Haberler

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Altun, Kamu Diplomasisi Koordinasyon Kurulunun ikinci toplantısına katılarak konuşma yaptı

Güncelleme:

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından Kamu Diplomasisi Koordinasyon Kurulu'nun ikinci toplantısı düzenlendi.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından Kamu Diplomasisi Koordinasyon Kurulu'nun ikinci toplantısı düzenlendi.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen toplantıya İletişim Başkanı Fahrettin Altun başkanlık etti. Bakan yardımcıları ve Cumhurbaşkanlığına bağlı kurumların başkanları ve başkan yardımcılarının katıldığı Kamu Diplomasisi Koordinasyon Kurulu'na sivil toplum kuruluşu temsilcileri eşlik etti.

"Eylem planı tanıtımı yapıldı"

Katılımcıların Türkiye'nin kamu diplomasisi vizyonu ile bu kapsamda gerçekleştirdiği proje ve faaliyetlere ilişkin değerlendirmelerde bulunduğu toplantıda, "kamu diplomasisi alanındaki ilk politika belgesi" niteliği taşıyan ve İletişim Başkanlığı koordinasyonunda hazırlanan Ulusal Kamu Diplomasisi Strateji Belgesi ve Eylem Planı'nın tanıtımı da yapıldı.

"Bu çalışmaların somut kazanımlarını göreceğiz"

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, toplantıda yaptığı konuşmada, Ulusal Kamu Diplomasisi Strateji ve Eylem Planı'nın ilgili tüm kurum ve kuruluşlarla el birliğiyle hayata geçirdikleri son derece kıymetli bir rehber olduğunu ifade etti. Koordinasyon, eşgüdüm, birlikte çalışma ve ortak akıl ile oluşturulan bu çalışmanın kamu adına önemli bir kazanım olduğunu vurgulayan Altun, bu strateji belgesi ve eylem planının somut kazanımlarını hep birlikte göreceklerini ifade etti.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin kurulmasıyla birlikte ihdas edilen İletişim Başkanlığının en önemli fonksiyonlarından birinin de kamu diplomasi faaliyetlerinin koordinasyonu olduğunu belirten Altun, "Esasında devletimizde, kamuda bu anlamda çok ciddi bir müktesebat, çok ciddi bir birikim, çok ciddi bir tecrübe var. Halihazırda İletişim Başkanlığında somut halini bulan bu fonksiyon esasında yine devletimizin farklı birimleri, kurum ve kuruluşları tarafından çeşitli boyutlarda hayata geçiriliyor. Bu nedenle bir koordinasyonun açık ve net ihtiyaç olduğunu gördük. Kamu Diplomasisi Koordinasyon Kurulu marifetiyle, bu fonksiyonu hayata geçirebileceğimizi düşündük. " diye konuştu.

"Cumhuriyet tarihinde bir ilk"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın yaptığı "iletişim seferberliği" çağrısının bu noktada kendilerine ilham kaynağı olduğunu belirten Altun, bu kurul vasıtasıyla ortak aklı büyütmeyi, temerküz yerine sağlıklı bir iş bölümünü mümkün kılmayı istediklerini söyledi. Altun, hem Kamu Diplomasisi Koordinasyon Kurulu'nun hem de Ulusal Kamu Diplomasisi Strateji Belgesi ve Eylem Planı'nın Cumhuriyet tarihinde bir ilk olduğuna da dikkati çekti.

"Kara propagandayla mücadele"

Fahrettin Altun, kamu diplomasisinde iki ana alanda faaliyette bulunma ihtiyacı olduğunu belirterek, "Birincisi Türkiye karşıtı dezenformasyonla, kara propagandayla mücadele. İkincisi Türkiye markasını, Türkiye'nin itibarını güçlendirmeye yönelik faaliyetlerin icrası. Bu noktada kısa, orta, uzun vadeli faaliyetler, programlar, kampanyalar hayata geçirilmeye çalışılıyor. " ifadelerini kullandı.

"Anlık taktik adımlara doğru bir geçiş olduğunu görüyoruz"

Bugün dünyada diplomasinin krizinden bahsedilen bir dönemin tecrübe edildiğini anlatan Altun, şunları kaydetti: "Bu bağlamda pandemi süreci ciddi bir dönüşümü beraberinde getirdi; her şeyden önce küresel anlamda korkuları tetikledi, diğer taraftan küresel alanda karşılıklı bağımlılık hissiyatını güçlendirdi. Bir diğer yandan da içinde bulunduğumuz süreç, dijitalleşmenin yoğunlaşmasıyla paralel olarak "post-truth" yani "hakikat ötesi" dediğimiz yeni bir gerçekliği tecrübe etmemizi beraberinde getirdi. Hakikat ötesi çağda gerçekten kamu diplomasisinin de maddi zemininin ciddi anlamda dönüştüğünü görüyoruz. Her şeyden önce bugün artık kamu diplomasisinde halkla ilişkiler faaliyetinin ağırlığını önemli oranda yitirdiğini, bunun yerini lobiciliğin ve kritik aktörlere olan yatırımın aldığını görüyoruz. Diğer taraftan, bu dönemde bundan 10 yıl öncesinde bile olduğundan farklı olarak artık stratejik iletişim kampanyalarında belgesel bakışın önemini yitirdiğini, bunun yerine farklı ülkelerin kamu diplomasi faaliyetlerinde gösteri ve sansasyona doğru bir kayış olduğunu görüyoruz. Yine bu alanda stratejik perspektiften anlık taktik adımlara doğru bir geçişin olduğunu gözlemleyebiliyoruz. Bunun bir tür somut dönüşüm olduğunu ifade edebiliriz.

