Haberler

Çözüm Şartlarını Açıkladı

Başbakan Erdoğan, "Kıbrıs'ta Çözüm Konusunda Cumhurbaşkanı Sayın Talat'a ve Ekibine Olan Güvenimiz Tamdır" Dedi.

Çağdaş Özer bildiriyor - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kıbrıs'ta çözümün BM çatısı altında ve BM Genel Sekreteri'nin iyi niyet misyonu çerçevesinde iki eşit halk ve iki kurucu devlet arasında oluşturulacak yeni bir ortaklık çerçevesinde bulunacağını söyledi. Erdoğan, çözüm konusunda KKTC Cumhurbaşkanı Talat ve ekibine olan güvenlerinin tam olduğunu bildirdi.

Kıbrıs Barış Harekatı'nın 34'ncü yıl dönümü kutlamaları nedeniyle KKTC'ye gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan temasları çerçevesinde KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat tarafından Başkent Lefkoşa'daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda kabul edildi. Basına kapalı olarak gerçekleştirilen görüşmenin ardından, Talat ve Erdoğan açıklamalarda bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.

- TÜRKİYE'NİN DESTEĞİNİ HER ZAMAN YANIMIZDA BİLİYORUZ-

KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Türkiye'nin desteğini her zaman KKTC'nin yanında bildiklerini söyledi. Talat, Türkiye'nin desteğinin önümüzdeki süreçte çok daha önemli olduğunu vurguladı. Kıbrıs Türk halkının Türkiye ile beraber BM parametrelerine dayalı çözüm arayışı içinde olduğunu ifade etti. Talat, "Kıbrıs sorununun siyasi eşitliğimize dayalı, iki kesimli, iki kurucu devletin eşit statüsüne dayalı bir çözümle bir an önce çözümlenmesini istiyor ve bunun için elimizden gelen her çabayı ortaya koyduk. Bu süreçte Türkiye'nin desteğinin bizimle birlikte olduğunu bilmek bize çok büyük güvence oluşturuyor" dedi.

-"İKİ EŞİT HALK, İKİ KURCU DEVLET, YENİ BİR ORTAKLIK ÇERÇEVESİ"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanı Talat'la ve tüm KKTC Hükümeti mensuplarıyla heyetler arası görüşmelerde çok faydalı düşünce alışverişinde bulunduklarını söyledi. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti olarak Kıbrıs sorununa adil ve kalıcı çözüm bulunması yönünde ilk günden bu yana yoğun bir çaba sarfettiklerini belirten Erdoğan, "Türkiye iki lider tarafından 21 Mart tarihinde başlatılan süreci memnuniyetle karşılamıştır" dedi.

Başbakan Erdoğan, Kıbrıs'ta çözümün BM çatısı altında ve BM Genel Sekreterinin iyi niyet misyonu çerçevesinde Ada'daki gerçeklere dayanan "iki eşit halk ve iki kurucu devlet" arasında oluşturulacak yeni bir ortaklık ilişkisi çerçevesinde bulunacağını savundu. Çözüm konusunda Cumhurbaşkanı Talat ve ekibine güvenlerin tam olduğunun altını çizen Erdoğan, "Kendisinin, müzakere ekiplerinin ve KKTC Hükümeti'nin bu konuda aktif ve yapıcı bir çaba içinde olduğunu biliyoruz. Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti olarak sizleri bu yönde desteklemeye devam edeceğiz" diye konuştu.

Kıbrıs'a olan ekonomik desteğin ve Kıbrıs Türk halkı üzerindeki izolasyonlara son vermek için, çalışmalarına aynı kararlılıkla devam edeceklerini ifade eden Başbakan Erdoğan, şunları söyledi:

"Kıbrıs Türk halkının barış ve özgürlüğüne kavuştuğu 20 Temmuz 1974 Barış Harekatı'nın 34'ncü yıl dönümünde KKTC'li kardeşlerimizle bir arada olmanın sevincini yaşıyoruz, yaşayacağız. Ayrı bir heyecan duyduğumuzu özellikle ifade etmek istiyorum. Türkiye bundan önce olduğu gibi bundan sonra da Kıbrıs Türk halkının her anlamda yanında olmaya, ona destek vermeye devam edecektir. Bütün dünyanın bunu anlaması, bilmesi bu konuda Türkiye'nin hangi iktidar olursa olsun farklı bir yöne sapma yapacağını bir defa beklememesini ayrıca hatırlatmak istiyorum. KKTC'nin bu anlamlı bayramını bu özgürlük ve barış bayramını tekrar kutluyor tebrik ediyorum. Yarın bu coşkuyu birlikte paylaşacağımızın heyecanını yaşıyorum."

