Çinkom'dan Çevreyi Kirlettiği İddialarına Yanıt

İpekgrup Yönetim Kurulu Başkanı Saffet Arslan, Çinkom Tesisleri'nin çevreyi kirlettiğine yönelik çıkan iddiaların gerçeği yansıtmadığını söyledi.

İpekgrup bünyesinde bulunan Çinkom tesislerinde bir açıklama yapan İpekgrup Yönetim Kurulu Başkanı Saffet Arslan, birkaç gün önce Kayseri'de başka bir fabrikada çalışan işçilerin kan değerlerinde kurşun oranının yüksek çıkması sebebiyle yaşanan zehirlenme olayının Çinkom ile ilişkilendirilmesinin çok yanlış olduğunu belirterek, "Dananın altında buzağı aramasınlar" dedi. Arslan, "Çinkom'da sağlıkla ilgili bir sorunumuz yok, devamlı olarak işçilerimizin kan tahlilleri sayımları yapılıyor. Kurşun ile ilgili

sağlık sınırı 120 olan değerler, bizim çalışanlarımızda halen 15-20 seviyelerinde. Yani çok sağlıklı bir gösterge var. İşçilerimizin kanları devamlı sağlıkçılarımız tarafından ölçüm yapılmak için alınıyor. Bizim işçimizin, komşumuzun, köyümüzün, şehrimizin sağlığı bizim için çok önemlidir" diye konuştu.

Çinkom'un çevresine zarar verdiğine ve kanserojen tehlike saçtığına yönelik çıkan haberlere de açıklık getiren Arslan, İncesu ilçesine bağlı Örenşehir halkıyla ile ilgili hiçbir sorunu olmadığını belirterek," Çinkom'un Örenşehir Mahallesi'ndeki yeraltı ve yerüstü suyu ile ilgili hiçbir ilgisi yoktur. Çinkom ilk üretim denemesi yaptığı dönemde Örenşehir halkı dumanından biraz rahatsızlık duymuşlardı. Biz anında bilgilenerek duman sistemini ortadan kaldırıp yıkama sistemine geçtik ve yaklaşık bir yıldır

yaptığımız üretimde sağlığa zararlı hiçbir bir atık maddemiz bulunmamaktadır. Dumanımız da sade bir duman. Fuel-oil'in yakıldığı bir duman. Egzozdan çıkan duman ile bizim fuel-oil'i yakmamızdan çıkan dumanın hiçbir farkı yok. Bütün otomobillerin egzozundan çıkan dumanla eşit. Geçmiş yıllarda Çinkom'dan emekli olan insanlar halen Çinkom'da çalışıyor. Bunun başka bir izahını da düşünemiyorum. Çinkom'da 30 yıl çalışıp da halen sağlıklı olan personelimiz var. Yani tabiri caizse dananın altında buzağı aramak

nasıl olursa Çinkom'da sağlıksızlık aramak da öyle oluyor. Biz insanımıza ve onun sağlığına değer veriyoruz. İnsan sağlığı, bizim ticaretimizin, sanayiciliğimizin önünde gelir. Çinkom'da bu konuya çok dikkat ediyoruz. Çevre Bakanlığımız'ın ölçüm cihazları da aylarca bizi izledi. Cihazları kendi tercih ettikleri yerlere koydular. Çıkan sonucu kendilerine sorup 'Herhangi bir tedbir alacak mıyız?' diye sorduğumuzda bize verilen cevap, 'Hayır, tedbir almanıza gerek yok. Bu şekilde devam edin, yalnız bu

hassasiyetinizi bozmayın' oldu. Bu tedbirler bir muhtarımız, bir bölge müdürümüz, bir köylümüz söyledi diye yapılmadı ki. Bu firmanın yapısını izlemek isteyen, belki şikayetler sonucu da olabilir. Çevre Bakanlığı'ndan geldiler ve izlediler. Çinkom'un dokusunda hiçbir problem yok. Çinkom'u 28 yıl devlet çalıştırmış. Linç yapmış, metal yapmış. Biz onları yapmıyoruz. Biz sadece kaliteli yumuşak metal denilen krinkel yapıyoruz. Bizim kurşunla ilgimiz yok. Sadece krinkel üretiyoruz, çinko yapıyoruz. Çevre ile de

problemimiz yok" dedi.

Kendilerinden önceki işletmeciye de biraz baskı yapıldığını öne süren Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Baskıların açıkçası biraz art niyetli olduğunu düşünüyorum. 'Baskı yaparak biraz zorlayalım' diye bir anlayış var. Zannediyorum bu fabrikanın çalıştırılmasını ihracat yapmasını istemeyen insanlar var. Onlar herhalde bazı insanları kullanıyor. Bırakın işimizi yapalım. İnsan sağlığı bizim ilgilendiğimiz, önem verdiğimiz, değer verdiğimiz bir meseledir. Bir insanın sağlığının bozulması bizim Çinkom'u

gözden çıkarmamız demektir. Biz bu kadar hassas iken 'Ben bunun üzerine daha fazla gitmek istiyorum, rahatsız etmek istiyorum' gibi bir şeyi de açıkçası tasvip etmiyoruz. Doğru da bulmuyoruz, haklı da bulmuyoruz. Firmamız sağlık koşullarına son derece dikkat ediyor. Önerisi olan varsa gelir onu da değerlendiririz. Herkes gelip bizimle fikir birliği yapabilir tavsiyelerde bulunabilir. Tüm bu taleplerimi Çinkom'da sağlıkla ilgili herhangi bir işlemimiz olmamasına rağmen söylüyorum. Bu tür talepleri de

sıkıştırarak değil de psikolojik tatmin için yapsınlar ama gerçekten 'Sağlığa zarar veriyor' diye yapmasınlar. Gerçekten bunlardan rahatsız oluyoruz. Kızılırmak'ta bir tane balık ölüyor, bu bir doğa hareketi ama buna da sebep olarak Çinkom'u gösteriyorlar. Başka firmamızda kurşun zehirlenmesi oluyor bize mal ediliyor, bundan da rahatsız oluyoruz. Biz yapmıyoruz, yapmamaya son derece dikkat ediyoruz. Lütfen bağcıyı dövmeyelim, üzüm yeme yolunu seçelim."

"Örenşehir Mahallesi Muhtarı Recai Yalçın'ın ismi kullanılarak yapılan şikayet dilekçesi bizi de konu aldığı için savcılığa da suç duyurusunda bulunmak istiyoruz" diyen Arslan, "Bir daha her önüne gelenin ben yapıyorum hiçbir şey olmuyor, olmayacak da manasına gelecek, iftira niteliği taşıyan bu harekette resmen muhtara iftira edilmiştir, bize iftira edilmiştir. Türk yargısı adaletini kullanacaktır. Haksıza cezasını verecektir. Yargıya gitmek istiyoruz" diye konuştu.

(MÇ-GS-Y)

Haberler