Dha Yurt Bülteni - 1

1) EYLEME GİDEN Pkk'LILARIN OTOMOBİLİNDE BOMBA PATLADI: 1 TERÖRİST ÖLÜ, 1 TERÖRİST YARALI

İZMİR'in Buca İlçesi'nde eylem hazırlığındaki Pkk'lı 2 teröristten biri otomobildeki patlamada öldü, diğeri ağır yaralandı. Bölgeye sevk edilen polisler araştırma yaparken, yaklaşık 300 metre uzaklıktaki çöp konteynerinde ikinci patlama meydana geldi. İki patlama ardından alarma geçen polis kuş uçurtmadığı bölgede sabaha kadar bomba araması yaptı. Kimlikleri saptanan teröristlerin bağlantılarını çözmek için polis geniş çaplı soruşturma başlatıldı. Buca'daki otoyol kenarındaki yeni yapılaşma alanı Çamlıkule Mahallesi 254 Sokak'taki bir otomobilde saat 02.00 sıralarında patlama olduğu ihbarını üzerine polis ekipleri bölgeye sevk edildi. Yaklaşık 20 dakika sonra bu araca 300 metre uzaklıkta bu kez çöp konteynerinde ikinci bir patlama oldu. Alarma geçen polis, bölgeye tüm giriş ve çıkışları tutarak, patlamanın olduğu iki noktada araştırma başlattı.

OTOMOBİLDE ELİNDE PATLAMIŞ

Asayiş ekiplerinin yanı sıra terörle mücadele, istihbarat ve bomba imha ekiplerinin yaptığı çalışmada, ilk patlamanın olduğu 'Kartal' marka otomobilde bir teröristin cesedi bulundu, sürücü koltuğundaki yaralı terörist ise olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından hastaneye kaldırıldı. Araçta ve çevrede yapılan incelemede, teröristler araç içinde el yapımı patlayıcı hazırlarken, bombanın ölen teröristin kucağında patladığı saptandı. Patlamanın şiddetiyle otomobilin sağ tarafının tavan bölümünün ikiye yarıldığı belirlendi. Bu noktadaki araştırmayla aynı anda 300 metre uzaklıktaki ikinci patlama bölgesinde de araştırma yapan bomba ve terör uzmanları, bu bombanın da yine el yapımı olduğunu otaya çıkardı.

YARALI TERÖRİST BOMBA KOYDUKLARINI İTİRAF ETTİ

Yaralı teröristin ifadelerinden patlayıcıları farklı noktalara koyduklarını belirleyen polis, her iki alanın yanı sıra bölgedeki güvenlik çemberini genişletti. Otoyol ve kent içi yol kenarları, çöp konteynerleri gibi patlayıcı konulması olası alanlarda ekiplerin yanı sıra patlayıcı aramaları için eğitilen köpeklerlerle de arama yapıldı.

Telsiz anonslarıyla çöp konteynerlerine yaklaşmamaları konusunda uyarılan ekipler, bölgedeki güzergahlar üzerinde önlem aldı. Buca Belediyesi temizlik işçilerinin de, özellikle patlamaların olduğu mahalledeki çöp konteynerlerin polislerle birlikte boşaltılması konusunda uyarıldı. Patlamada ölen terörist ile yaralı teröristin Pkk'lı olduklarını belirleyen polis kimliklerine ulaştı. Polis, kimliklerini açıklamadığı teröristlerin bağlantılarını ortaya çıkarmak için aile çevreleri de dahil olmak üzere araştırmayı sürdürüyor.

Görüntü Dökümü

---------------------

Patlama bölgesinden görüntü

Polisin incelemelerinden görüntü.

Bomba eğitimi alan köpeklerin aramalarından görüntü.

Patlama yaşanan aracın görüntüsü.

-Olay yerinden görüntüler

-Bölgede yapılan eyp aramaları

-Polis ekiplerinin olay yerinden ayrılması

-Genel ve detaylar

Haber-Kamera: Taylan YILDIRIM - Mehmet GÜNEY / İZMİR

29.03.2017 - Haber Kodu : 170329022

29.03.2017 - Haber Kodu : 170329014

29.03.2017 - Haber Kodu : 170329012

============================================================

2)ADANA'DA KATLİAM: 5 ÖLÜ

ADANA'nın Kozan İlçesi'nde 1'i çocuk 5 kişi, kimliği belirsiz kişi ya da kişilerce av tüfeğiyle vurularak öldürüldü.  Olay, dün akşam saat 20.30 sıralarında Çokak köyünde meydana geldi. İddiaya göre, 38 yaşındaki Mehmet Doğan, imam nikahlı eşi Ayşe Ayrancı'yı da yanına alarak akşam saatlerinde ağabeyi Hüseyin Doğan'ın evine misafirliğe gitti. Doğan kardeşler evin salonunda oturdukları sırada kimliği belirsiz kişi ya da kişilerin tüfekli saldırısına uğradı. Saldırıda, Hüseyin Doğan, imam nikahlı eşi Fatma Yavuz, oğlu Hakkı Doğan (8), kardeşi Mehmet Doğan, kardeşinin imam nikahlı eşi Ayşe Ayrancı vuruldu, Yavuz'un oğlu 20 yaşındaki Görkem Temizkan ise şans eseri olayda yara almadan kurtuldu. Temizkan'ın evden kaçarak komşularına durumu bildirmesi üzerine jandarma ve 112 Acil'e haber verildi. Olay yerine sevk edilen sağlık ekibinin yaptığı kontrolde 5 kişinin öldüğü belirlendi. Cinayetin kim veya kimler tarafından işlendiğini tespit etmek çalışma başlatan jandarma, soruşturmaya devam ediyor.

