BDDK Başkanı Bilgin'den Rating Şirketlerine Yaylım Ateşi
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, Uluslararası Derecelendirme Kuruluşlarının Türkiye'nin Kredi Notunu Belirlerken Haksız Bir Tutum Sergilediğini Savundu.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, uluslar arası derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'nin kredi notunu belirlerken haksız bir tutum sergilediğini savundu.
Bilgin, "Osmanlı'nın borçlarını 50'li yıllara kadar ödeyen ülke Türkiye'dir ve borcuna sadıktır. Arjantin birkaç yıl önce moratoryum ilan etmişken, bizden bir grup ötede değerlendirilmesi anlaşılmaz bir durum. Rating şirketlerinin bu katılığını anlayamıyorum. Rating şirketlerini de 'rate' edecek bir şirkete ihtiyaç var" dedi.
BDDK Başkanı Bilgin, 5. Uluslararası Finans Zirvesi kapsamında düzenlenen "Finans Merkezi Olmanın Makro ve Mikro Koşulları" konulu toplantıda yaptığı konuşmada, uluslar arası kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye'ye yönelik tavrını eleştirdi.
-"RATING DIŞARIDAKİ HER TÜRLÜ BORÇLANMA İÇİN ÖNEMLİ"-
Zirvede bir sunum yapan Standart and Poor's Avrupa Derecelendirme Direktörü M. Fernandez De Heredia'nın Türkiye'yi şeffaflık ve tahmin edilebilirlik noktasında "zayıf" olarak değerlendirdiğine işaret eden Bilgin, "Rating niye önemli? Sizlerin dışarıda her türlü borçlanmanızda bu rating önemli. Yarın Basel'e geçeceğiz. Eurobond'ların değerlendirilmesinde de bu rating önemli" diye konuştu.
Bundan iki ay önce İngiltere Merkez Bankası Başkanı'nın "Piyasaya asla likidite vermeyeceğiz" derken, birkaç gün sonra piyasaya likidite verdiğini, ABD'de ve Batı Avrupa ülkelerinde baş gösteren sub-prime krediler ve mortgage krizini hatırlatan Bilgin, şunları söyledi:
-"RATING ŞİRKETLERİNİ DE 'RATE' EDECEK ŞİRKETLERE İHTİYAÇ VAR"-
"Anladığım odur ki, Türkiye'nin ratingini yükseltmek çok zor veya karar vermekte zorluk çekiyorlar. Dolayısıyla onlara şunu hatırlatmak gerekiyor, Osmanlı'nın borçlarını 50'li yıllara kadar Duyun-u Umumiye vasıtasıyla ödeyen ülke Türkiye'dir ve borcuna sadık bir ülkedir. Arjantin geçtiğimiz dönemlerde moratoryum ilan etmişken, bizden bir grup ötede olması anlaşılamamaktadır. Dolayısıyla rating şirketlerinin bu katılığını anlayamıyorum. Herhalde Rating şirketlerini de 'rate' edecek bir şirkete ihtiyaç var."
-"HER GÜN 2 SAATİ YOLDA GEÇEN ELEMANDAN YETERLİ VERİM ALINAMAZ"-
Bilgin, İstanbul'un uluslararası bir finans merkezi olmaktansa, bölgesel bir finans merkezi olmayı hedeflemesi gerektiğini vurgulayarak, İstanbul'un bu alandaki en büyük avantajının coğrafi konumu ve dünya saat dilimlerindeki yeri olduğuna dikkat çekti. Bilgin, Ortadoğu'daki 3 trilyon dolar değerindeki serbest fonların en azından bir kısmının Türkiye'ye çekilmesi için çaba harcanması gerektiğine de vurgu yaptı.
İstanbul'un finans merkezi olabilmesi için çabuk işleyen, sağlam bir hukuk sistemine sahip olması gerektiğinin altını çizen Bilgin, ulaşım konusunda da İstanbul'un gelişme kaydetmesi gerektiğini söyledi. Bilgin, "Binalar dikebiliriz, bu binalar çok modern olabilir ama o binalarda çalışanlar her gün işe 2 saatte geliyorsa, bu elemanlardan yeterli verimi alamayız" diye konuştu. (ANKA)
(AD/NB/ZG)