Haberler

DHA YURT BÜLTENİ-11

EDİRNE'DE KATLİAM GİBİ KAZA; MİNİBÜSE DOLDURULAN 40 GÖÇMENDEN 10'U ÖLDÜ (EK)1)GÖÇMENLERİN 38'İ PAKİSTANLIEdirne'nin Meriç ilçesinde jandarmadan kaçan göçmenleri taşıyan minibüsün yol kenarındaki dükkana çarptığı kazada ölen 10 kişi ile 30 yaralının uyrukları belli oldu.

EDİRNE'DE KATLİAM GİBİ KAZA; MİNİBÜSE DOLDURULAN 40 GÖÇMENDEN 10'U ÖLDÜ (EK)
1)GÖÇMENLERİN 38'İ PAKİSTANLI

Edirne'nin Meriç ilçesinde jandarmadan kaçan göçmenleri taşıyan minibüsün yol kenarındaki dükkana çarptığı kazada ölen 10 kişi ile 30 yaralının uyrukları belli oldu. Sürücünün Türk olduğu, minibüste 38 Pakistan 1 de Hindistan uyruklu kaçağın bulunduğu saptandı.
4 YARALININ DURUMU AĞIR
Ölenlerin kimliklerini belirleme çalışmaları devam ederken, yaralılardan 4'ünün durumunun ağır olduğu ifade edildi. Yaralılardan 8'i Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne, 7'si Keşan ilçesindeki Devlet Hastanesi'ne sevk edilirken, diğer yaralıların tedavileri Uzunköprü Devlet Hastanesi'nde sürdüğü bildirildi.
Meriç Belediye Başkanı Erol Dübek, ilçelerinin kaçak göçmenlerin geçiş güzergahı olduğunu belirterek, "Burada kaçak göçmenlere sıkça rastlıyoruz. Ama bugün katliam gibi bir kaza yaşadık ve çok üzüldük. Yunanistan'a sınır olan bölgemizde tedbirler alınmasına rağmen, bunların ülkeye giriş noktalarında da önlem alınması gerekiyor. Oralarda tedbir alınırsa, bu tür üzücü olaylar yaşanmaz. Biz, insan kaçakçılığı yapan şahısları tespit edip, valilik ve emniyetle paylaştık. O kişilerin yakalanarak cezalandırılmalarını sağlamak gerekiyor. Hükümetimizin alacağı tedbirlerle bu işin sonlanacağına inanıyoruz. Çünkü göçmenlerin gelişleri devam ediyor" dedi.
Kazanın yaşandığı cadde üzerine lokanta işleten Nazmi Deniz, iş yerinde bulunduğu sırada dışarıdan büyük bir gürültü duyduğunu belirterek, "Çok yüksek bir sesle birlikte dışarıya koştum. Arabanın içinde ağlamalar ve çığlık sesleri geliyordu. Olay yerine çok sayıda ambulans, polis ve itfaiye ekipleri geldi. İtfaiye ekipleri, minibüsün kapısını balyozla kırıp yaralıları çıkardı. Korkunç bir görüntüydü" dedi.

Görüntü Dökümü
-----------------
-olay yerinden görüntü
-Minibüsün girdiği işyerinin görüntüleri
-Röportajlar
-Yaralıların ambulansla hastaneye getirilmeleri
-Detaylar