BİR KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

Adana'nın Kozan İlçesi'nde biri çocuk, 5 kişinin öldürüldüğü silahlı saldırının ardından ilçede yeni bir olay yaşanmaması için güvenlik önlemleri üst seviyeye çıkartıldı. Jandarma ile birlikte soruşturmayı sürdüren Kozan İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, olayla ilgili İ.A. isimli kişiyi Organize Sanayi Bölgesi'nde gözaltına aldı. Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen İ.A.'nın işlemlerinin ardından jandarmaya teslim edileceği belirtildi.

Görüntü Dökümü

-------------------------

Cinayetin yaşandığı evin dış görüntüsü

Evin önünde çalışma yapan jandarma ve sağlık ekipleri

Tabutlardaki cesetlerin cenaze aracına konulması

Cenazelerin Adli Tıp Kurumu'na getirilmesi

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Yaşar KORKUSUZ/KOZAN (Adana),

29.03.2017 - Haber Kodu : 170329019

29.03.2017 - Haber Kodu : 170329010

================================================

3)İSKENDERUN'DA ESKİ KOCA DEHŞETİ

HATAY'ın İskenderun İlçesi'nde 29 yaşındaki Gökhan Yıldız, eski eşi 28 yaşındaki Esra Yalçın ve 5 yaşındaki kızı Beren Yıldız'ı bıçaklayarak öldürdükten sonra yaşamına son vermeye çalıştı. Bir süre önce ayrıldığı Esra Yalçın'ın Mustafa Kemal Mahallesi'nde Buse Coşkun Irmak Apartmanı'nda bulunan evine gelen Gökhan Yıldız, tartıştığı eşini bıçaklayarak öldürdü. Olaya tanıklık eden öz kızı Beren Yıldız'ı da bıçakla öldüren Gökhan Yıldız, daha sonra aynı bıçakla yaşamına son vermeye çalıştı. Çığlıkları duyan komşuların ihbarıyla olay yerine gelen polisler, çilingir yardımıyla içeriye girdi. Kanlar içindeki anne ve kızın yaşamını yitirdiği belirlenirken, ağır yaralı Gökhan Yıldız ambulansla özel bir hastaneye kaldırıldı. Olayla ilgili polis soruşturması sürüyor.

Görüntü Dökümü

-----------------------------

Olay yerinden detay ve genel görüntüler

Polis ve sağlık ekiplerinin çalışması

Cenaze aracından görüntü

Vatandaş ile röp.

Evin önündeki polislerden görüntü

Tabutlara apartmandan çıkartılarak cenaze aracına konulması

Ağlayan yakınlarından görüntü

Haber-Kamera: Ufuk AKTUĞ/İSKENDERUN(Hatay),

29.03.2017 - Haber Kodu : 170329006

28.03.2017 - Haber Kodu : 170328190

=================================================

4)ERGENE NEHRİ'NE ATLAYAN LİSELİ ÖZLEM'İN CESEDİ BULUNDU

EDİRNE'nin Uzunköprü İlçesi'nde tarihi taş köprüden Ergene Nehri'ne atlayan lise öğrencisi 16 yaşındaki Özlem İşbilen'in cesedi, 6 gün sonra atladığı noktadan 300 metre uzaklıkta bulundu. Uzunköprü'de, Hüseyin Çorum Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11'inci sınıf öğrencisi Özlem İşbilen, geçen 23 Mart'ta, ilçeye adını veren tarihi taş köprüden Ergene Nehri'ne atladı. Liseli Özlem İşbilen'in bulunması için çalışma başlatıldı. Ancak, Ergene Nehri'ndeki suda, siyanürün de bulunduğu birçok zehirli maddenin olması nedeniyle dalgıçlar su altına inemedi. AFAD ekipleri, Uzunköprü Avcılar Derneği'ne üye gönüllü balıkçıların da katılımıyla balık ağları ve çapa atarak arama yaptı. Özlem İşbilen'in cesedi, olaydan 6 gün sonra atladığı noktadan yaklaşık 300 metre uzakllıktaki Çiftlikköy mevkiinde bulundu. İşbilen'in cesedi, olay yerinde yapılan incelemenin ardından otopsi için Uzunköprü Devlet Hastanesi'nin morguna kaldırıldı.

Görüntü Dökümü

--------------------

-Nehirde ilerleyen bot

-Botun kıyıya yanaşması

-ÖZlem İşbilen'in cesedinin indirilmesi

-Cesedin kaldırılması

Haber-Kamera: Ünsal YÜCEL/UZUNKÖPRÜ(Edirne),

28.03.2017 - Haber Kodu : 170328189

=========================================

5)DİPÇİĞİYLE YILANI ÖLDÜRMEK İSTEDİĞİ TÜFEK ATEŞ ALDI, ÖLDÜ

MUĞLA'nın Köyceğiz İlçesi'nde 41 yaşındaki Serbülent Kurban, bahçesindeki yılana dipçiğiyle vurup öldürmek istediği tüfeğin ateş alması sonucu yaşamını yitirdi.

Olay, dün akşam saatlerinde Kavakarası Mahallesi'nde meydana geldi. Evli ve 2 çocuk babası Serbülent Kurban, evinin bahçesindeki yılana tüfeğinin dipçiğiyle vurarak öldürmek istedi. Ancak bu sırada ateş alan tüfekten çıkan saçmalar, Kurban'a isabet etti. Kanlar içerisinde yere yığılan Serbülent Kurban'ın eşi Irmak Kurban, sağlık ekiplerinden yardım istedi. Olay yerine gönderilen ambulansla Köyceğiz Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Kurban, ilk müdahalenin ardından Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Serbülent Kurban, doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı.

Görüntü Dökümü

---------------------

Kurban'ın hastaneye getirilişinden görüntü

Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Cihan KAYA/KÖYCEĞİZ(Muğla),

29.03.2017 - Haber Kodu : 170329011

=================================================

6)ÇORLU'DA GENELEVDE SİLAHLI KAVGA: 2 YARALI

TEKİRDAĞ'ın Çorlu İlçesi'nde genelevde müşteri ile özel güvenlik görevlisi arasında çıkan silahlı kavgada 2 kişi yaralandı.

