Baykal: "Bülbül Gibi Şakıyan Arınç Dut Yemiş Bülbüle Döndü"
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, RTÜK Başkanı Zahid Akman'ın İstifasını İstediğini Açıklayan Bülent Arınç'ın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Akman'ı Temiz Bir Arkadaşımız Olarak Biliriz" Açıklamasından Sonra Bu Konuda Suskun Kalmasını, "Bülbül Gibi Şakıyan Arınç, Dut Yemiş Bülbüle Döndü" Sözleriyle Değerlendirdi.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, RTÜK Başkanı Zahid Akman'ın istifasını istediğini açıklayan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Akman'ı temiz bir arkadaşımız olarak biliriz" açıklamasından sonra bu konuda suskun kalmasını, "Bülbül gibi şakıyan Arınç, dut yemiş bülbüle döndü" sözleriyle değerlendirdi.
Baykal dün partisinin Merkez Yönetim Kurulu toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. RTÜK Başkanı Zahid Akman'ın Deniz Feneri davası dolayısıyla Almanya'ya giriş yasağı olmadığına ilişkin açıkladığı belgenin sahte olduğunun Alman makamları tarafından açıklandığını, bu durumun Akman'ın bu olay içinde olduğunu ortaya çıkardığını belirten Baykal, "Kendisini olayın dışına çıkarmak için olağanüstü çaba göstermektedir. Ancak her çabası sonunda daha da batmaktadır" dedi.
Bülent Arınç'ın Deniz Feneri ile ilgili her yerde konuştuğunu, "Onu dedim, bunu dedim, 'Akman'nın istifasını istedim" açıklamalarında bulunduğunu anımsatan Baykal, "Başbakan, "O Arınç'ın kendi kişisel görüşüdür. Biz Akman'ı temiz bir arkadaşımız olarak biliriz' deyince bülbül gibi şakıyan Arınç dut yemiş bülbüle döndü. Artık Arınç, Zahid Akman ve Deniz Feneri ile ilgili tek bir kelime etmiyor" diye konuştu.
-"KENDİ MİLLETVEKİLLERİNİ MECLİSE GETİREMİYOR"-
Meclis'in 1 Temmuz'da tatil kararı almasını "AKP'deki bezginlik" olarak değerlendiren Baykal, şunları kaydetti:
"Başbakan AKP kongrelerinde "Tatil bize haram olsun. Temmuz'da da çalıştırırız, Ağustos'ta da çalıştırırız' demişti. Şimdi hemen bir tatile gitme kararı ortaya çıktı. Nedeni de AKP Meclis'i çalıştıramıyor, kendi milletvekillerini Meclis'e getiremiyor. Daha fazla ısrar etmesi, o devamsızlık, isteksizlik çok daha net bir şekilde ortaya çıkacağı için tatile gitme kararı almak durumunda kalıyor. AKP yerel seçimlerden sonra bir durgunluğa bezginliğe sürüklendiği açıkça gözüküyor. Başbakan'ın parti kongrelerinde 'Biz sonuna kadar gideriz, yazın da çalıştırırız, Temmuzda da çalıştırırız' restinin boş çıktığı anlaşılmıştır."
-"BELGE SAHTE İSE ERGENEKON İDDİANAMESİ ÇÖKER"-
Albay Dursun Çiçek tarafından hazırlandığı iddia edilen "İrticayla mücadele eylem planı" belgesinin ortaya çıkmasının hemen ardından Başbakan Erdoğan'ın AKP mitinginde, "Bize tuzak kurulmuştur. Bu doğrudan AKP'ye yapılmış bir girişimdir. Sessiz kalmayacağız" diye konuştuğunu, ancak Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ile görüşmesinden sonra, "Bu, kurumları birbirine düşürmek için yapılmış bir tertip de olabilir" dediğini anımsatan Baykal, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu ihtimali de öngörmeden gene her zaman olduğu gibi AKP'yi mağdur göstermeye çalıştılar. 7 yıldır iktidarda bulunun ve bütün kurumlara damgasını basmış olan bir iktidarın hala mağdur rolünü oymaması anlaşılabilir, kabul edilebilir bir durum değildir. TSK içindeki atamalar da bunların dönemde yapıldı. Şimdi çıkmış 'Vay ordu içinde bana karşı tertip var' diyorsunuz. Telaşla ve bütün kamuoyunu ayağa kaldıracak şiddette bunları söylüyorsunuz. Belgenin sahte olabileceğini hiç öngörmüyorsunuz. 'Böyle bir belge var bu belge bize karşı düzenlenmiştir' diyorsunuz. Dediğim gibi eğer bir belge varsa orada hem cezai hem de idari yaptırımlar devreye girmelidir. Ama belge sahte ise bir kere bu belge kim tarafından, hangi amaçla düzenlenmiştir ve Taraf Gazetesi'ne kimler tarafından servis yapmıştır? Ne amaçla yapmışlardır? Belgenin sahte olduğu ortaya çıkarsa Ergenekon iddianamesi çöker. Çünkü iddianame bu tür belgelere dayandırılmıştır." (ANKA)
(HH/EÖ)