ALİ Can ZERAY- Ünsal YÜCEL/EDİRNE,

=========================================================

2)ARAKLI'DAKİ SELDE HASAR TESPİTİ TAMAMLANDI

TRABZON'un Araklı ilçesinde 8 kişinin hayatını kaybettiği 2 kişinin kaybolduğu sel felaketine ilişkin hasar tespiti tamamlandı. İlçede 7'si konut, 2'si kamu, 1 işyeri ve deponun yer aldığı toplam 11 bina yıkılırken, 14 bina da, ağır hasar gördü.
Trabzon'da, 18 Haziran'da etkili olan sağanak, Araklı ilçesinde sel ve heyelanlara neden oldu. İlçenin Çamlıktepe ve Yeşilyurt mahallelerinde heyelan sonucu önüne set çekilen Karadere, biriken toprak ve balçığı sürükleyerek aniden taştı. Bölgede kurulu olan hidroelektrik santralinin toprak ve balçıkla dolan havuzunun da taşması sonucu sel suları mahallelere girdi, önüne kattığını sürükledi. Sele kapılan 10 kişi kayboldu, 4 kişi de yaralı olarak kurtarıldı. Bölgeye sevk edilen askeri helikopter ve kurtarma ekipleri tarafından da, mahsur kalan 76 kişinin güvenli bölgelere tahliyesi sağlandı. Selin ardından başlatılan arama çalışmalarıyla 8 kişinin cansız bedenleri bulundu, diğer 2 kişiye ise henüz ulaşılamadı.
11 BİNA YIKILDI, 14'Ü AĞIR HASAR ALDI
İlçede binaların yıkıldığı, yollar ve köprülerin hasar, tarım arazilerinin de zarar gördüğü sel ve heyelanla ilgili yürütülen hasar tespit çalışmaları tamamlandı.  Yapılan hasar tespit çalışmalarında;  7'si konut, 2'si kamu, 1 işyeri ve deponun yer aldığı toplam 11 bina, yıkılırken, 14 binanın da ağır hasar gördüğü belirtildi. 11 konutun az hasar gördüğü selde, 7 büyükbaş, 3 küçükbaş hayvan ise telef okurken, toplam 60 dekarlık fındık arazisi ile 25 kovanda da zarar oluştuğu tespit edildi.
DERE YATAKLARI TARANIYOR
Kayıp olan 2 kişiyi arama çalışmaları sabahın ilk ışıklarıyla yeniden başladı. Trabzon'un yanı sıra bölge illerden gelen AFAD, AKUT ekipleriyle UMKE, Araklı ilçesi Çamlıktepe Mahallesi'nde Karadere boyunca arama çalışması yürütüyor. Jandarma Genel Komutanlığı'ndan gelen 30 kişilik Jandarma Arama Kurtarma (JAK) timi de çalışmalara eşlik ediyor. JAK timleri botla açıldıkları dere yatağında sondalama yöntemi ile kayıplardan iz arıyor. Kayıp kişilerin yakınlarının umutlu bekleyişi de sürüyor. AFAD'a ait Samsun'dan getirilen 'Abrek' isimli kadavra köpeği de aramalarda kullanılıyor. Arama- kurtarma çalışmalarına 350 kişilik ekip katılıyor.

Görüntü Dökümü
-----------------
-Bölgeden drone görüntüleri
-Yıkılan evlerin enkazı
-İş makineleri çalışmaları
-Kayıpları arama çalışmaları
-Detaylar

HABER: Fatih TURAN KAMERA: ARAKLI(Trabzon), -

=========================================================

3)TERME'DEKİ SELİN HASARI ORTAYA ÇIKTI

SAMSUN'un Terme ilçesinde meydana gelen selde yapılan hasar tespitlerine göre; 38 mahallede bin 770 üreticiye ait yaklaşık 60 bin 200 parsel ekili tarım arazisi zarar gördü.
Terme ilçesinde önceki gün etkili olan sağanak sel ve heyelanlara neden oldu. Taşkın nedeniyle evlerin zemin ve bodrum katları ile tarım arazileri su altında kaldı. Sakarlı, Evci, Karasu, Hüseyinmescit, Balsaray, Kazımkarabekir, Uludere, Bazlamaç mahalleleri hasarın boyutu büyük oldu.
Samsun İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı ilk hasar tespit çalışmalarına göre; 38 mahallede yaklaşık 60 bin 200 parsel ekili tarım arazisi zarar görürken, bin 770 üretici ise mağdur oldu. Selde yaklaşık 13 bin küçükbaş hayvanın telef olduğu tespit edildi. Selde hasar tespit çalışmaları sürüyor.

Görüntü Dökümü
-----------------
Arşiv sel görüntüleri

Haber-Kamera: Hakan AKGÜN SAMSUN-DHA

=========================================================

4)MALATYA'DA FETÖ OPERASYONU: 8 GÖZALTI

Malatya'da, FETÖ/PDY'ye yönelik düzenlenen operasyonda 8 kişi gözaltına alındı.
Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü FETÖ/PDY soruşturması kapsamında polis ekipleri, örgüt talimatıyla Bank Asya'ya para yatıran ve KHK ile kapatılan derneklerle bağlantısı bulunan şüphelilere yönelik eş zamanlı operasyon düzenlendi. Yapılan baskınlarda gözaltına alınan 8 şüpheli, sorgulanmak üzere emniyete götürüldü.
Soruşturma kapsamında gözaltı sayısının artabileceği belirtildi.

