Dha Yurt Bülteni-11

YILDIRIM: EVET ÇIKARSA, ONLARI DA ÇAĞIRACAĞIZ YANAKLARINDAN ÖPECEĞİZ (EK)

1)EVLAD- I FATİHANLAR DERNEĞİ'Nİ AÇTI

Başbakan Binali Yıldırım, referandum çalışmalarını sürdürdüğü İzmir'de, sivil toplum buluşmasından sonra Bornova İlçesi'ne geçti. Çamdibi'ne uğrayıp burada ilk olarak kokoreççiye giren Başbakan Binali Yıldırım, kısa sürede içeride kaldıktan sonra aynı semtteki Evlad - ı Fatihanlar Derneği'ni açtı, otobüsten kısa bir konuşma yaptı. Yıldırım, şunları söyledi: "Evlad-ı Fatihan'ın torunları, Çamdibi'ni iyi biliriz. 2014 yılında sokak sokak ev ev gezdik. Evlad-ı Fatihan'larla tanıştık. Kardeş olduk, bir olduk birlikte Türkiye olduk. Pazar günü Evlad-ı Fatihanlar, İzmir için o kötü sözleri söyleyenlere cevabı verecek misiniz?" dedi. Gençlerden destek isteyen ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun gençlere yönelik düzenlemeye gösterdiği eleştirileri hatırlatan Başbakan Binali Yıldırım, "Sen darbe gecesi, belediye başkanının evinde otururken, geceyi geçirirken o gençler meydanlardaydı. Bayrak elde, ezan dilde bu ülkeyi korumak için meydanlara indiniz. Türkiye'nin meydanlarına indiniz. Gençler bizim geleceğimiz teminatımız. Güçlü Türkiye sadece Anadolu topraklarının değil, Balkanların, Ortadoğu'nun, Kafkaslarında teminatıdır. Güçlü olacağız, güçlü olmanın yolu, bir olmak, beraber olmak birlikte Türkiye olmaktır" dedi. Gençlerin bu sırada 'Vur de vuralım öl de ölelim" sloganı atması üzerine ise Yıldırım, "Bizim vurmakla öldürmekle işimiz olmaz. Bizim işimiz yaşatmak" dedi. Dernek açılışından sonra Başbakan Binali Yıldırım, Bornova'ya geçti.

"EVET' VEREN DE GÖNLÜMÜZÜN SULTANI, 'HAYIR' VEREN DE BAŞIMIZIN TACI"

Bornova Cumhuriyet Meydanı'nda vatandaşlara seslenen Başbakan Binali Yıldırım, alandaki gençlerin, "Dik dur eğilme imam hatip seninle' diye bağırması üzerine "Biz sadece yaradanın önünde eğiliriz. Başka hiçbir şeyin önünde eğilmeyiz" dedi.CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal'ın "Hayır çıkarsa düşmanı denize dökmüş gibi sevineceğiz" sözlerine değinerek, "Sen kimi denize dökeceksin. Sen bu milleti tanımamışsın. Bu millet bunun cevabını sandıkta verir. Evet veren de gönlümüzün sultanıdır hayır veren de başımızın tacıdır. Biz evet verenleri baş tacı yapıp hayır verenleri hain ilan etmiyoruz. Biz, PKK haindir diyoruz. FETÖ haindir diyoruz. Bazı Avrupa ülkeleri hayır diyen PKK ile FETÖ ile kol kola girmiş kampanya yapıyorlar. Bizim itirazımız bunadır. PKK'nın, FETÖ'nün dost gibi görünüp Türkiye'nin düşmanlarıyla kol kola girenlerin hayır dediği yerde benim milletim evet der. İster CHP'ye gönül versin, ister AK Parti'ye ister milliyetçi ülkücü olsun. Bu bayrağa sahip çıkan herkes Pazar günü Türkiye'nin geleceğini oylayacak" dedi.