Olay, Çorlu-Tekirdağ Karayolu üzerinde bulunan genelevde meydana geldi. Geneleve müşteri olarak giden M.E., iddiaya göre odada ilişki kuracağı kadınla bilinmeyen bir nedenden dolayı tartıştı. M.E.'nin kadının boğazını sıkması üzerine genelevde bulunan özel güvenlik görevlisine haber verildi. Odaya gelen güvenlik görevlisi A.S., M.E.'yi dışarı çıkardı. Duruma sinirlenen M.E., belinden çıkarttığı tabancayla A.S.'yi bacağından vurdu. Bu sırada panikleyerek silahını elinden düşüren M.E. de tabancanın ateş alması sonucu bacağına isabet eden kurşunla yaralandı. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. M.E. ve A.S., ambulanslarla Çorlu Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak, tedavi altına alındı. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.

Görüntü Dökümü

---------------------

-Olay yeri genel gör.

-Polis ekipleri

-Ambulansların gelişi

-M.E.'nin sedye ile çıkarılışı

-Olay yeri inceleme ekibinin çalışması

Haber-Kamera: Mehmet YİRUN/ÇORLU

29.03.2017 - Haber Kodu : 170329004

=====================================

7)OTOMOBİLİN ÇARPTIĞI YAYA ÖLDÜ

İZMİR'in Karşıyaka İlçesi'nde, yolun karşısına geçmek isterken otomobilin çarptığı 73 yaşındaki Bilal Narin yaşamını yitirdi.

Kaza, dün saat 21.30 sıralarında Cemal Gürsel Caddesi'nde meydana geldi. Anadolu Caddesi yönüne giden 21 yaşındaki Ali Kıvrakdal yönetimindeki 35 SS 116 plakalı otomobil, yolun karşısına geçmeye çalışan Bilal Narin'e çarptı. Kazada, Bilal Narin yaşamını yitirirken, Kıvrakdal durmayarak olay yerinden kaçtı.

Bilal Narin'in cesedi, yapılan incelemenin ardından otopsi yapılmak üzere İzmir Adli Tıp Kurumu'nun morguna kaldırıldı.

Ali Kıvrakdal, bir süre sonra Bayraklı Polis Merkezi'ne giderek teslim oldu.

Görüntü Dökümü

---------------------

Olay yerinden görüntü

Polis ekiplerinden görüntü

Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Mehmet GÜNEY/İZMİR,

29.03.2017 - Haber Kodu : 170329007

====================================

8)ÇİFTLİKKÖY'DE ÖZEL HASTANEDE KORKUTAN YANGIN

YALOVA'nın Çiftlikköy İlçesi'ndeki özel bir hastanenin dördüncü katındaki odada Cezayir uyruklu 3 hasta ve bir refakatçinin çıkardığı bildirilen yangın itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle söndürüldü. Dumandan etkilenen Cezayir uyruklu 3 hasta ve refakatçi ile hastanede tedavi gören 15 hasta kontrol amacıyla Yalova Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Çiftlikköy İlçesi'nde dört katlı bir binada faaliyet gösteren Özel Aktif Hastanesi'nin en üst katındaki hasta odasında saat 15.30 sıralarında yangın çıktı. Odada kalan ve tedavi gören ismi açıklanmayan Cezayir uyruklu 3 hasta ile yanlarında bulunan refakatçının çıkardığı iddia edilen yangına Yalova ve Çiftlikköy Belediyeleri itfaiye ekipleri müdahale etti. Ekiplerin müdahalesi sonucu yangın, hastanenin diğer bölümlerine sıçramadan kontrol altına alındı. Yangında dumandan etkilenen 3 Cezayirli hasta ile refakatçi ve hastanede bulunan 15 hasta Yalova Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı.

Olay yerine gelen Çiftlikköy Kaymakamı Cengiz Karabulut, hastaların Yalova Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alındığını belirterek, yangının çıkış nedeniyle ilgili soruşturmanın sürdürüldüğünü bildirdi.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Röp

-İtfaiye ekiplerinin çalışmaları

Haber-Kamera: Süheyla GÖZDERELİLER/ÇİFTLİKKÖY(Yalova),

28.03.2017 - Haber Kodu : 170328187

==================================================

9)23 YILDIR BİTİRİLEMEYEN KOOPERATİF

BALIKESİR'in Edremit İlçesi'ndeki Dalyan Mahallesi'nde 23 yıl önce kurulmasına rağmen sorunların devam ettiği 'S.S. Ev Donat Konut Yapı Kooperatifi üyeleri isyan etti. Kooperatifin borçlarının giderek artmasından rahatsız olup hisselerini satan bazı üyelerin, üyeliklerini devredemediği için sorumlulukları sürerken, yeni ev sahipleri de artan borçlar nedeniyle üyeliği devralmıyor ve aidat ödemiyor. Haksız yere borçlandıklarını ileri süren dairelerin eski sahipleri mağdur olmaktan kurtulamıyor. Üyeler, kooperatifin geçmiş yöneticilerinin çıkar sağladığı ileri sürüp, mağdur olduklarını belirtiyor.  S.S. Ev Donat Konut Yapı Kooperatifi 1994 yılında Edremit'in Dalyan Mahallesi'nde 70 üye ile kuruldu. Kuruluş aşamasından sonra Akçay Çiftlik Caddesi'nde 70 daire yapımı için inşaatlar başladı. İnşaatlar 2006 yılına kadar çok yavaş ilerledi. Bu aşamada, koperatifin çalışmasından rahatsız olan üyeler hisselerini sattı ya da devretti. Üyeler aidatlarını yatırmasına rağmen kooperatifin borçları sürekli arttı. Borçların ödenmesi için 2013 yılında dönemin kooperatif yönetimi, ileride sosyal tesis yapılması planlanan 'B Blok' adı verilen arsayı satma kararı alıp elden çıkardı. Buna rağmen borç yine kapanmadı. Bölgede dairelerin ortalama fiyatı 80-100 bin lira iken, üyeler 200 bin lira ödemesine rağmen borç 1 milyon liraya yükseldi.