Görüntü Dökümü:
-----------------------
Polis ekipleri
Operasyon düzenlenen iş yerleri
Ekiplerin işyerleri önünde durması
Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Taha AYHAN-MALATYA-

=========================================================

5)OTOMOBİL REFÜJE ÇARPIP, SAVRULDU: 1 ÖLÜ, 3 YARALI

Rize'nin Ardeşen ilçesinde, sürücüsünün kontrolünden çıkan Gürcistan plakalı otomobil, refüje çarparak yol kenarına savruldu. Kazada, otomobildeki Gürcistan uyruklu Birchiko Lakobadze (56) hayatını kaybederken, 3 kişi de ağır yaralandı.
Kaza, dün gece Karadeniz Sahil Yolu, Ardeşen Kavşağı'nda meydana geldi. Rize'den Artvin yönüne giden Jemal Kadelidze (29) yönetimindeki XU-777-LO Gürcistan plakalı otomobil, refüje çarpıp yol kenarına savruldu. İhbar üzerine olay yerine sağlık, polis ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Hurdaya dönen araçta sıkışan Gürcistan uyruklu sürücü Jemal Kadelidze, Makvala Iakobadze (54), Tamar Kedelidze (70) ve Birchiko Iakobadze (56), itfaiye ekiplerinin çalışmasıyla çıkarıldı. Sağlık ekiplerince ilk müdahalede bulunulan yaralılar, ambulanslarla Kaçkar Devlet Hastanesi ile Rize Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Hastanede tedaviye alınan yaralılardan Birchıko Lakobadze, doktorların tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamadı. Tedavileri süren diğer yaralıların, sağlık durumlarının ciddiyetini koruduğu belirtildi. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Kaza yerinden görüntüler

HABER: Adem AKATİN KAMERA: RİZE/DHA

=========================================================

6)'ET ÜRETİMİ İÇİN SEBZELERDEN ÇOK DAHA FAZLA SUYA İHTİYAÇ DUYULMAKTADIR'

AMBALAJLI Süt ve Süt Ürünleri Sanayicileri Derneği (ASÜD) İcra Kurulu Üyesi Hakan Kazancıgil, Türkiye'nin su ihtiyacı ve su tüketimi ile ilgili açıklamalarda bulundu. Kazancıgil, sebze, meyve ve et gibi ürünlerin üretimi sırasında harcanan su miktarının fazlalığına da dikkat çekti ve "Et üretimi için sebzelerden çok daha fazla suya ihtiyaç duyulmaktadır. Örneğin, 1 kilo et üretmek için 5 bin ila 20 bin litre, 1 kilo buğdayın ekmek olarak soframıza gelmesi için bin 500 litreden fazla su gerekir" dedi. Kazancıgil dünyada 700 milyon insanın su kıtlığı çektiğine de vurgu yaparak İstanbul gibi büyük metropollerde de bu sorunun artacağını ifade etti.
Ankara'da, ASÜD tarafından hazırlanan, 'Türkiye Sütçülük Sektörünün Su Sürdürülebilirliği: Verimlilik, Riskler ve Kırılganlıklar Projesi'nin tanıtımı düzenlendi. Toplantıya, ASÜD İca Kurulu Üyesi Hakan Kazancıgil ve ASÜD Genel Sekreteri Burhan Sakkaoğlu katıldı. Tanıtım toplantısında konuşan Kazancıgil, hükümetin çiftçiye yönelik ortaya koyduğu ekonomik politikalar ve tedbirler ile çiftçinin üretmiş olduğu süt miktarının yılda 20 milyon tonu aştığını söyledi. Kazancıgil, "Dünya ile rekabet gücümüzün artması ve gelecek nesilleri sağlıklı besleyebilmemiz için burada almamız gereken en önemli tedbir, üretmiş olduğumuz çiğ süt kalitesini artırmak ve tamamının kayıt altına alınarak kişi başı tüketimi Avrupa'daki ortalama olan 300 litre seviyesine çıkarmaktır. İhracatımızı artırmak adına dünyanın birçok noktasında ticari faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bu bağlamda, Körfez ülkeleri gibi yakın pazarlarda ve Çin Halk Cumhuriyeti, Güney Kore gibi büyük pazarlarda hükümetimizin ihracata vereceği desteklerle bizlerin yanında olması en büyük arzumuzdur" dedi.
'SU FAKİRİ ÜLKE TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ'
Kazancıgil, dünyada 700 milyon insanın su kıtlığı çektiğine dikkat çekerek, "Bilimsel çalışmalar önümüzdeki 20 yıl içerisinde bu durumun aralarında İstanbul gibi büyük metropoller başta olmak üzere dünyanın pek çok ülkesinde, milyarlarca insanı etkileyecek bir boyuta ulaşabileceğini gösteriyor. Türkiye, sanılanın aksine su zengini bir ülke değildir. Artan nüfusu, gelişen ekonomisi ve büyüyen kentleriyle, 'su stresi yaşayan' bir ülke kabul edilen Türkiye, Akdeniz havzasının iklim değişiminden ciddi etkilenen bölgelerden biri olması nedeni ile 'su fakiri' bir ülkeye dönüşme tehlikesiyle karşı karşıyadır" diye konuştu.
'SUYUN YÜZDE 70'İ TARIMDA KULLANILIYOR'
Kazancıgil, Türkiye'de kişi başına düşen su miktarının bin 519 metreküp olduğunu söyleyerek, TÜİK verilerine göre, Türkiye nüfusunun 2030 yılında 100 milyona ulaşacağını öngördüklerini kaydetti. Bu durumda, kişi başına düşen su miktarının yılda bin 120 metreküp olmasının beklendiğini kaydeden Kazancıgil, şöyle konuştu: "Nehirler ve yeraltı su kaynaklarından elde edilen tatlı suyun yüzde 70'i tarımsal sulamalarda, yaklaşık yüzde 10'u kişisel ihtiyaçlar için evlerde, kalan yüzde 20'si ise sanayide kullanılmaktadır. Kullanılabilir suyun dengeli dağıldığını ise söylemek çok zordur. Et üretimi için sebzelerden çok daha fazla suya ihtiyaç duyulmaktadır. Örneğin, 1 kilo et üretmek için 5 bin ila 20 bin litre, 1 kilo buğdayın ekmek olarak soframıza gelmesi için bin 500 litreden fazla su gerekir. Bu rakam 1 kilo peynir için 378 litre, 250 milim süt içinse 255 litre olarak hesaplanmaktadır. Suyun geleceğimiz için en değerli varlıklarımızdan biri olduğunu bilmek yetmiyor, artık onun giderek tükenen, sınırlı bir kaynak olduğunu da içselleştirmemiz gerekiyor."

Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Toplantıdan görüntü
-Kazancıgil'in konuşması
-Detay

Haber-Kamera: Haluk KARAASLAN/ANKARA,-

=========================================================
7)ALKIŞLAR ÜNİVERSİTE BİRİNCİSİ ŞEYDA MELİS İÇİN

DOĞUMU sırasında yaşadığı sorun nedeniyle serebral palsi hastası olarak dünyaya gelen, bu sebeple elleri ve ayaklarını tam olarak kullanamayan Şeyda Melis Türkkahraman, büyük bir başarıya imza atarak Yaşar Üniversitesi'ni birincilikle bitirdi. Bilgisayarda klavyeyi burnuyla, fareyi ise sol ayağıyla kullanan Türkkahraman, Yazılım Mühendisliği Bölümü'nden 4 üzerinden 3.99 not ortalamasıyla mezun oldu. Türkkahraman, yaptıkları ve başardıklarıyla yalnızca engelli bireylere değil, herkese örnek olmak istediğini belirtti.

İzmir'deki Yaşar Üniversitesi, mezuniyet töreninde çok özel bir öğrencisini mezun etti. Yüzde 94 oranında engeli bulunan Şeyda Melis Türkkahraman, büyük bir başarıya imza atarak üniversiteyi birincilikle bitirdi. Doktor baba ile öğretmen annenin 3 çocuğundan biri olan Şeyda Melis Türkkahraman, 1995 yılında, doğum sırasında göbek kordonunun boynuna dolanması nedeniyle serebral palsi hastası olarak dünyaya geldi. El ve ayaklarını tam kullanamamasına sebep olan ve kısmen de olsa konuşmasını etkileyen hastalığıyla beraber yaşamayı öğrenen Şeyda Melis Türkkahraman, tüm zorluklara karşın ailesinin büyük desteğiyle yaşama asla küsmeden eğitim hayatını sürdürdü. Türkkahraman, tam burslu olarak okuduğu Mühendislik Fakültesi Yazılım Mühendisliği Bölümünü de başarıyla tamamlayıp okul birincisi olarak mezun olmayı başardı. Törende, sahneye kardeşi Nadide Selen ile çıkan Şeyda Melis Türkkahraman, diplomasını ve birincilik plaketini Yaşar Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ahmet Yiğitbaşı ve Rektör Prof. Dr. Cemali Dinçer'den alırken, törene katılanlar tarafından uzun süre ayakta alkışlandı.

