TÜM KATEGORİLER
Çalışma Hayatında Milli Seferberlik" Programı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mazhar Yıldırımhan, geçmişte vatandaştan sürekli talep eden bir devlet olduğunu, bugün ise "Proje üret, üretim yap sana destek vereyim, kaynak oluşturayım." diyen ve vatandaşın ayağına giden bir devlet anlayışının bulunduğunu söyledi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mazhar Yıldırımhan, geçmişte vatandaştan sürekli talep eden bir devlet olduğunu, bugün ise "Proje üret, üretim yap sana destek vereyim, kaynak oluşturayım." diyen ve vatandaşın ayağına giden bir devlet anlayışının bulunduğunu söyledi.
Gümüşhane Ticaret ve Sanayi Odası Toplantı Salonu'nda iş adamlarıyla bir araya gelen Müsteşar Yardımcısı Yıldırımhan, burada yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılan "her alanda seferberlik" çağrısına uyan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu'nun "Çalışma Hayatında Milli Seferberlik" programı başlattığını anımsattı.
Yıldırımhan, ülke genelindeki istihdam kampanyası dolayısıyla oluşturdukları 12 ekibin, 7 haftadır illeri ziyaret ettiğini belirterek, "Bu hafta itibariyle 72 ili tamamlamış olacağız. Bakanlığımızın sahadaki temsilcileri olan İŞKUR ve Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüklerinin çalışmalarını yerinden görmeyi ve iş dünyasıyla bir araya gelerek geleceğe ilişkin hem illerimizde hem de ülke genelinde neler yapılabileceğini istişare etmeyi amaçlıyoruz. Kurum olarak, iş dünyasına yönelteceğimiz teşvikleri paylaşıyoruz." dedi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile İŞKUR Genel Müdürlüğü arasından protokol imzalandığını vurgulayan Yıldırımhan, şöyle devam etti:
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bizzat bu işin önüne geçerek bütün iş dünyasının yöneticilerini talimatlandırdı. Seferberlik, kolay ilan edilebilecek bir kavram değil. Olağanüstü şartlarda ortaya çıkan bir kavramdır. Son TÜİK verilerine göre, işsizlik rakamlarında tırmanma görüyoruz. Sadece biz değil, gelişmiş ülkeler de bu sorunla uğraşıyor. Bulunduğumuz coğrafya itibariyle farklı sıkıntılarımız ve zorluklarımız var. Yaklaşık 3, 4 yıldır Türkiye üzerinde çok ciddi operasyon yapılmaya çalışıldı. Gezi olayları ile başlatılan 17-25 Aralık, Kobani olayları ve en son 15 Temmuz'daki kanlı darbe girişiminin bir zincirin halkaları gibi aynı merkezler tarafından idare edildiğini hepimiz biliyoruz. 15 Temmuz'dan sonraki süreçte ekonomik olarak Türkiye'ye hiza vermek isteyenler, ekonomi üzerinde kurla çok ciddi bir baskı oluşturmaya çalıştılar ve bundan vazgeçmiş de değiller."
"Millet olarak en büyük sermayemiz, birliğimiz ve bütünlüğümüzdür"
Yıldırımhan, seferberliğin amacının küresel güçlere karşı Türk milletinin her alanda birlik ve beraberliğini ortaya koymak olduğuna işaret ederek, "Millet olarak en büyük sermayemiz, birliğimiz ve bütünlüğümüzdür. Biz birliğimizi ve bütünlüğümüzü koruduğumuz sürece hem ekonomik hem de siyasal olarak ayakta durmayı başarabiliriz. Yaklaşık 40 yıldır bu topraklarda on binlerce şehidimize mal olan büyük terör hadisesi ile mücadele ediyoruz. Bunu da hangi merkezlerin koordine ettiğini, beslediğini biliyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
İstihdam seferberliğinin 2023 hedefleri içinde yer aldığını belirten Yıldırımhan, şunları kaydetti:
"Ulusal istihdam stratejisine uygun olarak işçimiz, işverenimiz, kamu kurumları, sivil toplum kuruluşlarımızla el ele vererek bu büyük mücadeleyi başlatacağız. Buna inanıyoruz. Geçmişte vatandaştan sürekli talep eden bir devlet varken, bugün 'Proje üret, üretim yap sana destek vereyim, kaynak oluşturayım.' diyen ve vatandaşın ayağına giden bir devlet anlayışı var. Anadolu'yu bunun için geziyoruz."
Yıldırımhan, İŞKUR'un son yıllarda Türkiye'nin en önemli inovasyon kurumu haline geldiğini belirterek, ciddi manada proje üreterek istihdama katkı sağladığını söyledi.
Eleman yetiştirme noktasında kurslar organize edildiğini ifade eden Yıldırımhan, İŞKUR'un iş veren ile işçiyi buluşturma mekanizmasını sağlıklı şekilde işletmeye gayret ettiğini anlattı.
"Türkiye'de gençlerin yüzde 24'ü ne okuyor ne de gösterilen işte çalışıyor"
Yıldırımhan, Türkiye'deki en büyük sorunların başında vasıfsız işçi sorununun geldiğini vurgulayarak, "Son yapılan bir araştırmada, Türkiye'de gençlerin yüzde 24'ü ne okuyor ne de gösterilen işte çalışıyor. İşsizlikle mücadele edeceğiz ama bu mücadeleyi yaparken bir yandan da iş dünyasının talep ettiği eleman açığını gidermemiz lazım. İşbaşı eğitim programları ile şu ana kadar on binlerce vatandaşın hem yetişmesine hem de kalıcı istihdamına yönelmesine vesile oldu. Meslek edindirme ve girişimcilik kursları çok önemli." ifadelerini kullandı.
Aile içindeki bütünlüğün artması için "Büyükanne" projesi geliştirdiklerini belirten Yıldırımhan, bunun aynı zamanda kadını istihdamda tutma projesi olduğunu söyledi.
Yıldırımhan, bu yıl 1,5 milyon işsizi kapsayacak şekilde artı istihdam projesi geliştirildiklerini anlatarak, "İstihdama yönelik illerin yarışı var. Gümüşhane de bu yarışın içinde. Ne kadar istihdam yapılırsa o kadar kaynak aktarılacak. 31 Aralık 2016 itibariyle çalıştırılan sigortalıya ilave olarak, yeni alacağı bir elamanın sigorta primleri asgari ücret üzerinden, vergileri de 2 yıl süreyle İŞKUR tarafından ödenecek. Bu kaynak Türkiye'de 12.5 milyar ve teşvik için kullanılacak." diye konuştu
İş adamlarına, "fedakarlık yapma sırası sizde." diye seslenen Yıldırımhan, "İşsizlik sadece devletin mücadele edebileceği alan değil. Bu mücadeleyi birlikte yaparsak bunun üstesinden gelebiliriz. İşsizliğin getirdiği sosyal sorunlar ile toplum olarak hep birlikte yaşıyoruz." dedi.
Toplantıya, Gümüşhane Valisi Okay Memiş, Belediye Başkanı Ercan Çimen, SGK Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Orhan Koç, İŞKUR Strateji Daire Başkanı Fazlı Küçük, İş Sağlığı ve Güvenliği Merkezi Daire Başkanı Yavuz Sultan Selim Eker, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Genel Müdür Yardımcısı Şeref Kazancı, Gümüşhane Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İsmail Akçay, Gümüşhane Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Ali ismail Daldaban ile iş adamları katıldı.
