Haberler

Beşir Atalay Basın Bayramı'nı Kutladı

Güncelleme:

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, "Bugünkü mevzuatımızda hala düşünce ile şiddeti birlikte tutan düzenlemelerimiz var" dedi.

Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, düşüncenin önünde hiçbir sınır olmaması, düşüncenin şiddetten kesin olarak ayrılması gerektiğini belirterek, "Bugünkü mevzuatımızda hala düşünce ile şiddeti birlikte tutan düzenlemelerimiz var. Bizim çabamız onları tamamen ayırmak ve düşünceyi bu manada özgür kılmak" dedi.

Basın İlan Kurumu tarafından Sultanahmet Meydanı'nda düzenlenen 24 Temmuz Basın Bayramı etkinlikleri kapsamında canlandırılan Marmara Kıraathanesi'nde konuşan Atalay, 24 Temmuz 1908'de sansürün kaldırılmasından bu yana hem dünyada hem Türkiye'de basın özgürlüğü alanında çok önemli gelişmeler olduğunu belirtti.

58. hükümet döneminde, 1950 tarihli basın kanununu değiştirmek üzere iletişim şurasını topladıklarını, özgürlük alanını genişletmeye oradan başlamayı amaçladıklarını söyleyen Atalay, basın kanunu tüm kesimlerle birlikte yapıldığı için sonrasında da hiçbir itirazla karşılaşmadıklarını ifade etti.

Atalay, şöyle konuştu:

"Sadece bir konuya o zaman hepimiz hassasiyet gösterdik. O da cevap ve düzeltme hakkı. Her şeyde rahat olsun basın ama yalan ya da yanlış haber yapıyorsa bunun muhatabı olan kurum ya da kişi rahatlıkla düzelttirebilsin. O da çok iyi yürümedi doğrusu. Yine açık kapılar bulundu. Tebligatta zorluklar çıkarıldı vesaire, istediğimiz gibi yürümedi. Ama o önemli bir hassasiyet konusu. Basın kanunu her yönüyle basın ve basın çalışanlarının hakkını korudu, cevap ve düzeltme hakkıyla da vatandaşın hakkını gereği gibi korumayı istedik."

Hükümet olarak kuruldukları günden bu yana ifadenin, düşüncenin alanını genişletme anlamında samimi bir çaba içinde olduklarını söyleyen Atalay, "Hala da niyetimiz samimidir. O alanda bu geçen süre içinde yaşananlar, tartışmalar, olaylar var ama bizim genel politikamız, genel düşüncemiz budur" dedi.

Atalay, 2002'den bu yana devlette değişim, demokratikleşme yönünde adımlar atıldığını, bazıları yetersiz kalsa, üzerinde tekrar çalışmak gerekse de bu konuda kesin bir niyet ve kararlılık içinde olduklarını dile getirerek, mevcut anayasa ile ileri demokrasinin elde edilemeyeceğini, hem 1980 ihtilalini yargılayıp hem 1982 anayasasını uygulayarak ileri demokrasiye ulaşılamayacağını vurguladı.

-"İnsan hakları kurumu bağımsız, iyi işleyen, güçlü bir kurum olacak"-

Başbakan Yardımcısı Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Birçok alanda rahatlama varsa, daha rahat ortamlar varsa, mevzuattan çok icraattan dolayıdır. O mevzuatı, kurumsal yapıları falan henüz tamamen değiştirmek mümkün olmadı. Niçin- Çünkü anayasa engeli var. Diyelim ki yüksek öğrenimde, akademik hayatta bugün bir rahatlama var ama henüz YÖK yasası ya da kurumsal yapı değişmiş değil. Sadece bugünkü icraatla o rahatlama. Anayasada o maddeler oldukça çok ileri bir YÖK yasası, üniversite akademik hayat düzenlemesi yapmanız mümkün değil."

