğün yapmak istediğini belirten Levent, "Benim yavrum nerede? Yavrumu bana versinler. Ben de kızımı telli duvaklı gelin yapmak, düğün yapmak istiyorum. Bir ana olarak bittim. Lanet olsun teröre. Bizim yavrularımız ne hallerde, bunların çocukları böyle yerlerde. Bizim yavrularımız böyle olmak istemiyorlardı. Ben Fadime'mi istiyorum" dedi.

EYLEME KATILAN AİLELER

1- Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde oturan Fevziye- Şahap Çetinkaya çifti, 30 Ağustos'tan beri haber alamadıkları, PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını iddia ettikleri oğulları Süleyman (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemine başladı.

2- Diyarbakırlı Remziye Akkoyun, 4 yıldır kayıp olan oğlu Azad'ın (14) PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını söyleyerek, 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı.

3- Diyarbakır'da oturan Rauf- Ayşegül Biçer çifti, 10 aydır kayıp olan tek oğulları Mustafa (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı. Kanser hastası Ayşegül Biçer, oğlunun HDP aracılığıyla PKK'lı teröristlere götürüldüğünü iddia ediyor.

4- Mardinli olan ve Diyarbakır'da oturan inşaat işçisi Celil Begdaş ile eşi Hediye Begdaş, ramazan ayının ilk günü olan 5 Mayıs'ta ortadan kaybolan oğulları Yusuf'un (16) HDP'liler aracılığıyla düğün aracı olarak süslenen minibüsle dağa kaçırıldığını iddia ederek, 4 Eylül akşamı oturma eylemine katıldı.

5- Gaziantep'te oturan Şevket- Songül Altındaş çifti, vatani görevi için usta birliğine giderken 2 Ekim 2015'te Tunceli'nin Pülümür ilçesinde teröristlerce kaçırılan oğulları Müslüm (24) için 5 Eylül günü oturma eylemi başlattı.

6- Mersin'in Anamur ilçesinde yaşayan Rahime Uymaz, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 28 Temmuz 2015'te eşi ve kızının yanında PKK'lı teröristler tarafından aracından indirilerek, kaçırılan yeğeni polis memuru Sedat Yabalak (34) için oturma eylemine katıldı. Polis Sedat Yabalak'ın hasta annesi Ünzile Yabalak ise 8 Eylül akşamı Diyarbakır'a gelip nöbete başladı. Solunum hastası Ünzile Yabalak'a, PKK'lı teröristler tarafından 23 Eylül 1995'te şehit edilen Astsubay Murat Namdar'ın eşi Yıldız Namdar refakat ediyor.

7- Mardin'in Derik ilçesinden gelen Emine-Şeyhmus Kaya çifti, İstanbul'da polis memuruyken, Muş'ta kardeşinin düğün konvoyuyla memleketine dönerken, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristler tarafından kaçırılan oğulları Vedat Kaya (28) için 5 Eylül'de oturma eylemine başladı.

8- Malatyalı Sadiye Özbey, 17 Eylül 2015'te Rize'den kendisini ziyarete gelirken Tunceli'nin Pülümür ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristler tarafından aracı yakılıp kaçırılan oğlu Astsubay Semih Özbey için 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

9- Bursa'da yaşarken eşini 17 Ağustos depreminde kaybedince Diyarbakır'a taşınan Meryem Savur, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Fırat (22) için 5 Eylül günü oturma eylemine başladı.

10- Diyarbakırlı Sabiha Balta, 5 yıl önce kaybolan oğlu Arafat'ın (25) PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını belirtip, 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

11- Diyarbakır'ın Dokuzçeltik köyünde oturan Aysel Koyun, 5 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını belirttiği oğlu Neşat (22) için 6 Eylül günü oturma eylemine başladı.

12- Diyarbakırlı Güzide Demir, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırılan oğlu Aziz (20) için 7 Eylül günü oturma eylemi başlattı.

13- Ağrı'nın Eleşkirt ilçesinde 4 yıl önce çobanlık yaparken PKK'lı teröristlerce kaçırıldığı belirtilen Vahit Çur'un (19) anne ve babası Bedirhan-Necla Çur çifti de 7 Eylül günü eyleme katıldı.

14- Diyarbakırlı Hüsniye Kaya, 5 yıldır haber alamadığı ve sonrasında arkadaşlarından Suriye'de olduğunu öğrendiği kızı Mekiye'yi (19) bulmak için 8 Eylül günü oturma eylemine başladı.

15- Ayten-Şadin Elhaman çifti, 2 yıl önce kaybolan oğulları Bayram (21) için 8 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

16- İstanbul'da 5 yıl önce HDP Kağıthane ilçe binasına gittikten sonra dağa kaçırıldığını ileri sürülen Yakup Edizer'in (19) anne ve babası Salim ve Saliha Edizer çifti de 9 Eylül günü eylemdeki yerini aldı.