"BU AĞIZ PENSİLVANYA'NIN AĞZIDIR, ONLARIN DİLİYLE KONUŞMAYI BIRAK"

PKK'nın, Kandil'in, Pensilvanya'daki terörist başı adeta kin ve nefret kustuğunu söyleyen Başbakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kılıçdaoğlu diyor ki; '15 Temmuz tiyatrodur, kontrollü darbedir' Bu ağız Persilvanya'nın ağzıdır, onların diliyle konuşmayı bırak. 249 şehidimizin ruhunu incitiyorsun. Gazilerimizi üzüyorsun kardeşim. İzmir'le dalga mı geçiyorsun? Asker kılığına girmiş alçaklara o gece en güzel cevabı gençler verdi. Sizler verdiniz. Rejimin adı, cumhuriyettir. Cumhuriyet 1923 yılında kurulmuş ve daima bu milletin elinde sonsuza kadar yaşayacaktır. Tek adamlığa gelince Sayın Kılıçdaroğlu, 7 seçimi kaybeden ben değilim. Aynaya bak aynaya. Partilerin olduğu yerde, tek adam olur mu? Patronun millet olduğu yerde tek adam olur mu? (vatandaşların Recep Tayyip Erdoğan diye bağırması üzerine) Tek adam ama milletin adam" dedi.

"15 TEMMUZ GECESİ, GENÇLERİN HEPSİ ULUBATLI HASAN OLDU NENE HATUN OLDU"

Alanı dolduran gençlere de seslenen Başbakan Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu kesime siyaseti çok gördüğünü söyledi. Başbakan Yıldırım, şöyle devam etti:

"18 yaşında siyasete girmek ne demek' dediler. Be kardeşim sen önce parti tüzüğüne bak. Parti tüzüğünde 18 yaşında gençlere kota koymuşsun. 2011 seçimlerinde vaat etmişsin. Milletvekilin teklif vermiş. 18 yaşta seçilme olsun diye. Bütün bunlar ortadayken 18- 25 yaşlarındaki, 9.5 milyon toplam seçmen sayısının yüzde 20'sine yaklaşan gençleri yok sayarsan gençler de seni yok sayar. 15 Temmuz gecesi, gençlerin hepsi Ulubatlı Hasan oldu Nene Hatun oldu. Göğüslerini siper ettiler. Canlarını verdi. O zaman neredeydin onu söyle ne zaman faydalı iş yapsak karşımıza çıktılar. İstemezzük diyorlar" dedi. Karşıyaka, Alsancak ve Göztepe'ye stadyum yapacaklarını yineleyen Başbakan Binali Yıldırım, "Karşıyaka'ya 15 bin kapasiteli stad yapacağız. Göztepe'ye 15 bin kapasiteli stad yapıyoruz. Alsancak'a 20 bin kapasite stad yapıyoruz. Yine de hepsine karşı geldiler ama inadı bırakın siz karşı çıksanız da çıkmamsanız da, biz yapacağız dedik. Şimdi yapıyoruz. Altaylı, Karşıyakalı Göztepeli taraftarlar duyun bunu. Sizin stadların yapılmasına karşı çıkıyor. Çok görüyorlar. Bunlara İzmirliler cevap verecek mi? İzmir'e güveniyorum, inanıyorum. Biz onlar karşı çıksa da İzmir'e hizmet etmeye devam edeceğiz."

Görüntü Dökümü

-----------------

Başbakan Yıldırım ın AKTÜEL görüntüleri

-HAYIR pankartından görüntü

(Mücahit BEKTAŞ-İZMİR/DHA

===============================================

2)DENİZ BAYKAL'DAN REFERANDUM İÇİN ATATÜRK KIYASLAMASI

"HAYIR ÇIKARSA MECLİSİ İLK KEZ AÇMIŞ GİBİ SEVİNECEĞİZ"

CHP eski Genel Başkanı ve CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, referandum çalışması kapsamında Aydın'ın Nazilli İlçesi'nde halka seslendi. Referanduma katılım çağrısı yapan Baykal, "Atatürk'e, dedelerinizin atalarınızın vermediği bir hakkı şimdi Tayyip Erdoğan'a verecek misiniz? 'Hayır' vermeyeceksiniz. Kimseye vermeyeceksiniz" dedi.

CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, partisinin CHP Nazilli İlçe Başkanlığı'nın Belediye Meydanı'nda düzenlediği 'hayır' mitinginde halka seslendi. CHP Aydın Milletvekilleri Hüseyin Yıldız ve Metin Lütfi Baydar, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Özlem Çerçioğlu, CHP Aydın İl Başkanı Bayram İnci ve 3 bine yakın kişi mitingini izledi. DP Genel Başkanı Gültekin Uysal, CHP'li Baykal'la birlikte halkı selamladı. Baykal'dan önce bir konuşma yaptı. Uysal, "Neymiş, Menderes dedemde, Demirel de, Özal'da, başkanlık sistemini istemiş. Koca bir yalan. Yalanlar ve nefret söylemleriyle memleketi yıllarca böldükleri gibi bugün ve yarın bölünmeye asla müsaade etmeyeceğiz. Bu büyük tarihi yok varsayanların, 3 Kasım 2002 de kurulmuş gibi tekrar bu büyük ülkeyi, 2023'de ikinci cumhuriyet kuruluyormuş gibi beyefendiyi Atatürk yerine koymaya hakları yok. İşte 16 Nisan da bunun cevabını vereceğiniz gündür. Ne Menderes'in, ne Özal'ın ne de Demirel'in böyle bir talebi yok. Özal ve rahmetli Demirel belki başkanlık sistemini istedi ama tek adamlık rejimini istemedi" dedi.

Ardından halka seslenen CHP'li Baykal, "Anayasa değiştirmekle bir yere gitmek mümkün değil. Türkiye'nin derdi anayasa değil. Türkiye'nin derdi kötü yönetim. Kötü yönetim, anayasadan kaynaklanmıyor. İyi yönetimi de anayasayla güvence altına almak mümkün değil. Anayasa, iyi ya da kötü, halkın seçtiği insanlara hizmet fırsatı veriyor; çalışma fırsatı veriyor. O konuda zaman zaman çağın gelişimlerine göre değişiklikler olabilir. 14 yıldır iktidarsın. Bugüne kadar ne oldu ki elini kolunu bağlayan mı var" dedi.

"HAYIR ÇIKARSA MECLİSİ İLK KEZ AÇMIŞ GİBİ SEVİNECEĞİZ"

Anayasa taslağı hazırlanırken bazı milletvekillerinin boş kağıtlara imza attırıldığı söyleyen Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Millete vermek için mi yapıyorlar anayasayı, milletten almak için mi yapıyorlar. Millete verecek bir şey var mı? Koymuşlar bir madde. 18 yaşında milletvekili olacakmış. O çocuğun babası benim oğlumu milletvekili yap demiyor. Benim oğluma iş ver diyor. Diplomasını aldı hala işsiz diyor. Bu anayasa 18 yaş anayasası mı? Soruyoruz milletvekillerine kim hazırladı diye diyorlar ki valla ben hazırlamadım. Bir sürü hukukçu var, anayasacı var onlara soruyoruz. Yok ben hazırlamadım diyorlar. Kim yaptı bunu tam belli değil. Yaptıran belli, yapan kaçıyor. Kimse sahip çıkamıyor. Bakın 80'deki anayasaya, Orhan Aldıkaçtı 'ben yaptım arkadaş' diye çıktı. Şimdi burda kim yapıyor belli değil. Milletvekillerine soruyoruz arkadaş sen imzalamışsın bunu ne diyorsun. 'Valla ben boş kağıdı imzaladım, neyi imzaladım bilmiyorum' diyor. Böyle bir işle başlayan bir düzenlemeden yarar çıkar mı ülkeye mutluluk çıkar mı? Şimdi o milletvekilleri var ya onların bir kısmı hayır oyu verecek. Atatürk'e, dedelerinizin atalarınızın vermediği bir hakkı şimdi Tayyip Erdoğan'a verecek misiniz "hayır" vermeyeceksiniz. Kimseye vermeyeceksiniz."

