Haberler

CHP Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu Açıklaması

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, iktidarın, faili meçhul cinayetlere ilişkin açılan davaların üzerini kapatmaya çalıştığını iddia etti.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, iktidarın, faili meçhul cinayetlere ilişkin açılan davaların üzerini kapatmaya çalıştığını iddia etti.

Tanrıkulu, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, faili meçhul cinayetlere değindi. Binlerce insanın faili meçhul cinayete kurban gittiğini belirten Tanrıkulu, ancak o dönemlerle henüz yüzleşilemediğini ifade etti.

İktidarın, faili meçhul cinayetlere ilişkin açılan davaların üzerini kapatmaya çalıştığını savunan Tanrıkulu, bütün bu davaların nakledilmesinin ve ardından cezasızlıkla sonuçlanmasının nedeninin hükümet olduğunu öne sürdü.

Tanrıkulu, şöyle devam etti:

"İç güvenilik paketiyle de bunu yapmaya çalışıyorlar. Örneğin Cizre'de öldürülen Nihat'ın davası... Polisin ifadesi var. Delillerin nasıl saklandığı açısından çok çarpıcı ifade. Deliller kaybedildi, gizlendi. İçişleri Bakanı, 'güvenlik güçleri bunu yapmamıştır' demişti. Bu olay nedeniyle İçişleri Bakanı özür dilemeli ve istifa etmeli.

Diğer bir olay, Bingöl'de öldürülen dört kişi. İddianameye bakın, bu dört kişinin olayla ilgili olmadığı ortaya çıkmıştır. 'Gerekli ceza verilmiştir' diyen Davutoğlu şimdi buna ne söyleyecek?"

Tanrıkulu, 2007 yılında Polis Vazife ve Salahiyet Yasası'nın yürürlüğe girdiğini, o günden bu güne kadar öldürülen insan sayısının 183 olduğunu ifade ederek, "Polisin elinde bu yetkiler varken 183 kişi öldürülmüş ise eğer iç güvenlik yasası çıktıktan sonra ne olacak? Bundan sonra meydana gelecek bütün bu cinayetlerin sorumlusu bu yasaya 'evet' diyenlerdir" diye konuştu.

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Tanrıkulu, çocukların cezaevlerinde işkenceye maruz kaldıklarına ilişkin haberleri değerlendirdi. Pozantı Cezaevi'nde yaşananları da anımsatan Tanrıkulu, "Bir cezasızlık var. Bunun nedeni, başta hükümetin antidemokratik zihniyeti olmak üzere yargıdaki zihniyettir, hoşgörüdür ve korumadır. Bu koruma ve hoşgörü ortadan kalkmadığı sürece, işkence sistematik olarak devam edecektir" dedi.

Kaynak: AA / Politika

Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title