CHP 32. Olağan Kurultayı...(4)

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, birilerinin CHP'nin genel başkanını, genel sekreterini, parti yönetimini, teşkilatını beğenmediğini ama CHP'nin başına geçmeye talip olduğunu belirterek, "Kur partini çık meydana görelim kaç oy alacağını. 3 yıldır parti kuracaklar, hani nerede bu parti?" dedi.

Baykal yaptığı konuşmada, Türkiye'ye sözüne güvenilir, ne yaptığını bilen, ilkeleri, değerleri sağlam, güvenilir bir parti olduğunu belirterek, CHP'nin bu görevinin bilincinde olduğunu, bu bilinçle CHP'yi kimsenin yolundan saptıramayacağını, CHP'yi 'kimsenin kapıp kaçıramayacağını' kaydetti. CHP'nin daha etkili, güçlü bir noktaya gelmesinin özlemleri olduğunu söyleyen Baykal, bunun boş lafla olmayacağını dile getirdi. CHP'nin yeniden açılmasının ardından bugüne kadar geçirdiği süreci anlatan Baykal, "İlk seçimlerde yüzde 4.70 oy aldık. Kimse 'çekilin' demedi. Kimse o zaman 'biz bunu yüzde onlara yirmilere çıkaracağız, alıp götüreceğiz, siz Türkiye'nin önünde engelsiniz' demiyordu. O zaman kimse yoktu" diye konuştu. Baykal'ın bu sözleri üzerine Haluk Koç'un bulunduğu tribünlerden 'var, var' sesleri yükseldi. Bunları kimseni suçlamak için söylemediğini ifade eden Baykal, sadece geçmişi hatırlattığını söyledi. Baykal, "2000'li yıllarda sosyal demokratların 'şöhretli isimlerinin' CHP'ye küçümseyerek baktıklarını, 'bunlar hiçbir yere gidemez, perişan olacaklar' dediklerini aktaran Baykal, "2002'de yüzde 20 civarında oy aldık. O andan itibaren CHP çekim merkezi oldu. Üzerinde kavgalar olmaya başladı. CHP'ye yönelik ilgi birden bire artmaya başladı. 1992 ve 1995'de yapılmayan suçlamalar yapılmaya başlandı" dedi.

CHP'nin ne yaptığını bildiğini, CHP'nin Türkiye'de tutarlı, ilkeli, gelişmeleri doğru teşhis eden ve olaylara önceden tavır takınan, Türkiye siyasetini derinden etkileyen bir parti olarak milletin gönlünde takdirini kazandığını söyleyen Baykal, CHP'ye oy vermemiş seçmenlerin dahi 'iyi ki bunların karşısında CHP var' dediğini savundu. Baykal, şunları kaydetti:

"Biz sorumluluğumuz bilincindeyiz. Masa başında 'CHP şöyle yapsın oylar şu kadar artar. Ben 10 milyon oyu götürürüm. Tüzüğü değiştirin partinin önü açılır, genel başkan ayrılsın oylar katlar' gibi bütün bu amatör siyasi uzmanların değerlendirmelerini zevkle izliyorum. Bu önerilerin ne anlama geldiğini ne ifade ettiğini hepimiz çok iyi biliyoruz. Birileri çıkacak CHP'nin genel başkanını, genel sekreterini, parti yönetimini, teşkilatını beğenmeyecek ama CHP'nin başına geçmeye talip olacak. Kur partini çık meydana görelim kaç oy alacağını. 3 yıldır parti kuracaklar, hani nerede bu parti? Elbette CHP'ye karşı, onu beğenmeyerek siyaset yapmak isteyenler varsa o siyaseti yapacakları zeminleri yaratmak mümkündür. Bizi CHP'yi bu büyük yolculuğundan alıkoymaya kimsenin gücü yetmeyecektir. CHP'de tartışacağız, yarış yapacağız ama CHP'nin ilkelerini, özünü unutmayacağız. CHP'nin yeminli düşmanlarının televizyonlarında, gazetelerinde onların kucağına oturmayacağız. Partide yönetim görevlerindeyken 'evet' dediklerimize parti yönetimine aday olarak çıktığımızda 'hayır' demeyeceğiz." Delegelerin, kurultaya, siyasi bir mücadeleyle değil, hiçbir partinin yaşamadığı hukuk mücadelesi vererek, alın teriyle ve dimdik geldiğini belirten Baykal, "Sizin buraya gelme hakkına sahip olduğunuzu, mahkemeler 7-12 kez tespit etmek durumunda kaldı, mahkemeden haklılığınızı kanıtlaya kanıtlaya geldiniz" dedi. Delegelere saygı gösterilmesini isteyen Baykal, salonda bulunanların en bilinçli, birikimli, sorumlu siyasi kadrolar olduğunu söyledi.

