Haberler

Demirkazık Dağı'ndaki Kazanın Ardından

Akut Niğde Birim Başkanı Nedim Urcan, Demirkazık Dağı'nın Lanetli Dağ Olmadığını Savunarak, Ölümle Sonuçlanan Kazaların Ardından Yapılan Eleştirilerin Yersiz Olduğunu Söyledi.

Akut Niğde Birim Başkanı Nedim Urcan, Demirkazık Dağı'nın lanetli dağ olmadığını savunarak, ölümle sonuçlanan kazaların ardından yapılan eleştirilerin yersiz olduğunu söyledi.

Son olarak 2 Ocak 2007 Salı günü yaşanan ve ODTÜ'lü 2 dağcının ölümüyle sonuçlanan dağ kazasının ardından yapılan "İzinsiz tırmandılar" eleştirilerini cevaplayan Akut Niğde Birim Başkanı Urcan, izinsiz çıkılamayan Ağrı Dağı'nda bile her sene kazaların yaşandığını, bilgi verilmeden izinsiz tırmanışların yasaklanmasının dağ kazalarını engellemeyeceğini ifade etti. Dağcılık sporunun, içerisinde kaybolma, sakatlanma ve ölüm riski barındıran bir spor dalı olduğunu vurgulayan Urcan, "Aynı zamanda devlet tarafından desteklenen ve federasyonu olan bir spor dalıdır. Büyük bir kısmı Niğde ili sınırlarında olan Aladağlar, bu sporun gerek ülkemiz sporcuları gerekse tüm dünya sporcuları için önemli bir noktasıdır. Ayrıca ülkemizde yapılan tırmanışları yurtdışındakilerle karşılaştırdığımız zaman başarı oranımız henüz yabancı sporcuların gerisinde olmasına rağmen, bu sporun en yoğun yapıldığı Hizalayalar ve Alp Dağları'nda yaşanan dağ kazalarının oranı bizim ülkemizden çok daha fazladır" dedi.

Dağcılık sporunun son yıllarda ivme kazandığına değinen Urcan, yapılan tırmanışlarda zorluk derecelerinin hızlı bir şekilde arttığını, buna paralel olarak yaşanan dağ kazalarının da istenmemesine rağmen aynı oranda artacağını belirterek, "Bazı kurum yetkilileri ve kişiler bir daha bu tür kazaların yaşanmaması niyetiyle dağcıların izin almadığını, bilgi vermediğini veya ekibin tecrübesiz olduğunu beyan etmektedir. Milli Park olan Aladağların girişine, dağcıların, kuş gözlemcilerinin, dağ kayakçılarının, günübirlik yürüyüşçülerin ya da piknik yapmak amacıyla gelen kişilerin doldurması için zorunlu form oluşturulursa, hem bölgenin korunması hem de tırmanış yapacak sporcuların faaliyet programları hakkında yeterli bilgiye sahip olunacaktır. Edindiğimiz tecrübe, izin alınmasının, bilgi verilmesinin ve izinsiz tırmanışların yasaklanmasının dağ kazalarını engellemeyeceği yönündedir. Yıllardır trafik kazalarında binlerce insanlarımız hayatını kaybetmekte, buna rağmen kimse trafiğe çıkarken izin almak zorunda değil. Sadece kazaların önüne geçebilmek için önlemler ve kaza sonrası erken müdahale için tedbirler alınır. Dağcılık sporunda kazalara karşı alınacak önlemler eğitimler sırasında verilir ve defalarca eğitmenler tarafından güvenli teknik sistemlerle tekrarlatılır. Kaza sonrası yapılması gerekenler de arama ve kurtarma faaliyetinin süratli ve doğru bir şekilde yapılmasının sağlanmasıdır. Aladağların, Ağrı Dağı'nda olduğu gibi izne bağlı dağ konumuna getirilmesi, binlerce yapancı sporcuyu ve turisti endişelendirecek ve işleri zorlaştıracaktır. Ağrı Dağı'nın izne tabi olmasının nedeni bölgedeki terör olaylarıdır. Aladağlar için durumun böyle olmadığını yabancılara anlatmak güç bir durumdur. Oluşabilecek dağ kazalarını engellemek içinde bir yöntem olarak kabul edilemez. Sporcuların telsiz taşıması, izin alması, rehber tutması bu kötü olayları engellemeyecektir" şeklinde konuştu.

İki dağcının ölümüne neden olan dağ kazasında tırmanış ekibinin jandarma kuvvetlerine faaliyet öncesi gereken bilgiyi verdiğini savunan Urcan, "İzin alınmasının kazayı engellemediği açıktır. Bu tür olaylar sonrası eksik bilgiler Aladağlar gibi bir bölge için 'Lanetli Dağ' izlenimine neden olmakta ve Niğde'nin yanlış tanınmasına neden olmaktadır. Aladağlarda yaşanan kazalara müdahale edebilmek için ilimizde alınan tek tedbir, maalesef gönüllülerden oluşan Arama ve Kurtarma Derneği AKUT'un çalışmalardır" dedi.

(TA-İP-NÇ-NÇ-Y)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title