Deniz kenarı ev vaadiyle ikna edilen üyeler, sorunların devam etmesi nedeniyle evlerini ucuz fiyata satıp kurtulma yolunu seçti ancak satış esnasında tapu devri yaparken üyelik devri yapmadı. Bu nedenle bazı üyeler hem evlerinden oldu hem de üyelikleri düşmediği için de borçlanmaya devam ettirildi. Kooperatifin sürekli olarak içinin boşaltıldığını ve borçlandırıldığını söyleyen üyeler, sıkıntılarını dile getirirken, şöyle dedi:

"Son olarak 5 daireden oluşan bir bloğu satıp kooperatifin bütün borçlarının ödeneceği söylendi. Borçlardan kurtulmak için bu öneri kabul edildi. Şimdi ortada ne o dönem ki başkan var, ne de beş dairelik blok. Paralarda yok. Borçlar ise faiziyle artıp gidiyor. Kooperatifin eski yönetimlerce içinin boşaltıldığına inanıyoruz. B Blok satılmasına rağmen ortada satıştan elde edilen gelir kaydı da yok."

"EV BAŞKASINDA, ÜYELİK İLK SAHİBİNDE"

Tasfiye halindeki S.S Ev Donat Konut Yapı Kooperatifi'nin genel kurulu geçen 25 Mart'ta hükümet komiseri eşliğinde gerçekleştirildi. Üyeler yeni yönetimle sorunları çözmeye çalışırken, eski yönetimden harcamaları yaptığı iddia edilen kişilerin olmaması nedeniyle çözüm de bulunamadı. Kooperatif üyeleri, evleri olmamasına rağmen hala sorumluluklarının sürdüğünü belirterek, "Kooperatif kurulalı 23 yıl oldu. Ödediğimiz o kadar ücrete rağmen hala borç çıkarılıyor. Birkaç yıl önce buradaki tapumu devrettim. Tapuyu devredince üyeliğimin de biteceğini düşünmüştüm ancak ev başkasında, üyelik bende. Hala da borçlu durumdayım" dedi.

"İMALATIN KALİTESİ DE SIFIR"

Geçen 22 yıldan bu yana her yıl kooperatif genel kurulu için İstanbul'dan Edremit'e geldiğini kaydeden Adem Aktaş şunları söyledi:

"Ödediğimiz para 100 bin TL'nin üzerinde olmasına rağmen binalarımız bitmedi, site yönetimine geçmedi. Son 10 seneden beri bizi yöneten başkanımız ve ondan sonra gelen ekibi tarafından hiçbir şey yapılmadan, dünyalar kadar para kazanıldığı halde; kooperatife 1 lira harcamadan, site yönetimine geçmeden, geri ödemeleri yapmadan B bloğu sattılar. Satarken 'Kooperatifi gün yüzüne çıkaracağız, site yönetimine geçireceğiz' dediler. Ama bugün 20 bin TL daha istiyorlar. Artık art niyet arıyoruz ve bunu verdiğimizde seneye yine 20 bin TL daha isteyeceklerini düşünüyoruz. Buradaki bütün arkadaşlarımız mağdur. 3 liralık işi 15 liraya yaptılar. İmalatın kalitesi de sıfır. Yarın yıkılıp yıkılmayacağı belli değil. Bunun hesabını kim verecek. Bu işi avukatlar kanalıyla savcılığa taşımak istiyoruz."

"400 BİN LİRANIN AKİBETİNİN SORULMASI İSTENDİ"

Kooperatife 1996 yılında girdiğini söyleyen Mustafa Köroğlu, "10 yıllık sürede 100 bin TL civarı para ödedim. Mevcut kura göre değerlendirdiğimizde, ödediğim para 200 bin TL'yi buluyor. En son 2014 yılında hiç borcun olmadığını söylediler. Bunun üzerine bir de B Blok dediğimiz yeri sattılar. Burada şaibe olduğunu ve hırsızlık yapıldığını düşünüyorum dedi. Kooperatifin bazı üyeleri Şehircilik ve Çevre Bakanlığı'na dilekçeyle başvurdu. Dilekçe'de Kooperatifin 10 yıl yöneticiliğini yapan C.S. dönemindeki hesapların incelenmesi, B Blok satışından elde edileceği söylenen 400 bin liranın akıbetinin sorulması istendi. 10 yıl içinde kooperatif hesabına ne kadar para yatırıldığı, harcamaların nereye ve kimlere yapıldığı da sorular içinde yer aldı.

B Bloğa satıştan önce sahte üye kaydedilip kaydedilmediğinin kaydedildiyse ne kadar ücret alındığının üyeler tarafından merak edildiği de vurgulandı.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Mağdurlardan görüntü

-Mağdurlarla röp.

-Genel Kurul Toplantısı'ndan görüntü

-B Blok'un görüntüsü

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Fatih Emrah ERDOĞAN/EDREMİT(Balıkesir),

28.03.2017 - Haber Kodu : 170328186

=====================================================

10)KURTULMUŞ: KÜRT KARDEŞLERİMİZ 'EVET' DİYECEK, TÜRKİYE'NİN ÖNÜNÜ AÇACAK

BAŞBAKAN Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Pkk'nın, 16 Nisan'da yapılacak referandumda 'hayır' oyu için Kürt halkı üzerinde baskı kurmaya çalıştığını belirtip, "Bu Pkk'dan ve yandaşlarından yaka silken Kürt kardeşlerimiz, bu seçim kampanyasında büyük oranda 'evet' diyecekler ve Türkiye'nin önünü açacaklarö dedi.