-HRİSTOFYAS'A YANIT "İZNİ KİMSEDEN ALMAYIZ"-

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Erdoğan, Güney Kıbrıs Rum Kesimi lideri Dimitris Hristofyas'ın, KKTC'ye yaptığı ziyareti yasa dışı olarak değerlendirmesine tepki gösterdi. Erdoğan, Hristofyas'ın açıklamaları için, "20 Temmuz 1974 Barış Harekatı bir defa Türklerin özgürlük ve barış mücadelesinin bir neticesidir. TC Hükümeti nereye ne zaman niçin nasıl gideceğinin iznini, müsaadesini kimseden alarak yapmaz. O programını kendisi tayin eder, kaldı ki bizler özgürlük ve barış mücadelesinin her zaman yanında olduk, bundan sonra da yanında olmaya devam edeceğiz. Bu konuda bulunduğumuz yer burasıdır. Bu tür yaklaşımı göstermek aslında barışa ne kadar uzak olduklarının bir ifadesidir. Daha farklı bir ifade kullanmayı bizden hiçbir zaman beklemesinler" değerlendirmesinde bulundu.

-BARIŞ MÜZAKERE MASASINDA KOVALANMALI-

Başbakan Erdoğan, müzakere sürecine ilişkin bir soru üzerine, şunları söyledi:

"Barışı eğer müzakere masasında kovalarsanız netice alırsınız. Uzaktan medya aracılığıyla barışı yakalamak mümkün değil. Ama şu anda KKTC Cumhurbaşkanın başlatmış olduğu bir süreç var. İki lider de bu noktada masaya geldiler ve masada da şu anda üç kez bir araya geldiler. Teminimiz odur ki bu ayın 25'inde yapılacak olan görüşmeyle bu süreç devam etsin. Eğer sorunu çözmeye yönelik bir anlayış varsa, sorunu çözmeye yönelik bir ön kabul varsa inanıyorum ki çok kısa zamanda netice almak mümkündür. Çünkü gerek sayın Talat'dan benim şu ana kadar aldığım düşünceler bu istikamettedir. Bizler de garantör ülke olarak bunu böyle düşünüyoruz."

-TSK'YA KARŞI HUKUK DIŞI SALDIRILARA SICAK BAKMIYORUZ-

Başbakan Erdoğan'a, Genelkurmay Başkanlığı'nın, TSK'ya karşı hukuk dışı saldırılar olduğu yönündeki açıklaması da hatırlatıldı. Türkiye Cumhuriyeti'nin hiçbir ferdinin hiçbir zaman TSK'ya karşı hukuk dışı bir eylemin içerisinde olmayı kabullenmeyeceğini ifade eden Erdoğan, "Silahlı kuvvetlerimize karşı hiçbir zaman hukuk dışı bir eylemin içerisinde olmayı bir defa Türkiye Cumhuriyeti'nin hiçbir ferdi, bireyi kabullenmez. Buna ben ihtimal vermiyorum. Hiçbir kurumu da kabullenmez. Kaldı ki Türkiye Cumhuriyeti'nin Anayasal hiçbir kurumuna hukuk dışı saldırılarda bulunmayı da ben inanıyorum ki Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan hiçbir vatandaşımız da kabullenmez. Silahlı kuvvetlerimize yönelik hukuk dışı saldırılara hiçbir zaman sıcak bakmamız veya Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının sıcak bakması da inanıyorum ki mümkün değildir" diye konuştu.