"Diliyorum ki kendi yolumda ilerlerken yolculuğuma tanık olan herkese, mesafe kat etmek için her zaman ayaklara gerek olmadığını ve dahası ayakları varken durmayıp koşmaları gerektiğini göstermek adına örnek olabilmişimdir" diyen Şeyda Melis Türkkahraman, yaşam öyküsünü anlattı. Türkkahraman, "1995 yılında Kahramanmaraş'ta doğdum. Beni çok da kolay bir hayatın beklemediği doğumum sırasında belli olmuştu olmasına ama yaşama isteğim galip gelmişti nihayetinde. Neticede yürümemi, ellerimi kullanmamı ve kısmen de olsa konuşmamı etkileyen hastalığımla beraber yaşamaya başladım. Farklı olduğumu, ancak okul çağına geldiğimde anladım. Okul çağına geldiğimde farklılığımın farkına varmamdan, kırılmamdan çekinen ailem, benim 'farklılığımla dalga geçseler de kırılmayacağım, üzülmeyeceğim' demem üzerine titiz bir arayış sonucu buldukları bir ilkokula beni yazdırdı. Zaten okula başlamadan önce annem okuma yazmayı, babam da matematiği bana öğretmişti. Birinci sınıfa başladım ama kısa süre sonra sınıf atlayarak üçüncü sınıfa geçtim. Ödevlerimi yaparken söylediğim şeyleri annem ve babam kağıda geçirerek bana yardımcı oldu. Kimi zaman da yerde bacağımdan destek alarak ödevlerimi kendim yaptımö diyerek eğitim hayatının başlangıcını aktardı.

BİLMEK TÜM ÖN YARGILARI YOK EDİYOR

O yıllarda farklılığından ziyade, insanların önyargılarının farkına varmanın kendisini kırdığını söyleyen Türkkahraman, "Bilmenin, tüm önyargıları yok edebileceğini görmem ise çok uzun zaman almadı. Ta en başında edindiğim bu tecrübe, yolumu aydınlatan ışık oldu. Hastalığımdan zerre etkilenmemiş olan aklımı, bilmek yolunda hiçbir engel tanımadan kullanma çabamın, bugün dahi, karşılığını fazlasıyla aldığımı görmek ise her zaman bana güç veriyor. İlk ve ortaöğretimimi tamamladıktan sonra da ellerimden ziyade zihnimi kullanarak icra edebileceğim meslekleri araştırırken yazılım mühendisliğini keşfettim ve bu yönde tercihte bulundum" dedi.

Hayatı boyunca karşısına çıkan sorunları çözmekle uğraştığını ifade eden Şeyda Melis Türkkahraman, "Yaşadığınız zorluklar nedeniyle sürekli alternatif çözümler üretmek zorunda kalıyorsunuz. Mühendisliğin sorun çözme temeline dayanmasının yanı sıra sayısal derslere olan ilgimi göz önünde bulundurduğumda mühendislik seçerek doğru bir tercih yaptığımı düşünüyorum. Üniversite hayatım boyunca, arkadaşlarım, hocalarım ve herkes bana destek oldu. Aldığım eğitim sayesinde yaşamımın geri kalanında yalnızca kendi sorunlarımı değil, bir mühendis olarak başkalarının sorunlarını da çözmek istiyorum. Eğitimim ve tercihlerim konusunda ailem de benim kararlarıma her zaman saygı duydu, destek oldu ve asla beni hiçbir şey için zorlamadı. Benim eğitimim için Kahramanmaraş'tan İzmir'e geldi ve hep yanımda oldular. Bu sebeple onlara minnettarım" diye konuştu.

BABASI DOKTOR, ANNESİ ÖĞRETMEN

Babası Sami Türkkahraman'ın Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde kulak burun boğaz uzmanı, annesi Soner Türkkahraman'ın ise Murat Reis İlkokulu'nda sınıf öğretmeni olduğunu belirten Türkkahraman, "Üniversite birinciliğimi; eğitimim için doğup büyüdüğü memleketini bırakıp burada yaşamayı kabul edecek kadar fedakar olan babama, nefes almaya başladığım ilk andan itibaren benimle nefes alan, bana sabrı ve koşulsuz sevmeyi öğreten anneme, elim, ayağım ve en yakın arkadaşım olan kardeşlerim Nadide ve Feyza'ya atfediyorum" dedi.