Ankara'dan uçakla Ordu-Giresun Havalimanı'na gelen Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Memur-Sen tarafından Ordu Kültür Sanat Merkezi'nde düzenlenen 'Memur-Sen'e Davet, Tercih 'Evet' programına katıldı. Numan Kurtulmuş, 'Evet' kampanyasında ciddi bir yükseliş olduğunu söyledi.

Pkk'nın Kürt halkı üzerinde 'hayır' baskısı uygulamaya çalıştığını belirten Numan Kurtulmuş, "Korku dağları bekliyor. 23 Mart'ta Pkk'lı teröristbaşı bir haber ajansına demeç veriyor, aynen şunu söylüyor; 'bu kampanyada sonuç 'evet' çıkarsa PKK fiilen biter' diyor. 'Onun için bütün arkadaşlarımız, militanlarımız Kürt halkı üzerine baskı kursunlar ve onları 'hayır' demeye ikna etsinler' diyor. Daha ne desin adam. Ama bilmiyor ki, bizim kürt kardeşlerimiz Allah'ın izniyle, bu PKK'dan ve yandaşlarından yaka silken kürt kardeşlerimiz, bu seçim kampanyasında büyük oranda 'evet' diyecekler ve Türkiye'nin önünü açacaklar. Niye böylesine açık, aleni, yani insan bunları yaparda biraz saklar, gizler. Ona bile gerek duymuyorlar. Niye 'hayır' kampanyasına destek veriyorlar? Çünkü; korku dağları bekliyorö dedi.

'DIŞARIDAN BASKILAR, İÇERDEN YALANLAR DEVAM EDİYOR'

PKK'ya ve diğer terör örgütlerine destek veren Avrupa ülkelerine de sert tepki gösteren Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, yeni güçlü Türkiye'nin ayaklarındaki prangalardan kurtulacağını vurgulayarak, şunları söyledi:

"Bu beylerin istedikleri Türkiye, 25 milyon dolar için el avuç açan bir Türkiye'dir. Böyle bir Türkiye olursa, bizden iyisi yok. Bunların bekledikleri Türkiye, Avrupa Birliği'nin terbiye salonunda tek ayak üstünde hazırolda duran bir Türkiye'dir. Vesayet odakları altında yönetilen, sandıktan kim çakırsa çıksın, vesayetçilerinin borusunun öttüğü bir Türkiye'dir. Bunların istedikleri Türkiye, Türkiye'de hükümet pazarlıklarıyla, kirli pazarlıklarla, ayların, yılların götürüp kaybedildiği bir Türkiye'dir. Bırakın çevresindeki mazlum milletlere, dünyanın dört bir tarafına uzanan bir Türkiye'yi görmek değil. Dünyanın hiçbir tarafında mazlumlara elini kolunu uzatmaya gücü yetmeyen aciz bir Türkiye'dir. İstiyorlar ki; istikrarsızlık devam etsin, bu sistemin vesayetçi yapısı devam etsin. Bizde istiyoruz ki, inşallah yeni ve güçlü Türkiye istikametinde Türkiye kararını verecek, yoluna devam edecek, ayaklarındaki prangalardan kurtulacaktır. Onun için bu referandum sadece bir referandum olmanın çok ötesinde anlamlar içeriyor. Böyle gördükleri için bir taraftan dışarıdan baskılar, diğer taraftan içerden de bir sürü yalanlar devam ediyor.ö

'PALAVRANIN TUTMADIĞINI GÖRDÜLER'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu da eleştiren Numan Kurtulmuş, sözlerini şöyle sonlandırdı:

"Sayın Kılıçdaroğlu'nun en son söylediğini duydunuz. Valla insan söyleyecek söz bulamıyor. Cumhurbaşkanı bir sabah kalkacak, kafası bozulacak 'Meclisi feshettim' diyecek. CHP'li arkadaşlar ve Sayın Kılıçdaroğlu şöyle düşünüyor; Bu memlekette uzun yıllar CHP iktidar olmadı. Böyle giderse, daha çok uzun yıllarda iktidar olmayacak. 'Nasılsa bu millet bizden birisini Cumhurbaşkanı seçmez' diyerek, hep Cumhurbaşkanının bizim camiadan birisinin olacağına inanıyorlar. Onun için diyorlar ki; 'bir sabah kalkacak 'feshettim Meclisi diyecek'. Öyle bir şey yok, hiçbir sorumlu Cumhurbaşkanı bunu yapmaz. Daha demokratik, daha güçlü bir sistem. Ama kusura bakmasınlar hiçbir kimse de 'hadi seçime gidiyoruz' diyemez. Derse kendi Cumhurbaşkanlığı da düşüyor. Şimdi bu palavranın tutmadığını gördüler. Son birkaç gündür başka palavra gündeme getiriyorlar, Allah akıl versin. Akla ziyan bir şey söylüyor. Tayyip Beyi kastederek söylüyor 'İkinci dönemin sonunda son bir yıl kadar istifa eder, yine 5 yıl daha seçilirse' diyor. ya kardeşim daha çok var ikinci beş yılın son yalanı. Oturun, çalışın, adam olun, milletle anlaşın, milletin suyuna gidin, milletin karşısına programla çıkın siz de Cumhurbaşkanı olun. Olamayacaklarını bildikleri için, diyor ki 'Son 5 yıl'. Allah akıl versin, akla ziyan şeyler söylüyorlar.ö

Programın sonunda Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Numan Kurtulmuş'a plaket verdi. Ordu programını tamamlayan Numan Kurtulmuş, ardından Ordu-Giresun Havalimanı'ndan uçakla Ankara'ya döndü.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Numan Kurtulmuş'un konuşması

-Programdan görüntü

-Ali Yalçın, Numan Kurtulmuş'a tablo verirken görüntüsü

Haber-Kamera: Nedim KOVAN/ORDU,

28.03.2017 - Haber Kodu : 170328216

===================================

11)BAKAN BOZDAĞ: CUMHURBAŞKANI ADAYLARI SEÇİME GİDERKEN KABİNESİNİ AÇIKLAYABİLİR

YOZGAT Belediyesi tarafından düzenlenen 'Güçlü Türkiye Yolunda STK Buluşması programına katılan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, burada yaptığı konuşmada, yeni sistemin parlamentoda bir ittifak anlayışı getirebileceğini söyledi.