17- Diyarbakırlı Süleyman Aydın, 4 yıl önce terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttiği oğlu Özkan (19) için 9 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

18- Diyarbakırlı Mevlüde Üçdağ, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Ramazan (22) için 9 Eylül günü HDP önüne gelip eyleme katıldı.

19- Mardinli olan, ancak Diyarbakır'da oturan Salih-Mülkiye Aylu çifti, 22 Mart 2019'da kaybolan ve HDP kongresine katılan M.I. tarafından Irak'ın Metina bölgesindeki PKK'lı teröristlerin yanına kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Mehmet (20) için 10 Eylül sabahı oturma eylemine başladı.

20- Aslen Siirtli olan, ancak Ordu'da yaşayan Latife Ödümlü, Dicle Üniversitesi Kimya Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi oğlu Özgür'ün (22), 10 ay önce PKK'lı teröristler tarafından Irak'ın kuzeyine kaçırıldığını söyleyerek, 10 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

21- Diyarbakırlı Mehmet Karaman, 1999'da kandırılarak dağa götürüldüğünü belirttiği oğlu Ercan (40) için 11 Eylül'de oturma eylemine başladı.

22- Diyarbakırlı Fatma Akkuş, 28 Ağustos 2015'te kaybolan ve internette terörist kıyafeti giydiği videosunu gördüğü kızı Songül için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

23- Erzurum'dan gelen Macide Uslu ile Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinden gelen Halime Şehitoğlu, 2015'te Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğenleri Sedat Sorgun (28) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı. Annesi vefat eden Sorgun'un, Van'da vatani görevini yaparken, izinli olarak Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesindeki teyzesi Şehitoğlu'nu ziyaret edip, memleketi Erzurum'daki akrabalarının yanına giderken Lice'de yol kesen PKK'lılarca kaçırıldığı belirtildi.

24- Diyarbakırlı Nihan Çiçek, 2015'te eşinin akrabaları tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği nişanlı kızı Hatun (23) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

25- Diyarbakırlı Ömer Tokay, 2011'de Şırnak'a pikniğe gidip dönmeyen, 3 yıl sonra da terör örgütüne yakın bir televizyonda gördüğü oğlu Mehmet (22) için 12 Eylül'de oturma eylemine başladı.

26- İstanbul'da yaşayan Şevket-Fatma Bingöl çifti, 2014'te Arnavutköy'de 'Bana iş buldular, işe gidiyorum' diyerek evden çıkıp dönmeyen oğulları Tuncay (19) için 13 Eylül'de oturma eylemi başlattı.

27- Diyarbakır'ın Hani ilçesinde fırında çalışan oğlu Fatih Demir'in (24), 2015 yılında terör örgütünce dağa kaçırıldığını ifade eden anne Sevdet Demir (55), 13 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

28- Bitlis'te eşinden boşanan Saliha Mert (42), 2015 yılında dağa kaçırıldığını söylediği oğlu Yetiş Top (23) için 13 Eylül günü Diyarbakır'a gelip oturma eylemine başladı.

29- Bitlis'te yaşayan Ubeydullah Yolaçan, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Çetin (31) için 14 Eylül'de Diyarbakır'a geldi. Baba Yolaçan, gelini Gülcemal, torunları Ecrin ve Abdulsamet ile birlikte oturma eylemindeki yerini aldı.

30- Bitlis'in Mutki ilçesinden Diyarbakır'a gelen Hurinaz Omay (83), 24 yıl önce dağa kaçırıldığını söylediği oğlu Rıfat (43) için 14 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

31- Bitlis'ten Diyarbakır'a gelen Fadıl Kılıç, Ahlat Üniversitesi öğrencisiyken 3 yıl önce dağa kaçırıldığını öne sürdüğü oğlu Faruk için (25) 14 Eylül'de oturma eylemi başlattı.

32- Elazığ'dan Diyarbakır'a gelen Muhittin Avunan, usta birliğine giderken yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğeni Bingöllü Emrah Avunan (24) için 13 Eylül'de oturma eylemine başladı. Emrah'ın annesi Leyla Avunan, babası Bilal Avunan ve akrabaları da 22 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

33- Erzurum'un Horasan ilçesinden gelen Mehmet Emin Coşkun (49), Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde 2'nci sınıf öğrencisiyken 29 Aralık 2014'te PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını belirttiği 3 çocuğunun büyüğü olan İbrahim (24) için 15 Eylül'de oturma eylemine başladı.