Geçen yasama yılının son ayında çıkarılan yasalara değinen Atalay, kendi sorumluluğunda ilk defa bağımsız bir insan hakları kurumu kurulacağını,30 Temmuz tarihine kadar kurumun yönetim kurulu üyeliği için doğrudan ya da aday gösterme şeklinde başvuruların söz konusu olduğunu söyledi.

Sivil toplum kuruluşlarının bazı itirazları bulunduğunu anımsatan Atalay, orasının bağımsız, iyi işleyen, güçlü bir insan hakları kurumu olacağını kaydetti.

-"Binlece basın mensubunun dosyası 3. Yargı Paketi'nden yararlanacak"-

Haziran ayında çıkan 3. Yargı Paketi'nde basın mensuplarına düşünce ifadesinden dolayı üst sınırı 5 yıla kadar davalar açıldığında erteleneceğini, binlerle ifade edilen sayıda dava dosyasının bu düzenlemeden faydalanarak düşeceğini belirten Atalay, 4. Yargı Paketi'ni sonbaharda ele alacaklarını dile getirdi.

Düşünceyi sonuna kadar özgür tutmayı hedeflediklerini ifade eden Atalay,

"Düşüncenin önünde hiçbir sınır olmamalı. Düşünceyi şiddetten kesin olarak ayırmalıyız. Bugünkü mevzuatımızda hala düşünce ile şiddeti birlikte tutan düzenlemelerimiz var. Bizim çabamız onları tamamen ayırmak ve düşünceyi bu manada özgür kılmak. O zaman hem basın mensupları hem düşünce insanları için daha özgür bir ortamın sağlanacağına inanıyorum" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin çok zor ortamlardan geçerek büyük bir değişim yaşadığını söyleyen Atalay, eninde sonunda bu yeni anayasa ve onun alt düzenlemeleri ile özgür bir ortamın sağlanacağına inancının altını çizdi.

Kimi sembolik bazı olaylar ve kimi yargıdaki bazı tutumlar nedeniyle son dönemde Türkiye'deki düşünce ortamına ilişkin olarak Türkiye'de ve dışarıda olumsuz bazı değerlendirmeler bulunduğuna işaret eden Atalay, "Ama o bizim kendi niyetimizle, politikamızla, uygulamalarımızla bire bir örtüşen şeyler değil. Türkiye'de çok büyük kurumsal yapılar var ve onlar da değişim geçiriyorlar" dedi.

-"Yasama, yürütme, yargı bağımsız ama milletin denetiminde olsun"-

Beşir Atalay, 3. Yargı Paketi'nde özel yetkili mahkemelerle ilgili maddelerde de değişikliğe gidildiğini anımsatarak, yasaların her zaman değişebileceğini, onun da kendine has sebepleri bulunduğunu belirtti.

Demokratik yapılarda, ülkelerde, sistemlerde demokratik yapının bütün unsurlarının milletin, vatandaşın denetiminde olması durumunda daha tutarlı uygulamaların hayata geçtiğini, vatandaşın denetiminden uzak durulduğunda, hesap verebilirlik azaldığında keyfiliklerin başladığını dile getiren Atalay,

"Demokrasinin olmazsa olmaz üç erki, yasama, yürütme, yargı tabii birbirinden bağımsız olsun ama hepsi de milletin denetiminde olsun ve millete hesap verebilir olsun. Batı demokrasilerinde de böyle. Yargı da milletin denetiminde. ya seçimiyle, ya jüri sistemiyle, ya yüksek yargı organlarının parlamentoda seçimiyle. Yeni anayasa bütün bunları yeniden değerlendirecektir. Hiçbir alanda keyfiliğin olmaması esastır. Bunu sağlamak zorundayız" şeklinde konuştu.

Muhabir: Aylin Kürkcü

Yayıncı: Erdal Turanlı - İSTANBUL

Kaynak: AA / Güncel

Beşir Atalay Sultanahmet Türkiye Politika Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title