Bozdağ, konuşmasında "Cumhurbaşkanı adayları, belki seçime giderken, kabinesini bile açıklama gereği duyabilir.Siz beni seçerseniz, benim A takımım bunlar olacak. Cumhurbaşkanı yardımcım, bakanlarım bunlar olacak, bunlarla Türkiye'yi yöneteceğim diyebilir. Belki bir partiyle ittifak kurup biz iki parti olarak gidiyoruz diyebilir. veya ilk turda cumhurbaşkanı çıkmadı, ikinci tura kaldı, o zaman 15 gün ara var. Bu partiler arası uzlaşma için bir fırsattır. Halk parlamentoda bir çoğunluk oluşturdu. O zaman yürütmede, yürütme yetkisini başka birine pekala verebilir. O zaman uzlaşacaklar. Cumhurbaşkanı birinci turda seçildi ama parlamentoda çoğunluk kendi elinde olmadı, ne yapacak, sıkıntı. O zaman belki yasama nedeniyle, bir dayanışmaya, partiler arası ittifaka gidecek. Ama bir fark var burada, partiler ittifaktan vazgeçince, hükümet düşmeyecek. Çünkü hükümet kurma yetkisini halk veriyor, halk alıyor. Bu bir koalisyon mantığı değil, bir ittifak anlayışı getirecek. Partileri birbirine daha çok yakınlaştıracak, işbirliği ve dayanışmayı bu sistem daha güçlü bir şekilde geleceğe taşıyacaktır. Parlamento bu günkü parlamentoya göre daha da güçleniyorö dedi.

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Salondan görüntü

-Adalet Bakanı Bozdağ'ın konuşması

Haber-Kamera: Harun GÖKÇEOĞLU/YOZGAT,

28.03.2017 - Haber Kodu : 170328211

==========================================

12)BAKAN ÇAVUŞOĞLU: CUMHURİYET'İN SIRTINDA KAMBUR BUNLAR

DIŞİŞLERİ Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Cumhuriyet elden gidecek" diyenler olduğunu söyleyerek, "Cumhuriyet, azınlığın çoğunluğu yönetme zihniyetinde olanların elinden gidebilir. Çünkü Cumhuriyet belli bir azınlığın değil, bir zümrenin değil. Bunlar Cumhuriyet'i falan çok düşünenler değil, Cumhuriyet'ten geçinen kişiler. Cumhuriyet'in sırtında kambur bunlar" dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Bolu Belediyesi'nin tablet dağıtım törenine katıldı. Törede konuşan Bakan Çavuşoğlu, önemli olanın engelleri ortadan kaldırabilmek olduğunu söyleyerek, "Bugün Türkiye'nin önüne de çok engeller çıkarıyorlar. Görüyorsunuz Avrupa'da, Batı'da, özellikle ırkçılğığın, İslam karşıtlığının hat safhada olduğu ülkelerde Türkiye'ye ve oradaki vatandaşlarımıza da engel çıkarıyorlar. Bizim görevimiz bu engelleri aşmak. 15 senedir bizim karşımıza Türkiye içinde çok engeller çıkardılar. 'Tek başınıza iktidar olduğunuz için siz bu ülkeyi tek başınıza yönetemezsiniz, bunu aklınızdan çıkarın' diyerekten çok engeller çıkardılar" dedi. Konuşmaların ardından 224 engelli öğrenciye tabletleri dağıtıldı.

ÜNİVERSİTE GENÇLİĞİ İLE BULUŞTU

Bakan Çavuşoğlu, daha sonra Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nde Üniversiteli Ak Gençlik Topluluğu'nun düzenlediği 'Buyrun Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, Tartışalım' konulu konferansa katıldı. Çavuşoğlu, mevcut sistemde Başbakan'ın hükümete başkanlık etme yetkisi dahil yürütmenin başı olarak çok yetkisi olduğunu, aynı yetkilerin Cumhurbaşkanında da olduğunu söyledi. Çavuşoğlu, "Yarın uyumsuz cumhurbaşkanı ve başbakan olduğu zaman bu kavga, krize dönüşmez mi? Ömür boyu böyle mi gideceğiz? " dedi.

CUMHURBAŞKANI YARGIYA, MECLİSE, MİLLETE HESAP VERECEK

Çavuşoğlu, yeni sistemde Cumhurbaşkanının yargıya, meclise, millete hesap vereceğini söyleyerek, "Gelecek sistemde mecliste 301'i yakala, yüzde 51 ile soruşturma açabilirsin cumhurbaşkanına. Şimdiki sistemde meclis soruşturma açamaz. Yargıya gönderemez cumhurbaşkanını. Aynı şekilde bakanları da. Olsa olsa yüce divana gönderir onun için de şartlar belli. Yürütmeyi elinde tutan kişiler hesap vermeli. Güçler ayrığlıı işlemeli. Hukukun üstünlüğü tesis edilmeli. Bizim tüm arzumuz bu. Bunu yapacağız. Bunun dışında söylenenlerin hepsi yalan" diye konuştu.