34- Bursa'dan gelen Türkan Mutlu, 7 yıl önce Balıkesir'de üniversiteyi kazanıp kayıt yaptırmayan ve kandırılarak dağa götürüldüğünü iddia ettiği kızı Ceylan Şeyma Tekin (24) için 16 Eylül akşamı oturma eylemi başlattı.

35- Diyarbakırlı Vahide Sunar, 5 yıl önce Dicle ilçesine gidip PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını düşündüğü oğlu Ahmet (22) için 16 Eylül'de oturma eylemine başladı.

36- Ağrılı Salih Gökçe, 5 yıl önce İstanbul'da çalışırken ve askere gitmek üzereyken terör örgütü PKK tarafından kaçırılıp Suriye'ye götürüldüğünü söylediği oğlu Ömer (24) için 17 Eylül'de oturma eylemine başladı.

37- Batmanlı Cabir Taş, 4 yıl önce tekstilde çalışırken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttiği, o dönem 14 yaşında olan kızı Ece için 17 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

38- Diyarbakırlı Üzeyir Nergiz, 5 yıl önce Kars Kafkas Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde okurken, 2014'te terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılan kayınbiraderi Osman Etik (29) için 17 Eylül'de oturma eylemindeki yerini aldı.

39- Muşlu Selma Kan, 4 yıl önce Muş'ta terör örgütü PKK'ya katıldığını belirttiği oğlu Onur (28) için 18 Eylül'de oturma eylemine başladı.

40- Şirin Sungur, 2015'te Bingöl'de vatani görevini yaparken memleketi Siirt'e bayram iznine dönerken Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan oğlu Süleyman (24) için 18 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

41- Muşlu Halit Altun, 2015'te Malatya'da üniversite öğrencisiyken kaybolan ve terör örgütü PKK'nın elinde olduğunu belirttiği oğlu Muhsin (27) için 19 Eylül'de oturma eylemine başladı.

42- Konya'dan gelen Yıldız Ballı, 2014'te İstanbul Esenyurt'ta tekstil fabrikasında çalışırken kaybolan, PKK'lı teröristlerin kaçırdığını iddia ettiği kızı Yasemin (21) için 19 Eylül'de oturma eylemine başladı.

43- İstanbul'dan Diyarbakır'a gelen Fahrettin Akkuş, 2015'te Sultangazi ilçesinde 19 yaşındayken kaçırıldığını söylediği oğlu Erkan için 20 Eylül'de oturma eylemi başlattı.

44- Kütahya'dan gelen Hatice Levent, 18 yaşındayken, 2015 yılında Bitlis'te üniversite öğrencisiyken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttiği kızı Fadime için 22 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

45- Muş'tan Diyarbakır'a gelen Güzel Aslan, 5 yıl önce mobilyacıda çalışırken kaybolan oğlu Turan Aslan (26) için 23 Eylül'de oturma eylemine başladı.

46- Batman'dan gelen Zehra Çak, 5 yıl önce kaybolan oğlu Azat Çak (23) için 26 Eylül'de oturma eylemine başladı.

47- İstanbul Sultangazi'den gelen İmmihan Nilifırka, Ege Üniversitesi Gazetecilik bölümü son sınıf öğrencisiyken, 21 Mart 2015'te kaybolan oğlu Mehmet (22) için 27 Eylül'de oturma eylemine başladı.

48- Gaziantep'ten gelen Cennet Kabaklı, 2015'te usta birliğine giderken Tunceli Pülümür yolunda PKK'lı teröristler tarafından kaçırılan asker oğlu Adil Kabaklı (24) için 28 Eylül'de oturma eylemindeki yerini aldı.

49- Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinden gelen Sıddıka Tatlı, Mardin Artuklu Üniversitesi Mimarlık bölümü son sınıf öğrencisiyken 2014'te kaybolan, terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını söylediği oğlu Aziz Tatlı (27) için 29 Eylül'de oturma eylemine başladı.

50- Batman'dan gelen Melike Akdoğan, 14 yaşında lise öğrencisiyken geçen yıl ortadan kaybolan ve dağa götürüldüğünü düşündüğü oğlu Abdulkadir için 2 Ekim'de oturma eylemi başlattı.

51- Ağrı'nın Hamur ilçesinden gelen Süheyla Demir, 2014'te lise 3'üncü sınıf öğrencisiyken PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını belirttiği kızı Hayal için 3 Ekim'de oturma eylemine başladı.

52- Muş'tan gelen Süheyla ve eşi Maşallah Yenilmez, 2015'te Bitlis Eren Üniversitesi Sosyal Hizmetler bölümünde okurken, ortadan kaybolan kızları Sümeyye Yenilmez (24) için 5 Ekim'de oturma eylemine katıldı.

53- Diyarbakır'ın Kulp ilçesinden gelen Menfiye Yıldırım, 2017'de kaybolan, dağa kaçırıldığını öne sürdüğü oğlu Mesut Yıldırım (25) için 5 Ekim'de oturma eylemine başladı.

