Haberler

CHP'li Okay: "Belgenin Amacı, Kurumlar Arasında Gerginlik"

CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, Genelkurmay Askeri Savcılığı'nın, "İrticayla Mücadele Eylem Planı"nı Hazırladığı İddia Edilen Albay Dursun Çiçek'in Kovuşturulmasına Yer Olmadığına Karar Vermesini Değerlendirdi.

CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, Genelkurmay Askeri Savcılığı'nın, "İrticayla Mücadele Eylem Planı"nı hazırladığı iddia edilen Albay Dursun Çiçek'in kovuşturulmasına yer olmadığına karar vermesini değerlendirdi. Okay, "Belge sahteyse, bu belgeyi o avukatın bürosunda kim buldu ve ya buldurttu? Ergenekon dosyasına nasıl girdi? Bu çok daha vahim, demek ki kurumlar arasında gerginlik yaratmak isteyen birileri var ya da bir kuruma karşı egemenlik kurmak isteyen bir başka kurum var" dedi.

Okay yaptığı açıklamada Askeri Savcılığın, "İrticayla Mücadele Eylem Planı" belgesinin karargahta hazırlanmadığının ötesinde, böyle bir belgenin sahte olduğunu, böyle bir suçun Genelkurmay bünyesinde işlenmediğini ve belge altında imzası bulunduğu ifade edilen Albayın da bu işle ilişkisi olmadığını ifade eden, kovuşturmaya yer olmadığına yani takipsizlik kararı verdiğini belirtti. Askeri Savcılığın kararının "askeri suç olarak işlenmiş bir şey yok ortada, bunu işleyen bir asker de yok" anlamına geldiğini söyleyen Okay, belgenin Genelkurmay Başkanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü'ne işaret ederek kurumlar arasında gerginlik yaratmaya yönelik olduğunu öne sürdü.

CHP'li Okay, şunları dedi:

"Bu sahte belgeyle bir kurum zan ve töhmet altında bırakıldı, bir başka kurum "acaba belgeyi düzenleyenler o mu' dedi. Çünkü belge sahte. Burada sahte belgeyi buldum diyen Emniyet ama sahte belgeyi buldum dediği avukat "benim büromda böyle bir belge yok' diyor, "benim burada parmak izim yok' diyor. O belgeyi eline vermek istediklerinde ameliyat eldiveni giyiyor ve belgeye öyle bakıyor. Yani eskaza elinin bir parmak izi emaresi orada olmasın diye. Şimdi böyle bir ortamda böyle bir sahte belge söz konusuysa, kurumlar arasında bir gerginlik bir tartışma yaratılıyorsa ve bu tartışa yaratılırken de Genelkurmay Başkanı da "bunun sonuna kadar gideceğim' diyorsa, Başbakan da bunu vesile kılıp Türkiye'de bir tartışma yaratıyorsa o zaman bu belgeyi kim hazırladı? Belge sahteyse, bu belgeyi o avukatın bürosunda kim buldu ve ya buldurttu? Ergenekon dosyasına nasıl girdi? Bu çok daha vahim demek ki kurumlar arasında gerginlik yaratmak isteyen birileri var ya da bir kuruma karşı egemenlik kurmak isteyen bir başka kurum var."

-HÜKÜMETİN SUÇ DUYURUSUNUN ANLAMI YOKTU

Belgeye ilişkin hükümetin suç duyurusunun hiçbir pratik yararı olmadığını söyleyen Okay, "Zaten Askeri Savcılık işini yapıyordu, özel yetkili mahkemenin savcılığı işini yapıyordu. Yani bir suç duyurusu bir eksik bir fazla hiç önemi yoktu. Bana göre o suç duyurusunun hiçbir anlamı yoktu" dedi.

Okay, 12-13 günün ardından, başlangıçta zaten ifade edilen ama şimdi sahte olduğu tescil edilen bir belgenin ortada olduğunu belirterek, Türkiye'de birilerinin kurumlar arası gerginliği, tartışmayı, zan ve töhmeti yaratmak istediğini ve birilerinin zan ve töhmetten istifade edip, onu siyasetine malzeme olarak kullandığını öne sürüdü. Temel sorunun bunu kim yaptığı yada kimler tarafından yaptırıldığının olduğunu belirten Okay, "Türkiye'yi artık böylesine sahte belgelerle meşgul edilmemesi ve bu belgelerden hareketle mağduriyet edebiyatı ile siyaset yapılmaması lazım" dedi. (ANKA)

(GO/BÜN)

Kaynak: ANKA / Güncel

Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title