-ÇÖZÜM TEK TARAFLI OLMAZ-

Başbakan Erdoğan diğer bir soru üzerine de Kıbrıs sorunun tek taraflı çözülemeyeceğine dikkat çekti. Erdoğan, şunları söyledi:

"Çözüm hiçbir zaman tek taraflı olmaz. Çözüm her zaman masada taraflar arasında olur. Her iki taraf da çözüme olumlu yaklaşırsa netice alınır. Eğer her iki taraf çözüme olumlu yaklaşmazsa o zaman netice almak mümkün değil. Hristofyas burada Sayın Talat nasıl olumlu yaklaşıyorsa kendileri de olumlu yaklaşacak ki burada bir neticeye varmak mümkün olsun. Bu işin ana kriteri şu. İki halkın olduğu, siyasi eşitliğini olduğu, iki kurucu devletin olduğu adil, kapsamlı, kalıcı bir Kıbrıs. Bunu yakalamak ve bu anlamda eğer ön kabullerimiz varsa çözüme gitmek, diğerleri detaydır çok daha kolay olacaktır. Ama burada bir defa anlayış birliği yoksa bu iş zorlaşır. Bu iş bugüne kadar nasıl olmadıysa bundan sonra da sıkıntılı olur. Bunu çok açık net söylemekte fayda var diye düşünüyorum."

-"MÜZAKERE SÜRECİ HENÜZ TAM MANASIYLA BAŞLAMADI"-

Başbakan Erdoğan, başka bir gazetecinin müzakere sürecine ilişkin sorusunu da yanıtladı. Henüz müzakere sürecinin tam manasıyla başlamadığını ifade eden Erdoğan, şöyle dedi:

"25 Temmuz'u önemsiyorum. BM zemininde bu sürecin yürümesi gerekiyor. Şu anda iki liderin adeta, bizde peşrev deriz, peşrev safhasında bu görüşmeleri devam ediyor. Bundan sonraki süreç eğer bu temel ilkeler dediğimiz konularda mutabakat sağlanırsa hızla devam edecektir. Ama öncelikle bu temel ilkelerin benimsenmesi lazım. Kaldı ki, KKTC'nin, garantör olarak bizlerin asla dilimizde telaffuz etmediğimiz, edemeyeceğimiz ifadelerle, KKTC'ye yakıştırmalar yapılırsa zaten burada neticeye varmak hiçbir zaman mümkün değil. Şunu çok açık net söylememiz lazım. 24 Nisan 2004. Bu tarihte Kıbrıs'ın genelinde, kuzeyde ve güneyde referandumlar yapılmıştır. Bu referandumlar niçin yapılmıştır? Gerek Kuzey Kıbrıs'ın, gerekse Güney Kıbrıs'ın Anan Planı'na evet deyip dememesi konusunda yapılmıştır. Peki BM'nin teklifine Kuzey Kıbrıs evet demiş, Güney Kıbrıs hayır demiştir. Hayır dediği halde Güney Kıbrıs ödüllendirilmiştir, Kuzey Kıbrıs evet dediği halde cezalandırılmıştır. Şimdi nasıl oluyor da Kuzey Kıbrıs bu süreci tıkıyor. Bu süreci tıkayan birisi varsa Güney Kıbrıs'tır. Kuzey Kıbrıs önünü açmıştır. Burada bizim beklediğimiz adalettir. Adaletin tecellisi için de 24 Nisan 2004'te atılan adımla yine geciken bir süreç vardır. Daha önce geciken süreçler olduğu gibi. Bunun çözülmesi gerekiyor. Biz bu bakımdan BM zemininde bu sürecin çözümüne olumlu adımların atılmasını bekliyoruz."

Cumhurbaşkanı Talat ve Başbakan Erdoğan "Barış Suyu Projesi"ne ilişkin soruları da yanıtladı. KKTC Cumhurbaşkanı Talat, konuyu daha önce Başbakan Erdoğan'la istişare ettiklerini söylerken, Başbakan Erdoğan'ın bu konuda her türlü desteği verdiğini ifade etti. (ANKA)

(ÇAĞ/ZG)

Kaynak: ANKA / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title