"Manipülasyonun yerini asparagas almış durumda"

Bu genel tablonun yanında, işimizin kolay olmamasının bir de özel nedeni var. Son dönemde Türkiye karşıtı kara propaganda ve dezenformasyon çalışmaları ciddi anlamda artmış durumda. Sadece niceliksel bir artıştan değil, niteliksel bir farklılaşmadan da söz ediyoruz. Artık Türkiye karşıtı faaliyetlerin uzun vadeli çalışmaların neticesinde ortaya çıkan, anlatılarla donatılmış kampanyaların ürünü olmadığını, sofistikasyonunu yitirdiğini, esasında da birbirinden kopuk unsurları hızla bir araya getirerek bir dizi kara propaganda ve dezenformasyon çalışması yürütüldüğünü görüyoruz. Bu anlamda gerçekten uzun vadeli sofistike hazırlıklar yerine anlık saldırıların yoğunlaştığını görüyoruz. Yine geçmişteki manipülasyon esaslı dezenformasyon çalışmalarının yerini maddi zemini olmayan bir yalan siyasetinin aldığını görüyoruz. Manipülasyonun yerini asparagas almış durumda. Bu anlamda uluslararası dezenformasyon ve kara propagandanın içeriden muhalefet unsurları tarafından desteklenen bir faaliyet olarak karşımıza çıktığını da görüyoruz. Bu anlamda bir niteliksel dönüşümden bahsediyoruz. "

"Yoğun dezenformasyonla mücadele"

Fahrettin Altun, Türkiye'nin terörle mücadelede önemli başarılar ve kazanımlar elde etmesinin de, uluslararası alanda çok sert söylemlerle, yoğun kara propaganda ve dezenformasyon faaliyetleriyle karşı karşıya kalmasını beraberinde getirdiğine işaret etti. Türkiye'nin tarihsel ve kültürel coğrafyasında kronik krizlere müdahil olmasının ve kriz bölgelerinde fiili-fiziki varlığının da karşı karşıya kalınan saldırıların dozunun artmasına sebep olduğunu belirten Altun, "Tabi bu esasında bir taraftan da bizim için bir imkan. Bu yönüyle Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde biz pandemi dönemini son derece iyi bir şekilde geçirdik. Sadece pandemi ile mücadele bağlamında ortaya koyduklarımızdan bahsetmiyorum. Türkiye'nin bölgesel güç konumunu pekiştirme ve küresel güç olma mücadelesinde yol alma bağlamında pandemi dönemini ciddi bir kazanım olarak değerlendirdik. Doğu Akdeniz, Libya ve Azerbaycan'da Türkiye'nin ortaya koyduğu performans bu anlamda altı çizilebilecek en somut unsur olarak ifade edilebilir. Ülkemizin bölgesel güç konumunu pekiştiren, küresel güç olma noktasında imkanını artıran bu somut kazanımların her ne kadar dezenformasyonla daha fazla karşılaşmamızı beraberinde getirse de bir imkan olduğunu düşünüyorum. Bu noktada da kamu diplomasimiz adına bu kazanımları önemli şekilde değerlendirilebiliriz. Biz bu dönemde, bu zeminde el birliğiyle koordinasyon halinde hareket ettiğimizde, kamunun, sivil toplumun, üniversitelerimizin imkanlarını harekete geçirdiğimizde ülkemizin elde ettiği bu gücü uluslararası alanda itibar artırmak noktasında da sonuna kadar kullanabiliriz. " değerlendirmesinde bulundu.

"Söylem birliği, siyasi tutarlılık ve kaynak tasarrufu"

Bu bağlamda Ulusal Kamu Diplomasisi Strateji Belgesi ve Eylem Planını önemli bir adım olduğunu vurgulayan Altun, şöyle devam etti: "Bu belgede 22 alanda somut stratejiler ve yol haritaları ortaya konmuş durumda. Dijital diplomasiden bilim diplomasisine, turizm diplomasisinden kültürel diplomasiye, inanç diplomasisinden eğitim diplomasisine, insani diplomasiden spor diplomasisine kadar geniş bir yelpazede kamu diplomasisinin bütün alanlarında neler yapılacağıyla ilgili somut bir çerçeve ortaya konmuş durumda. Elbette planlama hayati bir unsur olmakla birlikte esnek, dinamik ve modüler olabilmesi esastır. Bu noktada elbette süreç içerisinde belgemizin geliştirilmesi, niteliğinin artırılması noktasında katkılara açık olacağız. Bu metnin yeni ihtiyaçlara göre güncellenebilmesi esastır. Burada arzumuz, bir söylem birliği, siyasi bir tutarlılık ve kaynak tasarrufu gerçekleştirebilmektir. Bu anlamda bu koordinasyonun çok faydalı olduğunu düşünüyorum. " Fahrettin Altun, "Bu belge ve birlikte yürüteceğimiz faaliyetler Türkiye'nin gücüne, itibarına katkıda bulunsun, gücüne güç katsın, itibarını daha da artırsın. " temennisinde bulundu. Haber Merkezi

Tüm hakları saklıdır. Bu sitede yer alan yazı, haber, fotoğraf, video ve sair dokümanların, bireysel kullanım dışında izin alınmadan kısmen veya tamamen kopyalanması, çoğaltılması, kullanılması, yayımlanması ve dağıtılması kesinlikle yasaktır. Bu yasağa uymayanlar hakkında 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca yasal işlem yapılacaktır.

Kaynak: Habermetre / Toplum

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Fahrettin Altun Türkiye Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title