CHP: "İki Tren Çarpışırsa Avrupa Treni Büyük Zarar Görür"

–CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Avrupa'nın AB üyeliği konusunda Türkiye'yi "tren kazası" ile tehdit ettiğini hatırlatarak, bir tren kazası olması durumunda bundan sadece Türkiye treninin değil, Avrupa treninin de büyük zarar göreceğini söyledi.

-Öymen, “Avrupa Türkiye'yi gözden çıkardıysa, hiç bahane aramasın, bunu açıkça söylesin. Kıbrıs'ın arkasına kimse saklanmaya kalkmasın. Kıbrıs’ta ara çözüm olmaz. Kıbrıs meselesini ya çözersiniz, ya da çözüm için uygun koşulları beklersiniz" dedi.

ANKARA(ANKA)–CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Avrupa'nın AB üyeliği konusunda Türkiye'yi "tren kazası" ile tehdit ettiğini hatırlatarak, bir tren kazası olması durumunda bundan sadece Türkiye treninin değil, Avrupa treninin de büyük zarar göreceğini söyledi.

Öymen, 8 Kasım’da açıklanacak olan AB ilerleme raporu ve Aralık ayında yapılacak liderler zirvesi öncesinde Türkiye-AB ilişkilerinde ortaya çıkabilecek sorunları, gelişmeleri Reuters'e değerlendirdi.

Aralık ayında yapılacak liderler zirvesinde müzakerelerin ertelenmesi ya da askıya alınacağını tahmin etmediğini ifade eden Öymen, “Geçmiş tecrübeler gösteriyor ki bu ihtimali Türkiye'yi tehdit etmek için kullanıyorlar. Türk hükümetini baskı altına alarak istedikleri tavizleri elde etmek için yapıyorlar” dedi. Müzakerelerin askıya alınması durumunda bir tren kazası olursa iki trenin de zarara uğrayacağının altını çizen Öymen, “Avrupa Türkiye'yi kaybeder. Avrupa, Türkiye'yi kaybetmeyi göze almadan böyle yöntemlere başvuramaz. Avrupa eğer Türkiye'yi gözden çıkardıysa hiç bahane aramasın, bunu açıkça söylesin. Kıbrıs'ın arkasına kimse saklanmaya kalkmasın. Kıbrıs, arkasına saklanılamayacak kadar küçük bir ülkedir” diye konuştu.

KIBRIS’TA ARA ÇÖZÜM OLMAZ

Öymen, Finlandiya'nın önerdiği planın nihai çözüme giden yolda bir "ara çözüm" olup olmayacağı sorusunu ise "Ara çözüm olmaz. Kıbrıs meselesini ya çözersiniz, ya da çözüm için uygun koşulları beklersiniz" diye yanıtladı.

Avrupa’daki siyasi çevrelerin eğilimlerinin açıklanacak olan İlerleme raporundan daha önemli olduğuna dikkat çeken Öymen, şunları söyledi:

“Öyle anlaşılıyor ki Avrupa'nın büyük devletleri Fransa, Almanya, bunların yanında Avusturya, Hollanda gibi devletler henüz Türkiye'nin tam üyeliği konusunda irade sahibi olamamışlardır. O devletlerin de etkisiyle Avrupa Komisyonu raporlarında Türkiye'deki bazı eksikliklerin abartılarak dile getirildiği ve Türkiye'yi sorumlu tutan bir yaklaşımın benimsendiği görülüyor. Bu bakımdan biz, rapordaki bir çok unsuru aşırı derecede abartmalı ve Türkiye'nin üyelik sürecinin en azından geciktirilmesi için bahane arar nitelikte görüyoruz. Esas önemli konuları masanın, sümenin altına saklayarak bir takım tali konuları abartıp, Türkiye'yi bu konularda suçlayarak bir sonuç alamazsınız ve süreci engellemeniz çok yanlıştır. Ahlaki de değildir. Ahlaki olan gerçek nedenleri yüz yüze tartışmaktır."

Türk Ceza Kanunu'nun 301’inci maddesinde AB'nin değişiklik talebini de değerlendiren Öymen, 301’inci maddenin düşünce özgürlüğü ile ilgili hiç bir bağlantısı bulunmadığını kaydetti. Öymen, “301’inci maddede, eleştiri özgürlüğü vardır ve bu madde eleştiri özgürlüğünü engellemiyor. Orada yasaklanan hakarettir ve aşağılamadır. Aynı madde başka Avrupa ülkeleri hukukunda da var. Bizden hakareti serbest bırakmamız isteniyor. Bu ifade özgürlüğünün bir parçası olarak sunuluyor" dedi.

Köklü bir adalet reformuna ihtiyaç bulunduğunun altını çizen Öymen, “Eğer savcılar çağdaş bir anlayışla yasaları değerlendiremiyorlarsa bunun kabahati yasalarda aranmamalıdır” diye kaydetti.

AB’YE DESTEK AZALIYOR

Haberler