54- Diyarbakırlı Hatice Ceylan 2015'te, 15 yaşındayken Kur'an kursunda hafızlık okurken kaybolan oğlu Cafer için 8 Ekim günü oturma eylemine katıldı.

55- Ağrı Taşlıçay ilçesi Kumluca köyünden gelen Yasin Kaya, kızı Çiğdem Kaya'nın (21) Ağrı Anadolu Lisesi 2. sınıf öğrencisiyken PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını söyleyerek 15 Ekim günü oturma eylemine katıldı.

56- Hakkari Şemdinli'den gelen Necibe Çiftçi, oğlu Roşat Çiftçi'nin 5 yıl önce terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını ve büyük oğlu 4 çocuk babası Sami Çiftçi'nin (21) de terör örgütüne destek vermediği gerekçesiyle kaçırılarak şehit edildiğini belirterek 8 Kasım günü oturma eylemine katıldı.

Görüntü Dökümü

-------

HDP il binası

Ailelerin bekleyişi

Hatice Levent'in röportajı

Süheyla Demir'in röportajı

Şeveket Bingöl'ün röportajı

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet Mucahit CEYLAN, Nurettin FİDANCAN/DİYARBAKIR,

==============================

- Kadınlar şiddetten 'Krav-Maga'yla korunacak

Diyarbakır'daki kadınlar, şiddete karşı İsrail askeri güçleri tarafından geliştirilen 'Krav-Maga' dövüş sanatını öğreniyor. Bağlar Belediye Başkanı Hüseyin Beyoğlu'nun eşi Dürdane Beyoğlu öncülüğünde bir araya gelen 100 dolayında kadın, savunma teknikleri öğrendi.

Kadına şiddete dikkat çekmek ve kadının kendisini savunmak amacıyla Bağlar Belediyesi tarafından desteklenen 'Kadınlar şiddete karşı kendilerini sporla savunacak' projesi kapsamında 100 kadına savunma teknikleri öğretildi. Bağlar Belediye Başkanı Hüseyin Beyoğlu'nun eşi Dürdane Beyoğlu'nun öncülüğünde yapılan etkinlikte Türkiye Savunma Sporları Federasyonu Güneydoğu Bölge Başkanlığı bünyesindeki 'Krav Maga' eğitmenleri, kadınlara ısınma ve fizik antrenmanlı uygulamalı öğretildi.

Bağlar Belediyesi Spor Salonu'nda yapılan etkinliği katılan Dürdane Beyoğlu, kadına şiddet farkındalığını yaratmak için böylesi bir çalışmayı hayata geçirdiklerini belirterek, "Kadınlar burada Krav Maga adlı yakın dövüş spor sanatını öğreniyor. Amacımız kadınların şiddete karşı kendilerini savunacak imkana sahip olmasıdır. Şiddete karşı kadınları bilinçlendirmek amacıyla çalışmalarımızı sürdüreceğiz" dedi.

'KADINLAR SAVUNMAYI ÖĞRENMELİ'

'Krav Maga' dövüş sanatı eğitimine katılan Handan Eker Taşkent, Türkiye'de kadına yönelik şiddet konusunda farkındalık oluşturmak adına olumlu bir etkinlik olduğunu ifade ederek, "Eğitmenlerimize teşekkür ediyoruz. Güçlü kadın öncü kadın demektir. Tüm kadınlarımızın da bu spor dalını kendilerini savunma adına öğrenmeleri gerekiyor. Bu imkanları bize tanıyan Bağlar Belediye Başkanınız Hüseyin Beyoğlu'nun eşi Dürdane Beyoğlu'na da teşekkürlerimizi sunuyoruz" diye konuştu.

Kadınların her alanda kendilerini savunması gerektiğini bildiren Nimet İmren ise "Bu çok güzel bir duygu. Belediyemize çok teşekkür ederim. Kadınların kendilerini savunması, şiddete karşı kendilerini savunması gerekiyor" dedi.

'KRAV MAGA' NEDİR?

'Krav Maga', İsrail askeri güçleri tarafından geliştirilen ve kullanılan savaş sanatları tekniğidir. Kişisel savunma için daha basitleştirilip, askeriyede kullanılan öldürme teknikleri çıkarılmış bir versiyonu olup, sivil hayatta açılan kurslarla öğretiliyor.

Görüntü Dökümü

Eğitime katılan kadınlardan detay

Eğitimin verilmesi

Dürdane Beyoğlu'nun konuşması

Eğitime katılan kadınları konuşması

Eğitimden genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Emrah KIZIL, Selim KAYA/DİYARBAKIR,


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Diyarbakır Eylül PKK Güncel Haberler

title