TÜM KATEGORİLER
Çantasında Çalan Telefona Yanıt Vermek İsteyen Yaşlı Kadın, 80 Bin Liralık Altınını Sokakta Unuttu
İzmir'de 80 bin liralık altını çantasında taşıyan yaşlı kadın, çalan telefonunu ararken altınları bir duvarın üzerinde koyup unuttu. Talihsiz kadın duvarın üzerine dönüp baktığında altın dolu poşetin yerinde olmadığını gördü.
İzmir Karabağlar'da yaşayan Nimet Ener (80), komşusuna giderken, 'evde çalınır' korkusuyla poşet içinde yanına aldığı 80 bin lira değerindeki altını duvarın üzerinde unuttu. Gözyaşları içinde polise başvuran yaşlı kadın, "Bütün ailemizin birikimi gitti. Benim yüzümden oldu diye kahroluyorum. Bir daha o parayı nereden buluruz? İki engelli çocuğum var. Bu para onların geleceğiydi" dedi.
TELEFONUNU ARARKEN ÇANTASINDAKİ ALTINLARI DUVARA KOYDU
Dört çocuk annesi Ener, komşusunu ziyaret etmek için evden çıktı. Yoldayken telefonu çalan Ener, telefonunu çantasında ararken altınların olduğu poşeti sokaktaki duvarın üzerine koydu ve tekrar almayı unuttu. Telefonu kapattıktan sonra çantasını açan ve altınların olmadığını gören Ener hemen duvarın oraya gitti.
GERİ DÖNDÜĞÜNDE POŞETİN DUVARIN ÜZERİNDE OLMADIĞINI GÖRDÜ
Altın dolu poşetin duvarın üstünde olmadığını gören yaşlı kadın, feryatlar içerisinde oradan oraya koşturmaya başladı. Kendini biraz topladıktan Karabağlar İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne başvuran yaşlı kadın, çevrede bulunan tüm karakolları da tek tek dolaşarak derdini anlatmaya çalıştı.
"BÜTÜN BİRİKİMİMİZİ BANKAYA YATIRACAKTIK"
Yeniasır'da yer alan habere göre; Ener, "Bütün birikimimizi bankaya yatıracaktık. Tek başıma o işleri yapmam diye oğlumu bekliyordum. Bir anlık dalgınlığıma geldi. Mahvolduk. Vicdan azabı mı çekeyim, çocuklarıma mı üzüleyim şaşırdım. Kendi birikimim, oğlumun yıllarca fırında ateş önünde çalışarak kazandığı para, kızımın düğününde takılanlar, hepsi gitti" diye konuştu.
"BULANDAN TEK RİCAM ŞAHSIMA YA DA KARAKOLA TESLİM ETSİN"
Altınlarını kaybetmesinin ardından bir hafta geçmesine rağmen haber alamadığını ifade eden talihsiz kadın,"Bulandan tek ricam; altınları şahsıma veya karakola teslim etmesidir. Nefislerine yenik düşerek kul hakkı gibi bir günaha girmesinler. Bana acımıyorlarsa bile yaşlı bir insanın iki tane engelli çocuğa bakmak zorunda olduğunu düşünsünler" dedi.