Bugüne kadar inanmadığı hiçbir şeyi söylemediğini, bilerek yanıltmadığını, dürüst, iyi niyetli olmaya çalıştığını anlatan Baykal, bundan sonra da bu anlayışla çalışmaya devam edeceğini kaydetti. Baykal, "Bu konuda CHP'ye destek verecek her arkadaşımı kucaklamaya açığım. Bütün CHP'liler, bütün sosyal demokratlar, memleketini, vatanını seven bütün insanlar, cumhuriyetçiler, bu büyük mücadeleye destek vermek için harekete geçmeleri, CHP'yi sahiplenmeleri, içlerine sindirmeleri halinde, CHP ile ilgili kafalarının içinde, arkasında kavga anlayışını bir kenara bırakmaları halinde, herkesle kucak kucağa, ele ele Türkiye ve CHP için birlikte çalışacağım" diye konuştu.

Muhalefetin CHP yönetimini, Genel Başkanı'nı hedef alarak değil, iktidarı hedef alarak eleştiri yapması gerektiğini belirten Baykal, CHP'ye iyi saldırırsa, bunları getirdiğimizde, iktidara da iyi saldırır' anlayışının yanlış olduğunu kaydetti. Baykal, "Muhalefetinizi CHP ile uğraşarak değil, Türkiye Cumhuriyeti'ne sahip çıkarak, onu tehdit eden AK Parti'ye karşı verin" şeklinde konuştu.

Kurultay sürecinin hiçbir aşamasında, hiçbir gazeteciye, vatandaşa, milletvekiline, parti içi tartışmayla ilgili, bilinçli olarak en küçük değerlendirme yapmadığını ifade eden Baykal, "İşimiz var, Türkiye elden gidiyor, yol ayırımında. Ben kendi arkadaşlarımla mı uğraşacağım. Kendi arkadaşlarımızın foyasını mı ortaya çıkaracağım, tutarsızlıklarını, yanlışlıklarını mı dile getireceğim. Yakışır mı bana? Ağzımı bile açmadım, en ağır suçlamalarda bile konuşmadım. Ama bu kadarına hak verirsiniz. Sanıyorum bu kadarı da sonuç almaya yeterdir'' dedi.

Salondakilere, "Sizlerle birlikte olmaktan bütün hayatım boyunca onur, kıvanç duydum. Sizler, benim dünyamın parçasısınız, ailemsiniz'" diyen Baykal, CHP içinde büyük sorumluluklar, görevler üstlendiğini, bunlarla iftihar ettiğini söyledi. Kendisi ve hiçbir partilinin CHP'den daha önemli olmadığını ifade eden Baykal, "CHP'ye hükmetme, yön verme hakkına sahip değiliz. Herkes, özellikle CHP'yi yönetmek isteyenler, CHP'nin kimliği, manevi ağırlığı karşısında diz çöküp, saygı göstermek zorunda" diye konuştu.

CHP ile yolculuğun devam edeceğini kaydeden Baykal, "Allah sağlık verdikçe, sizler uygun gördükçe, karşılıklı olarak bir işe yaradığımızı gördükçe sizlerle olmaktan mutluluk duyuyorum'' görüşünü dile getirdi. Baykal, şunları kaydetti:

"Ben CHP'liydim, bütün bunlar sonradan geldi, geldiği gibi gidebilir de, iki kez gittim. Gittiğimde de CHP'liydim şimdi de CHP'liyim. Genel Başkan olmaktan çıktığım andan sonra da yine CHP'li olmaya devam edeceğim. Sizin alacağınız kararlarda yön verecek olan sadece 'Bu CHP için, Türkiye için iyi midir?' olacaktır. Bu ölçünün dışında bir kararı almayı size yakıştıramam. Bu ölçü dışında bir başka yerden güç almayı da kendime yakıştıramam. Türkiye'de laik cumhuriyetin sahiplenilmesinde, sosyal demokrasi ilkelerinin savunulmasında, emeğin güvence altına alınması mücadelesinde Baykal'ın katkısı olacaktır. O destek doğrultusunda sizlere hizmet etmekten kıvanç duyarım. Sizinle CHP'nin önü, yolu açık olsun. Hepinize başarılı bir yolculuk diliyorum." (MÜG-NÇ-Y)

Haberler