CHP Eskişehir Milletvekili Usluer Açıklaması

CHP Eskişehir Milletvekili Gaye Usluer, mülteci sorununun uzun süre Türkiye'nin gündeminde yer alacağını savunarak, "Kapıyı sınırsız açmak, sınırları delikli kevgire döndürmek; kendi ulusunun ve topraklarının güvenliğini sıfıra indirmek değil." dedi.

Usluer, düzenlediği basın toplantısında, Türkiye küçük Millet Meclislerinin (TkMM) mülteciler sorununun ele alındığı Nisan ayı toplantısıyla ilgili bilgi verdi. AK Parti hükümetlerinin izlediği dış politikanın "komşularla sıfır sorun" iddiasından, "sıfır komşu" durumuna getirdiğini ileri süren Usluer,Türkiye'nin ağır mülteci yüküyle karşı karşıya olduğunu söyledi.

Türkiye'nin mültecilere kapısını açmasının, sivillerin öldüğü savaş ortamında uluslararası arenada olması gereken yaklaşım olduğunu ifade eden Usluer, "Ama kapıyı sınırsız açmak, sınırları kevgire döndürmek; kendi ulusunun ve topraklarının güvenliğini sıfıra indirmek değildir." dedi.

Suriye'den gelen 2,7 milyon kişinin Türkiye'de bir şekilde ikamet ettiğine işaret eden Usluer, 350 binin kamplarda, geri kalanının ülkenin her yerinde kontrolsüz şekilde dolaşımda olduğunu vurguladı.

Usluer, uluslararası sözleşmelere göre mültecilerin kabulünün bir insanlık görevi olduğunu ancak barınma, geçinme, eğitim, sağlık gibi birtakım sorumlulukları da beraberinde getirdiğini anlatan Usluer, şöyle devam etti:

"Bu kadar çok kişiyi içeriye kabul edip onlara istihdam, barınma, eğitim sağlık hizmeti vermediğinizde; bu insanlar bir şekilde Türkiye üzerinden Avrupa'ya kaçma yollarını aramaya başladı. Türkiye sahillerine vuran insanların acısıyla kavrulduk. Bugün Türkiye ile AB'nin yapmakta olduğu anlaşmalar, görüntüde veya gösterilmek istenen fotoğrafta son derece insani görünse de aslında maddi çıkarlar üzerine kurulu, insanlık dışı sözleşmelerdir. Türkiye, AB ülkelerine mültecilerin geçişini engelledi. AB ülkeleri için bu da yetmedi, beğenmediklerini Türkiye'ye geri kabule zorlayarak karşılığında para anlaşması yaptılar. İnsan sayısı üzerinden yapılan maddi temelli bir anlaşmadır. Bu hiçbir şekilde insani, insan odaklı anlaşma değil. AB bize bazı maddeler dayattı, bunun karşılığında 'vize serbestisi vereceğiz' dedi. Bugün bekliyoruz vize serbestisi verilecek mi? Henüz AB üyesi ülkelerden bize vize serbestisi bildirimi gelmeden, Resmi Gazete'de Cumhurbaşkanı imzasıyla AB ülkelerine vize uygulamayacağımız yayımlandı. Mülteci krizi daha uzun zaman önemli sorunumuz olacak ve kayıt dışılık kayıtlılığa dönüşecek. Hiçbir mülteci akımı, geri dönüş şeklinde gerçekleşmemiştir. Bir şekilde mülteciler, o ülkenin vatandaşları konumunu geçmiştir. AKP, bu noktada da mülteciler üzerinden kendi iç siyasetinde yeni oy devşirmeleri arayışındadır."

TkMM Meclis Koordinatörü Oya Özden de 13 ilde 108 sivil toplum kuruluşunun konuyla ilgili görüşlerini Nisan ayı toplantılarında dile getirdiğini belirterek, "Avrupa'da gördüğümüz ırkçı yaklaşımların Türkiye'de olmadığı, Türkiye'de toplumun sığınmacılar konusunda üzerine düşeni yaptığı, Türkiye-AB arasındaki anlaşmaların sığınmacıların sorunlarını çözmek için insan odaklı projeler olmadığı, insan hakları ile anılan Batı'nın konuyla ilgili iki yüzlülüğü"ne vurgu yapıldığını, Türkiye'de Hükümetin günü kurtarmak adına politikalarının da eleştirildiğini söyledi.

Kaynak: AA / Politika