'TÜRKİYE CUMHURİYETİ LAİK OLMALIDIR'

"Cumhuriyet elden gidiyor" diyenler olduklarını ifade eden Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

"Nereye gidiyor cumhuriyet? Anayasa'nın ilk 4 maddesini oku. Devletin adı Türkiye Cumhuriyeti. Bayrağı al yıldızlı şanlı bayraktır. Başkenti Ankara'dır. Türkiye Cumhuriyeti demokratik laik sosyal hukuk devletidir. Buna itirazınız var mı? Yok, ama gidiyor elden. Nereye gidiyor? Yani azınlığın çoğunluğu yönetme zihniyetinde olanların elinden gidebilir. Çünkü Cumhuriyet belli bir azınlığın değil, bir zümrenin değil. Evet cumhuriyet gidiyor, gidiyor da gümbür gümbür 100'üncü yıla gidiyor, 2023'e doğru gidiyor cumhuriyet. Söylediği tek şey 'laik cumhuriyet kalsın.' Türkiye Cumhuriyeti laik olmalıdır. Ama laiklik demek yasaklamak değildir. İnancını, özgürlüğünü, kılığını, kıyafetini engellemek değildir. Laik devlet demek herkesin inancını garanti altına almasıdır. Devletle din işlerini ayırmak demektir."

'CUMHURİYETİN SIRTINDA KAMBUR BUNLAR'

Ak Parti iktidarına kadar yasakçı zihniyet olduğunu belirten Çavuşoğlu, "Bunlar cumhuriyeti falan çok düşünenler değil, cumhuriyetten geçinen kişiler. Cumhuriyetin sırtında kambur bunlar. 10. Yıl Marşı'nda kalmış. 10. Yıl Marşı güzel söylemiş. 'Türk'e durmak yok Türk ileri' diyor. Peki ileri mi gitmişiz bize kadar? Bir ileri gitmişiz 5 geri. Bir adım atmışız vurmuşlar kafamıza geri gitmişiz. iki adım atmışız darbe olmuş, ekonomik kriz olmuş" dedi.

Bakan Çavuşoğlu, Avrupa ülkelerinin 'Hayır' için çalıştığını da söyleyerek, "Bize engel çıkarıyorlar. PKK'lılara 'buyrun kampanya yapın' diyorlar. Teröristlerin hepsine sahip çıkıyorlar" dedi.

'ANLATIRKEN PKK'LISIN DEMEYECEĞİZ'

'Hayır' için çalışan MHP'lilere de değinen ve Devlet Bahçeli'ye kızdıkları için bunu yaptıklarını savunan Çavuşoğlu, "Bir kişiye kızdın diye ülkenin, bir milletin geleceği için en hassas konuda 'hayır' vereceğim. Olmaz, o nefse yenilme olur. MHP'nin içinde var böyle arkadaşlar. Ona da üzülüyorum. Onlara anlatmak da görevimiz. Ama anlatırken hakaret etmeyeceğiz. 'Sen de PKK'lısın' demeyeceğiz. Biz şimdiye kadar 'Hayır' diyenleri hiç aşağılamadık. 'Evet' diyen hangi sanatçı, sporcu varsa Arda Turan dahil hepsini linç etmediler mi? Hazımsızlık" dedi.

ANTALYA'DA BAŞÖRTÜ OLAYI

Antalya'da 'Evet' standındaki kavgaya değinen Çavuşoğlu, "Antalya'da 'Evet' standı kuruyor kızlarımız. Broşürleri veriyorlar. CHP'li kadınlar geiyor 'Siz yobazsınız, şudur, budur.' Verilen broşürü alıyor, kızlarımızın suratına atıyor. Sonra hakaret, küfür. Kızımız da yaptığı şey 'Size de saygı duyuyoruz' ve rabia işareti yapıyor. Bunu da hazmedemiyor başındaki başörtüyü çıkarıyor, alıyor parçalıyor kavga dövüş. Sonra sosyal medyada yok yalan, yok bilmen ne falan böyle olmaz. Git sen de başka bir yere stant aç hayır için kampanya yap." Bakan Çavuşoğlu, konuşması ardından öğrencilerin sorularını cevaplarken bu bölüm basına kapalı yapıldı.

Görüntü Dökümü

------------------------------

-Bakan Çavuşoğlu'nun salonun önünde karşılanması

-Çavuşoğlu'nun salona gelişi ve detaylar

-Çavuşoğlu'nun konuşması

-Tablet dağıtılması

-Üniversitede salondan görüntü

-Bakan Çavuşoğlu'nun konuşması

Dosya adı: blmevlutcavusoglu

Haber-Kamera: Ersin ERCAN-Mutlu YUCA/BOLU,

29.03.2017 - Haber Kodu : 170329009

===========================================

13)BAKAN AVCI: ERDOĞAN'IN ÖNÜNÜ KESMEK, TÜRKİYE'NİN ÖNÜNÜ KESMEK DEMEK

ESKİŞEHİR'de referandum çalışmalarını sürdüren Kültür ve Turizm Bakanı Nabi Avcı, dün akşam saatlerinde Erzurumlular Kültür ve Dayanışma Derneği'ni ziyaret etti. Türkiye'nin büyümesinden rahatsız olan ülkelerin son şans olarak 16 Nisan'daki referandumda hükümetin, devletin ve cumhurbaşkanın meşrutiyetini zedeleyecek bir sonuç çıkarmayı arzuladıklarını söyleyen Bakan Avcı şöyle devam etti: "Yoksa dertleri Erdoğan falan değil. Erdoğan dedikleri Türkiye aslında. Onlar Erdoğan derken bizim içeride Recep Tayyip Erdoğan derken lehinde aleyhinde konuşurken kastettiğimiz insanı kast etmiyorlar. O Erdoğan orada bir sembol ve Türkiye'yi sembolize ediyor. Erdoğan'ın önünü kesmek demek onlar açısından Türkiye'nin önünü kesmek demek. Şimdi 16 Nisan'da biz buna müsaade edecek miyiz? Etmeyecek miyiz? Etmeyeceğiz. Allah'ın izniyle etmeyeceğiz."