Referandumda 'evet' çıkarsa devlet düzeninin değişeceğini iddia eden Baykal, "Hayır çıkarsa Meclisi ilk kez açmış gibi sevineceğiz. 29 Ekim 1923'te Cumhuriyeti ilk kez o gün ilan etmiş gibi sevineceğiz. Anadolu'yu istiladan o gün kurtarmış gibi sevineceğiz. Devletimize kavuşmuş gibi, cumhuriyetimize kavuşmuş gibi, milletimizin egemenliğini korumuş gibi sevineceğiz" dedi.

Görüntü Dökümü

----------------------

Deniz Baykal'ın konuşması

Antalya Milletvekili Deniz Baykal konuşması

Genel ve Detay görüntü

Haber- Kamera: Mehmet ALİ CİNTOSUN / NAZİLLİ (Aydın),

=============================================

3)MERAL AKŞENER: 'HAYIR' ÇIKMASIN, PYD VE YPG İLE CENEVRE'DE MASAYA OTURURLAR (1)

MHP'den ihraç edilen Meral Akşener, "17 Nisan'dan itibaren eğer 'hayır' çıkmasın, net bir şekilde söylüyorum. Rusya'nın talebiyle Amerika'nın talebiyle YPG ve PYD ile Cenevre'de masaya otururlar. Suriye'dekini tanırlar. Barzani'yi zaten tanıdılar ve sonuç itibariyle kala kala Türkiye'nin güneydoğusu kalır ki onu da haydi haydi verirler" dedi.

Meral Akşener, referandumda 'hayır' kampanyasını bugün Isparta'da sürdürdü. Ispartalılara hitap eden Akşener, 16 Nisan Pazar günü yapılacak anayasa değişikliği referandumuna ilişkin açıklamalarda bulundu. 'Bu anayasa niçin oluyor, niçin birden önümüze getirildi?' sorusunu soran Akşener, "Bu anayasa değişikliğinin içinde seçilecek kişinin çocuğunun, geçmişte bakanlık yapanların daha sonra bakanlık yapacak olanların ömür boyu yargılanamayacağı bir zırh var zırh. Sadece bunun için bile 'hayır' diyeceğiz. Bir kişiye savaş yapma yetkisi, eyalet kurma yetkisi, örtülü ödeneği istediği gibi harcama yetkisi; vali, kaymakam, rektör, emniyet müdürü, hakim, savcı atama yetkisi ve aynı kişi bir partinin de genel başkanı. Bütün bunlara baktığınız zaman böyle bir yetkiyi kocama da vermem oğluma da vermem" diye konuştu.

"'HAYIR' ÇIKMASIN, SURİYE'DEKİNİ TANIRLAR"

Halk oylamasından 'hayır' çıkmaması halinde 17 Nisan'dan sonra Türkiye'nin, Rusya ve ABD'nin talebiyle PYD ve YPG ile Cenevre'de masaya oturacağını iddia eden Meral Akşener, şunları söyledi:

"Kiminizin ablasıyım, kiminizin anası yaştayım, kiminizin de kardeşi yaşındayım. Samimiyetle söylüyorum. Bir kere 'evet' derseniz bir daha bu ülkede seçimler sadece tiyatro olur. Onun için hepimiz, hepiniz inşallah çocuklarımız için kadınlarımız için ülkemiz için Kürdistan kurulmasın, diye eyaletlere bölünmesin, diye Suriye'deki YPG ve PYD'nin; buraya yazıyorum. 17 Nisan'dan itibaren eğer 'hayır' çıkmasın, net bir şekilde söylüyorum. Rusya'nın talebiyle Amerika'nın talebiyle YPG ve PYD ile Cenevre'de masaya otururlar. Suriye'dekini tanırlar. Barzani'yi zaten tanıdılar ve sonuç itibariyle kala kala Türkiye'nin güneydoğusu kalır ki onu da haydi haydi verirler. Eyalet kurma yetkisinin verildiği, savaş açma yetkisinin verildiği bir anayasaya aziz Türk milleti 'hayır' diyecek"

Görüntü Dökümü:

