Depremde yıkılan Yılmaz Erbek Apartmanı davasının görülmesine devam edildi

İzmir depreminde yıkılan binalardan Yılmaz Erbek Apartmanı B Blok'u için haklarında "bilinçli taksirle birden fazla insanın ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan dava açılan 1'i tutuklu 11 sanığın yargılanmasına devam edildi.

İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık M.Y. bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi aracılığıyla katıldı. Bazı tutuksuz sanıklar, taraf avukatları ve müştekiler ise duruşma salonunda hazır bulundu.

Mahkeme Başkanı, Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) öğretim üyelerinden oluşan heyetten, taraf avukatlarının soruları üzerine istenen ek bilirkişi raporunun mahkemeye ulaştığını bildirdi.

"Hiçbir kolonda donatı kesilme izine rastlanmadı"

Raporda, binanın 1975 tarihli Deprem Yönetmeliği hükümlerine göre projelendirildiğini, yapı kullanım izin belgesi alınması aşamasında yapı denetim şirketince 1998 Deprem Yönetmeliği'ne göre binanın mevcut durumu ile analizlerinin yapılarak güvenliğinin değerlendirildiği belirtildi.

DEÜ Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü'ndeki 3 bilim insanının imzasını taşıyan 30 sayfalık raporun son bölümünde şu ifadeler yer aldı:

"Binanın sadece B blokunun çökme nedeni olarak beton dayanımı ve uygun etriye kullanılmamasına bağlı kesme ve eksenel kuvvet dayanımı yetersizliği, projelendirme hataları, denetim hataları, deprem derzi yetersizliği gibi pek çok unsurun etkili olduğu kanaatine varılmaktadır. Yıkılan yapının temel seviyesinde yapılan ölçümlere göre zemin kat kolon-perde elemanların sayı ve ebatlarının onaylı betonarme projesinde gösterilen kolon perde sayı ve ebatlarıyla uyumlu olduğu tespit edilmiştir. Enkazın temeli açıldıktan sonra yapılan çalışmalarda temelden çıkan kolon-perde filiz donatılarının tüm kolon-perde elemanlar için yerinde olduğu görülmüştür. Bu tespitler ayrıca görüntülenmiş ve savcılık makamına teslim edilmiştir. Dolayısıyla binanın yıkılmasında zemin katta kesilmiş veya tıraşlanmış bir eksik elemandan kaynaklı durum olmadığı kanaati oluşmuştur. Kolon kesilmesi veya tıraşlanması olması durumunda temelden çıkan kolon donatı tilizlerinde kesilme izi bulunması gerekmektedir. İncelemede hiçbir kolonda donatı kesilme izine rastlanmamıştır. Bu durum kolon kesme veya tıraşlama işlemi yapılmadığına işaret etmektedir."

Tanıklar ifade verdi

Apartman sakinlerinden A.Ç, apartmanda kolon kesilmesi gibi bir şey görmediğini ve bu konuda bir şey duymadığını söyledi.

Daireyi kooperatiften aldığını belirten A.Ç, "Yaklaşık 5 yıl oturma ruhsatımız yoktu. Tutuklu sanık müteahhit M.Y. '15 gün içinde alınacak.' diye diye bizi 5 yıl geciktirdi. Sonra tüm sakinler vekaletlerini bana verdi. 45 daire ve 2 dükkanın vekaletini alıp oturma ruhsatı için belediyeye başvurdum. Dediler ki 'Tadilat projesinin çizilmesi gerekiyor.' Anlaştığımız yapı denetim firması çizimleri yaptı. Belediyeden gelip kontrolleri yaptılar. Kolon kesildiğine dair bir şey duymuş olsaydım zaten orada oturmazdım." dedi.

Müşteki Çetin Erbek, depremde annesini kaybettiğini dile getirerek, sanıklardan şikayetçi olduğunu ifade etti.

Cumhuriyet savcısı, M.Y'nin tutukluluk halinin devamını istedi.

İTÜ'den ek rapor istenecek

Avukatların itirazları ve taleplerini dikkate alan mahkeme heyeti, İstanbul Teknik Üniversitesinden (İTÜ) ek bilirkişi raporu istenmesine karar verdi.

Mahkeme heyeti, davadaki tek tutuklu sanık M.Y'nin mevcut durumunun devamına hükmederek, duruşmayı erteledi.

İzmir'de 30 Ekim 2020'de meydana gelen depremde çöken binalardan Yılmaz Erbek Apartmanı B Blok'ta 11 kişi hayatını kaybetmiş, 11 kişi yaralanmıştı.

Kaynak: AA / Güncel