Başarılı öğrenci, yüksek lisansına Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü'nde devam edeceğini belirterek, "Veri madenciliği ve büyük veri alanında uzmanlaşmak istiyorum. Yüksek lisansımda bu alanlara yoğunlaşacağım. İlerde bu alanda araştırma geliştirme yapan bir araştırmacı olarak akademiye ve ülkeme hizmet istiyorum" diyerek gelecekteki hedeflerini anlattı.


Görüntü Dökümü:
-----------------------
Mezuniyet töreninden görüntü
Şeyda Melis Türkkahraman'ın sahneye kardeşi Nadide Selen Türkkahraman tarafından çıkarılması
Dereceye giren öğrencilere ödül verilmesi
Yaş kütüğüne yıldız çakılması, plaketlerin verilmesi
Kardeşinin Şeyda Melis Türkkahraman'ın hazırladığı konuşmayı okuması
Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: İZMİR,

====================================================

8)İZMİR'DE, 33 TON KAÇAK AKARYAKIT ELE GEÇİRİLDİ

İZMİR'in Kemalpaşa ilçesinde durdurulan ve Doğu Anadolu illerine gitmek üzere yola çıktığı belirlenen bir tankerde, yaklaşık 33 ton mazot ve madeni yağ ele geçirildi.
Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü Akaryakıt Kaçakçılığı Büro Amirliği ekipleri, İzmir'den, kaçak akaryakıt yüklü tankerin şehir dışına çıkacağı bilgisi üzerine harekete geçti. İzmir-Ankara Karayolu Kemalpaşa mevkisinde bir tankeri durduran ekipler, yaklaşık 33 ton mazot ve madeni yağ ele geçirdi. Tanker şoförü Y.A. gözaltına alındı. Emniyete götürülen şüphelinin sorgusunda, Doğu Anadolu bölgesine gitmek için yola çıktığını söylediği öğrenildi. Y.A.'nın emniyetteki işlemlerinin sürdüğü bildirildi.

Görüntü Dökümü
------------------------
Tankerde yapılan aramalardan görüntü
Haber: Davut CAN -Kamera: İZMİR,

====================================================

9)YARIŞ TAYLARI, EV FİYATINA ALICI BULDU

Eşkişehir Anadolu Tarım İşletmesi'nde yetiştirilen Arap yarış tayları, Bursa'nın Karacabey ilçesindeki harada görücüye çıktı. Yapılan açık artırmada 'Yelsavuran' isimli tay, 320 bin liraya alıcı buldu.
Bursa'nın Karacabey ilçesinde bulunan harada, Eskişehir'de yetiştirilen Arap yarış tayları satışa çıkarıldı. Toplam 51 taydan 49'unun satıldığı açık artırmalarda, 3 milyon 298 bin lira gelir elde edildi. Açık artırmada 'Yelsavuran' isimli tay, Mozaik Tarım A.Ş. tarafından 320 bin liraya satın alındı. 'Asrın Pehlivanı' isimli tayın 210 bin liraya Bader Tarım'a satıldığı açık artırmada, 'Beratefe' isimli tay ise 200 bin liraya Anka Girişim Limited Şirketi tarafından satın alındı. Açık artırmada en düşük tay 10 bin liraya satılırken, 2 taya ise alıcı çıkmadı.

Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Tay satışı detay
-Açık arttırma detay
-Alıcılar görüntü detay

Haber-Kamera: Yasin KESKİN/KARACABEY,(Bursa),

========================================================

10) AĞAÇTAN DÜŞEN SAKSAĞAN YAVRUSUNA ELİYLE SU İÇİRDİ

Kırıkkale'de Serkan Kavalak (44), ağaçtan düşen saksağan yavrusuna eliyle su içirdi.
Kırıkkale'de Fabrikalar Mahallesi'nde bulunan Merkez Öğretmenevi ve Akşam Sanat Okulu'nda çalışan Serkan Kavalak, bir saksağan yavrusunun ağaçtan düştüğünü fark etti. Yavru saksağanı alan Kavalak, ona elleriyle su içirdi. Çevredekilerin dikkatini çeken olay sonrası Kavalak, yavruyu annesinin bulması için yuvanın bulunduğu ağacın dibine bıraktı.

Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Kavalak'ın saksağana su içirmesi

Haber: Hasan AKYILDIZ/KIRIKKALE, -

===========


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title