-----------------------------

-Meral Akşener'in konuşması

-Detaylar

Haber: ISPARTA,

===================================================

4)CHP'Lİ VELİ AĞBABA: DİKTATÖRÜ DİKTATÖR YAPAN TEK ŞEY ONA VERİLEN YETKİLERDİR

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, "Bu anayasa değişikliği geçerse nihai olarak yapılacak şey Türkiye'nin federasyona bölünmesidir. Anayasa değişikliği geçerse Türkiye önümüzdeki dönemde farklı bir şekilde yönetilecektir. Türkiye'nin bölünme riski vardır" dedi.  Malatya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası'nı ziyaret eden Ağbaba, anayasa değişikliğinin Türkiye'nin yararına olmadığını ifade etti. Anayasa değişikliğindeki 18 maddenin ne olduğunu anlatmaya çalıştıklarını ifade eden Ağbaba, "18 madde insanların içine siniyorsa 'evet' versinler, içine sinmiyorsa 'hayır' versinler. Bunun başka tartışmalara çekilmesini çok doğru bulmuyoruz. Biz en başından beri bunun Türkiye'nin hayrına olmadığını söylüyoruzö dedi.

Ağbaba, anayasa değişikliğinin alelacele yapıldığını savunarak şu ifadelere yer verdi:

"12 Eylül darbe anayasası bile iki yılda yapılmışken, danışma meclise oluşturulmuşken, bu anayasanın toplam mecliste kalma süresi anayasa komisyonu ve genel kurul dahil 22 gün. 22 günde meclisten geçti. Çok acele yapıldı, bunu da 'evet'i savunanların söylediklerinden görüyoruz. Başdanışmanlar 'eğer sıkıntı olursa bu sistemi bir kez daha değiştiririz' diyorlar. Cumhurbaşkanı önce 18 yaş ile ilgili 'askerlikten muaf' dedi şimdi 'bedelli yapabiliriz' diyor. Bu çok hızlı hazırlanmış, Türkiye'nin birliğini, bütünlüğünü koruyamayacağından endişemiz olan bir anayasa değişikliği. Geçtiğimiz günlerde bizim bu söylediklerimizi cumhurbaşkanı başdanışmanları ifade etmeye başladı.ö

Anayasa değişikliğinde Türkiye'nin federasyona götürülmesi, özerklik gibi yetkilerin olduğunu iddia eden Ağbaba, şunları söyledi: "Eğer bu anayasa değişikliği geçerse nihai olarak yapılacak şey Türkiye'nin federasyona bölünmesidir. Anayasa değişikliği geçerse Türkiye önümüzdeki dönemde farklı bir şekilde yönetilecektir. Türkiye'nin bölünme riski vardır. Federasyon ve özerkliği dillendirmeye başladılar.

Ağbaba, CHP'nin 'her şeye hayır' dediği için eleştirildiğini belirterek, "2010 referandumunda 'hayır' dedik. Eğer bizim sözümüz dinlenseydi, Türkiye bir darbe girişimini yaşamazdı ve 250 şehit verilmezdi. O günkü anayasa değişikliği Türkiye'nin bu duruma gelmesini sağlamıştır. 250 şehit varsa, Türkiye'de bir darbe girişimi yaşanmışsa bunun sorumlusu 12 Eylül 2010 anayasa değişikliğidir. Türkiye, bu anayasa değişikliğiyle yoksullaşır, bölünme riskiyle karşı karşıya kalır. Dünyadaki tek adamlıkla yönetilen ülkelere bir bakın ne zenginlik, ne refah, ne huzur ne de barış var. Tek adımın yönettiği ülkelerde güç, para bir merkezde toplanıyor. Suudi Arabistan, Hollanda'dan 10 kat zengin ama Hollandalı vatandaş Suudi Arabistanlı vatandaştan 43 kat zengin. Dünyanın hangi ülkesine bakarsanız bakın bu kadar yetkiyle yönetilen, tek adamlıkla yönetilen ülkelerin durumunun kötü olduğunu görüyorsunuz. Bu hiç kimsenin hayrına değil, bu kadar yetki bir kişiye verilmez. Bu kadar yetki bir kişiye verilirse Türkiye'nin bütünlüğü tehlikeye girer. Tek adamı tek adam, diktatörü diktatör yapan tek şey onun seçimde almış olduğu oy oranı değil, ona verilen yetkilerdir. Yasama, yürütme bütün yetkileri verdiğiniz zaman orada ortaya çıkan tek adamlıktırö diye konuştu.