TURİZMDE İLK 3'E GİRMEMEMİZ İÇİN BİR NEDEN YOK'

Bakan Avcı Türkiye'nin son 15 yılda bütün prangalara, görünür görünmez bütün çelme gayretlerine, tehditlere, engelleme çabalarına, yargı darbesi ve askeri darbe girişimlerine rağmen pek çok sektörde 4 kat büyüdüğünü söyledi. Türkiye'nin turizmde de büyüdüğünü ifade eden Avcı şöyle konuştu:

"Türkiye uzun yıllar boyunca dışarıda daha çok deniz kum güneş ülkesi olarak tanınıyordu. Deniz, kum, güneş. Evet doğru Türkiye'nin denizi temiz, kumu, güneşi güzel. Dünyanın sayılı ülkelerinden biri bu bakımdan. Bununla bile Türkiye dünyada 6'ncı turizm cazibe ülkesi oldu. Dünyada 6'ıncı ülkeyiz turizm cazibesinde. Neyle deniz, kum, güneşle. Türkiye sadece deniz, kum, güneş mi? Türkiye dini miras alanları bakımından dünyanın en zengin ülkesi, 3 büyük dinin de burada şöyle ya da böyle değer verdiği mekanlar var. Türkiye dünyanın en zengin mutfağı. Şimdi kayak federasyonuyla proje yapıyoruz Türkiye'nin kayak potansiyelini, dağlarımızdaki pist potansiyeli, gerçekten şu ana kadar işletmeye almadığımız müthiş bir kayak potansiyelimiz var. Sağlık turizmi, kaplıca turizmi, termal turizmi de öyle. Spor turizminde öyle. Arkeoloji turizminde öyle. Antalya'ya 6 milyon adam geliyor diyelim. Geçen sene Antalya Arkeoloji Müzesi'ne kaç kişi geldi dedim 60 bin kişi. Halbuki dünyanın en büyük arkeoloji müzelerinden bir tanesi Antalya'daki. Dolayısıyla biz sadece deniz, kum, güneşle 6'ncı sıraya gelmişsek bütün bu diğer turizm türlerini de devreye soktuğumuz zaman Allah'ın izniyle ilk 3'e girmememiz için hiçbir neden yok."

Görüntü Dökümü

-------------------------------

-Bakan Avcı'nın konuşması

Haber-Kamera: Eyüp KELEBEK/ESKİŞEHİR,

28.03.2017 - Haber Kodu : 170328212

========================================

14)CHP'Lİ AĞBABA: 15 TEMMUZ'UN SORUMLUSU, 2010 REFERANDUMU

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi referandumunda yer alan 'hayır' tercihinin kötülendiğini savunurken, "Açıkça söylüyoruz; 15 Temmuz darbesinin sorumlusu, 12 Eylül 2010 referandumudur" dedi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Adıyaman'ın Besni İlçesi'ne bağlı Kesmetepe Beldesi'nde yaptırılan Ümmü Yığılı Sosyal Tesisi'nin açılışına katıldı. CHP İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı'nın da katıldığı açılış töreninde konuşan Ağbaba, referandum tercihlerinden 'hayır'ın kötülendiğini savundu. 12 Eylül 201'da yapılan referandumla Anayasa'da birtakım değişiklikler yapılmasıyla 15 Temmuz darbe girişiminin önünün açıldığını ileri süren Ağbaba, şunları söyledi:

"Hayır için olumsuz konuşulduğunu ifade eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba, Hayır ile ilgili çok olumsuz şeyler söyleniyor, 'hayır' kötüleniyor. Bugün 'hayır'ı savunanların geçmişte hayır' deyip yanıldığı bir tek noktayı hatırlamıyorum. Bu 'hayır'ı savunanlar 1 Mart 2003'te Türkiye'nin Irak'a girmesine 'hayır' dedi. 12 Eylül 2010 Anayasası'na hepimiz 'hayır' dedi. Ne dedik; 'Yargı bir grubun eline teslim edilir' dedik. Dediğimiz çıktı, yargı bir grubun eline teslim edildi. O teslim edilen hakim ve savcılar bütün özel yetkili mahkemelerde siyasi davaları yönlendirerek 15 Temmuz darbesinin yolunu açtılar. Biz kendilerinin övündüğü o meşhur Çözüm Süreci'nin doğru olmadığını söyledik. Akil adamlar sağdan, soldan, ortadan gittiler. Meydan meydan gezdiler; 'Türkiye'ye barış geliyor, kardeşlik geliyor, CHP bunu istemiyor' dediler. Biz o zaman da buna karşı çıktık. Dedik ki 'Eğer bu barış süreci Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde çözülmez ise Türkiye'ye geri dönemezsiniz' dedik. Bu 'hayır'larımız eğer dinlenseydi, eğer 12 Eylül 2010 akşamı 'evet' çıkmasaydı, 'hayır' çıksaydı, CHP'nin söylemiş olduğu şeyler dinlenilseydi, 250 tane şehidimiz olmayacaktı. Eğer Çözüm Süreci'nde devletin legal olmayan yapıyla masaya oturmasaydı, bugün 500'ün üzerinde askerimiz, polisimiz şehit olmayacaktı. Açıkça söylüyoruz 15 Temmuz darbesinin sorumlusu 12 Eylül 2010 referandumudur."

Konuşmaların ardından Veli Ağbaba ve beraberindekiler, açılışını yaptıkları sosyal tesisi gezdi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-----------------------------------

Veli Ağbaba ve Oğuz Kaan Salıcı'nın gelişi

Veli Ağbaba'nın konuşması

Sosyal tesisin açılışı

Plaket verilmesi

Haber-Kamera: Mustafa ÖNDOĞAN/BESNİ(Adıyaman),

28.03.2017 - Haber Kodu : 170328197

================================================

Mevlüt Çavuşoğlu Numan kurtulmuş Buca PKK Politika Güncel Haberler