CHP Grup Toplantısı(2/son) - Deniz Baykal: "Demokraside Ram Olmak Yok, Hesap Vermek Var"

CHP Lideri Baykal, AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'ın, "Herkes milli iradeye ram olmalı" açıklamalarını, "Demokraside hesap vermek var, ram olmak yok. Hukuka saygı göstermek var." sözleriyle eleştirdi.

Deniz Baykal partisinin Meclis Grup toplantısında konuştu. Başbakan Erdoğan'ın, "Baykal, hadis, ayet söylüyor mesele yok. Biz söyleyince hemen suçlanıyoruz" şeklindeki açıklamalarına değindi. Kendisinin bu tür değerlendirmeler yaparken, "dini istismar amacı taşımadığını" vurgulayan Baykal, "Önce Başbakanın şunu anlaması lazım. Deniz Baykal, dini istismar etmek için ayet, hadis söylemiyor. Baykal, dini istismar etmek isteyenlerin foyasını ortaya çıkarmak için ayet hadis söylüyor" dedi.

Bütün güzel şeylerin istismar edilebileceğini söyleyen Baykal, şunları söyledi:

"Din de istismar edilir. Bütün güzel duygular istismar edilir. Din adına para topluyor arkasından üstüne yatıyor. Bir din istismarı varsa ortada yanlış yerde çarpıtılarak kullanılıyorsa birisinin çıkıp yanlış yapıyorsunuz demesi din istismarı değildir. Yaşar Nuri Öztürk'ün, "Allah'la Aldatmak' kitabı yayınladı. Şu an en temel konudur. Buna karşı çıkmak laikliğe karşı çıkmak mı? Bir istismarı önlemek. Gerçeğin ortaya çıkmasını istiyoruz. Siz din adına yanlışlar söylüyorsanız birileri çıkıp, bu yanlıştır bunun dinde yeri yok demesi çok doğrudur."

-ÜLKE ANAYASA'YA GÖRE YÖNETİLSİN"-

CHP Lideri Baykal, AKP çevrelerince "Türkiye'deki kavga ülkeyi kim yönetecek kavgasıdır. Biz yönetmek istiyoruz ama buna izin vermiyorlar. Kavga bizim yönetmemizi hazmedemiyorlar kavgasıdır" şeklindeki değerlendirmelere de sert çıktı. Bu tür değerlendirmelerin doğru olmadığını ifade eden Deniz Baykal, "Biz diyoruz ki kim iktidar olursa, gelir, ta Cumhuriyetin başından beri şekillenmiş devletin temel ilkelerini anayasaya göre, hukuka göre yönetir. Ama birisi diyorsa ki "Ben nasıl istiyorsam öyle yönetirim. Kendi hukukumu kendim yaparım' O olmaz" diye konuştu.

İktidarın "yargı benim siyasi kontrolümde olsun" anlayışı içinde olduğunu ileri süren Baykal, yargı bağımsızlığına vurgu yaptı. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'ndan (HSYK) örnek veren Baykal, hükümetin "yargı reformu" adı altında yargıyı siyasallaştırmaya çalıştığını öne sürdü. Baykal, "HSYK siyasetin kontrolüne girerse yargının bağımsızlığı darbe alır. Ben senin anlayışını, zihniyetini biliyorum" dedi.

Hukukun gerekirse siyaseti yargılayabileceğine dikkat çeken Baykal, Nixon ve Clinton'un yargılanmasına ilişkin örnekler verdi. Baykal, "Bizde olabiliyor mu? 13 tane yolsuzluk dosyası var Başbakanın arkasında, bakanların arkasında var, yargılanabiliyor mu? Maliye Bakanı 4 kez af çıkardı. Yargılanabiliyor mu?" diye sordu.

-RÜŞVET TEPKİSİ: "UTANMAZ MISINIZ?"

Baykal, Ankara 10'ncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde bir süredir devam eden ve Başbakan Erdoğan'ın yakın dostu Remzi Gür'ün, Cumhurbaşkanı seçimlerinde 367 çoğunluk için CHP eski Kastamonu Milletvekili Mehmet Yıldırım'a rüşvet teklif ettiği için 10 ay hapis cezasına çarptırıldığını açıkladı. Baykal, "Başbakan'ın en yakın dostu, çocuklarını eğitiminden sorumlu arkadaşı, bizim Mehmet Yıldırım'a o dönemde telefon açarak oyunu şuna ver diye rüşvet teklif etti. İddia bu. Ben bunu söyledim. Şimdi mahkumiyet çıktı. Başbakan'ın en yakın arkadaşının rüşvet teklif ettiği ortaya çıktı. Utanmaz mısınız? Çok acı bir tablo" dedi.

-HESAP VERMEK VAR, RAM OLMAK YOK-

Deniz Baykal, AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'ın, "ram olmak" açıklamasına da sert çıktı. Baykal değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de siyasetin iç yüzü, o kadar açık şekilde ortaya çıkıyor ki. Biri çıkıyor diyor ki "Milli iradeye ram olacaksınız' Ne demek ram olmak? Boyun eğeceksiniz, teslim olacaksınız. Milli irade ne? Kim milli irade? 70 milyon mu? Hayır onun içinden iktidarı elinde bulunduran. Sen milli irade misin, senin sözünü söyleyen kişiye mi ram olacağız biz. Meclis çoğunluğu AKP. AKP'nin kumandanı Recep Tayyip Erdoğan. Demokraside hesap vermek var, ram olmak yok. Hukuka saygı göstermek var. Sen rüşvet vereceksin, olmadık cambazlıkları yapacaksın, sonra hukuk diyenler adalet diyenler sana ram olacak. Böyle şey olmaz. Olmayacak da. Böyle bağırıp çağırarak bunu sağlamak mümkün değildir."

-TÜRKİYE AKP'YE SIĞMAZ-

Baykal, konuşmasında "laiklik ve demokrasi" tartışmalarına da değindi. Bu iki kavramın devamlı olacağını söyleyen Baykal, siyasi partilerin ise gelip geçici olduğuna dikkat çekti. Baykal, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:

"Bugün AKP var, yarın ne olur bilemeyiz. Dün AKP yoktu. Koca Türkiye'yi bin yıllık tarihin içinden akıp gelen 80 küsür yıldır bağımsız Türkiye'yi şu andaki AKP'nin içine sığdırmaya kimsenin gücü yetmez. Türkiye AKP'ye sığmaz. AKP, bugün var, yarın yok. Türkiye var olmaya devam edecek. Türkiye'nin Anayasasına kimliğine temel ilkelerine saygı gösterecek. Bu olmadan huzur yok. Huzuru sağlamanın temeli, Türkiye laik bir ülke olmaya devam edecek ve demokrasiyle, halkın iradesiyle milletin iradesiyle yönetilecek. Sandıkla yönetilecek. Laikliğin, demokrasinin önünde bir sıfat olmayacak. Bildiğimiz laiklik olacak. Sıfatsız, sulandırılmamış içi boşaltılmamış yani gerçek laiklik olacak." (ANKA-SON)

(ÇAĞ/ZG)

Haberler