===============================================

KAPADOKYA' DA  TURİST SAYISI AZALDI, BALON PİLOTU ÜCRETLERİ DÜŞTÜ(EK))

5)ULUER," SICAK HAVA BALONU, DÜNYANIN EN GÜVENİLİR HAVA ARACI

Sıcak hava balonculuk sektörünün Kapadokya bölgesindeki en büyük firmalarından Anatolia Ballons sahibi Halil Uluer, dünyanın en güvenilir hava aracının sıcak hava balonları olduğunu söyledi. Uluer Group Yönetim Kurulu Başkanı da olan Halil Uluer yaptığı açıklamada, sıcak hava balon taşımacılığında anlık hava durumunun pilot tarafından bilinmesinde kulenin oldukça önemli olduğuna inandığını belirtti.

Uluer " Kule sanırım bitmek üzere, sıcak hava balonlarının iletişimini kaydetmek ve ani hava durumlarını kulede balonları uyarmak için yapılmış bir kulenin yakın zamanda da açılacağını duydum. Faydalı olacağına inanıyorum. Kulenin kazalara faydası olmaz ama görüşmeleri kayıt altına almak ve sinyalizasyon haberleşmeyi daha sağlıklı hale getirmek için faydası olur, çünkü Kapadokya bölgesi dünyada sıcak hava balonun yapıldığı en güvenli bölge, sıcak hava balonu da dünyada ki bütün hava taşıtlarının en güvenlisi fakat ani hava değişikliklerin de zaman zaman yaşanabiliyor. Dünyanın her yerinde her hava taşıtında, her kara taşıtında, deniz taşıtında kazalar oluyor bunu sadece balona indirgemek ve Kapadokya bölgesi ile birlikte kazaları konuşuyor olması son derece yanlış. İnsanlar duş alırken ayağı sabuna kayıp yere düşüp beyin kanamasından ölüyor sabunu üreten firma mı sorumlu, sabun mu sorumlu, yoksa küvet mi sorumlu böyle bir şey yok onun için dünyanın en güvenli hava taşıtı sıcak hava balonu ve dünya da sıcak hava baloncuğunun yapıldığı en güvenli merkez en güzel, en özel merkez de Kapadokya'dır. Dünyada ki bütün sıcak hava balon firmalarının en yoğun, en kontrollü, en titiz denetlendiği yer Türkiye Türk sivil havacılık otoritesi bütün balon firmalarını ciddi bir şekilde denetliyor. Buraya ofis açtı burada çalışan personelleri var uzmanları var 24 saat denetim ve gözetim altın da tutuyorlar. Bir yanlış bir şeyi firma ya da pilot keyfi bir uygulama yapma şansına dahi sahip değil dolayısıyla teknik bir aksaklık söz konusu değil. Kule hakkında görüşlerini de belirten Uluer hiç bilmiyorum o konu ile ilgili Kapadokya bölgesinde bu tür işlemler yapmanın çok zor olduğunu biliyorum anıtlar kurulu sit bölgesi onlarla ilgili olabilir ama bu konuyla bilgi sahibi olmadığını belirtti.ö

Görüntü Dökümü

---------------

-Uluer in açıklaması

Ahmet KORKMAZER-NEVŞEHİR/DHA

===========================================

6)MHP'Lİ KARABÜK BELEDİYE BAŞKANI: HAYIR ÇIKARSA TAYYİP BEY ÖLENE KADAR CUMHURBAŞKANIDIR

KARABÜK Belediye Başkanı MHP'li Rafet Vergili, "'Hayır' çıktığı gün Türkiye'de Tayyip Bey ölene kadar cumhurbaşkanı ve başbakandır. 'Evet' çıktığı zaman görev süresi en fazla 10 yıldır" dedi.

Karabük Ticaret ve Sanayi Odası tarafından bir restoranda Anayasa referandumu konulu istişare toplantısı düzenlendi. Toplantıda konuşan Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Pazar günü Türkiye'nin kaderiyle ilgili bir oylama yapılacağını belirterek şöyle dedi:

"Bu oylamada da Türkiye'nin ya önümüzdeki yüzyıla hazırlığıyla ilgili 'evet' oyu çıkacak veyahut da ben bunu tüm içtenlikle söylüyorum. Muhalefet partilerinin yapmış olduğu 'tek adam' iddialarının neticesinde 'hayır' çıkmasının sonucunda da Tayyip Beyi ölene kadar bu memlekette cumhurbaşkanı veyahut başbakan yapacağız. Bakın 'hayır' çıktığı zaman Tayyip Bey ölene kadar bu memlekette cumhurbaşkanı ve başbakandır. 101'inci maddede net olarak söylemiş. 'Bir kişi en fazla 2 kere başkan seçilir' demiş. Kişi olarak söylemiş. Şimdi muhalefet 'tek adam' diye iddia ediyor. Bir kişi en fazla 2 kere seçilebildikten sonra eğer bu anayasa değişikliği çok daha önce yapılabilmiş olsaydı bugün Tayyip Bey ancak eski bir başkan olarak şu anda Türkiye'de yaşamına devam ediyordu. Tek adamlık iddiası olan bir kişi kendisinin görev süresini 10 yılla sınırlamaz. 'Hayır' çıktığı gün Türkiye'de Tayyip Bey ölene kadar cumhurbaşkanı ve başbakandır. 'Evet' çıktığı zaman görev süresi en fazla 10 yıldır. ya Pazar sabahı 'evet' deyip bu Türkiye'yi önümüzdeki asıra hazırlayacağız veyahut 'hayır' deyip ölene kadar Tayyip Beyi bu memlekette cumhurbaşkanı ve başbakan yapacağız."

ŞAHİN: GÜÇLÜ, ANİ KARAR ALABİLECEK YÖNETİME İHTİYAÇ VAR

Ak Parti Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin de Anayasa değişikliğini milletin önüne getirmelerindeki amaçlardan birisinin de Türkiye'nin bölünmez bütünlüğüyle ilgili, beka sorunuyla ilgili çıkabilecek risklere ve tehlikelere karşı tedbir almak olduğunu söyledi. Şahin, şöyle konuştu:

"'Bakın sınırlarımızda kaç yıldır iç savaşlar var. Şu anda Suriye'de ABD ve Rusya bilek güreşi yapıyor. Sanki yüzyıl önceki Sevr'i yeniden gündeme getirerek, haritaları yeniden çizmek istiyorlar. İran'dan, Irak'tan, Suriye'den Akdeniz'e açılacak bir koridor, hemen bizim sınırımızda. Amaçları bizim sınırımızdan da parçalar kopartmak istiyorlar. PKK'nın kolu PYD'ye orada güvenli bir bölge oluşturmak istiyorlar. Silahları açıkça vermeleri bunun en önemli göstergelerinden biridir. Böyle bir risk karşısında Türkiye'de zayıf idareler, zayıf hükümetler olmamalıdır. Bu Suriye krizinin hemen bitmeyeceği, daha da büyüyeceği anlaşılıyor, yıllara yayılabileceği anlaşılıyor. O nedenle Türkiye'de iş başında istikrarlı, güçlü, ani karar alabilecek, çabuk refleks gösterebilecek bir yönetime ihtiyaç var. İşte biz bu nedenle ve MHP'nin değerli genel başkanı Bahçeli bu nedenlerle 'Türkiye'nin bekasıyla ilgili böyle bir düzenlemeye ihtiyaç vardır' diye bu anayasa değişikliğine destek veriyor. Aslında CHP'nin de destek vermesi beklenirdi. İddia ile söylüyorum. CHP Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanacağına inansaydı buna destek verirdi."

Görüntü Dökümü

------------------------------------

-Karabük Belediye Başkanı MHP'li Rafet Vergili'nin konuşması

-AK Parti Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin'in konuşması

Süre: (04.57) Boyutu: (232 MB.)

Haber-Kamera: Bülent DİKTEPE/KARABÜK,(DHA

Binali Yıldırım Türkiye Bornova İzmir Politika Güncel Haberler